Ghosn Japon yargısından neden kaçtı?

Carlos Ghosn'un Beyrut'ta bulunan evi önünde gazeteciler (AFP)
Carlos Ghosn'un Beyrut'ta bulunan evi önünde gazeteciler (AFP)
TT

Ghosn Japon yargısından neden kaçtı?

Carlos Ghosn'un Beyrut'ta bulunan evi önünde gazeteciler (AFP)
Carlos Ghosn'un Beyrut'ta bulunan evi önünde gazeteciler (AFP)

Türk yargısı, Renault-Nissan eski İcra Kurulu Başkanı (CEO) Carlos Ghosn’un İstanbul Atatürk Uluslararası Havalimanı aracılığıyla Japonya’dan Lübnan’a kaçış sürecine karışan beş kişinin “göçmen kaçakçılığı” suçuyla hapis cezası alması kararını verdi.
Bakırköy Adliyesi, Cuma günü, olayla ilgili yedi şüpheliden beşine hapis cezası verdi; ikisini ise serbest bıraktı. Dördü pilot olan bu yedi şüpheli, geçtiğimiz Perşembe günü, “görevlerini kötüye kullanarak” Ghosn’un kaçışına yardım ettikleri gerekçesiyle tutuklanmıştı. Ardından, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları ve Savcılığın da dâhil olduğu kapsamlı soruşturmalara tâbi tutulmuşlardı.
Özel kargo şirketi MNG Jet Havacılık A.Ş., Cuma günü yaptığı açıklamada, uçaklarının Ghosn’un Lübnan’a transferi amacıyla yasadışı kullanıldığına dair suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
Olayla ilgili ayrıntılara yer veren Sabah gazetesi ise Ghosn’un kontrbas kutusuna saklandığını ve Atatürk Havalimanı’na bir jet uçağıyla geldiğini açıkladı. Ghosn’un, göz hapsinde tutulduğu Tokyo’daki evinden, buraya yılbaşı partisi için gelen müzisyenlerle birlikte ayrıldığı iddia edildi.
Ardından Osaka’ya doğru 506 kilometrelik bir araç yolcuğu yapan Ghosn, 29 Aralık’ta Osaka’dan TC-TSR numaralı jete binerek Atatürk Havalimanı’na indi. Burada Ghosn’u bekleyen TC-RZA kodlu jet ise onu Beyrut Havaalanı’na götürdü.
Sabah’ın haberine göre, kargo şirketi Genel Müdürü Can Şaşmaz, önce olayı araştırdı, ardından ise avukatıyla beraber polise başvurdu. Polisin yaptığı araştırmada, MNG'ye ait gri renkli bir aracın Osaka’dan gelen jete yanaştığı, bir kişinin uçaktan hızla inip arabaya bindiği, beş dakika sonra ise bu aracın bu sefer de TC-RZA isimli jetin kapısına yanaştığı ortaya çıktı.
Üç farklı kaynak, dün yaptıkları açıklamada, Nissan tarafından tutulan özel güvenlik şirketinin 29 Aralık’ta kendisini izlemeyi bırakmasının ardından Ghosn’un Tokyo’da göz hapsinde duruşmayı beklediği evinden kaçtığını belirtti. Kaynakların açıklamalarına göre, Ghosn’un avukatları insan hakları ihlaline girdiği için güvenlik şirketinden izlemeyi bırakmasını talep etti. Hatta Ghosn’un bu şirket hakkında bir şikayette bulunmaya hazırlandığı öne sürüldü. Nissan şirketi sözcüsü ise bu haberi yorumlamayı reddetti.
Ghosn’un tarafındaki Japon avukatı ise kaçışın hemen ardından “ihanete uğramış” hissettiği ancak sonrasında müvekkilini bunu yapmaya iten şeyin Japon yargı sisteminin katılığı olduğunu anladığını açıkladı. Avukat, konu hakkında şu ifadelerde bulundu: “Ülkedeki adalet sisteminin nasıl işlediğini hatırladığımda içimdeki öfke dindi. Maddi imkanları, iyi ilişkileri ve bunu yapabilecek kabiliyeti olan diğer insanların da aynı şeyi yapacaklarını, en azından yapmayı düşüneceklerini tahmin edebiliyorum”
Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) gibi insan hakları örgütleri, sanıkların enerjisini tüketene kadar sorgulamalar gerçekleştiren Japon yargı sistemini yıllardır eleştiriyor.



Süveyda'da anlaşma... İsrail Şam'ı bombaladı

İsrail'in dünkü saldırılarının ardından bir adam Şam'daki Savunma Bakanlığı karargahının önünde yürüyor (AFP)
İsrail'in dünkü saldırılarının ardından bir adam Şam'daki Savunma Bakanlığı karargahının önünde yürüyor (AFP)
TT

Süveyda'da anlaşma... İsrail Şam'ı bombaladı

İsrail'in dünkü saldırılarının ardından bir adam Şam'daki Savunma Bakanlığı karargahının önünde yürüyor (AFP)
İsrail'in dünkü saldırılarının ardından bir adam Şam'daki Savunma Bakanlığı karargahının önünde yürüyor (AFP)

İsrail dün Suriye'nin başkentine şiddetli hava saldırıları düzenleyerek, Savunma Bakanlığı binasını ve başkanlık sarayı çevresini vurdu ve Suriye hükümeti ile ülkenin güneyinde bulunan Süveyda'daki Dürzi gruplar arasındaki çatışmalara yeni bir giriş yaptı. Şam Süveyda'da yeni bir ateşkes anlaşması ilan edip bazı güçlerini buradan çekmeye başlarken, ABD İsrail ve Suriye arasındaki yanlış anlaşılmayı gerekçe göstererek durumu yatıştırmak için harekete geçti.

Suriye Haber Ajansı'nın İçişleri Bakanlığı'ndan bir kaynağa dayandırdığı haberine göre Süveyda'da bir ateşkes anlaşmasına varıldı. Anlaşma, Dürzi kentinde güvenlik kontrol noktalarının kurulmasını ve vilayetin Suriye devletine tam entegrasyonunu öngörüyor. Şeyh Yusuf Cerbu Şarku'l Avsat 'a yaptığı açıklamada, anlaşmanın Şeyh Hamud el-Hinavi'nin huzurunda hükümet ve Suriye'deki Dürzi Üniteryen Müslüman Cemaat Evi arasında kararlaştırıldığını belirtirken, Şeyh Hikmet al-Hicri anlaşmayı reddederek çatışmaların “tüm Süveyda'nın kurtarılmasına” kadar devam edeceğini vurguladı.

ABD, Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Tammy Bruce aracılığıyla Suriye'ye “tüm tarafların çatışmasızlığa ulaşmasına olanak tanımak için güçlerini (Süveyda'dan) çekmesi” çağrısında bulundu.