Trafiğe kayıtlı araç sayısı Eylül'de 52 bin 456 arttı

Trafiğe kayıtlı araç sayısı Eylül'de 52 bin 456 arttı
TT

Trafiğe kayıtlı araç sayısı Eylül'de 52 bin 456 arttı

Trafiğe kayıtlı araç sayısı Eylül'de 52 bin 456 arttı

Trafiğe kayıtlı araç sayısı Eylül ayı sonu itibarıyla 52 bin 456 adet artarak 23 milyon 132 bin 670 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2019 Eylül dönemi motorlu kara taşıtları verilerini açıkladı. Eylül ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam 23 milyon 132 bin 670 adet taşıtın yüzde 54,1'ini otomobil, yüzde 16,4'ünü kamyonet, yüzde 14,3'ünü motosiklet, yüzde 8,2'sini traktör, yüzde 3,7'sini kamyon, yüzde 2,1'ini minibüs, yüzde 0,9'unu otobüs, yüzde 0,3'ünü ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Eylül ayında 52 bin 456 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı
Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan toplam 52 bin 456 taşıt içinde otomobil yüzde 54,8 ile ilk sırada yer aldı. Bunu sırasıyla yüzde 27,5 ile motosiklet, yüzde 9,3 ile kamyonet, yüzde 5 ile traktör takip etti. Taşıtların yüzde 3,4'ünü ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 34,1 arttı
Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 34,1 arttı. Bu artış otomobilde yüzde 47,7, minibüste yüzde 173,7, otobüste yüzde 116,1, kamyonette yüzde 33,2, kamyonda yüzde 34,5, motosiklette yüzde 10,4, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 4,7, traktörde ise yüzde 36 olarak gerçekleşti.
Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16 arttı
Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında yüzde 16 artış gerçekleşti. Bu artış otomobilde yüzde 37,1, minibüste yüzde 0,2, motosiklette yüzde 8,5 olarak gerçekleşti. Otobüste yüzde 20,7, kamyonette yüzde 5,3, kamyonda yüzde 10, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 61,2, traktörde ise yüzde 30,3 azalış oldu.
Trafikteki toplam taşıt sayısı Ocak-Eylül döneminde 260 bin 316 adet arttı
Ocak-Eylül döneminde 472 bin 400 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 212 bin 84 adet taşıtın ise trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 260 bin 316 adet arttı.
Eylül ayında 821 bin 147 adet taşıtın devri yapıldı
Devri yapılan toplam 821 bin 147 adet taşıt içinde otomobil yüzde 71,4 ile ilk sırada yer aldı. Otomobili sırasıyla yüzde 15,6 ile kamyonet, yüzde 5,1 ile motosiklet, yüzde 2,9 ile traktör takip etti. Eylül ayında devri yapılan taşıtların yüzde 5'ini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Trafiğe kayıtlı dizel otomobil oranı yüzde 37,7 oldu
Eylül ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 12 milyon 509 bin 319 adet otomobilin yüzde 37,7'si dizel, yüzde 37,7'si LPG, yüzde 24,3'ü benzin yakıtlı olup, yüzde 0,1'i elektrikli veya hibrittir. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,3'tür.
Eylül ayında 28 bin 744 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı
Eylül ayında trafiğe kaydı yapılan 28 bin 744 adet otomobilin yüzde 14,3'ünün Volkswagen, yüzde 13,2'sinin Renault, yüzde 10,4'ünün Fiat, yüzde 7,6'sının Toyota, yüzde 5,5'inin Honda, yüzde 4,9'unun Skoda, yüzde 4,7'sinin Hyundai, yüzde 4'ünün Opel, yüzde 3,9'unun Mercedes-Benz, yüzde 3,8'inin Ford, yüzde 27,8'inin ise diğer markalardan oluştuğu görüldü.
Trafiğe en fazla 1501-1600 motor silindir hacimli otomobillerin kaydı yapıldı
Ocak-Eylül döneminde trafiğe kaydı yapılan 257 bin 586 adet otomobilin yüzde 38,7'si 1501-1600, yüzde 28,2'si 1401-1500, yüzde 13,3'ü 1301-1400, yüzde 12,3'ü 1300 ve altı, yüzde 6,3'ü 1601-2000, yüzde 1,2'si 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.
Trafiğe en fazla beyaz renkli otomobillerin kaydı yapıldı
Ocak-Eylül döneminde trafiğe kaydı yapılan 257 bin 586 adet otomobilin yüzde 53,7'si beyaz, yüzde 24,1'i gri, yüzde 7'si siyah ve yüzde 5,6'sı kırmızı iken yüzde 9,6'sı diğer renklerdedir.

 


Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal