Putin'in ömür boyu iktidarda kalmak için seçenekleri

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin'in ömür boyu iktidarda kalmak için seçenekleri

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dün yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında mevcut görev döneminin sonunda yönetimde kalmaya devam etmek için çeşitli seçenekler sunan kapsamlı bir anayasa değişiklikleri önerdi. Söz konusu konuşmanın ardından Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev’in istifa etmesi ise Rusya’da rejimi yeniden tamamen biçimlendirmek için devam eden bir süreç olduğunu doğruladı. Medvedev, 2008 yılındaki gibi Putin’in halefi olamayacak.
Putin, 80 dakika süren konuşmasının ilk bir saatini nüfus ve ekonomi meselelerine ayırdı. Ardından yetkilerin büyük çoğunluğunu Devlet Başkanı’na veren Rus anayasasında düzenleme önerilerinde bulundu. Putin’in sunduğu önerilerin çoğu devlet başkanının yetkilerini azaltmaya ve adaylık için kısıtlamalar getirmeye yönelikti.
Rus siyasi analist Leonid Bershidsky, Putin tarafından önerilen anayasa değişiklikleri hakkında Bloomberg News tarafından yayınlanan makalesinde, Putin'in ömür boyu iktidarda kalmak ve yüzlerce politikacı, akademisyen ve varlıklı işadamının yaklaşmakta olan devlet başkanlığı seçimlerine aday olmasını engellemek için üç seçeneği olduğuna dikkat çekti.
Putin, devlet başkanlığına adaylarının yalnızca 25 yıldan fazla süredir Rusya’da ikamet eden ve yabancı pasaport ya da başka ülkelerde daimi ikamet izni olmayanlar arasından seçilmesini önerdi. Diğer yandan mevcut anayasaya göre çifte vatandaşlık hiçbir şekilde bir Rus vatandaşının haklarına bir kısıtlama getirmiyor.
Bershidsky’e göre anayasa değişikliklerinin onaylanması halinde Putin'in yaşam boyu iktidarda kalmasını sağlayacak ilk seçenek, ülkenin rejimini, iktidarın başbakanın elinde olduğu bir parlamenter sisteme dönüştürmek ve ömür boyu bu pozisyonu elinde tutmak. İkinci seçenek de ülkenin işlerini parlamento başkanı olarak yürütmek. Üçüncü ve son seçenek ise ülkeyi herhangi bir görevde olmaksızın perde arkasından yöneten Polonya Hukuk ve Adalet Partisi lideri Jaroslaw Kaczynski'ye benzeyen egemen iktidar partisinin lideri olmak.
Çin’deki rejime benzeyen bu son senaryo, Putin'in yaşam boyu Rusya'nın fiili hükümdarı olarak kalmasına izin verirken ülkenin birbirleriyle rekabet eden küçük gruplarını da belirlemesini sağlayacak.
Ancak Putin'in Rusya'daki siyasi sistemi deneyimlemesi ve kontrolü elinde bulundurması bile kendisini yaşam boyu iktidarı koruma, daha da önemlisi kişisel güvenliğini sağlama konusunda güçlü bir garanti vermiyor. Zira Rus siyasi sistemindeki diğer kilit oyuncuları güçlendirmek, Putin için uygun bir adım değil. Rusya Devlet Başkanı’nın 20 yıllık iktidarı boyunca bunu yapmadığı vurgulanıyor.



Paris, İran'da kaybolan genç Fransız turistin izini kaybetmesinden endişeli

Bir kadın, 7 Mayıs 2025'te Paris'teki Ulusal Meclis önünde düzenlenen destek mitingi sırasında, İran'da gözaltına alınan Cécile Koller ve Jacques Barry'nin posterlerinin önünden geçiyor. (Reuters)
Bir kadın, 7 Mayıs 2025'te Paris'teki Ulusal Meclis önünde düzenlenen destek mitingi sırasında, İran'da gözaltına alınan Cécile Koller ve Jacques Barry'nin posterlerinin önünden geçiyor. (Reuters)
TT

Paris, İran'da kaybolan genç Fransız turistin izini kaybetmesinden endişeli

Bir kadın, 7 Mayıs 2025'te Paris'teki Ulusal Meclis önünde düzenlenen destek mitingi sırasında, İran'da gözaltına alınan Cécile Koller ve Jacques Barry'nin posterlerinin önünden geçiyor. (Reuters)
Bir kadın, 7 Mayıs 2025'te Paris'teki Ulusal Meclis önünde düzenlenen destek mitingi sırasında, İran'da gözaltına alınan Cécile Koller ve Jacques Barry'nin posterlerinin önünden geçiyor. (Reuters)

Fransız bir diplomatik kaynak dün, İran'da bisikletle turistik gezi yapan bir Fransız gencin 16 Haziran'dan beri ailesiyle iletişime geçmediğini ve bu durumun “endişe verici” olduğunu söyledi.

Sosyal medyada yayınlanan bir kayıp ihbarıyla ilgili soruya yanıt veren kaynak, “Bu kayıp endişe verici. Aileyle bu konuda temas halindeyiz” dedi. Dışişleri Bakanlığı'nın Fransız vatandaşlarına İran'a seyahat etmemeleri konusunda tavsiyede bulunduğunu, çünkü Tahran'ın "Batılıları rehin tutma konusunda kasıtlı bir politika" izlediğini belirtti.

Instagram'da yayınlanan bildiride, 18 yaşındaki Linart Monterlos'un Alman vatandaşı da olduğu belirtildi.

Kaynak, Fransız gencin İran'da İsrail adına casusluk yaptığı iddiasıyla son zamanlarda gözaltına alınan Avrupalılar arasında olup olmadığını açıklamadı.

Diplomatik kaynak, İran'ın “Fransız vatandaşlarını geçiş sırasında hedef aldığını, casuslukla suçlayarak korkunç koşullarda gözaltında tuttuğunu, bazılarının uluslararası hukukta işkence olarak tanımlanan muameleye maruz kaldığını” vurguladı.

Kaynak, “Fransız vatandaşlarına İran'a seyahat etmemeleri tavsiye ediliyor” ve “İran'da bulunanların, tutuklanma ve keyfi gözaltı tehlikesi nedeniyle İran topraklarını derhal terk etmeleri tavsiye ediliyor” dedi.

Paris perşembe günü, üç yıldır tutuklu bulunan ve idam cezasıyla karşı karşıya olan Fransız vatandaşlarının serbest bırakılmaması halinde, İran'a uluslararası yaptırımları yeniden uygulayacağı tehdidinde bulundu.

İranlı yetkililer, Mayıs 2022'de bir turistik gezi sırasında Cecile Koller ve Jacques Barry'i gözaltına aldı ve onları “Mossad için casusluk yapmak”, “rejimi devirmek için komplo kurmak” ve “ülkeyi yozlaştırmak” ile suçladı. Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre bu üç suçun cezası idamdır. İran'ın resmi basın organlarında bu konuyla ilgili herhangi bir haber yer almadı.

Fransız Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron perşembe günü yaptığı açıklamada, İran'ın Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile bu konuyu görüşeceğini ve karşı önlemler almayı da göz ardı etmediğini belirtti.

Macron, gazetecilere verdiği demeçte, bunun “Fransa'ya yönelik bir provokasyon, saldırganlık” ve “Fransa için kabul edilemez” olduğunu ifade etti.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, perşembe günü Paris'te gazetecilere yaptığı açıklamada, "Derhal serbest bırakılmalarını talep ediyoruz. Bu bizim en büyük önceliğimizdir" dedi.

AFP’nin haberine atıfta bulunarak, bakan, "Eğer bu suçlamalarla karşı karşıya oldukları doğrulanırsa, bu suçlamaları haksız ve temelsiz olarak değerlendiriyoruz." dedi.

İran Devrim Muhafızları, son birkaç yılda çoğu casuslukla ilgili suçlamalarla onlarca yabancı uyruklu ve çifte vatandaşı gözaltına aldı.

İnsan hakları grupları ve Batılı ülkeler, Tahran'ı yabancı tutukluları pazarlık kozu olarak kullanmakla suçluyor, İran ise bu suçlamayı reddediyor.

Fransa, son aylarda İran'a yönelik söylemini sertleştirdi; özellikle de İran'ın nükleer programı, Rusya'ya verdiği destek ve Avrupa vatandaşlarını gözaltına alması konusunda.