​LUO ve UMH arasındaki Trablus savaşı, değişken bir atmosfere tanık oluyor

Libya Ulusal Ordusu’nun operasyonları sürüyor (Arşiv- Reuters)
Libya Ulusal Ordusu’nun operasyonları sürüyor (Arşiv- Reuters)
TT

​LUO ve UMH arasındaki Trablus savaşı, değişken bir atmosfere tanık oluyor

Libya Ulusal Ordusu’nun operasyonları sürüyor (Arşiv- Reuters)
Libya Ulusal Ordusu’nun operasyonları sürüyor (Arşiv- Reuters)

Libya Ulusal Ordusu (LUO) ve Ulusal Mutabakat Hükümetine (UMH) bağlı milisler arasında yaklaşık yedi ay önce patlak veren savaş devam ediyor. Ancak sekizinci ayında çatışmalar, başta başkent Trablus’un güneyindeki askeri cepheler olmak üzere UMH tarafından çeşitli bölgelere askeri takviyeler yapılmasına rağmen nispeten sakin.
Fayiz es-Serrac’ın başkanlık ettiği UMH, 10 Kasım’da Mareşal Halife Hafter’in önderlik ettiği LUO güçlerini başkent Trablus’taki sivil bölgeleri hedef almakla suçladı. Başkentin güneyindeki Selahaddin bölgesinde bulunan sivil alanların bombalanması sonrasında iki sivil hayatını kaybetti, çok sayıda sivil de yaralandı. Sağlık Bakanlığı sözcüsü, patlama sonrasında bölgedeki sivil bir hastaneye 2 cansız bedenin ulaştığını doğruladı. Hükümet yanlısı kaynaklar da Hafter’in silahlı saldırıları sonucunda 2 sivilin öldüğünü açıkladı.
Hükümet yanlısı Burkan el-Gadab (Öfke Volkanı) Operasyon Odası, resmi Facebook sayfası aracılığıyla Selahaddin bölgesinde bir baba ve oğlunun ölümüne yol açan Hafter’e bağlı milislerin saldırılarının neden olduğu yıkımın görüntülerini yayımladı.
Çatışmalara rağmen sakinlik sürüyor
Hükümete bağlı milislerin başlattığı saha operasyonu odası amiri Tuğgeneral Ahmed Buşahme, Ramle ve Selahaddin bölgelerinde çatışmaların yaşanmasına rağmen atmosferin nispeten sakin olduğunu belirtti. Buşahme, LUO’nun Suk el-Hamis (Perşembe Pazarı) bölgesinde hava saldırısı gerçekleştirdiğini söylerken, herhangi bir kaybın yaşanmadığını belirtti. Savaş eksenlerindeki durumun kontrol altında olduğunu ifade eden yetkili, hükümet güçlerinin pozisyonlarını koruduklarını ve bazı cephelerde hafif çatışmaların yaşandığını aktardı. Burkan el-Gadap Operasyon Odası da batı askeri bölgesi güçlerinin el-Assah, Rigdalin, Zaltan ve el-Cemil bölgelerinin güvenliğini sağlamak için bölgede devriye gezdiğine dikkati çekti.
Orduya bağlı Ecdebiye operasyonu güçleri, bölgedeki çatışma anlarına ait görüntüleri yayımladı. LUO güçleri, 4 Nisan’dan bu yana Serrac hükümetinin karargâhı olan Trablus’u ele geçirmek amacıyla saldırılarını sürdürüyor. Birleşmiş Milletler’e (BM) göre, çatışmalarda şu ana kadar bin 93 kişi hayatını kaybetti. Yaklaşık 120 bin kişi de evlerini terk etmek zorunda kaldı. Çatışmalar sırasında ayrıca 6 bin kişi yaralandı.
Serrac’tan Merkez Bankası Başkanı’na mektup
UMH, Libya Merkez Bankası Başkanına “sahte para ile mücadele etme, basılmasını ve ihracını engelleme, ticari bankalarda dolaşımını önleme” çağrısında bulundu. Yerel medya organlarına göre Serrac, Merkez Bankası Başkanına bir mektup göndererek, “ulusal para biriminin istikrarını korumak için gerekli tüm yasal önlemleri alma ve geçerli yasal çerçevelerin dışında para basma tehlikesiyle mücadele etme” çağrısı yaptı.
Mektup, hükümet kaynaklarının, “Rusya’da basılan Libya paralarını taşıyan kargolara Malta’daki güvenlik birimleri tarafından el konulduğu” yönündeki açıklaması sonrasında gönderildi. Merkez Bankası ise konuyla ilgili henüz bir açıklama yapmadı.
Öte yandan UMH’ya bağlı Ulusal Petrol Kuruluşu, geçen ay elde edilen gelirlerin geçtiğimiz Eylül ayındaki 1,8 milyar dolarlık gelire kıyasla 2,2 milyar dolara yükseldiğini açıkladı. Kuruluş, yayınladığı bir bildiride, “Gelirler, vergi ve teliflerin yanı sıra ham petrol, hidrokarbonlar, petrol ve petrokimya ürünleri satışlarından elde edilen aidatlardan kazanıldı” denildi. Bildiriye göre Petrol Kuruluşu Başkanı Mustafa Sanaullah, “Ülke içinde kötüye giden güvenlik durumuna rağmen Ulusal Petrol Kuruluşu, satışlarını artırarak ve üretimi koruyarak Ekim ayında gelirlerini artırmayı başardı. Bu gelirler, Libya halkı açısından hayati öneme sahiptir ve petrol arzımızın devam etmesi, şüphe yok ki uluslararası pazarın istikrarına katkı sağlayacak” ifadelerini kullandı.
UNICEF: 15 milyon dolara ihtiyaç var
BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Libya’daki çalışmaları bu yılın sonuna kadar finanse etmek için yaklaşık 15 milyon dolara ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. Kuruluşun Libya’daki ofisinden yapılan açıklamada, “UNICEF, hala fon yetersizliğinden mustarip. Mevcut fon açığı, yılsonuna kadar 14,8 milyon dolar” ifadelerine yer verildi.



UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
TT

UNIFIL: İsrail güçlerinin varlığı Lübnan ordusunun güneye konuşlanmasını engelliyor

UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)
UNIFIL güçleri, Güney Lübnan'daki Marun el-Ras kasabasındaki arazilerden mayınları temizliyor (AFP)

UNIFIL sözcüsü Candice Ardiel dün yaptığı açıklamada, İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığının, Lübnan ordusunun İsrail ile varılan ateşkes anlaşmasında belirtildiği gibi bölgeye konuşlanmasını engelleyen "ciddi bir ihlal" olduğunu belirtti.

Ardiel bir televizyon röportajında, "İsrail güçlerinin Güney Lübnan'daki varlığı, hareket ve hareket özgürlüğü açısından bizim ve Lübnan ordusu için bir engel teşkil ediyor" ifadesini kullandı.

Lübnan ordusuyla iş birliğini "her zaman güçlü ve sürekli" olarak nitelendiren Ardiel, gücün tehlikelerin farkında olduğunu ve "görevlerimize ve bizden beklenen görevlere bağlı olduğumuzu" belirtti.

UNIFIL Kuvvet Komutanı Diodato Abagnara cumartesi günü yaptığı açıklamada, Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı Kararı'nın uygulanmasında ilerleme kaydedilebilmesi için Lübnan'ın egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve birliğine tam saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

"X" platformunda, Lübnan ordusuna destek verme kararlılığını vurgulayarak, onları "Güney Lübnan'da istikrarı sağlamada ortağımız" olarak nitelendirdi.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre İsrail, Gazze Şeridi'ndeki çatışmaların ardından Hizbullah ile yaşanan savaşın ardından bir yıl önce varılan ateşkes anlaşmasına rağmen Güney Lübnan'daki mevzilerini kontrol altında tutuyor ve ülkenin doğusu ve güneyine yönelik saldırılarını sürdürüyor.


Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
TT

Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te düzenlediği Aksa Tufanı operasyonunda yakınlarını kaybedenler, Filistinli örgütün kara para aklamasını sağladığı gerekçesiyle kripto devi Binance'e dava açtı.

306 ABD vatandaşının açtığı ve pazartesi günü kamuoyuyla paylaşılan davada, Hamas'ın saldırısında hayatını kaybeden, yaralanan veya rehin alınan kişilerin yakınları Binance'in yaptırımları deldiğini savunuyor. 

Davacılar, kripto borsasının Hamas, Hizbullah, Filistin İslami Cihad Örgütü ve İran Devrim Muhafızları'nın platform üzerinden 1 milyar dolardan fazla para transferi yapmasına göz yumduğunu iddia ediyor. 

Bu tutarın en az 50 milyon dolarının Gazze savaşını başlatan 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından transfer edildiği belirtiliyor. 

ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinde açılan davada, sözkonusu örgütlerin Binance'i kullanarak şüpheli hesaplar üzerinden kara para akladığı ileri sürülüyor. Bu örgütlerin hepsi ABD'nin yaptırım listesinde yer alıyor. 

Şikayette "CZ" diye de anılan Çinli iş insanı Changpeng Zhao'nun kurduğu kripto borsasına dair şu ifadeler yer alıyor: 

Binance yasadışı faaliyetler için kasıtlı olarak bir sığınak şeklinde faaliyet gösteriyor. Bugüne dek Binance'in temel iş modelini anlamlı biçimde değiştirdiğine dair hiçbir gösterge yok.

Şirketin açıklamasında davanın detaylarına ilişkin yorum yapılmazken "uluslararası alanda tanınan yaptırım yasalarına tam olarak uyulduğu" savunuldu. 

Kasım 2023'te ABD Adalet Bakanlığı, kara para aklamayı önleme ve yaptırım yasalarının ihlali nedeniyle Binance'le 4,3 milyar dolarlık bir uzlaşmaya varmıştı. Bu rekor tutar şirket tarafından kurumsal olarak ödendi. CZ ise aynı anlaşma kapsamında CEO'luk görevinden ayrılmış ve şirketten bağımsız olarak 50 milyon dolarlık kişisel para cezasını ödemeyi kabul etmişti.

Amerika'da yürütülen ceza yargılamasının ardından Zhao'ya gerekli kara para aklama kontrollerini uygulamadığı gerekçesiyle 4 ay hapis cezası verildi ve iş insanı bu cezasını tamamen çekerek tahliye edildi. Geçen ay ABD Başkanı Donald Trump tarafından açıklanan af kararıyla da yeniden CEO'luğa dönmesi önündeki engeller kaldırılmış oldu.

Independent Türkçe, Times of Israel, Reuter


BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
TT

BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bugün yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın bölgenin ekonomisini mahvettiğini ve Filistin topraklarının ‘bekasını’ tehdit ettiğini belirterek, uluslararası ‘acil’ müdahale çağrısında bulundu.

BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yayınlanan yeni bir raporda, Gazze'nin yeniden inşasının maliyetinin 70 milyar doları aşacağı ve onlarca yıl sürebileceğini belirtildi. Raporda, savaş ve ablukanın ‘Filistin ekonomisinde eşi benzeri görülmemiş bir çöküşe’ neden olduğu uyarısında bulunuldu.

Askeri operasyonların hayatta kalmanın her temel unsurunu önemli ölçüde zayıflattığı ifade edilen raporda, “Gazze Şeridi, gıdadan barınmaya ve sağlık hizmetlerine kadar insan eliyle yaratılmış bir uçuruma itildi” denildi.

Sistematik bir şekilde devam eden yıkımın, Gazze'nin kendini yaşayabilir bir alan ve toplum olarak yeniden inşa etme yeteneğini zedelediği belirtilen raporda, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas ve diğer Filistinli silahlı grupların İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 221 kişi ölürken İsrail, Gazze Şeridi’ne  iki yıl süren yıkıcı bir savaş başlattı.

cdvfgthy
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na geri dönen yerinden edilmiş Filistinlilerin görüldüğü havadan çekilmiş bir fotoğraf (AFP)

BM’nin güvenilir kabul ettiği Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail, Hamas'ın saldırısına misilleme olarak Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava ve kara saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 69 bin 756 Filistinliyi öldürdü.

Savaş, Gazze Şeridi'nde büyük yıkıma ve BM’nin bazı bölgelerde kıtlık ilan etmesine neden olan bir insani krize yol açtı.

UNCTAD raporuna göre Gazze Şeridi'ndeki yıkımın boyutu, ard arda ekonomik, insani, çevresel ve sosyal krizleri tetikleyerek, bölgenin gelişme düzeyindeki düşüşü tam bir yıkıma dönüştürdü.

Raporda, çift haneli büyüme ve önemli dış yardım desteğine rağmen, Gazze'nin 7 Ekim 2023 öncesi refah düzeyine geri dönmesinin onlarca yıl sürebileceği vurgulandı.

UNCTAD, koordineli uluslararası yardım, havale işlemlerinin yeniden başlatılması ve ticaret, hareket ve yatırım kısıtlamalarını hafifletmeye yönelik önlemleri bir araya getiren kapsamlı bir kurtarma planı çağrısında bulundu.

Gazze halkı ‘ciddi ve çok boyutlu bir yoksullukla’ karşı karşıya kalırken, UNCTAD, Gazze'deki her bireye yenilenebilir ve koşulsuz aylık nakit transferi sağlayan kapsamlı bir acil temel gelir programının başlatılmasını istedi.

Raporda, Gazze ekonomisinin 2023-2024 döneminde yüzde 87 oranında küçüldüğü ve kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 161 dolar gibi cüzi bir rakama gerilediği, bu rakamın da küresel olarak en düşük oranlardan biri olduğu belirtildi.

Öte yandan Batı Şeria'da durum o kadar vahim olmasa da raporda ‘şiddet, Yahudi yerleşim birimlerinin inşasındaki hız ve işçi hareketliliğine getirilen kısıtlamaların’ buranın ekonomisini vurduğu ve UNCTAD'ın verileri kaydetmeye başladığı 1972 yılından bu yana en kötü ekonomik gerilemeye yol açtığı ifade edildi.