Sudan Başsavcılığı, Beşir’in yolsuzluk davası kapsamında eşinin de yargılanmasını talep etti

Sudan’ın devrik lideri Ömer el-Beşir’in eşi Widad Babiker
Sudan’ın devrik lideri Ömer el-Beşir’in eşi Widad Babiker
TT

Sudan Başsavcılığı, Beşir’in yolsuzluk davası kapsamında eşinin de yargılanmasını talep etti

Sudan’ın devrik lideri Ömer el-Beşir’in eşi Widad Babiker
Sudan’ın devrik lideri Ömer el-Beşir’in eşi Widad Babiker

Sudan Yasadışı ve Şüpheli Zenginleşme ile Mücadele Savcılığı, devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir’in eşi Widad Babiker’in Kuzey Hartum’da bulunan Kafuri banliyösündeki arazileri de kapsayan yolsuzluk dosyaları ile ilgili soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı çıkardı.
Şarku'l Avsat’ın edindiği bilgilere göre, emniyet yetkilileri dün Widad Babiker’in Kafuri banliyösündeki evine baskın düzenleyerek Babiker’i gözaltına aldı. Kaynaklar, savcılığın, sanık ile soruşturmayı tamamlayacağını ve tutukluluğun sonraki günlerde devam edip etmesi gerekip gerekmediğini değerlendireceğini bildirdi. Yasadışı ve Şüpheli Zenginleşme ile Mücadele Savcılığı, Widad Babiker’in başkanlığını yaptığı Munazzamatu Senedu’l Hayriye ile ilgili davaları ele almak için bir komite oluşturduğunu açıkladı. Kaynaklar, Ömer el-Beşir’in ikinci eşi olan Widad Babiker’in birçok yolsuzluk davasının arkasında olduğunu işaret etti. Babiker, Ömer el-Beşir’in 11 Nisan’da devrilmesinden bu yana gözlerden uzakta yaşıyor.
Ömer el-Beşir, geçtiğimiz Haziran ayında Yolsuzlukla Mücadele Kovuşturması bağlamında sorgulanmıştı. Davayla ilgili karar duruşmasının 14 Aralık’ta gerçekleştirilmesi bekleniyor. Kober cezaevinde tutulan Ömer el-Beşir hakkında terörizm, provokasyon ve protestolarda yüzlerce kişinin öldürülmesi gibi birçok suçlama bulunuyor.
Hükümet yetkilileri, İslami Cephe hareketinin sivil ve askeri liderlerinden birçoğunu Kuber cezaevinde tutuyor. Söz konusu liderler, 30 Haziran 1989 tarihinde gerçekleştirilen ‘Kurtuluş’ darbesini planlama ve anayasal sisteme zarar vermekten suçlanıyor.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz