​İsrailliler, Leviathan doğalgaz sahasının faaliyete geçmesi konusunda endişeli

Tehlikeli amblemi taşıyan siyah tişörtlü çocuklar, Tel Aviv yakınlarındaki Laviathan tesisinin faaliyete geçmesini protesto ediyor (Reuters)
Tehlikeli amblemi taşıyan siyah tişörtlü çocuklar, Tel Aviv yakınlarındaki Laviathan tesisinin faaliyete geçmesini protesto ediyor (Reuters)
TT

​İsrailliler, Leviathan doğalgaz sahasının faaliyete geçmesi konusunda endişeli

Tehlikeli amblemi taşıyan siyah tişörtlü çocuklar, Tel Aviv yakınlarındaki Laviathan tesisinin faaliyete geçmesini protesto ediyor (Reuters)
Tehlikeli amblemi taşıyan siyah tişörtlü çocuklar, Tel Aviv yakınlarındaki Laviathan tesisinin faaliyete geçmesini protesto ediyor (Reuters)

İsrailliler, 2009’da keşfedilen Doğu Akdeniz'deki Leviathan doğalgaz sahasından dün sabah gaz pompalamaya başlanması ile birlikte zehirli gaz endişesiyle yakınlardaki evlerini boşalttı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail’in enerji şirketi Delek Drilling ve ABD şirketi Noble Energy tarafından işletilen Leviathan doğalgaz sahasının faaliyete geçmesinin, devlet hazinesine milyarca dolar kazandıracağını söyledi.
Konu ile ilgili açıklama yapan Netanyahu, Leviathan sahasının işletilmesinin tarihi bir olay olduğuna dikkati çekerek, atılan adımın İsrail’in küresel bir güç haline gelecek yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu söyledi. İşletilmeye başlanan doğalgazın hali hazırda Mısır ve Ürdün’e ihraç edileceğini söyleyen Başbakan, projeyi genişletmek istediklerini söyledi. Yarın İsrail Enerji Bakanı Yuval Steinitz ile birlikte Atina’ya gideceğini söyleyen Netanyahu, Eastmed boru hattı projesini başlatacaklarını duyurdu. Yaklaşık 2 bin kilometre uzunluğunda olması beklenen boru hattının bir yılda 9 ila 11 milyon metreküp doğalgazı İsrail ve Kıbrıs’tan Yunanistan’a, oradan da İtalya ve diğer güney Avrupa ülkelerine taşınması planlanıyor.
“Leviathan, İsrail için yararlı değil”
Netanyahu’nun tarihi olarak nitelendirdiği bu olay, sekiz sahil kasabası halkının tepkisine yol açtı. Vatandaşlar arasında saha kuyuları hakkında, kanser hastalığına yol açan tehlikeli maddeler yaydığını gösteren çevre ve tıbbi raporlar bulunuyor. Yeşil Parti Başkanı Stav Shaffir, konu ile ilgili yaptığı açıklamada, “Leviathan, İsrail için yararlı değil. Mısır ve Ürdün’e daha düşük bir fiyatla gaz ithal etmeyi sağlıyor. İsrail milyarlar kazanmaz, kazanan İsrail ve Amerikalı süper zenginlerdir” diyerek, İsrail’in güney sahilindeki Tamar kıyısından yeterince gaz üretildiğini vurguladı.
Yeşil Partisi Başkanı açıklamasında, Tamar sahasının sahilden 22 kilometre uzakta olmasına rağmen Aşkelon sakinlerinin kanser hastalığından mustarip olduğunu belirterek, Leviathan sahasının ise sahilden yalnızca 10 km uzakta olduğunu ve bunun kendi başına bir suç olduğunu ifade etti.
Dün, İsrailli yetkililerin, 2009’da keşfedilen Akdeniz'deki Leviathan doğalgaz sahasından gaz pompalanmaya başlandığını açıklamasının ardından, Karmel bölgesindeki Yahudi yerleşimciler tarafından gösteriler düzenlendi. Doğalgaz açıklamasının ardından Arap Cisr ez Zerga ve 7 Yahudi bölgesindeki yüzlerce aile, evlerini boşalttı.
Birçok bölgede yürüyüş ve gösteri düzenlenirken, Tel Aviv ve Kudüs’teki hükümet binalarının önünde düzenlenen iki büyük gösteride, Leviathan sahasından gaz pompalanmaya başlanmasının durdurulması gerektiği vurgulandı.
Göstericiler konuyla ilgili yaptığı basın açıklamasında, gece geç saatlerde saha tesisinin faaliyet göstermeye başladığını belirterek, kanserojen gaz yayan tüplerin açıldığına dikkat çekildi. Açıklamada, hükümetin şirketlere hizmet etmek yerine, vatandaşlara hizmet etmekle yükümlü olduğu hatırlatıldı. Öte yandan Çevre Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, kıyı bölgesine yakın alandaki tesisin hava kalitesi üzerindeki etkisinin asgari düzeyde olacağı belirtilerek, izleme ekibi kurulduğu ve faaliyetlerin vatandaşların sağlığını tehlikeye atmadan yapılacağı bildirildi.



Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
TT

Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)

İsrail'de 7 Ekim 2023'te Hamas'ın düzenlediği saldırıya ilişkin komplo teorileri tehlikeli bir boyuta ulaştı. İktidardaki Likud partisinden Knesset üyesi Tali Gottlieb, saldırı sırasında güvenlik güçlerinin (ordu, istihbarat ve polis) başındaki kişileri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu devirmek için komplo kurmakla suçladı ve tutuklanıp idam edilmelerini istedi.

Netanyahu'nun yakın çevresinden biri olarak bilinen Gottlieb, güvenlik teşkilatlarının başkanlarının Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırı planından haberdar olduğunu ve bu saldırıyı önleyebilecekleri halde önlemediklerini belirtti.

Güvenlik şeflerinin bunu "ülkeyi Netanyahu'ya karşı öfkeyle doldurmak ve bunun sonucunda halkın sokaklara çıkıp onu devirene kadar yürümesini sağlamak" için yaptıkları suçlamasını sürdürdü. Bu nedenle, "vatana ihanet" suçlamasıyla tutuklanmalarını ve idam edilmelerini talep etti.

Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre Gottlieb, Genel İstihbarat Servisi (Şin Bet) başkanı Ronen Bar'ın "kronik ve son derece tehlikeli bir komplocu" ve "Korkutucu yalanlar yaymada usta" olduğunu söyledi.

Savaşın ikinci günü, yukarıda bahsi geçen 8 Ekim'de Netanyahu'ya "bu kurumların tüm liderlerini görevden alması gerektiğini" söylediğini açıkladı; "Herhangi bir başkan: Genelkurmay, Mossad, Şin Bet ve Ulusal Güvenlik. İhanet ettiler” ifadelerini kullandı.

Gazetecinin “Sence hainlerin cezası nedir?” sorusuna, “ölüm cezası” diye cevap verdi.

Milletvekili, suçlamalarıyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulmasını reddetti, çünkü “bu askeri liderler yargıçlar üzerinde çok büyük bir nüfuza sahip ve kimse onlara suçlama yöneltmeye cesaret edemez” iddiasında bulundu.

Ona göre “tek çözüm”, “hükümet kararıyla onları görevlerinden uzaklaştırmak. Hükümet herkesten üstündür.”

Komplo teorileri İsrail'de, özellikle de iktidardaki sağ kesim arasında yaygın.

Bazı sağcı destekçiler, “İsrail istihbarat ve ordu mensupları Gazze'de karıncaların bile hareketini biliyorlar, (Hamas'ın) neredeyse alenen planladığı saldırıdan haberi olmamaları mantıklı değil” diyorlar.

Bu kişiler, “gözetleme görevlileri uyarıda bulunmuş ve tatbikatlarla ilgili fotoğraf ve bilgiler sunmuş” olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, “7 Ekim'deki saldırıya şaşırmış olmaları mantıklı değil. Ancak haberleri gizlediler ve (Hamas'ı) serbest bıraktılar” iddiasını dile getiriyorlar.

Bu teoriyi savunanlar arasında Netanyahu'nun en büyük oğlu Yair ve Netanyahu'nun hizmetinde çalışan internet ordusu da bulunuyor.