İsrailli subay: İran öldürülen 4 diplomatının intikamı için Ron Arad'ı öldürdü

Ron Arad (Getty Images)
Ron Arad (Getty Images)
TT

İsrailli subay: İran öldürülen 4 diplomatının intikamı için Ron Arad'ı öldürdü

Ron Arad (Getty Images)
Ron Arad (Getty Images)

İsrail ordu istihbaratından üst düzey bir eski subay, 1986 yılında Lübnan’da uçağı düşmesinin ardından Emel Hareketi tarafından esir alınan İsrailli pilot Ron Arad’a dair daha önce çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, Arad’ın Lübnan topraklarında öldüğünü ve İran’a götürülmediğini söyledi.
İsrailli subayın ifadelerine göre Lübnan’daki İranlı müfettişler, Lübnan Güçleri adlı milis gücünün eski istihbarat şefi Elie Hubeyka’ya bağlı bir grup tarafından öldürülen 4 İranlı diplomata yönelik suikastların İsrail eliyle gerçekleştirildiğini zannettikleri için ‘intikam’ olarak İsrailli pilot Ron Arad’ı öldürdü.
İsrail’de yayın yapan Yediot Aharonot gazetesinde dün Ronen Bergman’ın imzasıyla yayınlanan yazıya göre, Arad dosyasından birinci dereceden sorumlu İsrail ordu istihbaratından ‘Robin’ takma isimli üst düzey bir eski subay, İsrail’in 1982 Lübnan işgali sırasında Elie Hubeyka’ya bağlı bir grup tarafından kaçırılarak öldürülen 4 İranlı diplomatın intikamını almak isteyen İran’ın, esir düşen Ron Arad’ı öldürdüğünü belirtti. Subay, İranlıların, Hubeyka’nın söz konusu cinayeti İsrail’in talimatı üzerine gerçekleştirdiğini zannettiklerini söyledi.
Bergman’ın yazısına göre, adı geçen İranlı diplomatların isimleri şöyle;
-1980 Irak Savaşı sırasında öne çıkan ve İran İslam Devrimi'nin lideri Ayetullah Humeyni’nin Beyrut Askeri Ataşeliğine atadığı Tuğgeneral Ahmed Mutevessiliyan,
- Beyrut Maslahatgüzarı Muhsin Musevi. İran’da dini nüfuza sahip bir aileye mensup olan Musevi’nin babası Humeyni’nin İran’daki akademi işlerinden sorumlu danışmanıydı. İsrail istihbarat raporlarına göre, İran Devrim Muhafızları'nın Lübnan'daki temsilciğinin başkanlığını yapan Musevi, aynı zamanda Hizbullah'ın kurucu isimleri arasında yer alıyordu.
- IRNA haber ajansının foto muhabiri Kazım İhvan
- Büyükelçilik şoförü Taki Rastgar Mukaddem
Robin takma isimli subaya göre, bu 4 ismi taşıyan Mercedes marka araç, Elie Hubeyka liderliğindeki Lübnan Güçleri adlı milis gücüne bağlı Muhafız Güçleri Başkanı Robert Hetem'in komutasındaki bir kontrol noktasında durduruldu. Daha sonra söz konusu 4 isim kaçırılarak Beyrut’un doğusundaki Karantina bölgesine götürüldü ve burada infaz edildi. Bergman, yıllar önce Robert Hetem’le yaptığı röportajda, söz konusu 4 diplomatın öldürülmeden önce işkence gördüklerini ve cesetlerinin bir kuyuya atıldığını itiraf ettiğini hatırlattı.
Bergman’a göre, İsrail’in bugüne kadar resmi görüşü, Arad’ın kayıp olduğu yönündeydi. Bu görüşe göre, Emel Hareketi’nden Mustafa ed-Deyrani tarafından esir alınan Arad, Lübnan’ın Nebi Şit köyünde tutuldu. Akabinde İran Devrim Muhafızları, Arad’ı İran’a götürdükten birkaç yıl sonra tekrar Lübnan’a geri getirdi.
Robin, Bergman’a yaptığı açıklamada, “İsrail hata yaptı. Arad Lübnan’ı asla terk etmedi” dedi.
Bergman’ın ifadelerine göre Robin takma isimli subay, İsrail istihbaratının ‘Hararet el-Cesed’ ismini verdiği Arad dosyasından birinci dereceden sorumlu İsrail ordu istihbaratında üst düzey bir yetkili.
Bergman’ın aktardığına göre Robin, “İranlı 4 diplomatın öldürülmesi ile Arad’ın ortadan kaybolması arasında bağlantı kurmadan Arad’ın başına gelenleri anlamak mümkün değil. Çıkarımlarıma göre Arad, ölen İranlı diplomatların intikamı uğruna 1989 baharında öldürüldü” ifadelerini kullandı.
Lübnan topraklarında öldürüldü
Robin, Arad’ın Lübnan topraklarında öldürüldüğü tezinin daha önce ilk kez İsrail İç Güvenlik Servisi Şabak’ın eski direktörü Yuval Diskin tarafından dile getirildiğini söyledi.
Robin, 2006’da Yuval Disk ile dönemin Mossad direktörü Meir Dagan arasında Arad’ın akıbetine ilişkin görüş ayrılığı yaşandığını belirterek, Dagan’ın Arad’ın bir dönem İran’da tutulduğunu savunduğunu, buna karşılık Disk’in ise Arad’ın hiçbir zaman Lübnan’dan ayrılmadığı görüşünü dile getirdiğini ve Dagan’ın tezini ‘istihbarat yaygarası’ şeklinde nitelediğini belirtti.
Robert Hetem, Bergman’a verdiği demeçte, Hubeyka’ya bağlı grubun İranlı diplomatları öldürdükten bir ay sonra İranlı müfettişlerin ve Musevi’nin ailesinden bazı kişilerin Lübnan’a geldiğini söyledi. Hetem’in ifadelerine göre, Hubeyka o dönem ceset kuyularının temizlenerek, cesetlerin ‘Kafatası Vadisi’ne nakledilmesi talimatı verdi. Bu nedenle İranlı müfettişler, öldürülen 4 diplomatın akıbetini aydınlatamadı. O dönem İranlı yetkililer, söz konusu diplomatların İsrail’deki yer altı sorgu merkezlerinde tutulduğundan şüphelendiğine dair açıklamalarda bulundu. İsrail bu iddiayı yalanlasa da İranlı yetkililer konuda ikna olmadı.
İsrail operasyon düzenledi
İsrail söz konusu dönemde Mustafa ed-Deyrani ve Şeyh Abdulkerim Ubeyd’i Lübnan’daki evlerinden kaçırmıştı. İsrail, Arad’ın akıbetini öğrenmek amacıyla soruşturmalar esnasında Deyrani’ye ağır işkenceler uyguladı. Deyrani, 4 Mart 1988’de Arad’ın Nebi Şit Köyü’nde Şukr ailesinin evinde tutulduğunu ve kendisinin orada bulunmadığını itiraf etti. İsrail güçleri aynı gün Nebi Şit yakınlarındaki Midun köyüne operasyon düzenledi. Arad’ı alıkoyan korumalar operasyon nedeniyle bölgeden kaçtı ve Arad evde tek başına kaldı. Korumalar eve geri döndüğünde ise Arad kaçırılmıştı. Bu noktada İsrail istihbaratının tezi devreye giriyor. Söz konusu teze göre, Deyrani para karşılığında Arad’ı Lübnan’daki İran güçlerine teslim etti.
Robin’e göre İranlılar, öldürülen diplomatları geri alma müzakerelerinde kullanmak amacıyla, Arad’ı teslim aldı.
Bergman, gazetedeki yazısında, İranlıların operasyon günü Arad’ı alıp almadığı konusunun halen muğlak olduğunu ifade etti. Robin ise İranlı makamların elinde Arad’ın Musevi ailesine yakın kişilerce alındığına dair delillerin olduğunu belirtti.



ABD, Elon Musk'ın Amerika Partisi'ne rağbet gösterdi

Dünyanın en zengin kişisi olan Tesla CEO'su, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Büyük, Güzel Yasa Tasarısı"nı "çılgınlık" diye niteleyip ona tepki olarak "Amerika Partisi"ni kurabileceğini iddia etti (AP)
Dünyanın en zengin kişisi olan Tesla CEO'su, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Büyük, Güzel Yasa Tasarısı"nı "çılgınlık" diye niteleyip ona tepki olarak "Amerika Partisi"ni kurabileceğini iddia etti (AP)
TT

ABD, Elon Musk'ın Amerika Partisi'ne rağbet gösterdi

Dünyanın en zengin kişisi olan Tesla CEO'su, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Büyük, Güzel Yasa Tasarısı"nı "çılgınlık" diye niteleyip ona tepki olarak "Amerika Partisi"ni kurabileceğini iddia etti (AP)
Dünyanın en zengin kişisi olan Tesla CEO'su, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Büyük, Güzel Yasa Tasarısı"nı "çılgınlık" diye niteleyip ona tepki olarak "Amerika Partisi"ni kurabileceğini iddia etti (AP)

Mike Bedigan 

Yeni bir ankete göre Amerikalıların yaklaşık yüzde 40'ı, Elon Musk'ın Cumhuriyetçiler ve Demokratlara rakip olacak üçüncü bir siyasi parti kurması halinde onu destekleyeceğini söylüyor.

Quantus Insights'ın yaptığı ankete göre seçmenlerin yüzde 14'ü, Tesla patronunun kuracağı bir siyasi oluşumu destekleme ya da ona oy verme ihtimalinin "çok yüksek" olduğunu belirtirken, yüzde 26'sı "biraz yüksek" olduğunu ifade etti.

Yüzde 38'i Musk'ı destekleme ihtimalinin olmadığını söylerken, yüzde 22'si "emin olmadığını" aktardı.

Dünyanın en zengin kişisinin, Donald Trump'ın "Büyük, Güzel Yasa Tasarısı"na tepki göstermek için "Amerika Partisi"ni kurabileceğini açıklamasının ardından bu anket sonuçları geldi. Musk tasarıyı "çılgınca" diye nitelendirmişti. İkilinin yasa tasarısıyla ilgili anlaşmazlığı, geçen ay internette şiddetli bir atışmaya yol açmıştı.

Parlamenterlerin perşembe günü oylayarak kabul ettiği yasa tasarısı cuma günü ABD Başkanı tarafından imzalandı.

Musk pazartesi günü bir dizi X gönderisinde "Ülkemizin Demokrat-Cumhuriyetçi tek partisi karşısında bir alternatife ihtiyacı var, böylece halkın gerçekten bir SESİ olur" diye yazmıştı. Cuma günüyse "Havai fişekler için harika bir gün" diyerek iki alev emojisi eklemişti.

Quantus Insights'ın 30 Haziran-2 Temmuz'da bin kayıtlı seçmenle yaptığı anketin hata payı yüzde 3.

Anketör, katılımcıların yüzde 40'ının Musk'ın farazi üçüncü partisini desteklemesine rağmen sonucun şaşırtıcı olmadığını vurguladı. Gallup'un 2023'te yaptığı bir ankete göre Amerikalıların yüzde 63'ü alternatif bir üçüncü siyasi partinin kurulmasını destekliyor.

Anket ayrıca parti çizgileri ve demografik özellikler arasında net ayrımlar olduğunu ortaya koyarken, Musk'ın kuracağı bir partiye en çok ilgi gösterenlerin erkek Cumhuriyetçiler olduğu görülüyor.

Cumhuriyetçi erkeklerin yaklaşık yüzde 23'ü Amerika Partisi'ni destekleme ihtimallerinin "çok yüksek", yüzde 34'ü de "biraz yüksek" olduğunu söylerken, yarısından fazlası (yüzde 57) Musk'ın kuracağı siyasi bir oluşum fikrine açık olduklarını ifade etti.

Bağımsız erkeklerin neredeyse yarısı (yüzde 47) Amerika Partisi'ni destekleyebileceklerini belirtti.

Quantus, "Yaşlı ve Demokrat seçmenlerde şüphecilik hâlâ yüksek ancak mesaj net: Seçmenlerin büyük bir kısmı yeni ve yıkıcı bir şeye açık" ifadelerini kullandı.

Anketör "Bu Musk'la ilgili değil. Bu, mevcut düzenin ülkeyi gerçekte olduğu ya da olmak istediği gibi temsil etmeyi başaramadığı hissinin artmasıyla ilgili" dedi.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news