Kasım ayında konut satışları yüzde 54,4 arttı: İlk sırada Iraklılar var

Kasım ayında konut satışları yüzde 54,4 arttı: İlk sırada Iraklılar var
TT

Kasım ayında konut satışları yüzde 54,4 arttı: İlk sırada Iraklılar var

Kasım ayında konut satışları yüzde 54,4 arttı: İlk sırada Iraklılar var

Türkiye'de 2019 Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 54,4 oranında artarak 138 bin 372 konut satıldı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2019 Kasım dönemi konut satış istatistiklerini açıkladı. Buna göre; Türkiye'de 2019 Kasım ayında 138 bin 372 konut satıldı. Türkiye genelinde konut satışları 2019 Kasım ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 54,4 oranında artarak 138 bin 372 oldu. Konut satışlarında, İstanbul 24 bin 924 konut satışı ve yüzde 18 ile en yüksek paya sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul'u, 14 bin 406 konut satışı ve yüzde 10,5 pay ile Ankara, 8 bin 428 konut satışı ve yüzde 6,1 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 21 konut ile Ardahan, 44 konut ile Hakkari ve 72 konut ile Bayburt oldu.
İpotekli konut satışları 2019 Kasım ayında 43 bin 911 olarak gerçekleşti
Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 724,8 oranında artış göstererek 43 bin 911 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 31,7 olarak gerçekleşti. İpotekli satışlarda İstanbul 8 bin 183 konut satışı ve yüzde 18,6 pay ile ilk sırayı aldı. Toplam konut satışları içerisinde ipotekli satış payının en yüksek olduğu il yüzde 47,6 ile Ardahan oldu.
Diğer satış türleri sonucunda 94 bin 461 konut el değiştirdi
Diğer konut satışları Türkiye genelinde bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,1 oranında artarak 94 bin 461 oldu. Diğer konut satışlarında İstanbul 16 bin 741 konut satışı ve yüzde 17,7 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul'daki toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 67,2 oldu. Ankara 9 bin 221 diğer konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara'yı 5 bin 283 konut satışı ile İzmir izledi. Diğer konut satışının en az olduğu il 11 konut ile Ardahan oldu.
Konut satışlarında 48 bin 909 konut ilk defa satıldı
Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19,8 artarak 48 bin 909 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 35,3 oldu. İlk satışlarda İstanbul 8 bin 494 konut satışı ve yüzde 17,4 ile en yüksek paya sahip olurken, İstanbul'u 4 bin 423 konut satışı ile Ankara ve 2 bin 538 konut satışı ile İzmir izledi.
İkinci el konut satışlarında 89 bin 463 konut el değiştirdi
Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 83,3 artış göstererek 89 bin 463 oldu. İkinci el konut satışlarında da İstanbul 16 bin 430 konut satışı ve yüzde 18,4 pay ile ilk sıraya yerleşti. İstanbul'daki toplam konut satışları içinde ikinci el satışların payı yüzde 65,9 oldu. Ankara 10 bin 83 konut satışı ile ikinci sırada yer aldı. Ankara'yı 5 bin 890 konut satışı ile İzmir izledi.
Yabancılara 2019 yılı Kasım ayında 3 bin 988 konut satışı gerçekleşti
Yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 14,6 azalarak 3 bin 988 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında, Kasım 2019'da ilk sırayı bin 885 konut satışı ile İstanbul aldı. İstanbul ilini sırasıyla 825 konut satışı ile Antalya, 218 konut satışı ile Ankara, 128 konut satışı ile Bursa ve 110 konut satışı ile Yalova izledi.
Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Irak vatandaşlarına yapıldı
Kasım ayında Irak vatandaşları Türkiye'den 575 konut satın aldı. Irak'ı sırasıyla, 500 konut ile İran, 300 konut ile Rusya Federasyonu, 216 konut ile Afganistan ve 174 konut ile Suudi Arabistan izledi.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe