Rusya, 5 Japon balıkçı teknesine el koydu

Rusya, 5 Japon balıkçı teknesine el koydu
TT

Rusya, 5 Japon balıkçı teknesine el koydu

Rusya, 5 Japon balıkçı teknesine el koydu

Rusya'nın, 5 Japon balıkçı teknesine el koyarak, tekneleri Japonya'nın üzerinde hak iddia ettiği Kunaşir Adası'na götürdüğü belirtildi.
Rusya sınır muhafızlarının, dün 5 Japon balıkçı teknesine el koyduğu belirtildi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Japonya'nın Hokkaido eyaletinden ayrılan balıkçı teknelerine, Rusya sınır muhafızları tarafından el konuldu. Teknelerin teftiş amacıyla durdurulduğunu belirten Rusya sınır muhafızlarının, gerekçe olarak ise gerçekte avlanan mahsul miktarı ile tutulan resmi kayıtların arasındaki tutarsızlığı gösterdiği ifade edildi. Japonya, teknelerin Rusya ile Japonya arasında anlaşmaya varılan çerçevede ahtapot avladığını savunurken, Rus tarafının iddiasının doğru olup olmadığının araştırıldığı kaydedildi.
Teknelerin, Rusya'nın kontrolünde bulunan ancak Japonya’nın üzerinde hak iddia ettiği Kunaşir Adası'na götürüldüğü öğrenildi.
Hokkaido'ya yakın konumda
Japon balıkçı teknelerinin götürüldüğü belirtilen Kunaşir Adası, Rusya'nın 2. Dünya Savaşı'nın son günlerinde topraklarına kattığı adalardan biri olarak, Hokkaido kıyılarına yakın konumda bulunuyor. Adaların topraklarının doğal bir parçası olduğunu ve işgal edildiğini savunan Japonya ise adalar üzerindeki hak iddiasını sürdürüyor. Söz konusu adalar, zaman zaman balıkçıların deniz sınırı ihlali yaptığı iddiaları ile gündeme geliyor.

 


İnsan hakları kuruluşu: 34 İranlı kadın mahkûm açlık grevine başladı

Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)
Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)
TT

İnsan hakları kuruluşu: 34 İranlı kadın mahkûm açlık grevine başladı

Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)
Başörtüsü olmayan İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)

2021'den bu yana Tahran'da tutuklu bulunan Nobel Barış Ödülü sahibi Nergis Muhammedi adına konuşan bir insan hakları kuruluşu, ülkeyi sarsan Mahsa Amini protestolarının ikinci yıl dönümünde, dün (Pazar) Evin Cezaevi’nde 34 kadın mahkumun açlık grevine başladığını duyurdu.

Kuruluşun X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Bir kez daha, Evin Cezaevi'ndeki siyasi ve ideolojik geçmişe sahip kadın mahkumlar, hükümetin baskıcı politikalarına karşı İran'daki protestocularla dayanışma amacıyla açlık grevine başladılar” denildi.

Açıklamanın devamında, “Bugün, 15 Eylül 2024'te, Evin Cezaevi’ndeki 34 siyasi mahkûm, Kadın, Yaşam, Özgürlük hareketinin ikinci yıldönümünü ve Tahran'da ahlak polisi tarafından başörtüsü kurallarına uymaması nedeniyle gözaltına alınıp günler sonra ölümü ülke çapında protestolara yol açan genç İranlı Kürt kadın Mahsa Amini'yi anmak için açlık grevine başladı” ifadesi yer aldı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Demokrasi, özgürlük ve eşitliği tesis etmeye ve teokratik tiranlığı yenmeye olan bağlılığımızı bir kez daha yineliyoruz. Bugün sesimizi daha yüksek çıkarıyor ve irademizi güçlendiriyoruz.”

yukı
Başörtüsüz İranlı bir kadın Tahran sokaklarında yürüyor. (EPA)

Daha önce aktivist Nergis Muhammedi'nin Instagram hesabında Evin Cezaevi’nden bir grup kadın siyasi mahkûmun protestoların yıldönümü münasebetiyle şarkılar ve sloganlar attığı bir ses kaydı yayınlanmıştı.

Kayıtta, ‘Kadın, Yaşam, Özgürlük’, ‘Reformistler, Muhafazakârlar, hikâye bitti’ sloganları ile kadın mahkumların serbest bırakılması ve infazların durdurulması çağrısında bulunan diğer sloganlar duyuluyordu.

Bu olay, yetkililerin protestoların yıldönümünde huzursuzluk çıkmasından korkarak dört batı vilayetindeki Kürt şehirlerinde sıkı güvenlik önlemleri aldığı bir zamanda meydana geldi.

Mahsa Amini'nin ölümünden sonraki birkaç ay boyunca, yetkililerin özellikle başörtüsü konusunda kadınlara uyguladığı baskıyı kınayan benzeri görülmemiş halk protestoları devam etti. Sivil toplum kuruluşları ve insan hakları örgütlerine göre bu gösteriler sırasında en az 551 kişi öldürüldü ve binlerce kişi gözaltına alındı. Kadın, Yaşam, Özgürlük hareketiyle bağlantılı davalarda on erkek idam edildi; bunlardan sonuncusu olan 34 yaşındaki Gulam Rıza Resai, yeni Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın göreve gelmesinden birkaç gün sonra ağustos ayında asıldı.

İnsan hakları örgütleri, çeşitli suçlardan hüküm giyenlere karşı ölüm cezasının giderek daha fazla kullanılmasını kınayarak, bunun bir korku iklimi yaratmayı ve muhalifleri susturmayı amaçladığını ileri sürüyor.

Özellikle idam cezasına karşı verdiği mücadele nedeniyle 2023 Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen 52 yaşındaki Nergis Muhammedi, Kasım 2021'den bu yana tutuklu bulunuyor.

İranlı aktivist geçtiğimiz haziran ayında ‘devlete karşı propaganda’ suçundan bir yıl daha hapis cezasına çarptırıldı. Bu ceza, 12 yıl 3 ay hapis, 154 kırbaç, iki yıl sürgün ve çeşitli sosyal ve cezai yaptırımlardan oluşan uzun bir listeye eklendi.