Kabil, önde gelen üç Taliban liderini henüz serbest bırakmadı

Taliban liderlerinin serbest bırakılmasına karşı sokaklara dökülen Afgan göstericiler (EPA)
Taliban liderlerinin serbest bırakılmasına karşı sokaklara dökülen Afgan göstericiler (EPA)
TT

Kabil, önde gelen üç Taliban liderini henüz serbest bırakmadı

Taliban liderlerinin serbest bırakılmasına karşı sokaklara dökülen Afgan göstericiler (EPA)
Taliban liderlerinin serbest bırakılmasına karşı sokaklara dökülen Afgan göstericiler (EPA)

Taliban Hareketi, Cuma günü yaptığı açıklamada, Afgan hükümetinin rehine değişimi kapsamında örgütün önde gelen 3 liderini serbest bırakmadığını bildirdi. Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani, Salı günü yaptığı açıklamada, Abdürreşid, Hac Mali Han ve Enes Hakani olmak üzere üç Taliban mahkûmunun serbest bırakılacağını söylemişti.
Taliban Sözcüsü Zebihullah Mücahid, örgüt üyelerinin daha önce kararlaştırılan yere götürülmediklerini söyledi. Mücahid, bundan dolayı ellerinde bulunan iki Amerikalı mahkûmu serbest bırakmadıklarını belirtti. Kabil'deki Amerikan Üniversitesi’nde profesör olan Kevin King ve Timothy Weeks, Ağustos 2016'da Taliban tarafından kaçırılmışlardı.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı Sözcüsü Latif Mahmud, beklenen takas hakkında herhangi bir bilgiye sahip olmadığını açıkladı.
Öte yandan anlaşmaya varılan rehine takası ülkenin her tarafından öfkeyle karşılandı. Vatandaşlar söz konusu takası protesto etmek amacıyla dün ülke genelinde sokaklara döküldü. Afganistan’da dökülen kanlardan dolayı Taliban’ı sorumlu tutan göstericiler, tutuklu bulunan milislerin serbest bırakılmasını protesto ederek, onların cezalandırılmaları çağrısında bulundu.
Afgan yetkililerden mahkûmların değişimi hakkında herhangi bir açıklama gelmezken, Taliban sözcüsü tarafından önceki gün yapılan açıklamada, Batılı iki rehinenin henüz serbest bırakılmadığı belirtildi.
Devlet Başkanı Gani, Salı günü yaptığı açıklamada, aralarında en kanlı silahlı gruplardan biri olarak kabul edilen Hakkani örgütünün liderinin kardeşi Enes Hakkani’nin de bulunduğu üç üst düzey Taliban unsurunu birtakım şartlarla serbest bırakacağını belirtmişti. Avustralyalı ve Amerikalı iki rehinenin akıbeti hakkında herhangi bir açıklama yapmayan Gani, sadece bu rehinelerin sağlıklarının kötüleştiğini ve serbest bırakılmalarının barış görüşmelerinin önünü açabileceğini söyledi.
AFP’ye konuşan Taliban Sözcüsü Zebihullah Mücahid, henüz herhangi bir takas sürecinin söz konusu olmadığını açıkladı. Hareketin tutuklu bulunan üç üyesinin henüz serbest bırakılmadığını belirten sözcü, ellerinde bulunan mahkûmları da bundan dolayı serbest bırakmadıklarını söyledi. Afgan yetkililerden konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmazken, sürecin neden ertelendiği de henüz belli değil. Ayrıca Avustralya Dışişleri Bakanlığı da süreç hakkında yorum yapmaktan kaçındı.
1996-2001 yılları arasında Taliban rejimi yetkililerinden olan Vahid Mezda, mahkûmların değişiminin yapılabilmesinin hala mümkün olduğunu ifade ettiği açıklamasında, hâlihazırdaki gecikmenin, taraflar arasındaki güven meselesiyle bağlantılı olabileceğini söyledi. AFP’ye konuşan Mezda, ABD Başkanı Donald Trump’ın veya herhangi bir ABD’li yetkilinin anlaşmanın iptal edildiği yönünde bir açıklama yapabileceği korkusunun olduğunu dile getirdi. Nitekim barış görüşmelerinde benzer bir şey yaşanmıştı.
Taliban ve ABD, bu yılın başlarında, bir barış anlaşması yapmak üzereydiler. Washington, isyancıların güvenlik garantisi vermeleri durumunda askerlerini geri çekmeye başlayacaktı. Pek çok kişi anlaşmanın Taliban ile Kabil arasındaki doğrudan görüşmelerin önünü açacağını umuyordu. Gözlemcilere göre, Afganistan'da kalıcı barışı sağlamak için tek yol buydu. Ancak Trump, anlaşmanın imzalanması için belirlenen tarihten sadece birkaç gün önce görüşmeleri aniden iptal etti.
İsyancıların rehineler serbest bırakılmadan önce Hakkani ve diğer mahkûmların iadesi konusunda ısrar ettiğini düşündüğünü belirten Mezda, Çarşamba günü gerçekleştirilen ve 12 kişinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan bombalama olayının anlaşmayı bozma girişimi olabileceğini söyledi. Öte yandan, kanlı saldırının sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı.
Ayrıca önceki gün Afgan basınında çıkan haberlerde, Afgan güvenlik kuvvetlerinin ülkenin güneyindeki Helmend vilayetinde gerçekleştirdiği hava saldırılarında en az 11 Taliban unsurunun öldüğü bilgisi yer aldı. Askeri yetkililer tarafından yapılan açıklamada, Leşkergâh bölgesinde gerçekleştirilen saldırılarda en az 8 Taliban unsurunun öldürüldüğü belirtildi.



Filistinlilerden İsrailli protestoculara destek: Biz ölümü kutlamıyoruz

Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)
Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)
TT

Filistinlilerden İsrailli protestoculara destek: Biz ölümü kutlamıyoruz

Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)
Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)

Öldürülen Filistinli çocukların fotoğraflarını taşıyan İsrailli eylemcilere karşı taraftan destek mesajı iletiliyor. Gazzeli eylemciler, Hamas'ın öldürdüğü İsrailli çocukların fotoğraflarıyla poz veriyor. 

Gazze Gençlik Komitesi'nin üyeleri, "Filistinli çocukların fotoğraflarını kaldırdıklarını gördük ve biz de açık bir şekilde 'İsrailli çocukların öldürülmesine biz de karşıyız' demek istiyoruz" ifadesini kullanıyor.

Geçen hafta İsrail'deki sosyal medya kullanıcıları arasında yayılmaya başlayan fotoğrafların bazıları, 4 yaşındaki Ariel Bibas ve 9 aylık kardeşi Kfir'i de içeriyor. 

İsrail'de Hamas öncülüğündeki örgütlerin 7 Ekim 2023'te düzenlediği saldırıların sembolü haline gelen bu iki çocuk, anneleri Şiri Bibas'la birlikte kaçırılmıştı. Bir yıl sonra üçünün de cesetleri iade edilirken Hamas, bu ölümlerden İsrail'in hava saldırılarını sorumlu tutmuştu. 

Gazze Gençlik Komitesi, Tel Aviv, Kudüs ve Hayfa'da hem Binyamin Netanyahu yönetimini hem de savaşı protesto eden ve İsrail'in öldürdüğü Filistinli çocukların fotoğraflarını her hafta gündeme getirmeye çalışan göstericilere "barış içinde birlikte yaşama" mesajı verdi. 

İbranice ve Arapça "Yaşamak istiyoruz" yazıyor 

Örgütün Mısır'da yaşayan kurucusu Rami Aman, İsrail gazetesi Haaretz'e şöyle konuştu:

İsraillilere, çektiği tüm acılara rağmen Filistinlilerin de 'öteki'nin insanlığını tanıdığını göstermek istedik. Şiddeti meşru kılmayı asla düşünmedik, Filistinlilerin ölümleri kutladığı fikrine karşı çıkmayı hedefliyoruz. Gazze halkı bu savaşın bitmesini, İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını istiyor.

Aman, Gazze Şeridi'nin nüfusuna işaret ederek "7 Ekim'de yaşananlar, 2,5 milyon kişinin ölümünü meşrulaştıramaz. Mesajımız duymak isteyen her İsrailliye ulaştı. Fotoğraflar ve mesajlar beklediğimizden daha çok yayıldı" dedi. 

2010'de kurulan Gazze Gençlik Komitesi, 500'ü aşkın aktif üyesinin olduğunu bildiriyor. 

Sosyal medyada İsraillilerin "Bu bana barış umudu verdi" ve "Irkçılık ve korku dolu bir gerçekliğe üflenen taze bir nefes" gibi yorumlar yaptığı görüldü. 

Gazze Gençlik Komitesi'nin Hamas gibi örgütler tarafından hedef alınmasından korkanlarsa "Onlar kendilerini tehlikeye atmadı mı?" ve "Cesur adamlar. Umudun kazanmasını sağlamalıyız" gibi ifadeler kullandı. 

Diğer yandan bu mesajı samimi bulmayanlar da var: 

Bu, Hamas'ın psikolojik savaş hamlesi. Bebekleri ve çocukları öldürdüler ve şimdi onların fotoğraflarıyla birlikte acınası biçimde boy gösteriyorlar.

Gazze Gençlik Komitesi'nin kurucularından Aman, İsrail'in kamu yayımcısı Kan'ın da aralarında bulunduğu medya kuruluşlarının bunu Hamas'a karşı bir eylem gibi lanse etmesinden rahatsız olduğunu da söyledi. 

Amaçlarının İsrail'deki ailelere seslenmek olduğunu vurgulayan Aman, "Son 10 yılda Hamas'a karşı lafını sakınmayanlar ya Gazze'yi terk etmeye zorlandı ya da kendilerine uygulanan siyasi baskıları kullanarak yurtdışına iltica etti" demeyi de ihmal etmedi.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 58 bine yaklaştı.

Hamas öncülüğündeki örgütlerin 7 Ekim 2023'te düzenlediği saldırılar, 1219 kişinin ölümüne neden olmuştu. 251 rehineden 49'u hâlâ Gazze'de. İsrail ordusu bunlardan 27'sinin öldüğünü bildiriyor. 

Independent Türkçe, Haaretz, AFP