Mali ordusu ile teröristler arasında yaşanan çatışmaların bilançosu: 41 ölü

Mali ordusu ile teröristler arasında yaşanan çatışmaların bilançosu: 41 ölü
TT

Mali ordusu ile teröristler arasında yaşanan çatışmaların bilançosu: 41 ölü

Mali ordusu ile teröristler arasında yaşanan çatışmaların bilançosu: 41 ölü

Mali hükümeti ülkenin kuzeydoğusunda askeri devriyenin saldırıya uğradığını yaşanan çatışmada en az 41 kişinin öldüğünü açıkladı. DEAŞ ve El Kaide'nin düzenlediği terör saldırılarından kaynaklanan kayıplar son haftalarda arttı. Mali ordusu, terör saldırısının hedef aldığı askerlerin, Nijer sınırına yakın Gao eyaletindeki Tabankourt bölgesinde rutin bir devriyede olduğunu söyledi. Bu bölge Sahra Çölü’nde DEAŞ’e tabi grupların faaliyet gösterdiği bir bölge.
Son saldırıda ilk defa, Mali ordusu terörist unsurlarla doğrudan çatışmaya girdi. Çatışmada 17 terörist öldürülürken, Mali ordusunda 24 asker hayatını kaybetti ve 29 asker yaralandı. Ordudan yapılan bir açıklamada, askerlerin yaklaşık 100 terörist unsuru tutuklamayı başardığı ifade edildi. Bu daha önce görülmemiş bir rakam. Bu, bölgede aktif olan terörist gruplara büyük bir darbe ve son haftalarda ağır kayıplara uğrayan Mali ordusu için bir moral anlamına geliyor. Ordu, saldırılarının ardından askerlerinin yaklaşık 70 motosiklete el koyulduğunu açıkladı. Bu operasyon terörist unsurlara büyük bir darbe anlamına geliyor. Çünkü motosikletler terörist unsurların kolay saklanmalarını, hızlı ve çevik hareket etmelerini sağlıyor.
Mali ordusundan yapılan açıklamada, terör saldırısını düzenleyenlerin tabi olduğu örgüte dair herhangi bir bilgi verilmedi. Hiçbir detay verilmeden sadece ölülerin ve tutukluların, bir terör örgütüne ait olduğu belirtildi. Mali, beş sahel ülkesi (Moritanya, Nijer, Çad ve Burkina Faso) ile birlikte terör örgütlerine karşı sert bir savaş yürütüyor. Ayrıca söz konusu ülkelerin Sahel bölgesinde yürüttüğü terörle mücadeleye Fransa 4 bin 500 askeri ile destek veriyor. Öte yandan Mali’nin kuzeyinde Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı 15 bin Barış Gücü askeri bulunuyor.
Bu güvenlik gerilimi Afrika’da Sahel bölgesinde, özellikle de Mali ve Burkina Faso’da meydana geldi. Batı Afrika bölgesine yayılan terör örgütlerinin oluşturduğu tehdidi azaltmak için değişen güvenlik stratejileri nedeniyle bölgesel talepler yüksek.
Salı günü Dakar'da sona eren Dakar Uluslararası Afrika Güvenlik ve İstikrar Forumu'nda konuşan Senegal Devlet Başkanı Macky Sall, “BM kuvvetlerinin Mali’de benimsediği strateji değiştirilmeli ve Bm, kuvvetlerine terörle daha etkin bir şekilde mücadele etmesine izin vermeli” ifadelerini kullandı. Mali’deki BM kuvvetlerinin bölgedeki terörizm olgusunu engelleyemediğini söyleyen Sall, “Sahel bölgesinde teröristler nasıl fidye için 30'dan fazla askeri esir alabilir? BM Güvenlik Konseyi çok uluslu güce daha etkili ve sağlam bir yetki vermeli” dedi. BM Güvenlik Konseyi geçen haziran ayında Barış Gücü’nün görevini bir yıllığına yenilemişti.
Senegal Devlet Başkanı, BM konusundaki tutumunu şu sözlerle açıkladı: “Birleşmiş Milletler’i eleştirmiyorum, ancak iç reformlarını yapmalı veya prosedürlerini düzeltmeliler. Durum her geçen gün daha kötüye gidiyor.”
Sahel bölgesi, BM’nin en büyük ortak operasyonlarını gerçekleştirdiği bir bölgedir. 'Mavi Miğferliler' olarak bilinen Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nün Mali’de 13 binden fazla askeri ve bin 921 polis memuru bulunuyor.  Ayrıca, Sahel bölgesinde terörden en çok zarar gören beş ülke olan Burkina Faso, Çad, Mali, Moritanya ve Nijer’in 5 bin askerin bulunduğu ortak bir askeri birliği de bulunuyor.



Çin'den ABD'ye uyarı: "Kazanan olmayacak"

(Reuters)
(Reuters)
TT

Çin'den ABD'ye uyarı: "Kazanan olmayacak"

(Reuters)
(Reuters)

Alisha Rahaman Sarkar Muhabir 

Çin Devlet Başkanı Yardımcısı Han Cıng, Pekin ve Washington aralarındaki anlaşmazlıkları çözme çabalarını artırsa da Donald Trump'ı hedef almış gibi görünerek, gümrük vergisi ve ticaret savaşlarının kazananı olmayacağı uyarısında bulundu.

Pekin'de düzenlenen Dünya Barış Forumu'nda konuşan Han, çok taraflı ticaret sisteminin küresel tedarik zincirlerindeki aksamaları önlemenin anahtarı olduğunu söyledi.

Han, Trump'ın gümrük vergileri listesindeki ülkelerin ABD'yle ticaret anlaşmalarını müzakere etmesi için verilen son tarih olan 9 Temmuz'dan sadece birkaç gün önce bu ifadeleri kullandı.

Çin Ticaret Bakanlığı bu hafta yaptığı açıklamada ABD'nin kendileriyle orta yolu bulmaya devam etmesini ve önceki aylarda Trump'ın ülkeye uyguladığı cezalandırıcı ithalat vergileriyle dibe vuran ikili ticari ve ekonomik ilişkilerin istikrarını korumasını umduğunu belirtti.

Bakanlık, "ABD tarafının, Çin-ABD ekonomik ve ticari ilişkilerinin karşılıklı yarar sağlayan kazan-kazan niteliğini derinlemesine anlayacağını umuyoruz" ifadelerini kullandı.

Bakanlık Washington'a anlaşmazlıkları çözmeye yönelik görüşmelerdeki olumlu ivmeyi koruma çağrısında bulunurken diğer ülkeleri ABD'yle, "Çin'in çıkarları pahasına bir anlaşma yapmamaları" yönünde uyardı.

Çin, Trump'ın vergilerine karşı misilleme olarak çok sayıda kritik mineral ve mıknatısın ihracatını askıya almıştı. Mayısta Cenevre'de yapılan ticaret görüşmeleri sırasında Pekin, 2 Nisan'dan itibaren uygulanan kısıtlamaları kaldırmayı taahhüt etmiş ancak ABD kritik malzemelerin kararlaştırıldığı kadar hızlı hareket etmediğini söylemişti.

Sonraki ay Londra'da yapılan görüşmelerde iki tarafın Cenevre anlaşmasının uygulanmasına yönelik bir çerçeve üzerinde mutabık kalmasıyla bir dönüm noktası yaşanmıştı.

Çin Ticaret Bakanlığı nadir toprak ihracatı kısıtlamalarına atfen "Çin şu anda kontrollü ürünler için uygun ihracat lisansı başvurularını inceliyor ve onaylıyor" dedi.

Buna karşılık ABD'nin "Çin'e yönelik bir dizi kısıtlayıcı tedbiri kaldırmak üzere" harekete geçtiğini ve "Pekin'i ilgili durum hakkında bilgilendirdiğini" belirten bakanlık, Washington'ın Asya devine çip tasarım yazılımı, etan ve jet motoru ihracatını yeniden başlattığı yönündeki haberleri doğruladı.

"Her iki taraftaki ekipler Londra çerçevesinin ilgili sonuçlarını uygulamak için daha fazla çaba harcıyor" diyen bakanlık, çerçeve üzerinde mutabakatın "zor sağlandığını" ifade etti.

Geçen ay Bloomberg'e konuşan ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick, Çin'in "nadir toprak elementlerini kendilerine teslim edeceğini" ve bunu yaptıktan sonra ABD'nin "karşı tedbirleri kaldıracağını" söylemişti.

Bu ticari ateşkes sayesinde Çin, Trump'ın gümrük vergilerinin uygulanmasına verilen 90 günlük ara gelecek hafta sona erdiğinde daha yüksek vergilerle karşılaşma riski altında değil.

Ancak China Economics başkanı Julian Evans-Pritchard'a göre Trump'ın Birleşik Krallık ve Vietnam'la yaptığı ticaret anlaşmaları, Çin'in dolaylı bir hedef olarak kalabileceğini gösteriyor.

Reuters'a konuşan Evans-Pritchard, "Görünen o ki Trump, Çin ihracatının üçüncü ülkeler üzerinden yeniden yönlendirilmesini engellemek istiyor ve bu da ABD gümrük vergilerinin etkisini azaltıyor" diyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/asia