Yemen Meclisi, 'Riyad Anlaşması'nın ardından Aden'de toplanacak

Yemenli güvenlik görevlisi, Aden’deki bir kontrol noktasında bir arabayı denetliyor (EPA)
Yemenli güvenlik görevlisi, Aden’deki bir kontrol noktasında bir arabayı denetliyor (EPA)
TT

Yemen Meclisi, 'Riyad Anlaşması'nın ardından Aden'de toplanacak

Yemenli güvenlik görevlisi, Aden’deki bir kontrol noktasında bir arabayı denetliyor (EPA)
Yemenli güvenlik görevlisi, Aden’deki bir kontrol noktasında bir arabayı denetliyor (EPA)

Yemen Parlamento ve Şura Meclisi İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Muhammed el-Humeyri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Yemen meşru hükümetiyle Güney Geçiş Konseyi arasındaki Riyad Anlaşması’nın ardından Yemen Parlamentosu ikinci oturumunun geçici başkent Aden’de gerçekleştirileceğini açıkladı.
Parlamentonun görevine etkin bir şekilde başlaması için oturumun düzenlenmesi gerektiğini belirten açık metne göre Humeyri, Yemen Hükümeti’nin performansını kontrol etme görevini üstlenecek.
Humeyri’nin belirttiğine göre hükümetin performansını kontrol etme görevi ancak Yemen'deki diğer devlet kurumlarının devlet organlarının bulunduğu şehirde var olmasıyla mümkün olacak. Bu yüzden toplantı, hükümetin hazır olduğu anda Aden’de yapılacak.
Yemen Parlamentosu’nun Aden’de toplanmasının Husi milisler için bir darbe niteliğinde olacağına değinen Humeyri, bu gelişmenin Yemen meşru hükümetiyle Güney Geçiş Konseyi arasındaki Riyad anlaşmasının ardından güney güvenliğinin sağlandığına da işaret edeceğini vurguladı.
Sana’daki yaklaşık 20 milletvekilini kontrolü altında tutan Husiler, 35 milletvekilini de yasal gerekçe bir olmadan mahkemeye sevk etmiş ve kendilerine muhalif diğer siyasi isimlerin de mallarını yağmalamıştı.
4 seneden fazla bir süre önce Husiler meşruiyete karşı darbe ilan edip başkent Sana’yı işgal ederek parlamento ve hükümeti feshetmişti. O zamandan beri Yemen Parlamentosunun ilk oturumu ise Cumhurbaşkanı Abdülhadi Mansur Hadi’nin iştirakiyle geçtiğimiz Nisan ayında Hadramut iline bağlı Seiyun’da gerçekleştirmişti.
4 gün boyunca devam eden olağanüstü oturum sonrasında Yemen Parlamentosu, Husileri terör örgütü olarak tanıyan bir yasa taslağı hazırlanmasını istemişti. Bununla beraber oturumun kapanış bildirgesinde 2019 yılı bütçesinde hükümetin harcamalarının sınırlandırılması ve imkanlarının devletin tekrar güçlendirilmesine kanalize edilmesi konuları yer almıştı. Aynı zamanda parlamento, hükümetin tüm bakanları ile geçici başkent Aden’e dönerek işleri yürütmesi ve taslak bütçedeki görünür açığı enflasyonist olmayan kaynaklardan ele alması talebinde bulunmuştu. Sonuç olarak söz konusu oturumda Körfez Girişimi ve yürütme mekanizması, kapsamlı ulusal diyalog sonuçları, 2216 sayılı BMGK kararı tarafından temsil edilen olağanüstü çalışmalara dikkat çekilmişti. Yemen Parlamentosu, meşruiyeti destekleyen koalisyonun yürüttüğü rolleri bozma amaçlı her türlü girişimi de reddettiklerini ifade etmişti.
Son olarak Humeyri, Suudi Arabistan’ın Yemen’de rayların yerine oturmasındaki rolünün önemini vurgulayarak "Yemen halkı ve hükümeti, Suudi Arabistan'ın Yemen için yaptıklarına hiç kuşkusuz güveniyor" ifadelerinde bulundu.



İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

İsrail ordusu Gazze'de sağlık görevlilerinin öldürülmesinde ‘mesleki hatalar ve emir ihlalleri’ olduğunu kabul etti

İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'ndeki Han Yunus'a düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, geçtiğimiz ay Gazze Şeridi'nde 15 sağlık görevlisi ve kurtarma görevlisinin öldürüldüğü olayı “tam olarak rapor etmediğini” kabul etti ve olaydan sorumlu subayın görevden alındığını duyurdu.

Ordu tarafından yayınlanan soruşturma özetinde şöyle denildi: “Yapılan incelemede çeşitli mesleki hatalar, emir ihlalleri ve olayın tam olarak rapor edilmediği tespit edilmiştir.” “Golani Keşif Taburu komutan yardımcısı, saha komutanı olarak sorumluluğu ve olay sonrası değerlendirme oturumu sırasında eksik ve yanlış bir rapor sunması nedeniyle görevinden alınacaktır.”

On beş Filistinli öldürüldü, bunlardan altısının daha sonra Hamas ‘teröristleri’ olduğu tespit edildi” dedi ve ekledi: “İsrail ordusu olaya karışmayan sivillere verilen zarardan dolayı üzüntü duymaktadır.

İsrail başlangıçta sağlık görevlilerinin araçlarının askerler tarafından ateş altına alındıklarında acil durum işaretleri taşımadıklarını iddia etmiş, ancak daha sonra bu iddiasını geri çekmiştir. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bir sağlık görevlisinin cep telefonundan elde edilen video, İsrail'in ateş açılmasına ilişkin ilk açıklamasıyla çelişti.

Askeri soruşturma, tabur komutan yardımcısının “gece görüş mesafesinin düşük olması nedeniyle” ambulansların Hamas militanlarına ait olduğunu düşündüğü sonucuna vardı. Olaydan elde edilen görüntülerde ambulansların ışıklarının yanıp söndüğü görülüyor.

15 sağlık görevlisi ve yardım çalışanı 23 Mart'ta vurularak öldürüldü ve BM ve Filistin Kızılayı yetkililerinin bir hafta sonra cesetlerini bulduğu sığ bir mezara gömüldü.