Trump'ın planına karşı Gazze'de grev kararı

Gazze’nin sahne olduğu protestolardan bir kare (Reuters)
Gazze’nin sahne olduğu protestolardan bir kare (Reuters)
TT

Trump'ın planına karşı Gazze'de grev kararı

Gazze’nin sahne olduğu protestolardan bir kare (Reuters)
Gazze’nin sahne olduğu protestolardan bir kare (Reuters)

Gazze Şeridi bugün 'Yüzyılın Anlaşması' ismiyle bilinen ABD’nin Ortadoğu Barış Planı’nı reddetmek için başlatılan kapsamlı bir greve sahne oluyor.
DPA’nın haberine göre Gazze Şeridi’ndeki Ulusal ve İslami Kuvvetler Yüksek İzleme Komitesi’nin çağrısı üzerine hükümet kurumları ve okullardaki çalışmalar askıya alınarak dükkanlar kapatıldı.
Komite tarafından yayınlanan açıklamada, grevin Sağlık Bakanlığı dışındaki Gazze Şeridi’nde bulunan tüm yaşam tesislerini kapsadığı belirtildi. Ayrıca, ‘Uğursuz Yüzyılın Anlaşması’nın kabul edilmeyeceği ve halkın her kesimi tarafından mümkün olan her şekilde direniş gösterilip ortadan kaldırılması için mücadele edileceği’ mesajının verilmek istendiği ifade edildi.
Açıklamada, ABD’nin barış planını ret ve halk öfkesini bir göstergesi olarak hükümete bağlı resmi kurumlara siyah bayrak asma çağrısında bulunuldu. Ayrıca anlaşmanın feshi için işgal güçleri ile açık çatışma, protesto ve çalışmaların devam etmesi gerektiğinin altı çizildi.
Dün gece geç saatlerde binlerce gösterici ABD Planı’nı reddettiklerini ifade etmek için çeşitli bölgelerde protestolar gerçekleştirdi.
ABD ve İsrail bayraklarının ateşe verildiği gösterilerde karşıt sloganlar atılarak lastik yakıldı.
Öte yandan el-Fetih Hareketinin Merkez Komite Üyesi Hüseyin eş-Şeyh, bir heyet eşliğinde 2007 yılının ortalarından bu yana devam eden iç bölünmeyi sona erdirmeyi amaçlayan kapsamlı bir ulusal diyalogu başlatmak için bir hafta içinde Gazze Şeridi'ne gideceğini duyurdu. Şeyh, ‘Filistin’ televizyon kanalına yaptığı açıklamada Filistin Yönetimi’nden bir heyetin, Yüzyılın Anlaşması’na karşı koymak için birleşik bir stratejiyi ele almak üzere Gazze’ye gideceğini söyledi.



Yemen hükümeti, İran füze ve İHA üretiminin Husi bölgelerine aktarılmasına karşı uyardı

Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani (Şarku'l Avsat)
Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani (Şarku'l Avsat)
TT

Yemen hükümeti, İran füze ve İHA üretiminin Husi bölgelerine aktarılmasına karşı uyardı

Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani (Şarku'l Avsat)
Yemen Enformasyon Bakanı Muammer el-İryani (Şarku'l Avsat)

Uluslararası tanınırlığa sahip Yemen hükümeti dün, İran'ın başta füze ve insansız hava aracı (İHA) üretimi ve geliştirilmesi olmak üzere askeri sanayi programının bazı bölümlerini Yemen'de Husilerin kontrolündeki bölgelerde, özellikle de Sada, Hacca ve Sana kırsalında yerelleştirme eğilimine karşı uyarıda bulundu.

Uluslararası tanınırlığa sahip Yemen hükümetinin Enformasyon Bakanı Muammer el İryani “X” platformundaki hesabında, “Bu göstergeler karşısında uluslararası kayıtsızlık bölgeye ve dünyaya çok pahalıya mal olacak ve İran'a, Yemen'i yasaklanmış programlarını geliştirmek için bir arka bahçe atölyesine, İran Devrim Muhafızları için gelişmiş bir füze üssüne ve bölgesel güvenliğe karşı tehditler başlatmak için bir platforma dönüştürerek, tehlikeli bir gerçekliği pekiştirme fırsatı verecektir” ifadelerini kullandı.

İryani şöyle devam etti: “Bu, Yemen'de ya da hayati çevresinde istikrara izin vermeyen bir gerçekliğin tesis edilmesi ve dünyanın en önemli deniz yollarından birinde uluslararası seyrüsefer ve ticarete karşı kalıcı bir cephe açılması anlamına gelmektedir. Bu artan tehdit sadece komşu ülkeleri etkilemekle kalmamakta, aynı zamanda küresel ekonomi, tedarik zincirleri ve enerji fiyatları için de doğrudan bir tehdit oluşturmaktadır. 12 günlük savaş sırasında Devrim Muhafızları tarafından kullanılan füze sistemleri, balistikten hipersonik ve kamikaze saldırısına kadar çeşitli tipleriyle, Husi füze sisteminin gerçek kaynağının pratik kanıtını temsil ediyordu. Bu çatışma, füze atma, çoklu saldırı yolları ve radarları atlatmak için alçak irtifa İHA’ların kullanımı da dahil olmak üzere, DMO tarafından benimsenen saha taktiklerinin, komşu ülkelere ve ticari gemilere yönelik saldırılarda Husi taktiklerinin birebir kopyası olduğunu gösterdi; bu da aynı operasyonel doktrini yansıtıyor ve Yemen'deki DMO uzmanlarının varlığı ve uluslararası nakliye hatlarına saldırılar da dahil olmak üzere operasyonları doğrudan sahada yönlendirmeleri konusunda uluslararası raporların belgelediklerini doğruluyor.”

El-İryani bu verilerin, Husilerin “askeri sanayileşme” iddialarını çürüttüğünü ve Husilerin kontrolündeki bölgelerde stratejik askeri karar alma mekanizmasının tamamen Tahran'ın komutası altında olduğunu kanıtladığını vurguladı.

Uluslararası toplumu bu tehditlerle ciddi bir şekilde ilgilenmeye çağıran el-İryani, rehavetin İran'a Yemen'i yasaklanmış programları için bir üsse dönüştürme fırsatı vereceğini, bölgesel güvenliği tehdit edeceğini, herhangi bir siyasi çözüme kapıyı kapatacağını ve dünyanın en önemli deniz yollarından birinde uluslararası seyrüsefer ve ticarete karşı kalıcı bir cephe açacağını vurguladı.