​Hizbullah’ın ilk lideri Tufeyli: Hamaney Irak ve Lübnan'da yolsuzlukları koruyor

Eski Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Subhi Tufeyli
Eski Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Subhi Tufeyli
TT

​Hizbullah’ın ilk lideri Tufeyli: Hamaney Irak ve Lübnan'da yolsuzlukları koruyor

Eski Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Subhi Tufeyli
Eski Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Subhi Tufeyli

Eski Hizbullah Genel Sekreteri Şeyh Subhi Tufeyli, İran rejimi lideri Ali Hamaney'i "Irak ve Lübnan'daki yolsuzlukların en büyük koruyucusu" olmakla suçladı.
Tufeyli, sosyal medyada yer alan bir videoda Hamaney’e hitaben şunları söyledi: "Zulümden şikayet eden sivilleri başka ülkelerin ajanları diye suçlamak ayıp değil mi? Sokakta öldürülen o kişi mi ajan? Sadece İranlıların değil, bütün dünya Müslümanlarının Lideri (Veliyyi Emr-i Müslimin) olduğunu söylüyor ve vurguluyorsun. “Veliyy-i Emr” açları öldürür ve yolsuzluk yapanlarla suçluları korur mu?"
"Ey Seyyid (Hamaney), Irak'ta, en az 250 sivil öldü ve 11 bin kişi yaralandı ve onları öldürenler sizin silahlı adamlarınızdı, Lübnan'da da bizi tetikçileriniz öldürdü!"
Şii lider Tufeyli Hizbullah mensuplarının Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki göstericilerin çadırlarını yakmasına da değinerek eleştirilerine devam etti:
"Dün olduğu gibi, örgütünüz silahsız masumlara saldırdı ve çadırlarını yaktı. Genelde Hz. Hüseyin'in çadırlarının yakılması için ağlarız. Öyle görünüyor ki, (Kerbela’daki) ikinci bir sahnenin tekrarıyla karşı karşıyayız, ama başka şekillerde..."
Tufeyli sözlerine şöyle devam etti: “Ey Seyyid, Biz ülkenin harap olduğunu ve 1972'den bu yana hırsızlar tarafından yağmalandığını söylüyoruz ve sizin örgütünüz onların destekçisi, ülkeyi yolsuzlukla doldurdular. Dinimiz bize kirli, yozlaşmış, katil ve saldırgan hırsızlar olmayı mı öğretti?”
Tufeyli Hamaney'e "Dünyanın vicdanını ve medyayı satın almak için Suriye'de harcadığınız paraya ne diyorsunuz?" diye sordu.
Lübnanlı Şii dini lider Şeyh Subhi et-Tufeyli, 1985-1989 yılları arasında Hizbullah’ın resmi sözcüsü, 1989-1991 yılları arasında da Hizbullah Genel Sekreterliği yaptı. Tufeyli, Hizbullah’ın İran’ın güdümüne girmesine karşı çıkmış ve örgütten ayrılmak zorunda kalmıştı. 



Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
TT

Devlete ve Hizbullah'a karşı artan kızgınlık

Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)
Lübnan'ın güneyindeki Mecdal kasabasına perşembe günü İsrail tarafından düzenlenen saldırının ardından kasabadan dumanlar yükseldi (AFP)

Güney Lübnan'ın cephe hattındaki köylerinde düzenlenen protesto ve gösteriler, etkilenenlere tazminat ödenmesindeki gecikme nedeniyle devlete ve Hizbullah'a karşı halkın duyduğu öfkeyi yansıtıyor. Bu durum, birçok kişinin köylerini terk ederek köylerinin dışında yeni bir hayat kurmasına neden oldu.

Bu hamleler, evlerini ve mülklerini kaybettikten sonra hala yerinden edilme deneyimini yaşayan ve İsrail'in neredeyse her gün oraları hedef aldığını ve zamanla hasarın daha da artacağını bilerek henüz yeniden inşa tazminatı alamayan sınır kasabalarındaki sakinlerin trajik yaşamının başlamasından iki yıldan fazla bir süre sonra geliyor.

Bu bağlamda siyasi analist Ali el-Emin, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, bu tür hareketlerin ortaya çıkmasının "normal olduğunu, çünkü köylerin neredeyse terk edildiğini" söylüyor. Emin, "Bu protestoların, halka sırt çevirenlere karşı yapıldığını ve protestocuların, onun (Hizbullah'ın) tutumlarının, meselenin ele alınmasına yönelik her türlü olasılığın ufkunu kapatmaya katkıda bulunduğuna inandıklarını" vurguluyor.


Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz
TT

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Şara: İsrail'e şiddeti ihraç etmeyeceğiz

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün İsrail'in güney Suriye'de silahsızlandırılmış bölge kurulması talebini, ülkesini "tehlikeli bir duruma" sokacağı gerekçesiyle reddetti ve "(Biz) İsrail de dahil olmak üzere şiddet ihraç eden bir ülke olmakla ilgilenmiyoruz" dedi.

Eş-Şara, Doha Forumu'na katılımı sırasında verdiği röportajda, bu yılın başlarında Dürzi ve Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan kanlı çatışmalara atıfta bulunarak, "Sahilde ve Süveyda'da işlenen suçların faillerini yargılayacağız" sözü verdi.

Eski Cumhurbaşkanı Beşşar Esed'in devrilme yıldönümü arifesinde, El-Arabiya/El-Hadath kanalı, devrik cumhurbaşkanını, 2024 yılında gizemli bir şekilde öldürülen danışmanı Luna eş-Şibl ile bir arada olduğu video kayıtları yayınladı. Danışmanıyla birlikte yapılan "Esed kayıtları", güçlerinde savaşan Suriye askerleriyle alay etme, devrik cumhurbaşkanının Şam Guta'sına yönelttiği hakaretler (Guta'ya lanetler yağdırma) ve "Kaplan" lakaplı askeri komutan Süheyl el-Hasan ile Lübnan "Hizbullahı"nı eleştirme gibi ifadeler içeriyor.

Suriyeliler, sızdırılan ses kayıtlarının Esed'in, bir yıl önce muhalif grupların Şam'a girmesi ve rejiminin devrilmesiyle askeri olarak ilk kez düşüş yaşamasının ardından, destekçileri ve Suriye'de ve komşu ülkelerde onunla birlikte savaşanların gözünde ikinci kez düşüş yaşadığına işaret ettiğini düşünüyor.


Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
TT

Arapların kaygısı Gazzelilerin Refah üzerinden göç etmesinin önlenmesine odaklandı

Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)
Gazze Şehri'ndeki İslam Üniversitesi'nde yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan kampın genel görünümü (AFP)

İsrail, ateşkes anlaşmasının ikinci aşaması beklentisiyle ve belirsiz bir durum ortasında, Gazze Şeridi'nde kontrolü altındaki bölgelerin geri kalanını tahrip etmeye devam ederken, Arap ve İslam ülkeleri Gazzelilerin Refah üzerinden yerinden edilme tehlikesine karşı önleyici tedbirler almakla meşgul.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, dün Doha Forumu'nda yaptığı açıklamada, "Refah Sınır Kapısı, Filistinlilerin yerinden edilmesi için bir geçit olmayacak, sadece Gazze'ye insani ve tıbbi yardım ulaştırmak için kullanılacak" ifadelerini kullandı.

Filistin Toprakları Hükümet Faaliyetleri Koordinatörlüğü Ofisi, çarşamba günü yaptığı açıklamada, Refah sınır kapısının "önümüzdeki günlerde Kahire ile koordinasyon halinde yalnızca Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a çıkışı için açılacağını" duyurdu.

Ayrıca Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar dışişleri bakanları cuma akşamı yaptıkları açıklamada, "Filistin halkını topraklarından çıkarmaya yönelik her türlü girişimi tamamen reddettiklerini" vurguladılar.