​Cezayir’deki grevlerin durdurulması için maaşlar arttırıldı

Bedevi hükümeti, artık ikiyüzlü olarak tanımlanabilir (Getty)
Bedevi hükümeti, artık ikiyüzlü olarak tanımlanabilir (Getty)
TT

​Cezayir’deki grevlerin durdurulması için maaşlar arttırıldı

Bedevi hükümeti, artık ikiyüzlü olarak tanımlanabilir (Getty)
Bedevi hükümeti, artık ikiyüzlü olarak tanımlanabilir (Getty)

Ali Yahi
Grevlerini durdurmaları karşılığında hâkimlere ve banka çalışanlarına mesleki ayrıcalıklar tanınmasının ardından, 12 Aralık tarihi yolunda artık Nureddin Bedevi liderliğindeki Cezayir hükümetinin önünde herhangi bir engel bulunmuyor.
İkiyüzlü hükümet
Bedevi hükümetini artık ‘ikiyüzlü’ olarak tanımlamak mümkün. Tek başına yasa çıkartan, birbiri ardına projeleri onaylayan bu hükümet, işlerini tüm engelleri kaldırarak yürütüyor. Bu durumun en bariz örneği, ücretleri ve bazı ayrıcalıkları arttırma taleplerine cevap vererek grevleri önlemesi.
Liman, elektrik ve diğer sektörlerde çalışanlara ek olarak, en son ilkokul öğretmenleri de ücretlerin arttırılması talepleri yerine getirilene kadar haftada üç gün grev yapacaklarını ilan etti. Zira hükümetin hâkim ve bankacılardan korkup boyun eğmesini fırsat bilen öğretmenler, önceki Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika döneminde elde edemedikleri ayrıcalıklar için harekete geçtiler.
İşçilere cevap
Banka ve Sigorta İşçileri Federasyonu, ücretlerin artırılması yönündeki taleplerini garantileyen bir anlaşmanın ardından grevini iptal etti. Federasyon Başkanı Muhammed Zubeyri, APS’ye yaptığı açıklamada, Aralık ayında anlaşmanın uygulanmasına yönelik mekanizmaları şekillendiren bir toplantı yapılacağını belirtti. Zubeyri, söz konusu toplantıda banka çalışanlarının temel taleplerinin gözden geçirileceğini ifade etti.
Banka çalışanlarının taleplerine, bu hayati sektörün durması korkusuyla oldukça çabuk cevap verildi. Ülkenin mahkemelerini felç etmek amacıyla grev yapan hâkimlerin taleplerine de aynı hızla cevap verilmişti.
Baskının artması
Ekonomi uzmanı Cemal Akruf’a göre, Bedevi hükümetinin hareketi, iktidarda bir karışıklık olduğunu doğrular nitelikteydi. Hükümet, baskılar arttıkça kendisini çıkmazın içinde buldu. Akruf, Independent Arabia’dan Ali Yahi’ye yaptığı açıklamada, geçici hükümetin sorumsuzca hareket ederek doğaçlama kararlar aldığını ve bu durumun gelecek hükümete olumsuz yansıyacağını belirtti. Akruf, tüm veri ve rakamların, ülkeyi her an patlatabilecek olan ciddi bir krize işaret ettiğini, ancak hükümetin bunu görmezden gelip ücretleri yükselterek sanki servet içinde yüzüyormuş gibi hareket ettiğini belirtti.
Açıklamalarına devam eden Akruf, tüm bunları, hükümetin seçimlere giden yolu sağlamlaştırmak için sakinleştirici önlemler alması olarak yorumladı. Akruf, hükümetin ülkenin yüksek çıkarları pahasına sosyal barışı satın almasının bir sonraki hükümeti ve başkanı bilinmeyen bir yola sokacağını söyledi.
Hükümetin çelişkileri masum değil mi?
Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Maliye Bakanı’nın meclise sunduğu tasarıda altı çizilen verilere göre, sosyal transferler için bütçenin gözden geçirilmesi, devlet bütçe açığının kapatılması için çalışanlara verilen mali desteğinin azaltılması gerektiği ifade ediliyor. Dolayısıyla söz konusu desteğin devletin omuzlarına yük olduğu, bu yüzden genel sosyal destektense sadece hayati sektörlere destek verilmesi gerektiği belirtildi. Maliye Bakanı aynı zamanda, devlet bütçesindeki açığın yılda yaklaşık bin 500 milyar dinar olduğunu bildirdi.
Maliye Bakanı’nın açıklamaları göz önüne alındığında, Bedevi hükümeti içindeki çelişkilerle beraber, 12 Aralık’ın ardından çalışanlara nasıl bir yanıt verileceği soruları ortaya çıkıyor. Yoksa geçici hükümet, gelecek cumhurbaşkanını kasıtlı olarak kelepçeleyip kendisine boğun eğmesi için başına iş mi açacak?



Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
TT

Gazze'nin güneyinde 13 evin enkazı altında kalan 55 Filistinlinin cesetlerinin çıkarılması süreci başladı

Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)
Bir akraba, Gazze şehrinin el-Tuffah mahallesinde sığınağa dönüştürülen okula düzenlenen İsrail bombardımanında bir gün önce hayatını kaybeden el-Nadir ailesi üyelerinin cenazeleri başında yas tutuyor (AFP)

Filistin haber ajansı Safa’nın haberine göre Sivil savunma ekipleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta yıkılan 13 evin enkazı altında kalan 55 şehidin cesedini aramaya başladı.

Ajans, "Sivil Savunma ekiplerinin, uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde, Gazze şehrinin Rimal mahallesindeki bir evin enkazı altından Filistinli ailenin şehitlerinin cesetlerini çıkardığını" belirtti.

Şarku’l Avsat’ın Safa’dan aktardığına göre "Gazze Şeridi'nde iki yıldır süren İsrail imha savaşının kurbanı olan 9 binden fazla şehit, halen evlerin enkazı altında gömülü kalmaya devam ediyor."


Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
TT

Ürdün, Suriye'deki DEAŞ mevzilerine yönelik saldırılara katıldı

Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]
Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri'ne ait bir F-16 Fighting Falcon savaş uçağı, 29 Mayıs 2014'te Eager Lion tatbikatı sırasında Ürdün'ün kuzeyindeki bir hava üssünün üzerinden uçuyor. [ABD Hava Kuvvetleri web sitesi]

Ürdün, Kraliyet Ürdün Hava Kuvvetleri aracılığıyla, dün sabah erken saatlerde Suriye'nin güneyindeki çeşitli DEAŞ mevzilerini hedef alan hassas hava saldırılarına katıldı.

Ürdün devletine ait el-Memleke TV internet sitesine göre, ABD ile iş birliği içinde gerçekleştirilen bu katılım, Suriye hükümetinin yakın zamanda katıldığı DEAŞ karşıtı uluslararası koalisyon operasyonlarının bir parçasıdır.

Bu operasyon, terörle mücadele çerçevesinde ve özellikle DEAŞ terör örgütünün güney Suriye'de yeniden yapılanıp kapasitesini güçlendirmesinin ardından, aşırılıkçı örgütlerin bu bölgeleri Suriye'nin komşularının ve bölgenin güvenliğini tehdit etmek için birer üs olarak kullanmasını önlemek amacıyla gerçekleştirildi.


El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
TT

El-Hakim, silahların devletle sınırlandırılmasını istiyor

Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)
Irak güvenlik güçleri, Suriye topraklarında bir operasyon düzenlediklerini ve DEAŞ liderlerini tutukladıklarını açıkladı (Hükümet medyası)

Irak'taki "Koordinasyon Çerçevesi" ittifakının liderlerinden Ammar el-Hakim, devletin güç kullanımında tekel sahibi olması gerektiğini belirterek, silahların ülkedeki karar vericiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

El-Hakim dün yaptığı konuşmada, "Silahlar, anayasaya uygun olarak, Irak halkının ve siyasi partilerinin iradesiyle, dışarıdan dayatmalarla değil, devletin elinde olmalıdır" dedi.

Hikmet Hareketi partisinin lideri el-Hakim, karar vericiler üzerinde baskı kurmak için devlet dışında silah kullanılmasına karşı olduğunu ifade etti.

El-Hakim'in partisinin liderlerinden Fahd el-Cuburi, "Washington, yeni hükümette grupların yer alması konusunda çekincelerini dile getirdi" dedi.

Son dönemde parlamentoda birkaç sandalye kazanan ve silahlı bir fraksiyon olan İmam Ali Tugayları ise "devletin elindeki silahların tekelleştirilmesini ve Haşdi Şabi Güçlerinin güçlendirilmesini" savundu. Tugayların genel sekreteri Şibl el-Zaidi, yaptığı açıklamada, "fraksiyonel güçlerin seçimlerdeki önemli zaferi, onları önemli bir sınavın önüne koyuyor" ifadelerini kullandı.