En ucuz uçak biletini almak için bilmeniz gereken 4 bilgi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

En ucuz uçak biletini almak için bilmeniz gereken 4 bilgi

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Havayolu şirketleri ile seyahat acentalarını gerçek zamanlı tarayıp karşılaştırmalı fiyat sonuçları ortaya çıkaran arama motoru Skyscanner uçak bileti satın almak için en doğru zaman dilimlerini açıkladı. 
Arama motorunun kapsamlı araştırmasında en dikkat çeken kısım ucuz uçak biletleri ile ilgili.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, yolcuların dikkat etmesi gereken 4 önemli madde şöyle:
1- En ucuz uçak bileti ocak ayında alınabilir
2- En ucuz uçak bileti almak için en uygun gün pazar 
3- Uçak bileti almak için en uygun saat sabah 05.00
4- Yolcular akşam saat 19.00 - 22.00 arası kesinlikle bilet almamalı
Bir pilot köfte yiyorsa diğeri tavuk yiyor
Araştırma aynı zamanda uçuş esnasında birçok yolcunun farkında bile olmadığı detaylar ile ilgili bilgi sunuyor.
Bunlardan biri de pilotların yeme alışkanlıkları ile ilgili.
Araştırmaya göre iki pilot uçuş sırasında asla aynı yemeği yemiyor. 
Bunun ardında yatan neden ise pilotlardan biri zehirlenirse diğerinin sağlığı açısından risk almaması.
Söz gelimi bir pilot tavuk yiyorsa diğeri köfte yiyor.
Oksijen maskeleri 15 dakikalık
Araştırmanın bir diğer bulgusu uçak tuvaletlerindeki kilitlerinin dışarıdan açılabildiği.
Ama asıl dikkat çeken yolcuların hayatı ile ilgili olan.
Skyscanner'ın araştırması  uçakta yolcular için ayrılan oksijen maskelerinin sadece 15-20 dakikalık bir ihtiyacı karşılayabildiğini söylüyor.



Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?
TT

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorlar asteroit çarpmasa da yok olmaya mahkum muydu?

Dinozorların asteroit çarpmasından önce çöküşe geçtiği teorisinin doğru olmadığı öne sürüldü.

Milyonlarca yıl boyunca yeryüzüne hükmeden dinozorların soyu, 66 milyon yıl önce Dünya'ya çarpan bir göktaşının etkisiyle tükenmişti. 

Bugüne kadar bulunan bazı fosiller, dinozorların bu olaydan önce sayı ve çeşitlilik açısından gerilediğine işaret ediyordu. Özellikle göktaşından önceki yıllarda fosil sayısının azalması bu teoriyi destekliyordu. Bazı bilim insanları, asteroit gezegene çarpmasa bile bu sürüngelerin yok olma sürecine girdiğine inanıyordu. 

University College London'dan paleontolog Chris Dean "Dinozorların asteroit çarpmadan önce de yok olmaya mahkum olup olmadığı 30 yılı aşkın süredir tartışılan bir konu" diyor.

Dean ve ekip arkadaşları bu soruya yanıt bulmak için 66 milyon ila 84 milyon yıl önce Kuzey Amerika'da yaşamış 4 dinozor türüne ait 8 binden fazla fosili inceledi. 

Bulguları hakemli dergi Current Biology'de dün (8 Nisan) yayımlanan çalışmada dinozor çeşitliliğinin yaklaşık 76 milyon yıl önce zirveye ulaştığı ve ardından kitlesel yok oluşa kadar azaldığı bulundu. Bu eğilim, dinozorların soyu tükenmeden önceki 6 milyon yılda daha belirgindi. 

Ancak araştırmacılar, paleontologların asteroit çarpmasından önceki yıllarda ne kadar araziye erişebildiğini ve bu bölgelerde kaç kazı çalışması yapıldığını hesaplayınca, bilim insanlarının elinde pek örnek olmadığını tespit etti. Ekip, bu döneme ait jeolojik kayıtların açığa çıkmadığını veya üstünün bitki örtüsüyle kaplı olduğunu buldu.

Ayrıca çevresel koşullar veya diğer faktörlerin bu düşüşü açıklayamadığını söylüyorlar. Geliştirdikleri modellere göre dinozorların sayısı, göktaşı çarpmasına kadar stabildi. 

Bilim insanlarına göre dinozorlar kitlesel yok oluştan önce muhtemelen çökmeye başlamamıştı. Bu izlenimin, döneme ait fosillerin iyi korunmamış ya da bulunmasının zor olmasından kaynaklandığını düşünüyorlar. 

Makalenin bir diğer yazarı Alfio Alessandro Chiarenza, "Dinozorlar muhtemelen kaçınılmaz bir yok oluşa mahkum değildi" diyerek ekliyor: 

Eğer o asteroit olmasaydı, hâlâ bu gezegeni memeliler, kertenkeleler ve hayatta kalan torunları olan kuşlarla paylaşıyor olabilirlerdi.

Diğer yandan bazı bilim insanları yeni çalışmanın, dinozorların türlerinin azalmaya başladığı teorisini çürütmediğini savunuyor.

Reading Üniversitesi'nden Manabu Sakamoto'nun araştırmasına göre dinozorların yaşadığı 175 milyon yıl boyunca, yeni dinozor türlerinin ortaya çıkma hızı genel olarak yavaşlamıştı ve yeni türlerinin gelişmesinden çok daha fazla sayıda türün nesli tükeniyordu. 

Sakamoto, yeni araştırma mevcut fosillerde sapma olduğunu öne sürmesine karşın dinozor çeşitliliğindeki bu uzun vadeli düşüşün geçerliliğini koruduğunu söylüyor: 

Bu iki durum aynı anda geçerli olabilir.

Independent Türkçe, Live Science, New Scientist, Current Biology