Dijital hizmet, değerli konut vergilerini içeren kanun teklifi kabul edildi

Dijital hizmet, değerli konut vergilerini içeren kanun teklifi kabul edildi
TT

Dijital hizmet, değerli konut vergilerini içeren kanun teklifi kabul edildi

Dijital hizmet, değerli konut vergilerini içeren kanun teklifi kabul edildi

Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi.
Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Kanun Teklife göre, dijital ortamda sunulan reklam, hizmetleri, sesli, görsel ve dijital içeriğin dijital ortamda satışında Dijital Hizmet Vergisi kapsamına alınıyor. Türkiye'de elde edilen hasılatın 20 milyon Türk lirasından veya dünya genelinde hasılatı 750 milyon euronun altında olanlar Dijital Hizmet Vergisi'nden muaf olacaklar.
Dijital Hizmet Vergisi oranı yüzde 7.5 olacak. Şirketlerin kiraladıkları araçların aylık kira berdeli 5 bin 500 TL'sine kadarlık kısmı ile binek otomobillerin iktisabına ilişkin özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi toplam 115 bin TL'lik kısmı gider olarak yazılabilecek. 500 bin TL'den fazla gelir elde edenler yüzde 40 vergiye tabi olacak.
5 milyon ile 7 milyon 500 bin TL arasında konutu olanlar binde 3, 7. milyon 500 bin ile10 milyon TL arasında konutu olanlar binde 6 ve 10 milyon üzerinde konutu olanlar yüzde 1 vergilendirilecek.
Elektrik Üretim A.Ş. veya bağlı ortaklık, iştirak, işletme ve işletme birimleri ile varlıklarına ve 4046 sayılı Kanun kapsamında oluşturulacak kamu üretim şirketlerine ve kamu üretim şirketlerine ait üretim tesislerine, özelleştirilmiş olanlara veya özelleştirileceklere çevre mevzuatına uyumuna yönelik yatırımların gerçekleştirilmesi ve çevre mevzuatı açısından gerekli izinlerin tamamlanması amacıyla 31.12.2022 tarihine kadar süre tanınacak.



Trump'ın gümrük vergileri yürürlüğe girerken küresel piyasalarda panik yaşanıyor

Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)
Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)
TT

Trump'ın gümrük vergileri yürürlüğe girerken küresel piyasalarda panik yaşanıyor

Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)
Pekin'de bir borsa aracılık ofisinin camından içerideki hisse senedi panosu gözüküyor. (Reuters)

Küresel piyasalar, ABD'nin Çin'den ithal edilen mallara uyguladığı yüzde 104'lük vergi başta olmak üzere yeni gümrük vergileri paketinin yürürlüğe girmesiyle bugün kayıplarını derinleştirerek piyasalarda büyük bir satış dalgasına yol açtı ve küresel resesyon korkularını arttırdı. Japonya'nın Nikkei 225 Endeksi, ABD Başkanı Donald Trump liderliğindeki ticaret savaşında artan gerilimden büyük ölçüde etkilenerek yüzde 3,9 düşüşle 31.714,03 puandan kapandı.

Asya piyasalarının çoğundaki önemli düşüşe rağmen, Çin piyasaları, piyasayı desteklemek için kamu iktisadi teşebbüslerini hisse senedi almaya çağıran düzenleyici otoritelerin açık müdahalesinin ardından bu eğilimi tersine çevirdi. Şarku’l Avsat’ın AP'den aktardığına göre bunun sonucunda Şanghay Bileşik Endeksi yüzde 1,3 artışla 3.186,81 puana, Hong Kong Hang Seng Endeksi ise yüzde 0,4 artışla 20.205,04 puana yükseldi.

Avrupa piyasaları düşüyor... Tayvan Asya'daki kayıplara öncülük ediyor

Diğer taraftan Avrupa piyasaları keskin bir düşüş yaşadı. Alman DAX Endeksi yüzde 2,1 kayıpla 19.857,36 puana, Fransız CAC 40 Endeksi benzer bir oranda düşüşle 6.949,92 puana, İngiliz FTSE 100 Endeksi ise yüzde 2 düşüşle 7.753,42 puana geriledi.

Asya'da Tayvan, ana endeksi Taiex'in yüzde 5,8 düşmesiyle en kötü etkilenen ülke oldu. Başta yüzde 3,8 düşen TSMC ve hisseleri Tayvan piyasasında izin verilen maksimum günlük limit olan yüzde 10 düşen Hon Hai Precision Industry (Foxconn) olmak üzere büyük teknoloji şirketleri ağır kayıplar yaşadı.

Güney Kore'de KOSPI yüzde 1,7 düşerken, hükümet etkilenen otomobil sektörüne destek sağlayacağını açıkladı. Avustralya'da S&P/ASX 200 yüzde 1,8 düşüşle 7.375,00 puana gerilerken, Yeni Zelanda, Tayland ve Hindistan piyasaları da benzer düşüşler kaydetti; Hindistan'da Sensex, merkez bankasının faiz oranlarını düşürmesinin ardından yüzde 0,5 değer kaybetti.

Wall Street endişe sinyalleri veriyor

ABD göstergeleri de bundan nasibini aldı. S&P 500 ve Dow Jones vadeli endeksleri dün ABD piyasalarının keskin kayıplara tanık olduğu şiddetli bir seansın ardından sırasıyla yüzde 0,7 ve yüzde 0,5 düştü; özellikle S&P 500 endeksi sabahki yüzde 4,1'e varan büyük kazançlarını sildikten sonra yüzde 1,6 düştü. Nasdaq Endeksi yüzde 2,1 değer kaybetti ve endeksler resmi olarak ayı piyasası bölgesine girmeye yaklaştı.

Yatırımcılar ABD yönetiminin hamlelerini beklerken, müzakere edilmiş bir çözüme ulaşılabileceğine dair umutlar devam ediyor. Trump, Güney Kore Geçici Devlet Başkanı’yla yaptığı ve ‘her iki ülke için de harika bir anlaşmaya’ kapı açtığını söylediği telefon görüşmesinin ardından ilerleme kaydedildiği sinyali verdi. Japonya Başbakanı Şigeru İşiba, Washington ile doğrudan görüşmelere hazırlık amacıyla bir ticaret müzakerecisinin atandığını duyurdu.

Çin'in tehditleri ise devam ediyor. Pekin ‘sonuna kadar savaşmaya’ hazır olduğunu ilan etti ve Trump'ın gümrük vergilerini arttırmasının ardından misilleme önlemleri almakla tehdit etti.

Beyaz Saray Sözcüsü Caroline Leavitt yeni gümrük vergilerinin istisnasız olarak gece yarısı yürürlüğe girdiğini doğruladı. ABD Ticaret Temsilcisi Jameson Greer, 50'den fazla ülkenin ticaret açığını azaltmak için alternatif çözümleri görüşmek üzere Washington ile iletişime geçtiğini kaydetti.

Bu gelişmeler emtia ve döviz piyasalarında keskin dalgalanmalarla aynı zamana denk geldi. ABD petrolünün varil fiyatı 1,82 dolar düşerek 57,76 dolara, Brent ham petrolü ise 1,81 dolar düşerek 61,01 dolara geriledi. Dolar 145,09 yen seviyesine gerilerken, euro 1,1060 dolar seviyesine yükseldi.

Altın güçlü bir şekilde yükselerek fiyatını 71 dolar artırdı ve ons başına 3 bin 61 dolara ulaştı. Kuşkusuz bu, küresel kaygıların ortasında yatırımcıların güvenli limanlara olan talebinin arttığının açık bir işareti.