15 milletvekilini Sana'dan çıkarma çalışmaları devam ediyor

15 milletvekilini Sana'dan çıkarma çalışmaları devam ediyor
TT

15 milletvekilini Sana'dan çıkarma çalışmaları devam ediyor

15 milletvekilini Sana'dan çıkarma çalışmaları devam ediyor

Meşru Yemen Hükümeti, Sana’da zorla tutulan 15 milletvekilini kurtarmak istiyor. Bazı vekiller ev hapsinde tutuluyor.
Hükümetten resmi bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, güvenli bir şekilde kurtarılmayı bekleyen milletvekilleriyle gizli temasların sürdüğünü belirtti. Kurtarılmayı bekleyen vekil sayısının 30 civarında olduğunu ifade eden Kaynak, milletvekillerinin Sana’dan kaçma istekleri milisler tarafından anlaşıldığında ailelerine ve kendilerine bir zarar verileceğinden korktuklarını dile getirdi.
Yemen hükümeti Meclis ve Şura Konseyi İşleri Bakanı Muhammed el-Hamiri, yaklaşık 15 milletvekiliyle temasa geçildiğini ve milisleri tarafından kontrol edilen Sana'dan nasıl çıkacaklarının konuşulduğunu açıkladı.
Hamiri, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada hükümetin tüm üyeleri oradan çıkarmak için çalıştığına değindi. Bu çabaların çok önceden başladığına değinen Hamiri, bu kararın Sana'daki iç olaylarla ve devrimci liderlerin onlara karşı hakaretleriyle ilgili olmadığını belirtti.
Bakan, ev hapsinde olan eski Meclis Başkanı Yahya er-Rai’nin aralarında bulunduğu Sana’daki milletvekillerinin, kendilerine hakaret eden milis liderlerinden çok rahatsız olduklarını ifade etti.
Temasa geçilen çoğu vekilin güvenliklerinden emin oldukları taktirde acilen Sana’dan ayrılmak istediklerini, ancak yolların tehlikeli olduğuna değinen Hamiri, sözlerine şöyle devam etti: “Önümüzdeki günlerde Sana'daki bazı milletvekillerinin kurtarılmış bölgelere geldiğine tanıklık edeceğiz. Bu girişim, çeşitli tehlikeler sebebiyle aslında bir macera. Ancak hükümet onları güvenli bir şekilde çıkarmaya çalışacak.”
Sana’daki geri kalan milletvekillerinin kontrol noktalarında kimlik kartlarını gösterdiklerinde bile milisler tarafından hakaret ve aşağılanmaya maruz kaldıklarını belirten Hamiri,  aslında bu hakaretlerin tüm Yemen halkına edildiği düşüncesini de dile getirdi.
Milislerin kontrolündeki alanlarda mevcut milletvekili sayısının 30’larda olduğu tahmin ediliyor. Anayasaya aykırı olarak kurulan mecliste ise milislere bağlı 24 üye bulunuyor.



Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
TT

Hizbullah'a "çağrı cihazı" operasyonunun detayları ortaya çıktı

Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)
Hizbullah destekçileri, çağrı cihazlarının patlatılmasıyla öldürülenler için dün cenaze töreni düzenlemişti (AFP)

Lübnan'da Hizbullah'ın çağrı cihazlarının ardından telsiz, radyo ve güneş enerjisi panellerinin patlatılmasıyla bölge topyekun savaşa doğru sürükleniyor. 

17 Eylül'de Hizbullah'ın kullandığı çağrı cihazlarında eş zamanlı patlamalar yaşanmış, ikisi çocuk 12 kişi hayatını kaybetmiş, 2 bin 800 kişi de yaralanmıştı. 

Dün de ülkedeki telsiz, radyo ve güneş enerji sistemlerinde patlama gerçekleşti. En az 20 kişinin öldüğü, 450'den fazla kişinin de yaralandığı bildiriliyor. Lübnanlı yetkililer, olaydan İsrail'i sorumlu tutarken Tel Aviv'den henüz açıklama gelmedi.

Diğer yandan saldırıyla ilgili bilgiye sahip olan fakat adlarının gizli tutulmasını isteyen kaynaklar, Amerikan gazetesi New York Times'a (NYT) operasyonun ardında İsrail'in olduğunu doğruluyor. 

Mossad'ın BAC Consulting adlı bir paravan şirket kurduğu ve çağrı cihazlarını bubi tuzağına dönüştürerek Lübnan'a soktuğu iddia ediliyor. Macaristan merkezli bu paravan şirket, kağıt üstünde Tayvanlı Gold Apollo firması adına çağrı cihazı üretiyor. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen İsrailli istihbaratçılar, buna ek olarak operasyonda en az iki paravan şirket daha oluşturulduğunu belirtiyor. 

Kaynaklar, AR-924 model numaralı cihazların bataryalarına patlayıcı bir madde olan pentaeritritol tetranitrat (PENT) yerleştirildiğini ve bunların 2022 yazında Lübnan'a gönderildiğini ifade ediyor.

Hizbullah, İsrail istihbaratı tarafından takip edilmemek için cep telefonlarını bırakıp çağrı cihazı kullanmaya başlamıştı. Kaynaklar, bu kararın ardından milyonlarca dolarlık yatırımla üretimin artırıldığını ve Lübnan'a bubi tuzağı haline getirilmiş binlerce cihaz sokulduğunu söylüyor.

Öte yandan ikinci dalga saldırıda telsiz ve güneş enerji panellerinin nasıl patlatıldığı henüz bilinmiyor.

NYT'nin patlayan telsizlerin görüntülerinden yola çıkarak yaptığı analizde, bunların çağrı cihazlarından daha ağır ve büyük olduğuna, bu yüzden daha fazla hasar yarattığına işaret ediliyor. 

Ayrıca telsizlerin patlamasıyla daha büyük yangınlar çıktığına, bunun da çağrı cihazlarına kıyasla telsizlere daha fazla patlayıcı yerleştirilmiş olabileceğini gösterdiğine dikkat çekiliyor.

Lübnan'ın açıkladığı rakamlara göre telsizlerin patlatılmasıyla en az 71 ev ve dükkanla 18 sivil araç ve motosiklet yandı. 

Telsizlerden bazılarında Japon firması Icom'un amblemi görülüyor. Ancak şirket, IC-V82 model numaralı telsizlerin ve bunlarda kullanılan bataryaların üretiminin neredeyse 10 yıl önce durdurulduğunu belirtiyor. Patlayıcıların bu cihazlara nasıl yerleştirildiğiyse henüz netleştirilemedi. Icom, bu telsizlerin sahte olabileceğini öne sürüyor.

Lübnan medyasındaki haberlerde, saldırıda en az iki güneş enerjisi panelinin de alev aldığı bildiriliyor. Saldırılarda çıkan küçük çaplı yangınların söndürüldüğü bildirilirken, patlamada bir kız çocuğunun yaralandığı aktarılıyor. Ancak bu panellerin infilak ettirilen diğer cihazların etkisiyle mi alev aldığı yoksa uzaktan kumandayla mı patlatıldığı belli değil. 

Amerikan düşünce kuruluşu Soufan Center'dan Clara Broekaert, CNN'e açıklamasında saldırı dalgasının Lübnan halkının psikolojisini olumsuz etkilediğini ve Hizbullah üzerinde misilleme baskısı oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor:

Saldırılarda günlük hayatın böylesine korkunç, beklenmedik ve geniş ölçekte kesintiye uğratılması, misilleme yapılmasına yönelik ekstra bir baskı yaratacaktır diye düşünüyorum. İnsanlar yaşananların hesabının sorulduğunu görmek istiyor.

Üst üste gelen saldırıların ardından dün Hizbullah, İsrail sınırındaki el-Merc bölgesine füze fırlattı. İkisi ağır 8 İsraillinin yaralandığı bildirilirken, bu kişilerin sivil veya asker olduğuna ilişkin bilgi paylaşılmadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Time, Japan Times, CNN, France 24