İsmail Heniyye, Türkiye ziyaretinin ardından Katar'da

Hamas'ın Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
Hamas'ın Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
TT

İsmail Heniyye, Türkiye ziyaretinin ardından Katar'da

Hamas'ın Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
Hamas'ın Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)

Hamas Hareketi Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye başkanlığındaki heyet, dün Doha’da Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al-Sani ile bir araya geldi.
İsmail Heniyye’nin ofisinden yapılan açıklamada, görüşmede, heyetin özellikle stratejik konularla ilgili son siyasi gelişmeleri ele alarak, Kudüs meselesi, yerleşimciler, mülteciler ve Filistin meselesine dair Katar Emiri’ne bilgi verdiği belirtildi.
Açıklamada, Katar ile olan ilişkilerin yanı sıra, Doha’nın Kudüs, Batı Şeria ve Gazze’deki Filistinlilerin acılarını hafifletmeye katkı sağlayan insani yardım projeleri ve Filistin’e destek veren uluslararası forumlarda oynadığı role övgüde bulunuldu.
Görüşmede, Filistin seçim dosyasındaki gelişmeler ve bu süreçte Hamas’ın önündeki engellere dair konuların da masaya yatırıldığı belirtilen açıklamada, özellikle kapsamlı bir uzlaşmanın sağlanması için Batı Şeria ve Gazze Şeridi’ndeki gerekli kamu özgürlüklerin sağlanmasının ele alındığı aktarıldı.
İsmail Heniyye, yardımcısı Salih el-Aruri, Hamas’ın yurt dışı sorumlusu Mahir Salih, Siyasi Büro üyelerinden Musa Ebu Merzuk, Hisam Bedran, Nizar Avadallah ve Halil el-Hayya’nın da aralarında bulunduğu kalabalık bir ekibe başkanlık ediyor.
Hamas'ın Siyasi Büro Şefi, geçtiğimiz Pazar günü İstanbul’a giderek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. Katar, Heniyye’nin Mısır ve Türkiye ziyaretinin ardından üçüncü durağı.
Yurtdışı turuna 2 Aralık’ta Mısır’dan başlayan Heniyye, sırasıyla Türkiye ve Katar’a gitti.
Hamas’tan Türkiye açıklaması
Heniyye’nin Katar ziyareti öncesi Hamas tarafından Türkiye ziyaretine ilişkin bir açıklama yapıldı. Hamas tarafından yapılan açıklamada, Erdoğan ile bir araya gelen Heniyye’nin, Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın karşılaştığı tehlikelerin yanı sıra, İsrail’in, Filistinlilerin Batı Şeria’daki topraklarına el koyma, Gazze Şeridi’ndeki abluka, mülteciler için insani koşulların zorluğu gibi konuların masaya yatırıldığı aktarıldı. Açıklamada, Hamas liderliğinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye’nin Filistin konusundaki oynadığı role övgüde bulunduğu belirtildi.
Hamas Hareketi’nin Katar ve Türkiye ile ilişkilerinin çok iyi bir durumda olduğu biliniyor.
Heniyye’nin yurtdışı turu
İsmail Heniyye, 2017 yılında Hamas'ın liderliğine seçilmesinin ardından bu yana ilk kez uzun bir yurtdışı turuna çıktı. Yıl içerisinde de Mısır’a ziyaret gerçekleştiren Heniyye, daha sonra Gazze Şeridi’ne dönmüştü.
Hamas’a yakın kaynaklar, Türkiye, Malezya, Rusya, Katar, Lübnan, Moritanya ve Kuveyt’in de aralarında bulunduğu ülkelere gerçekleştirilecek ziyaretin yaklaşık bir ay sürebileceğini söyledi. Heniyye’nin, 18 ila 21 Aralık tarihlerinde Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’da düzenlenmesi planlanan İslam Zirvesi’ne (5’li Zirve) katılması bekleniyor. 5’li Zirve’de bulunan ülkeler ise şöyle; Malezya, Türkiye, Pakistan, Endonezya ve Katar.
Öte yandan, Hamas lideri Heniyye’nin, yurtdışı turu kapsamında İran’ı ziyaret edip etmeyeceği konusu ise henüz netlik kazanmış değil.



Sudan'da iki hükümet... Çözüm mü, bölünme mi?

Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)
Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)
TT

Sudan'da iki hükümet... Çözüm mü, bölünme mi?

Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)
Geçtiğimiz temmuz ayında Omdurman'daki bir çarşı (AFP)

Sudan'da iki hükümetin varlığı, iç ve dış çevrelerde akıllardan uzak bir ihtimal değildi. Bu senaryo, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında savaşın patlak vermesinden yaklaşık bir yıl sonra, barışçıl bir çözüm için herhangi bir vizyon veya işaretin ufukta görünmemesi nedeniyle, olası birkaç senaryodan biri olarak ortaya atıldı.

ABD Barış Enstitüsü (USIP) Nisan 2024'te, Kenya'nın başkenti Nairobi'de, savaşa karşı olan geniş bir yelpazedeki siyasi ve sivil güçlerin katılımıyla bir çalıştay düzenledi. Çalıştayda savaşın gidişatı ve nereye varacağı değerlendirildi ve olası senaryolar incelendi.

Çalıştayda 3 senaryo ortaya kondu; İlki, savaşın, çatışmanın iki tarafından biri olan Sudan ordusu veya HDK’nin askeri zaferiyle sona ermesi idi. Ancak bu seçenek, savaşın niteliği ve dış müdahalelerin açıkça ortaya çıkması nedeniyle dışlandı.

frgty6u7
Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında Hartum'da yaşanan çatışmalarda ağır hasar gören bina (AFP)

İkinci senaryo, müzakere ve savaştı. Bu senaryoda, sahadaki güç dengesinde radikal bir değişiklik ya da ‘zayıf denge’ meydana gelir ve müzakere masasında savaşın durdurulması yönünde bir adım atılır. Her iki taraf da çatışmalardan yorgun düşmüş olsa da, ordu ve İslamcı müttefiklerinin, düşmanlıkları durdurmayı ve sivilleri koruyarak insani yardım ulaştırmayı amaçlayan Cidde Platformu’na defalarca ret cevabı vermeleri nedeniyle, bu seçenek o dönemde mümkün olmadı.

Çalıştayda yapılan uzun tartışmaların ardından odaklanılan üçüncü senaryo, Sudan'da iki hükümetin varlığıdır. Bu senaryo en olası olanıdır ve ülkedeki çatışmaların şiddetini azaltabilir ve taraflar arasında müzakere masasına oturmak için yollar açabilir.

Geçtiğimiz hafta, Sudan Kurucu İttifakı, HDK Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) başkanlığında, ülkenin batısındaki Güney Darfur eyaletinin başkenti Nyala'yı merkez alan paralel bir hükümet kurduğunu duyurdu. Ancak, ülkeyi bölünmeye maruz bırakma korkusuyla, resmi devlet kurumları dışında herhangi bir otorite kurulmasına bölgede önceden karşı çıkılmıştı.

Siyasi analist Mahir Ebu’l Cuh, Port Sudan ve Nyala'da meşruiyet için çekişen iki hükümetin varlığının artık bir gerçek olduğunu ve her ikisinin de meşru olmadığını, bu nedenle herhangi bir yasal tanıma olmaksızın ele alınacağını söyledi.

dfrgty6
Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı ve Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, askerleriyle birlikte daha önceki bir Hartum ziyareti sırasında (Arşiv – Sudan ordusu sayfası)

Ebu’l Cuh, “Arap ve Afrika ülkeleri Sudan'ın bölünmesini istemiyor ve bölünmeye izin vermeyecek. Böylece bölgede parçalanmanın önü açılmayacak” ifadelerini kullandı.

Ebu’l Cuh, “Port Sudan'da ordunun liderliğindeki fiili hükümetin para birimi ve kimlik belgelerinin değiştirilmesi ve kontrol ettiği bölgelerde lise sınavlarının yapılmasıyla ilgili olarak attığı adımlar, HDK’yi bir ittifak kurmak ve paralel bir otorite oluşturmak için gerekçeler ve mazeretler bulmaya itti” dedi.

Siyasi analist Ebu’l Cuh, uluslararası toplumun ‘Sudan'da iki hükümetin varlığının çatışmanın sonucu olduğunu; nedeni olmadığını, çözümün her iki tarafın da varlığında yattığını ve bunun bölgesel ve uluslararası tarafların çıkarlarına uygun olduğunu anladığını, bu nedenle her iki hükümetle de muhatap olunmasının muhtemel olduğunu’ belirtti.

Ebu’l Cuh, ABD, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır'dan oluşan dörtlünün ertelenen toplantısının amacının ‘bölge ülkelerinin endişelerini ve çıkarlarını uzlaşma formülüyle ele almak, bunları krizin çözümüne katkıları çerçevesinde değerlendirmek ve ateşkesle başlayıp Sudan'da demokratik federal sivil yönetimin yeniden tesis edilmesiyle devam etmek’ olduğunu bildirdi.

Ebu’l Cuh, HDK’nin ‘taktiksel’ bir çerçeve içinde ‘iki hükümetin varlığı’ senaryosunu hedeflediğini ve bunun amacının ‘müzakerelerin (eğer gerçekleşirse) fiili durum olarak iki otorite arasında veya her iki tarafın askeri liderleri arasında yapılması’ olduğunu söyledi.

Siyasi ve askeri analist Hüsameddin Bedevi ise Sudan'da iki hükümetin varlığının, uluslararası toplumun barışçıl çözüm şansını artıracağını düşündüğü bir senaryo olduğunu, ancak aynı zamanda düşmanlığın ileri aşamalarına ve çatışmanın uzamasına yol açabilecek olumsuz sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.

Bedevi, “Silahlı çatışmanın devam etmesi ve uluslararası aktörlerin çekişmeleri, tarafları kontrol haritasını genişletmeye ve kendi sosyal çevrelerini temsil eden bölgelerde askeri varlık göstermeye itti” dedi.

Bedevi, “Her iki taraf da uluslararası meşruiyet arıyor ve kontrolündeki bölgelerde sivilleri koruduğu mesajını dünyaya iletmeye çalışıyor” diye konuştu.

Diğer yandan Darfur Bölgesi Valisi ve Sudan Kurtuluş Hareketi lideri Mini Arko Minawi, HDK tarafından ilan edilen paralel hükümetin bir veya iki yıl devam etmesi halinde fiili bir hükümet haline geleceğini ve uluslararası alanda tanınacağını, insani yardımların ulaştırılmasını kolaylaştırmak için ateşkesin dayatılacağını söylemişti.