Çin yüz tanıma teknolojisi ile sokaktaki pijamalıları teşhir ediyor

(Getty Images)
(Getty Images)
TT

Çin yüz tanıma teknolojisi ile sokaktaki pijamalıları teşhir ediyor

(Getty Images)
(Getty Images)

Çin’in doğusunda bulunan bir şehirde yetkililerden “medeniyet dışı davranışlara” son verilmesi talep edildiğinde görevlerini yerine getirmelerine yardım etmesi için görevlilerin ellerine güçlü bir araç olan yüz tanıma programı verildi. Programın en önemli hedefleri arasında, kamusal alanlarda pijama giyerek dolaşan vatandaşlar yer alıyordu.
Anhui eyaletinde bulunan yaklaşık 6 milyon kişinin yaşadığı Suzhou’da güvenlik kameraları tarafından kamusal alanlarda pijama giyerek dolaşan 7 kişinin fotoğrafları çekildi. Kişilerin fotoğraflarını, isimlerinin bir kısmını, kimlik numaralarını ve “medeniyetsiz” davranışlarını sergiledikleri yerlerin konum bilgilerini paylaşan Şehir Yönetim Departmanı’nın bu davranışı sosyal medyada büyük tepki topladı.
Olayın hemen ardından açıklama yapan şehir yetkilileri vatandaşlarından özür diledi ancak zararsız ve nispeten yaygın olan bir şey yapmalarının ardından vatandaşlarının itibarına zarar getirecek şekilde modern dijital teknolojinin kullanılması insanları çoktan öfkelendirmişti bile. Büyük ölçüde kontrolsüz bir şekilde yayılan totaliter dijital araçlarla dolu bir ülkede zararsız bir uygulamaya karşı olağanüstü bir kontrol.
Suzhou Şehir Departmanı, peluş pembe bir bornoz, altına aynı tonlarda bir pantolon ve turuncu bir sandalet giyen Bayan Dong’un caddede yürürken güvenlik kameraları tarafından çekilen fotoğraflarını açık bir şekilde farklı sosyal medya platformları üzerinden yayınlamıştı. Aynı zamanda Yönetim Departmanı, beyaz-siyah renkli bir pijama giyen Bay Niu’nun şehirdeki alışveriş merkezlerinden birinde dolaşırken çekilen fotoğraflarını da yayınladı.
Meşhur bir mesajlaşma uygulaması olan WeChat adlı uygulama üzerinden bir gönderi paylaşan Yönetim Departmanı gönderide şu ifadeleri kullandı:
“Genel ahlak kurallarından yoksun olan kişilerin kamu düzenini bozacak şekilde davranması, medeniyetsiz davranışlar sergilediklerini gösterir. Çoğu insan bunun büyük bir problem değil küçük bir problem olduğunu düşünüyor. Diğerleri, kamusal alanların herkesin hakkı olduğuna inanarak burada suçlamanın, denetimin ve kamuoyu baskısının olmadığını zannediyor. Bu düşünceler, kendi halinden memnun, disiplinsiz bir zihniyetin oluşmasına sebep oldu.” Bu gönderinin yayınlandıktan sonra silindiğini de belirtmemiz gerekir. Emniyet yetkilileri tarafından yüz tanıma programının kullanılması hala dünya çapında insanlar arasında tartışılan önemli konular arasında yer alıyor. Zira, ABD’nin bazı büyük şehirlerinde bu programların kullanımı yasaklanmıştır.
Bununla birlikte Çin’de durum böyle değil. Birkaç yıl içerisinde söz konusu programların kullanımı büyük oranda yaygınlaştı. Bu programlar, Çin polisi tarafından etnik azınlıkların kimliklerinin saptanması ve kayıt altına alınması için güçlü bir izleme ağı kurulması amacıyla kullanıldı. Bu da, Çin’in modern dijital araçlar kullanarak baskıcı bir yönetim sisteminin hakim olduğu bir gelecek inşa ettiği ile ilgili endişelere yol açıyor.
Aynı zamanda söz konusu teknolojiler, birçok hayati problemin de çözülmesinde kullanılıyor. Yerel yetkililer bunları kamu alanlarında yolları kesen kişilerin yakalanması için kullanıyor. Buna ek olarak insanlar bunları uçağa binecekleri, farklı yiyecekler sipariş edecekleri hatta bazı hayvanların türlerini tespit edecekleri zaman kullanıyor.
Yeni teknolojilerin kullanılması karşısında duyulan heyecanın çoğunlukla bu teknolojilerin gerçek gücünü geride bıraktığı Çin’de, yüz tanıma sisteminin kullanım alanı hala tam olarak netleşmiş bir konu değil.  Buna rağmen Çin’deki çoğu vatandaş söz konusu teknolojilerin kullanımını geniş ölçüde benimsedi.
Suzhou şehrinin sokaklarında pijama giyen insanların bu şekilde teşhir edilmesi, haddin aşılması konusunda kabul edilemez bir şey sayılabilir. Çin'de, insanların günlük yaşamlarının izlenmesi ve takip edilmesi ile ilgili bağımsız bir yargı sistemi veya yasal başka bir merci bulunmamasına rağmen benzer hükümet uygulamalarından ziyade internet şirketleri ile daha fazla ilgilenen ve sayıları her geçen gün artan birçok vatandaş, gizlilikle ilgili endişelerini dile getiriyor.
Bazı kullanıcılar, hükümetin vatandaşların kişisel bilgilerini internet üzerinden yayınlama kararını kabul etmediklerini ifade ettiler. Bazı kişiler ise pijama ile kamu alanlarında dolaşmanın neden bu denli büyük bir hata sayıldığını bilmek istediklerini söylediler. Kimileri de olay hakkında yorum yaparak “Ünlüler bu gibi özel kıyafetleri etkinliklerde giydiklerinde onların son modaya uyduğunu söylüyorlar ama bunu sıradan vatandaşlar normal caddelerde yaptıklarında onları medeniyetsiz davranışlar sergilemek ile suçluyorlar” ifadelerini kullandı.



"Asya tek boynuzlu atı"nın genom haritası ilk kez çıkarıldı: Yok olmalarını engelleyebilir mi?

Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)
Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)
TT

"Asya tek boynuzlu atı"nın genom haritası ilk kez çıkarıldı: Yok olmalarını engelleyebilir mi?

Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)
Laos'ta 1999'da kameralara yakalanan saolanın en iyi tahminlere göre 100'den az üyesi kaldı (Ban Vangban Village/Wildlife Conservation Society)

Son derece nadir rastlanan "Asya tek boynuzlu atı" saolanın ilk defa genom haritası çıkarıldı. Yeni çalışma nesli kritik tehlike altındaki türün yaşamasını sağlayabilir. 

İlk kez 1992'de tanımlanan saola (Pseudoryx nghetinhensis), en yakın zamanda keşfedilen büyük memeli türü. Vietnam ve Laos'un dağlık ormanlarında yaşayan bu sığır türü, boynuzlarının yanı sıra çok nadir görülmesi nedeniyle "Asya tek boynuzlu atı" diye biliniyor.

Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği'ne (IUCN) göre nesli kritik tehlike altındaki bu türün 100'den daha az üyesi kaldığı tahmin ediliyor. Üstelik en son 2013'te görülmesi, soyunun çoktan tükenmiş olabileceği ihtimalini de gündeme getiriyor. 

Uluslararası bir araştırma ekibi, avcıların evlerinden toplanan saola kalıntılarından alınan parçaları analiz ederek 26 saolanın tam genomunu çıkardı. Türünün ilk örneği olan bu çalışma, saolanın geçmişini anlama ve geleceğini güvence altına alma yolunda kritik bilgiler sundu. 

Bulguları hakemli dergi Cell'de 5 Mayıs Pazartesi günü yayımlanan çalışmaya göre saolalar 5 bin ila 20 bin yıl önce iki ayrı popülasyona ayrılmış. 

Makalenin başyazarı Genís Garcia Erill "Saolanın önemli genetik farklılıklara sahip iki popülasyona ayrıldığını görmek bizi epey şaşırttı" diyerek ekliyor: 

Bu daha önce hiç bilinmiyordu ve genetik veriler olmadan bilmemizin yolu yoktu. Bu önemli bir sonuç çünkü türün genetik varyasyonunun nasıl dağıldığını etkiliyor.

Bilim insanları ayrıca iki popülasyonun da Son Buzul Çağı'ndan itibaren azaldığını saptadı. Ekip, toplam saola nüfusunun 10 bin yıldır hiçbir zaman 5 binin üstüne çıkmadığını tahmin ediyor.

Bu durum, iki grubun da genetik çeşitliliğini kaybettiği anlamına geliyor. Ancak her biri genetik kodlarının farklı kısımlarını kaybetmiş. Araştırmacılara göre bu, nesillerinin tükenmesini önlemede kritik bir rol oynayabilir. 

Garcia Erill "Bir popülasyonda kaybolan genetik varyasyon diğerini tamamlıyor. Yani eğer bunları karıştırırsak, diğerindeki eksiklik giderilebilir" diye açıklıyor.

Bilim insanları saolaların hayatta kalması için esaret altında çiftleşmelerini sağlayacak bir program geliştirmeye çalışıyor. Yeni çalışmayı yürüten ekibin hesaplamalarına göre böyle bir program, tükenme riski karşısında en etkili çözümü sunuyor. 

Çalışmanın bir diğer yazarı Rasmus Heller şöyle diyor:

Gelecekteki bir popülasyonun temelini oluşturmak için en az bir düzine saolayı (ideal olarak her iki popülasyonun karışımı) bir araya getirebilirsek, modellerimiz türlerin uzun vadede hayatta kalma şansının yüksek olacağını gösteriyor.

En son 2013'te görülen bir türün 12 üyesini bulmak zorlu bir iş. Ancak araştırmacılar, yeni çalışmanın bu sorunu çözebileceğine inanıyor. Saolanın genetik haritasının çıkarılması, daha kapsamlı arama çalışmalarının önünü açabilir. 

Makalenin yazarlarından Minh Duc Le, "Birçok araştırmacı, suda ve hatta aynı habitatta yaşayan kan emiciler olan sülüklerde, saola DNA'sının izlerini bulmayı deneyip başaramadı" diyerek ekliyor:

Bu tekniklerin hepsi küçük DNA parçalarını tespit etmeye dayanıyor ama artık saola genomunun tamamını bildiğimize göre, bu parçaları bulmak için çok daha geniş bir el kitabımız var.

Independent Türkçe, Science Alert, Phys.org, Cell