Sisi, Abbas'a 'doğrudan müzakerelerin' güvencesini verdi

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi bir araya geldi (AFP)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi bir araya geldi (AFP)
TT

Sisi, Abbas'a 'doğrudan müzakerelerin' güvencesini verdi

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi bir araya geldi (AFP)
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi bir araya geldi (AFP)

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi, Filistinli mevkidaşı Mahmud Abbas’a, üzerinde anlaşılmış bir uzlaşmaya varılabilmesi için çatışmanın tarafları arasında doğrudan müzakerelerin tek seçenek olduğunu açıkladı.
Sisi, bunun uzlaşmanın sürdürülebilirliğini garanti eden, Filistin halkının tüm meşru haklarını geri getirerek çektiği acıları sona erdiren, tüm tarafların güvenlik, istikrar ve barış içerisinde yaşama haklarını koruyan kapsamlı bir çerçeve içerisinde geleceğini belirtti.
Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, dün Kahire'deki Mısır-Filistin zirvesi toplantısında Cumhurbaşkanı Sisi, Mısır'ın, işgal altındaki Filistin toprakları üzerinde uluslararası meşruiyet ve kararlarına uygun bir şekilde bağımsız ve egemen bir devlet kurularak Filistin meselesinin çözülmesine dair tutumunu vurguladı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Bassam Radi, toplantıda, Filistin meselesini çözme ve çözümün geleceğini sağlama vizyonunu içeren ABD barış planının ilânı ışığında Filistin meselesindeki son gelişmelerin ele alındığını açıkladı.
Sisi’nin toplantıda şu açıklamaları yaptığı kaydedildi: “Ortadoğu'da kapsamlı ve adil bir barış arayan ülkelerin başında gelen Mısır, siyasetinde 40 yıldan uzun bir süredir stratejik bir yaklaşım düzeyinde kökleşmiş olan şiddeti terk ederek barış içinde yaşamayı seçmiştir. Aynı zamanda Mısır, halkını daha iyi bir yere taşımak için güvenliği, istikrarı, kalkınma ve refâhı gerçekleştirmenin tek yolu olarak, kendisini bu barış kültürünü tüm bölgeye yaymaya adamıştır”
Filistin Cumhurbaşkanı Abbas ise Mısır'ın Filistin davasını desteklemedeki samimi çabalarını, adil ve kapsamlı bir çözüm bulmadaki tarihsel rolünü takdir ettiğini dile getirdi. Abbas, Kahire'nin ulusal uzlaşma yolunda ilerlemek ve bu hassas aşamada safları birleştirmek için Filistin tarafları arasında güven köprüleri kurma çabalarını vurguladı. Abbas, aynı zamanda “Filistin Otoritesi, Filistin halkını birleştirmek amacıyla bölünmeyi sona erdirmek adına adım atmaya kararlı” ifadelerini kullandı.



Şara: Devlet, azınlıkları korumaya ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya kararlıdır

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
TT

Şara: Devlet, azınlıkları korumaya ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya kararlıdır

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Süuveyda vilayetinde bir hafta içinde 700'den fazla kişinin ölümüne neden olan şiddet olaylarının ardından, devletin ülkedeki ‘azınlıkları koruma’ ve ‘hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutma’ konusundaki kararlılığını yineledi. Eş-Şara bugün Suriyelilere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Suriye devleti ülkedeki tüm azınlıkları ve mezhepleri korumaya kararlıdır ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya devam edecektir. Hiç kimse hesap vermekten kaçamayacak. İşlenen tüm suçları ve ihlalleri reddediyoruz... Adaletin sağlanmasının ve hukukun herkese uygulanmasının önemini vurguluyoruz.”

“Süveyda vilayetindeki son olaylar tehlikeli bir hal aldı” diyen Suriye Cumhurbaşkanı, “Suriye devleti durumu yatıştırmak için müdahale etmeseydi gruplar arasındaki şiddetli çatışmalar kontrolden çıkacaktı” ifadesini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre eş-Şara bugün yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Suriye devleti zor duruma rağmen durumu sakinleştirmeyi başardı. Ancak İsrail'in müdahalesi, güneyin ve Şam'daki hükümet kurumlarının bariz bir şekilde bombalanması sonucunda ülkeyi istikrarını tehdit eden tehlikeli bir aşamaya itti. Bu olaylar sonucunda ABD’li ve Arap arabulucular durumu yatıştırmak amacıyla devreye girdiler.”

Eş-Şara sözlerini şöyle sürdürdü: “Devlet bazı bölgeleri terk ederken, Süveyda'daki silahlı gruplar Bedevilere ve ailelerine karşı intikam saldırıları düzenlemeye başladı. İnsan hakları ihlallerinin eşlik ettiği bu intikam saldırıları, diğer kabilelerin Suveyda'daki Bedeviler üzerindeki kuşatmayı kırmak için bölgeye akın etmesine neden oldu.”

Eş-Şara, “Devlet, Suriye'nin kurtuluşundan sonra Süveyda'nın yanında durdu ve onu desteklemeye hevesliydi. Ancak bazı kişiler şehri ve ulusal istikrardaki rolünü kötüye kullandı. İçerideki bazı tarafların Süveyda'yı uluslararası çatışmalarda dış destek aracı olarak kullanması Suriyelilerin çıkarlarına hizmet etmiyor, aksine krizi daha da kötüleştiriyor” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanı, “İster Süveyda'nın içinden ister dışından olsun, işlenen tüm suçları ve ihlalleri reddediyor, adaleti sağlamanın ve hukuku uygulamanın önemini vurguluyoruz. Bu hassas noktada, aklın ve bilgeliğin sesinin galip gelmesine ve akıllı ve sağduyulu olanın önünün açılmasına ihtiyaç vardır. Gerçekler Suriye'nin bölünme, ayrılık ya da mezhepsel kışkırtma projeleri için bir deneme alanı olmadığını doğrulamaktadır” ifadelerini kullandı.

Eş-Şara, “Suriye devletinin gücü, halkının bütünlüğünden, bölgesel ve uluslararası ilişkilerinin gücünden ve ulusal çıkarlarının birbirine bağlılığından kaynaklanmaktadır” diyerek sözlerini noktaladı.