Tunus Cumhurbaşkanı ve BAE Dışişleri Bakanı görüşmesinde gündem Libya kriziydi

Tunus Cumhurbaşkanı, BAE Dışişleri Bakanı'nı pazartesi günü Kartaca Sarayı'nda kabul etti (Twitter)
Tunus Cumhurbaşkanı, BAE Dışişleri Bakanı'nı pazartesi günü Kartaca Sarayı'nda kabul etti (Twitter)
TT

Tunus Cumhurbaşkanı ve BAE Dışişleri Bakanı görüşmesinde gündem Libya kriziydi

Tunus Cumhurbaşkanı, BAE Dışişleri Bakanı'nı pazartesi günü Kartaca Sarayı'nda kabul etti (Twitter)
Tunus Cumhurbaşkanı, BAE Dışişleri Bakanı'nı pazartesi günü Kartaca Sarayı'nda kabul etti (Twitter)

Tunus ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) üst düzey kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptıkları açıklamalarda BAE Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan'ın Tunus’taki temasları sırasında gündemin ağırlıklı olarak ‘Libya krizi’ ve ülkede yaşanan çatışmaya siyasi bir çözüm bulma yolları olduğunu aktardı. Libya’da 9 yıldır devam eden ve geçen nisan ayından bu yana özellikle güney şehirleri ve batı bölgelerinde daha da kötüleşen yıkıcı bir savaş yaşanıyor.
Kaynaklara göre Şeyh Abdullah bin Zayed, Tunus ziyareti sırasında Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said ile ‘oldukça başarılı’ bir çalışma oturumu gerçekleştirdi. Görüşmeye ayrıca BAE’li üst düzey yetkililerden oluşan heyetin ve Tunus Dışişleri Bakanlığı Devlet Katibi Sabri Baştopçu'nun da katıldığı bildirildi.
Görüşmede, Berlin’de gerçekleşen Libya konulu uluslararası konferansın sonuçlarının yanı sıra Libya Ulusal Ordusu (LUO) Lideri Mareşal Halife Hafter’e bağlı güçler ile Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne (UMH) bağlı kuvvetler arasında bölge ülkelerinin desteğiyle ilan edilen ateşkes kararları da ele alındı. Tunus ve BAE heyetleri, Libyalı sivillerin çoğunun şehirlere yakın olması ve iki ülke arasında vize uygulanmadığından Tunus’a kaçması nedeniyle ülkenin ekonomik, politik ve güvenlik koşullarına doğrudan yansımaları olan Libya krizini çözme yolları hakkında görüş alışverişinde bulundular. Trablus, Bingazi ve havaalanlarındaki güvenlik ve askeri durumun kötüleşmesi nedeniyle Libya'da akredite diplomatların ve Birleşmiş Milletler (BM) delegelerinin yüzde 90'ından fazlası 2014'ten bu yana Tunus’ta bulunuyor.
Yapılan açıklamalar binlerce Tunuslu işçinin, eğitimcinin, doktorun ve mühendisin uzun yıllardır BAE’de yaşadığı yönünde.
BAE’li kaynaklar, BAE’nin bu krizde Tunus’un ‘tamamen tarafsız olması’ ve ‘Türkiye de dahil olmak üzere herhangi bir uluslararası tarafın Tunus topraklarında ve kara sularında Libya'da savaşan taraflardan herhangi birini desteklememesine yönelik isteği ve duruma dair endişeyi dile getirdi.
Bununla birlikte iki günlük Afrika turu kapsamında Cezayir’de bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkentten ayrılmasından birkaç saat sonra BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed, Tunus ve Cezayir’i ziyaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir ay önce de Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan ile Tunus'u ziyaret etmişti. Ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı Kays Said ile bir araya gelen Erdoğan ve beraberindeki heyet ile Tunuslu yetkililer, Libya krizinin çözümünün yanı sıra Türkiye, Rusya ve uluslararası tarafların Trablus'ta ateşkes ilan edilmesi çabalarını içeren siyasi çözüm senaryosunu görüştüler.
Tunus medyasının ve siyasi partilerinin büyük bir bölümü, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Tunus ziyaretini eleştirirken Tunus topraklarının, hava sahasının ve kara sularının UMH Başkanı Fayiz Serrac’a bağlı güçlere askeri mühimmat temin edilmesi için kullanılmasına izin verilmemesi uyarısında bulundular.
Tunus Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed ile Cumhurbaşkanı Kays Said arasındaki görüşmede iki ülke arasındaki ikili işbirliği dosyalarının da ele alındığı ve BAE Dışişleri Bakanı’nın Said’i ülkesine davet ettiği bildirildi.



Gazze'de onlarca açlık çeken insan İsrail savaş makinesinin kurbanı

İsrail'in çarşamba günü El-Bureyc mülteci kampındaki bir okulu bombalaması sırasında olay yerinden kaçan bir kızın video görüntüsü (Reuters)
İsrail'in çarşamba günü El-Bureyc mülteci kampındaki bir okulu bombalaması sırasında olay yerinden kaçan bir kızın video görüntüsü (Reuters)
TT

Gazze'de onlarca açlık çeken insan İsrail savaş makinesinin kurbanı

İsrail'in çarşamba günü El-Bureyc mülteci kampındaki bir okulu bombalaması sırasında olay yerinden kaçan bir kızın video görüntüsü (Reuters)
İsrail'in çarşamba günü El-Bureyc mülteci kampındaki bir okulu bombalaması sırasında olay yerinden kaçan bir kızın video görüntüsü (Reuters)

İsrail güçleri, ABD yardımlarının dağıtıldığı noktalara akın eden Filistinlileri ve yardım kamyonlarının giriş yollarını hedef almaya devam etti. Bu saldırılar, özellikle mart ayında ateşkesin bozulmasından sonra, mayıs ayı sonundan beri yüzlerce kişinin ölümüne yol açtı.

Dün, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus şehrinin güneyindeki Al-Tina Caddesi'nde Amerikan yardımlarının dağıtıldığı noktada toplanan 32 Filistinli öldürüldü. Yeni katliamda 100'den fazla kişi yaralandı. Bazıları ağır, diğerleri ise orta ve hafif yaralı. Dün Gazze'nin çeşitli bölgelerinde ölenlerin sayısı 70'e yükseldi.

Bölgeden Şarku’l Avsat’a konuşan bir görgü tanığı, İsrail tanklarının ateş açtığını, ardından küçük bir “quadcopter” insansız hava aracının yardım almak için gelen binlerce sivile doğrudan ateş açtığını söyledi.

Resim  Filistinliler, Gazze'deki Nuseyrat mülteci kampındaki bir yardım dağıtım merkezine düzenlenen İsrail hava saldırısının kurbanlarını taşıyor (AFP)

Tanık, yaklaşık 300 metre mesafeden rekor hızla gelen başka bir İsrail tankının, gençlerin bulunduğu bölgeye yaklaştığını, bazılarının etrafını çevreledikten sonra geri çekildiğini, insansız hava araçlarının (İHA) garip sesler çıkardığını ve sakinlerden bölgeyi terk etmelerini ve bir daha geri dönmemelerini istediğini anlattı.

Cuma günü, Gazze'nin güney ve orta kesimlerinde yardım bekleyen 14 Filistinli, yardım dağıtım noktalarında veya yaklaşık bir haftadır fiilen giriş yapamayan yardım kamyonlarının giriş yollarında her gün meydana gelen olaylarda hayatını kaybetti. Bazı durumlarda, İsrail güçlerinin işlediği katliamlarda çok sayıda kişi öldürüldü.

891 kişi öldü

İsrail, önceki olaylarda yardım dağıtım noktalarında meydana gelen olaylarla ilgili soruşturma başlattığını iddia ederken, Hamas ise İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki sınır kapılarını kapatarak, yardım ve mal girişini engellediğini ve açlık çeken sivilleri kasten hedef aldığını belirtiyor.

Gazze Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre dünkü olaydan önce, ABD kuruluşuna ait yardım dağıtım noktalarının açıldığı geçen mayıs sonundan bu yana 891 Filistinli öldürüldü, 5 bin 754'ten fazla kişi yaralandı.

CDF
Gazze Şeridi'ndeki gıda kıtlığı nedeniyle ciddi yetersiz beslenme sorunu yaşayan Filistinli bir çocuk (EPA) 

Sağlık kaynaklara göre, kurbanların çoğu, tüm Gazze halkını etkisi altına alan gerçek bir kıtlık nedeniyle sağlık sorunları yaşayan ailelerine yardım ulaştırmak için yardım dağıtım merkezlerine gelen gençler ve genç erkekler.

Gazze Sağlık Bakanlığı, insani yardım arayanlara yönelik katliamların binlerce kişinin hayatını tehdit ettiğini belirterek, bölgenin, temel gıda maddelerinde ciddi kıtlık ve yaygın yetersiz beslenmeyle karşı karşıya olduğunu ve bu felaketin sonuçlarını tedavi edecek tıbbi imkanların tamamen yetersiz olduğunu açıkladı.

Bakanlık, sağlık ekiplerinin açlık ve yetersiz beslenme nedeniyle ölüm oranlarında belirgin bir artış gözlemlediğini belirtti ve uluslararası toplumun sessizliğinin devam etmesi halinde, benzeri görülmemiş bir sağlık ve insani felaketin yaşanacağı uyarısında bulundu. Bakanlık uluslararası toplumu, Birleşmiş Milletler kurumları ve insan hakları örgütlerini bu katliamları durdurmak ve gıda, ilaç ve yakıtın güvenli ve düzenli bir şekilde ulaştırılması için insani koridorlar açmak üzere acil ve etkili adımlar atmaya çağırdı.

Sağlık Bakanlığı istatistikleri

Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre geçtiğimiz aylarda Gazze Şeridi'nde yetersiz beslenme ve kıtlık nedeniyle 70'ten fazla çocuk hayatını kaybetti. Son üç ayda insani krizlerin ikiye katlanmasıyla birlikte bu sayının belirgin bir artış gösterdiği belirtildi.

Son üç gün içinde, iki buçuk yaşından küçük 4 çocuk yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybetti. Sonuncusu dün sabah, Gazze şehrinde yaşayan Cavid el-Enkar adlı çocuktu.

SCDFGRT
Gazzeliler, Han Yunus'taki yerinden edilmiş kişiler için kurulan kampta yiyecek bulma zorluğunun yanı sıra su bulmakta da zorlanıyor (AP)

Saha'da İsrail, Gazze Şeridi'nde yerinden edilmiş kişilerin çadırlarını, evlerini ve çeşitli hedefleri bombalamaya devam ediyor. Dün yaklaşık 36 kişi öldü. Ölenler arasında, Hamas hükümetine bağlı Nusayrat Polis Merkezi müdürü Ömer Akl'ın ailesi de var. Akl'ın eşi ve tüm çocukları da öldü.

İsrail'in saldırılarında ölenlerin sayısı 7 Ekim 2023'ten bu yana 58 bin 765 kişiye, yaralıların sayısı ise 140 bin 485 kişiye yükseldi. İsrail'in geçen ocak ayında yürürlüğe giren ateşkesin ardından savaşı yeniden başlatması sonucu 18 Mart'tan bu yana ölenlerin sayısı 7 bin 938 kişi oldu.

90 hedef saldırıldı

İsrail ordusu dün öğleden sonra, hava kuvvetlerinin son 24 saat içinde Gazze Şeridi'nde 90 hedefi vurduğunu ve Gazze şehrinde kara operasyonlarını genişlettiğini açıkladı.

İsrail güçleri, özellikle Gazze ve Han Yunus şehirlerinin yanı sıra Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye el-Beled bölgesinde bombalama ve kara operasyonlarını genişletiyor. Bu bölgede ilk kez bu kadar kapsamlı bir kara operasyonu gerçekleştiriyorlar. Daha önce, şehrin bitişiğindeki Cibaliye mülteci kampında en az üç kez operasyon düzenlemişlerdi.

FGTHYU
Filistinliler Nuseyrat mülteci kampındaki bir dağıtım noktasında yiyecek bulmakta zorlanıyor (AFP)

İsrail, mevcut operasyonların amacının “Hamas”a askeri baskı uygulamak olduğunu söylerken, Gazze'deki siviller bu saldırıların bedelini ödüyor. Bu operasyonlar sonucunda hayatını kaybeden çocukların ve kadınların görüntüleri ortaya çıkarken, “Hamas” İsrail'i halkına karşı kasıtlı katliamlar yapmakla suçluyor.

İsrailli subaylar, Yedioth Ahronoth gazetesine, özellikle Doha'da devam eden müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanması durumunda, operasyonlarını genişletmek için siyasi kadrodan onay beklediklerini söyledi. Gazze Şehri'nin orta ve batı kesimlerinde, çoğunluğu şehrin doğu kesiminden ve Gazze Şeridi'nin kuzey kesiminden yerlerinden edilmiş yaklaşık 800 bin Filistinlinin yaşadığı bölgelerde operasyon planları olduğunu belirttiler.

Subaylar ayrıca, İsrail'in henüz kısmen girdiği Gazze'nin merkezindeki Nuseyrat ve Deyr el-Belah bölgelerindeki kamplara düzenleme planları olduğunu da ifade etti.