​Rusya, Suriye’nin kuzeyindeki ABD üslerine yönelik kontrolünü genişletiyor

Suriye'de Rus devriyesi (AFP)
Suriye'de Rus devriyesi (AFP)
TT

​Rusya, Suriye’nin kuzeyindeki ABD üslerine yönelik kontrolünü genişletiyor

Suriye'de Rus devriyesi (AFP)
Suriye'de Rus devriyesi (AFP)

Rusya, Türk operasyonunun başlamasından sonra Suriye’nin kuzeyinde ABD’nin geri çekildiği yeni bir askeri üsse yönelik kontrollerini sıkılaştırdıklarını açıkladı. Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanan videolarda, ABD kuvvetlerinin, geri çekilmelerinin ardından Menbiç ve Ayn el-Arab (Kobani) arasında yer alan “Sirrin” askeri üssünde ekipman ve teknik gereçlerini bıraktıkları görüldü. Sirrin üssü, Suriye’nin kuzeyinde Washington tarafından kullanılan en büyük askeri üstü.
Rus askeri polisi subayı Safar Safarov, kuvvetlerinin Suriye’nin kuzeydoğusundaki devriyelerini, Türkiye ile sınır bölgesindeki “en önemli kontrol noktalarından birinin” kurulacağı üs aracılığıyla genişleteceğini belirtti.
Safarov, gazetecilere yaptığı açıklamada, “ABD’nin geri çekildiği andan itibaren sorumluluk bölgemiz, Menbiç’in tamamı ve çevresini de içerisine aldı. Bu bölgenin ön hatlarına özel bir önem veriyoruz. Aynı şekilde günün herhangi bir saatinde Menbiç üzerinden gelen tüm insani yardım konvoylarına eşlik etme görevimiz var” ifadelerini kullandı. ABD kuvvetlerinin geri çekilme kararının aceleyle alındığını belirten Safar Safarov, “ABD’liler, orada teknik tedarik sistemini, kişisel eşyalarını, yeme-içme ekipmanını ve teknik gereçlerini bıraktı” dedi. Rus subay, “İki kilometre uzunluğundaki üsse ait pistte herhangi bir zarar mevcut değil. Askeri polis devriyelerine eşlik etmek için Rus Hava Kuvvetlerine ait helikopterler orada konuşlandırıldı” şeklinde konuştu. Safarov ayrıca, Rus kuvvetlerin, birkaç polisin bulunacağı üste mühendislik faaliyetleri yürüteceğini ifade etti.
Ruslar üs etrafından çalışmalarını sürdürüyor
Rus haber ajansı Ria Novosti’nin haberine göre, Rusya askeri polisinin baş müfettişliği görevini yürüten üst düzey bir yetkili, sınır boyunca devriye gezilerek ve özel kuvvetler yerleştirilerek, birliklerinin, Sirrin havaalanını ve ABD kuvvetleri tarafından pist yakınlarında kurulan askeri üssü korumaya başladıklarını açıkladı. Yetkili, Rus mayın uzmanlarının, üssün eski sahipleri tarafından bırakılmış olabilecek patlayıcıları arama operasyonları yürüttüğüne dikkati çekti.
Askeri kaynaklar da üssün, Suriye’deki diğer ABD askeri üslerine erzak ve yerel müttefiklere askeri yardım takviyesi amacıyla kullanıldığını söylerken, ABD birliklerinin geçtiğimiz Çarşamba günü “acil şekilde” geri çekildiklerini ifade etti. Rus kaynaklar, ABD kuvvetlerinin üste bıraktıkları (klimalar, jeneratörler ve spor malzemeleri de dâhil) malzemelerle uzun bir süre bölgede kalmayı planladıklarını gösterdiğini vurguladı.
Rusya Uzlaşma Merkezi Başkanı Sergey Gamurin, gazetecilere yaptığı açıklamada, Rus kuvvetlerinin 21 Kasım’da üssün bulunduğu Metras kasabasında Uzlaşma Merkezi’nin bir şubesini kurduğunu açıkladı. Gamurin, merkezin normal yaşama geri dönüşle ilgili faaliyetler üzerinde çalışacağını belirtirken, yakınlardaki bölge halklarına yardım dağıtımının başlamasının planlandığına dikkati çekti.
İkinci ABD üssü
Söz konusu üs, askeri polisin geçen hafta (Rusya helikopterlerinin havalanacağı) Kamışlı havaalanında konuşlandırılması sonrasında Rusya tarafından kontrol edilen ikinci ABD üssü oldu. Moskova, asıl görevin sınır boyunca Türkiye ile ortak devriyelere eşlik etmek olduğunu ifade etti. Rusya Savunma Bakanlığı, daha sonra helikopter hareketliliğini korumak üzere “Pantsir” kısa menzilli füze sisteminin kullanıldığını açıkladı. Askeri kaynaklara göre Moskova, Suriye’nin kuzeyindeki askeri hareketliliği kolaylaştırmak için havaalanını birleşik bir hava üssüne dönüştürecek alt yapıyı inşa ediyor. Üsteki Rus varlığı, Rusya’nın bölgedeki askeri konumunu daha da güçlendirmek üzere geniş bir hareket alanı sağlayacak. Askeri çevreler de Moskova’nın, Türkiye askeri operasyon alanından geri çekilmeden önce, önceden Washington’un kontrol ettiği iki ek üste faaliyete başlamak istediğini belirtti.
Rusya iddiaları reddetti
Öte yandan Kremlin, 21 Kasım’da sosyal medyada yayınlanan ve daha sonra basına yansıyan “Suriye vatandaşlarına işkence ve cinayet” görüntülerinin Rus ordusuyla herhangi bir ilgisi olamayacağını savundu. Rusya’da yayın yapan İnterfaks haber ajansının aktardığına göre Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, söz konusu görüntüler hakkında bir soruya yanıt verdi. Peskov, “Her durumda bunun, Suriye’deki Rus askeri operasyonuyla hiçbir ilgisi bulunmadığından eminim. O halde bu olaya ilişkin herhangi bir itibar endişesi bulunmuyor” ifadelerini kullandı.
Görüntülerin yayılması büyük bir öfke dalgasına yol açtı. Videoda, öldürülmeden önce işkence gören vatandaşın, askerlik hizmetinden kaçan bir Suriyeli olduğu ve Deyrizor yakınlarındaki bir bölgede Rus paralı askerleri tarafından yakalandığı iddia ediliyor.
Rus muhalif gazetesi ‘Novaya Gazeta’ da olaya ilişkin uzun bir araştırma haberi yayımladı. Haberde, Rusya askeri üniformasıyla görünen kişilerin, özel “Wagner” şirketine mensup savaşçılar olduğu belirtildi. Moskova, bölgeye, düzenli kuvvetlerin yanı sıra yüzlerce paralı askeri gönderdi. Geçen yıl Deyrizor yakınlarındaki bir petrol tesisini ele geçirmeye çalışan ABD’nin hava saldırısı sırasında yüzlerce paralı asker ölmüştü.



Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
TT

Binance’e Hamas davası açıldı: Kara para akladılar

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nde çoğu kadın ve çocuk 70 bine yakın kişiyi katletti (Reuters)

Hamas'ın 7 Ekim 2023'te düzenlediği Aksa Tufanı operasyonunda yakınlarını kaybedenler, Filistinli örgütün kara para aklamasını sağladığı gerekçesiyle kripto devi Binance'e dava açtı.

306 ABD vatandaşının açtığı ve pazartesi günü kamuoyuyla paylaşılan davada, Hamas'ın saldırısında hayatını kaybeden, yaralanan veya rehin alınan kişilerin yakınları Binance'in yaptırımları deldiğini savunuyor. 

Davacılar, kripto borsasının Hamas, Hizbullah, Filistin İslami Cihad Örgütü ve İran Devrim Muhafızları'nın platform üzerinden 1 milyar dolardan fazla para transferi yapmasına göz yumduğunu iddia ediyor. 

Bu tutarın en az 50 milyon dolarının Gazze savaşını başlatan 7 Ekim 2023'teki saldırının ardından transfer edildiği belirtiliyor. 

ABD'nin Kuzey Dakota eyaletinde açılan davada, sözkonusu örgütlerin Binance'i kullanarak şüpheli hesaplar üzerinden kara para akladığı ileri sürülüyor. Bu örgütlerin hepsi ABD'nin yaptırım listesinde yer alıyor. 

Şikayette "CZ" diye de anılan Çinli iş insanı Changpeng Zhao'nun kurduğu kripto borsasına dair şu ifadeler yer alıyor: 

Binance yasadışı faaliyetler için kasıtlı olarak bir sığınak şeklinde faaliyet gösteriyor. Bugüne dek Binance'in temel iş modelini anlamlı biçimde değiştirdiğine dair hiçbir gösterge yok.

Şirketin açıklamasında davanın detaylarına ilişkin yorum yapılmazken "uluslararası alanda tanınan yaptırım yasalarına tam olarak uyulduğu" savunuldu. 

Kasım 2023'te ABD Adalet Bakanlığı, kara para aklamayı önleme ve yaptırım yasalarının ihlali nedeniyle Binance'le 4,3 milyar dolarlık bir uzlaşmaya varmıştı. Bu rekor tutar şirket tarafından kurumsal olarak ödendi. CZ ise aynı anlaşma kapsamında CEO'luk görevinden ayrılmış ve şirketten bağımsız olarak 50 milyon dolarlık kişisel para cezasını ödemeyi kabul etmişti.

Amerika'da yürütülen ceza yargılamasının ardından Zhao'ya gerekli kara para aklama kontrollerini uygulamadığı gerekçesiyle 4 ay hapis cezası verildi ve iş insanı bu cezasını tamamen çekerek tahliye edildi. Geçen ay ABD Başkanı Donald Trump tarafından açıklanan af kararıyla da yeniden CEO'luğa dönmesi önündeki engeller kaldırılmış oldu.

Independent Türkçe, Times of Israel, Reuter


BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
TT

BM uyardı: Gazze Şeridi beka tehdidiyle karşı karşıya

İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava saldırılarının yol açtığı yıkımdan bir kare (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından bugün yapılan açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın bölgenin ekonomisini mahvettiğini ve Filistin topraklarının ‘bekasını’ tehdit ettiğini belirterek, uluslararası ‘acil’ müdahale çağrısında bulundu.

BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından yayınlanan yeni bir raporda, Gazze'nin yeniden inşasının maliyetinin 70 milyar doları aşacağı ve onlarca yıl sürebileceğini belirtildi. Raporda, savaş ve ablukanın ‘Filistin ekonomisinde eşi benzeri görülmemiş bir çöküşe’ neden olduğu uyarısında bulunuldu.

Askeri operasyonların hayatta kalmanın her temel unsurunu önemli ölçüde zayıflattığı ifade edilen raporda, “Gazze Şeridi, gıdadan barınmaya ve sağlık hizmetlerine kadar insan eliyle yaratılmış bir uçuruma itildi” denildi.

Sistematik bir şekilde devam eden yıkımın, Gazze'nin kendini yaşayabilir bir alan ve toplum olarak yeniden inşa etme yeteneğini zedelediği belirtilen raporda, 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas ve diğer Filistinli silahlı grupların İsrail'in güneyine düzenlediği saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 221 kişi ölürken İsrail, Gazze Şeridi’ne  iki yıl süren yıkıcı bir savaş başlattı.

cdvfgthy
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye Mülteci Kampı’na geri dönen yerinden edilmiş Filistinlilerin görüldüğü havadan çekilmiş bir fotoğraf (AFP)

BM’nin güvenilir kabul ettiği Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre İsrail, Hamas'ın saldırısına misilleme olarak Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava ve kara saldırılarında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 69 bin 756 Filistinliyi öldürdü.

Savaş, Gazze Şeridi'nde büyük yıkıma ve BM’nin bazı bölgelerde kıtlık ilan etmesine neden olan bir insani krize yol açtı.

UNCTAD raporuna göre Gazze Şeridi'ndeki yıkımın boyutu, ard arda ekonomik, insani, çevresel ve sosyal krizleri tetikleyerek, bölgenin gelişme düzeyindeki düşüşü tam bir yıkıma dönüştürdü.

Raporda, çift haneli büyüme ve önemli dış yardım desteğine rağmen, Gazze'nin 7 Ekim 2023 öncesi refah düzeyine geri dönmesinin onlarca yıl sürebileceği vurgulandı.

UNCTAD, koordineli uluslararası yardım, havale işlemlerinin yeniden başlatılması ve ticaret, hareket ve yatırım kısıtlamalarını hafifletmeye yönelik önlemleri bir araya getiren kapsamlı bir kurtarma planı çağrısında bulundu.

Gazze halkı ‘ciddi ve çok boyutlu bir yoksullukla’ karşı karşıya kalırken, UNCTAD, Gazze'deki her bireye yenilenebilir ve koşulsuz aylık nakit transferi sağlayan kapsamlı bir acil temel gelir programının başlatılmasını istedi.

Raporda, Gazze ekonomisinin 2023-2024 döneminde yüzde 87 oranında küçüldüğü ve kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) 161 dolar gibi cüzi bir rakama gerilediği, bu rakamın da küresel olarak en düşük oranlardan biri olduğu belirtildi.

Öte yandan Batı Şeria'da durum o kadar vahim olmasa da raporda ‘şiddet, Yahudi yerleşim birimlerinin inşasındaki hız ve işçi hareketliliğine getirilen kısıtlamaların’ buranın ekonomisini vurduğu ve UNCTAD'ın verileri kaydetmeye başladığı 1972 yılından bu yana en kötü ekonomik gerilemeye yol açtığı ifade edildi.


Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
TT

Gazze Şeridi'nin güneyinde çadırlar sular altında kaldı: İnsani kriz derinleşiyor

Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta zor şartlarda yaşıyorlar (AFP)

Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Han Yunus kentinin Mevasi bölgesinde, bugün (Salı) sabah saatlerinde etkili olan yoğun yağışlar sonucu çok sayıda sığınmacı çadırı sular altında kaldı.

d
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş kişiler için kurulan geçici kampta, Filistinli çocuklar yağmurdan korunmaya çalışıyor (AFP)

Filistin Haber Ajansı WAFA bölgede çok sayıda çadırın yağmur suları nedeniyle zarar gördüğünü ve kullanılamaz hale geldiğini bildirdi. Kurtarma ekipleri su baskınından etkilenen çadır alanlarına müdahalelerini çeşitli noktalarda sürdürüyor.

csdfrg
Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Belah'ta yerinden edilmiş Filistinliler için kurulan geçici kampta, yağmur sonrası eşyalarını düzenleyen Filistinli bir aile (AFP)

Gazze Şeridi genelinde şiddetli sağanak yağış ve fırtınalarla birlikte sığınmacı kamplarında ek olumsuzluklara yol açmaktadır.

Öte yandan, 15 Kasım’da meydana gelen yağışlar sırasında da binlerce çadırın su baskını nedeniyle zarar görmüştü.

sd
Filistinliler, sular altında kalan sokaklardan, eşek arabalarıyla geçiyor (DPA)