Fransa Lübnan'a destek olma çabalarını sürdürüyor

Fransa Lübnan'a destek olma çabalarını sürdürüyor
TT

Fransa Lübnan'a destek olma çabalarını sürdürüyor

Fransa Lübnan'a destek olma çabalarını sürdürüyor

Fransa, özellikle Lübnan için Uluslararası Destek Grubu toplantısını düzenleyerek Beyrut’a destek olma çabalarını sürdürüyor. Bu toplantı, Lübnan’ı yaşadığı krizden çıkarmayı amaçlıyor ve yeni başbakanın göreve getirilerek hükümet kurulması sürecine destek veriyor.
Şarku’l Avsat’ın Fransız kaynaklarından edindiği bilgiye göre, Paris çabalarını sürdürüyor ve Lübnanlıların bunun farkında olmasını istiyor. Fransa, hükümet boşluğunun doldurulması için daha önce kararlaştırılan konferans için hazırlık yapıyor. Paris, bunun gerçekleşmesi halinde Lübnanlıların finansal destek elde edeceklerini bilmelerini istiyor. Bunlardan biri, geçtiğimiz yıl düzenlenen Sedir (CEDRE) Konferansı. Bu konferansta 11 milyar dolar değerinde kredi ve hibe taahhütleri verildi. Ancak asıl sorun, reform yasalarının Temsilciler Meclisi’nden geçirilmesi gerektiğiydi. Ancak bu problem kredi veren tarafların baskısına rağmen çözülemedi.”
Fransız kaynaklar, Beyrut'taki Fransız büyükelçisinin, önceki gün Dışişleri Bakanı Cibran Basil ile görüşmesinin ardından dikkat çektiği açıklamaların tersini vurguladı. Uluslararası Destek Grubu’nun toplantısı için henüz kesin bir tarih belirlenmedi. Beklenen tarihin belirlenmesi Fransa ile diğer tarafların temaslarına bağlı. Büyükelçi, toplantının Aralık 2019’da Fransa’nın başkentinde gerçekleştirileceğini açıkladı. Söz konusu kaynaklar  ise bu açıklamaya şüpheyle yaklaşıyor.
Fransa, istişareler yoluyla, destek grubunun taraflarını bir araya getirerek, Lübnan'a finansal destek sağlama fırsatı olduğuna inanıyor. Ancak Fransa’nın başkentinde ya da başka bir yerde hiçbir taraf finansal desteği sağlayabilecek mekanizmanın biçimini ele almadı. İstifa eden Başbakan Saad Hariri, Lübnan’ın, finansal krizini yenmesi için 5 milyar dolara ihtiyacı olduğunu söyledi. Paris'teki yabancı siyasi kaynaklar, yeni bir hükümetin yokluğunda Lübnan’la ilgili bir konferansın düzenlenmesi ihtimaline şüpheyle yaklaşıyorlar. Söz konusu kaynaklar, bu konunun daha farklı bir şekilde ele alınması gerektiğini belirtiyor. Yani, toplantının Lübnanlıların hükümet kurmadaki başarısına göre gerçekleştirilmesini öngörüyorlar. Onlara göre konferans bu şekilde çalışaydı kurumsal boşluğun doldurulması, mevcut siyasi, ekonomik ve finansal çıkmazın önünün açılması için bir itici güç olacaktı.



Trump, Venezuela'ya petrol ambargosu uyguladı ve hükümetini "terörist devlet" olarak ilan etmekle tehdit etti

ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
TT

Trump, Venezuela'ya petrol ambargosu uyguladı ve hükümetini "terörist devlet" olarak ilan etmekle tehdit etti

ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)
ABD Deniz Piyadelerine ait iki MV-22 Osprey uçağı, Ponce'daki Mercedita Uluslararası Havalimanı'ndan kalkış yapıyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Karayipler'deki ABD askeri operasyonlarını genişletme hazırlıkları gibi görünen bir hamleyle, Venezuela'ya giden ve gelen yaptırım uygulanan petrol tankerlerine "tam bir abluka" emri verdi ve Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro hükümetini terör örgütü ilan etmekle tehdit etti.

Trump, Venezuelalı yetkililerin "benzeri görülmemiş bir şok" yaşayacağını söylerken, Maduro liderliğindeki Venezuela "rejimini" "yabancı bir terör örgütü" olarak nitelendirdi.

ABD başkanının emrinin, özellikle Çin olmak üzere küresel pazarlara ulaşmak için yaklaşık 30 tankere bağımlı olan Venezuela petrol ihracatını sekteye uğratacağından şüphe yok.

Trump'ın kararı küresel endişeye yol açtı. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Venezuelalı mevkidaşı Iván Gil'e, Pekin'in Karayipler'deki "korkutma" ve "zorbalık" politikasına karşı olduğunu söyledi.

BM Genel Sekreteri António Guterres, hem Amerika Birleşik Devletleri'ni hem de Venezuela'yı gerilimi azaltmaya ve itidal göstermeye çağırdı.

Meksika Cumhurbaşkanı Claudia Sheinbaum da Birleşmiş Milletler'i Venezuela'da "kan dökülmesini önlemeye" çağırdı.


Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
TT

Trump, Suriye'de öldürülen 3 Amerikalının naaşlarının ülkelerine getirilmesi törenine katıldı

ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump, Suriye'deki bir saldırıda öldürülen iki Ulusal Muhafız’ın naaşlarının ülkeye getirilmesi töreninde selam veriyor (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, dün Suriye'de hafta sonu DEAŞ mensubu olduğundan şüphelenilen bir saldırgan tarafından öldürülen iki ABD askeri ve bir sivil tercümanı anma törenine katıldı.

Trump, cenazelerin aileleriyle birlikte, Hava Kuvvetlerinin "yurtdışından Amerika Birleşik Devletleri'ne onurlu bir şekilde geri getirilmesi" olarak adlandırdığı tören için Delaware'deki Dover Hava Kuvvetleri Üssü'ne geldi. ABD ordusu, ABD ve Suriye birliklerinden oluşan bir konvoyu hedef alan saldırganın iki askerini ve bir sivil tercümanı öldürdüğünü açıkladı. Trump saldırıyı korkunç olarak nitelendirdi ve intikam yemini ederek, öldürülen üç kişiyi "büyük vatanseverler" olarak tanımladı. Saldırıda üç ABD askeri de yaralandı.


Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
TT

Pasifik Okyanusu'nda "uyuşturucu kaçakçılığı" yapan bir gemiye düzenlenen ABD saldırısında dört kişi öldü

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth'in sunduğu videodan alınan arşiv görüntüleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir teknenin hedef alınmasını gösteriyor (AFP)

ABD ordusunun açıklamasına göre Amerika Birleşik Devletleri, Doğu Pasifik Okyanusu'nda uyuşturucu kaçakçılığıyla bağlantılı bir gemiyi hedef alan yeni bir saldırı düzenleyerek "dört terörist uyuşturucu kaçakçısını" öldürdü.

Güney Komutanlığı gemiyle ilgili olarak şunları belirtti: “İstihbarat, geminin Doğu Pasifik'te bilinen bir uyuşturucu kaçakçılığı rotası üzerinde seyrettiğini ve uyuşturucu kaçakçılığı operasyonlarına karıştığını doğruladı.”

Açıklamada ayrıca, “Dört terörist uyuşturucu kaçakçısı öldürüldü ve hiçbir ABD askeri personeli yaralanmadı” denildi.

Başkan Donald Trump'ın yönetimi, aylardır Venezuela'ya deniz kuvvetleri takviyesi yaparak ve ABD'nin uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığını iddia ettiği teknelere yönelik ölümcül saldırılar düzenleyerek artan bir baskı uyguluyor. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu saldırılarda (son saldırı dahil) en az 99 kişi hayatını kaybetti.