ABD medyası: Dünyanın en kötü adamı öldü

Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani (Reuters-Arşiv)
Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani (Reuters-Arşiv)
TT

ABD medyası: Dünyanın en kötü adamı öldü

Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani (Reuters-Arşiv)
Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani (Reuters-Arşiv)

İran Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ve Irak’taki danışmanı Haşdi Şabi Genel Komutan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Mühendis'in ABD’nin hava saldırısı sonucu Bağdat’ta öldürülmesi ABD basınında büyük yankı uyandırdı.
CNBC
ABD merkezli CNBC kanalı, ‘Dünyanın bir numaralı kötü adamı’ olarak nitelendirdiği Süleymani’nin ölümünün, Beşşar Esed’in Suriye’de yüzbinlerce insanı öldürmesine destek olmasından, ülkelerinde İran etkisine karşı gösteri yapan yüzlerce Iraklı protestocunun öldürülmesini denetlemeye ve hatta Husileri Yemen iç savaşına itmeye kadar Ortadoğu'daki acımasız eylemlerine verilen bir cevap olduğunu ifade etti.
Kanalda yer alan habere göre ABD’nin bu hamlesinin ana nedenlerinden biri Süleymani’nin Irak Savaşı sırasında yüzlerce ABD askerinin ölümünden sorumlu olmasıydı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, 2003’ten bu yana Irak’ta İran vekilleri tarafından öldürülen ABD’lilerin sayısının 608 olduğunu açıklamıştı.
CNBC’de yer alan bir analizde, Süleymani’nin öldürülmesinin daha fazla hayatın kurtulması anlamına geldiğine dikkat çekilerek, İranlı komutanın Ortadoğu’da her zamankinden daha yoğun bir şekilde kaosu yönettiği hatırlatıldı.
İranlı gazeteci ve aktivist Mesih Alinejad, Süleymani’nin ölüm haberinin ardından Twitter hesabından yaptığı yorumda, “Kasım Süleymani birçok İranlı için Suriye'de büyük kayıplara neden olan biriydi. İran, Lübnan, Irak ve Suriye'deki insanlar için ortak düşmandı. 1990'ların sonlarında üniversite öğrencilerine karşı baskıya karışması bir başka kara lekesiydi” ifadelerini kullandı.
Bloomberg
Bloomberg ise Süleymani’nin öldürülmesinin Washington ve Tahran arasındaki ilişkilerde daha fazla gerginliğe yol açacağına dikkat çekerek, İranlı yetkililerin ‘intikam sözü’ verdiklerinin altını çizdi.
New York Times
New York Times gazetesi, Demokratlardan gelen eleştiriler ışığında Süleymani’nin öldürülmesinin ABD Kongresi'nde keskin bir bölünmeye yol açabileceğini öne sürerek, ABD Başkanı Donald Trump’ın savaş yetkilerine ilişkin tartışma doğurabileceğini belirtti.
Cumhuriyetçi Senatörler, Trump'ın Süleymani’nin öldürülmesi için verdiği talimatın, İran’ın Ortadoğu’daki düşmanca eylemlerine verilen bir ceza olmakla birlikte Irak savaşında ölen ABD askerlerinin aileleri için adalet anlamına geldiğini savundu.



İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde bir Hizbullah üyesini öldürdüğünü duyurdu

İsrail'in Lübnan'ın güneyine düzenlediği hava saldırısı sonucu yükselen dumanlar (Reuters - Arşiv)
İsrail'in Lübnan'ın güneyine düzenlediği hava saldırısı sonucu yükselen dumanlar (Reuters - Arşiv)
TT

İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyinde bir Hizbullah üyesini öldürdüğünü duyurdu

İsrail'in Lübnan'ın güneyine düzenlediği hava saldırısı sonucu yükselen dumanlar (Reuters - Arşiv)
İsrail'in Lübnan'ın güneyine düzenlediği hava saldırısı sonucu yükselen dumanlar (Reuters - Arşiv)

İsrail ordusu dün akşam Lübnan'ın güneyindeki el-Hayyam beldesine düzenlediği bombardımanda bir Hizbullah üyesini öldürdüğünü açıkladı. Lübnan Sağlık Bakanlığı tarafından bu sabah yapılan açıklamada da İsrail'in el-Hayyam beldesine düzenlediği hava saldırısında bir kişinin öldüğü belirtildi.

Lübnan haber ajansı NNA'nın yayınladığı açıklamada, saldırıda dört kişinin daha yaralandığı belirtildi. NNA, İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyindeki Bint Cubeyl ilçesinin Marun er-Ras ve Yarun beldeleri arasındaki bölgeyi çok sayıda top mermisiyle hedef aldığını bildirdi.

ftyu7
Lübnan’ın güneyindeki bir askeri tatbikat sırasında roketatarların önünde duran Hizbullah üyeleri, Mayıs 2023 (AP)

İsrail ile Hizbullah arasında Hizbullah'ın askeri ve komuta yapısına ağır darbeler indiren çatışmanın ardından 27 Kasım'dan bu yana bir yılı aşkın bir süredir devam eden ateşkes anlaşması halen yürürlükte.

Anlaşma, Hizbullah üyelerinin Litani Nehri'nin güneyindeki bölgeden (sınırdan yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta) çekilmesi ve askeri yapılarının lağvedilmesi karşılığında daha fazla Lübnan ordusu ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) unsurunun bölgeye konuşlandırılmasını öngörüyordu.

Anlaşma ayrıca İsrail'in savaş sırasında işgal ettiği tüm bölgelerden çekilmesini öngörüyordu, ancak İsrail, sınırın her iki tarafını da denetleyebilmesini sağlayan 5 tepede askeri varlığını sürdürdü. İsrail, askeri hedefler veya Hizbullah üyeleri olduğunu iddia ettiği hedefleri neredeyse her gün vurmaya devam ediyor.