Dünyada en sık kullanılan soyadları haritası yayımlandı

Dünyadaki en yaygın soyadları (NetCredit)
Dünyadaki en yaygın soyadları (NetCredit)
TT

Dünyada en sık kullanılan soyadları haritası yayımlandı

Dünyadaki en yaygın soyadları (NetCredit)
Dünyadaki en yaygın soyadları (NetCredit)

Günümüzde toplumlar kültürel olarak her zamankinden daha çeşitli ancak soyadlarımız geçmişimiz hakkında çok şey söyleyebilir. 
Dünyada sayısız soyadı olsa da çevrimiçi kredi firması NetCredit her ülkede en yaygın olarak kullanılan soyadlarının yer aldığı bir dünya haritası yayımladı.

Dünyadaki en yaygın soyadları (NetCredit)
5 kategoriye ayrılıyorlar
Soyadları genellikle şu 5 kategoriden birinde yer alıyor: 
1) Toponimik (Konum ya da yer temelli)
2) Meslekle ilgili
3) Kişisel özellik
4) Baba ya da ata kökenli ad
5) Hamiliği belirten isimler
İlk kez Çin'de kullanıldılar
Soyadları ilk kez nüfus sayımına yardımcı olması amacıyla M.Ö. 2582'de Çin'de kullanılmaya başladı ve bu fikir kısa sürede dünya geneline yayıldı.
Ortaçağ boyunca Batı Avrupa'da nüfus arttıkça soyadları insaları birbirinden ayırmak için kullanıldı. 
Günümüzde de birçok kişinin soyadı meslek ya da zanaatıyla ilgili olmayı sürdürüyor. Örneğin NetCredit'in haritasına göre Almanya'da en yaygın soyadı olan "Müller" meslekle ilgili bir soyadı ve değirmenci anlamına geliyor. 
ABD, Kanada, Avustralya ve Britanya gibi İngilizce konuşan ülkelerdeyse en yaygın soyadı "Smith". Bu kelime de demircilik (blacksmith) mesleğini icra edenler için ilk kez soyadı olarak kullanılmıştı. 

ABD'de en çok kullanılan soyadı Smith olarak belirlendi (NetCredit)​
Türkiye'de en yaygın soyadı "Yılmaz"
Haritaya göre Türkiye'de en çok kullanılan soyadıysa kişisel özellik kategorisine giren "Yılmaz".
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü'nün 2019 verilerinde de Türkiye’de en çok kullanılan soyadı Yılmaz olarak belirlenmişti. En çok kullanılan ikinci soyadı Kaya olurken, üçüncü sıraya Demir soyadının yerleştiği görülmüştü. 
İlk 10’da yer alan diğer soyadları sırasıyla Çelik, Şahin, Yıldız, Yıldırım, Öztürk, Aydın ve Özdemir olarak sıralanmıştı.

Türkiye'de en çok kullanılan soyadı Yılmaz (NetCredit)
Çin'de en sık kullanılan soyadıysa "Wang". Çince "Kral" anlamına gelen soyadına dünya genelinde yaklaşık 76 milyon kişinin sahip olduğu düşünülüyor. Bunu Hindistan'da en sık kullanılan soyadı "Devi" takip ediyor. Bu soyadını taşıyan 69 milyon kişi olduğu sanılıyor. 
Rusya'da en çok kullanılan soyadı "Ivanova", Suudi Arabistan'da "Han", İspanya'da "Garcia", Yunanistan'da "Papadapulos", Irak'taysa "Muhammed" olarak belirlendi. 



NASA, Ay'ın iki yüzü arasındaki çarpıcı farkları ortaya çıkardı

Sanatçı tasviri, Ay'ın milyarlarca yıl önceki sıcak iç kısmını gösteriyor. NASA araştırmacıları gökcisminin içine artık daha yakından bakabildiklerini söylüyor (NASA/JPL-Caltech)
Sanatçı tasviri, Ay'ın milyarlarca yıl önceki sıcak iç kısmını gösteriyor. NASA araştırmacıları gökcisminin içine artık daha yakından bakabildiklerini söylüyor (NASA/JPL-Caltech)
TT

NASA, Ay'ın iki yüzü arasındaki çarpıcı farkları ortaya çıkardı

Sanatçı tasviri, Ay'ın milyarlarca yıl önceki sıcak iç kısmını gösteriyor. NASA araştırmacıları gökcisminin içine artık daha yakından bakabildiklerini söylüyor (NASA/JPL-Caltech)
Sanatçı tasviri, Ay'ın milyarlarca yıl önceki sıcak iç kısmını gösteriyor. NASA araştırmacıları gökcisminin içine artık daha yakından bakabildiklerini söylüyor (NASA/JPL-Caltech)

NASA bilim insanları çarşamba günü Ay hakkında yeni sırları açığa çıkardıklarını duyurdu.

Özellikle yörüngedeki bir uzay aracından toplanan yerçekimi verilerini analiz ederek gökcisminin iç kısmına dair daha iyi bir bakış elde ettiler.

Bu analizde, Ay'ın yakın ve uzak taraflarının iç yapıları arasında keskin bir fark olduğu saptandı. Yakın taraf erimiş kayalardan oluşan engin düzlüklere sahipken, uzak yüzü daha engebeli. Ay en başta eriyik halindeki dünyanın bir parçasıydı ve eski yüzeyinin büyük bir kısmı lavla kaplıydı. 

Bazı teoriler iki ila üç milyar yıl önceki volkanizmanın gezegenin iç kısmında, radyoaktif elementlerin yakın tarafın mantosunun derinliklerinde birikmesine neden olacak farklılıklara yol açtığını öne sürüyor. Bu çalışma, sözkonusu teoriye bugüne kadarki en güçlü kanıtı sunuyor.

NASA'nın Jet İtki Laboratuvarı'nda Güneş Sistemi Dinamikleri Grubu'nun yöneticisi Ryan Park yaptığı açıklamada, "Ay'ın yakın tarafının uzak tarafına göre daha fazla esnediğini bulduk, yani Ay'ın yakın tarafının iç yapısında uzak tarafına kıyasla temelden bir farklılık var" dedi.

Verileri ilk analiz ettiğimizde sonuç bizi o kadar şaşırttı ki inanamadık. Bu yüzden bulguları doğrulamak için hesaplamaları defalarca yaptık. Bu toplamda 10 yıllık bir çalışma.

Bulgular hakemli dergi Nature'da yayımlandı.

Ay'ın, mavi bilyemizin yörüngesinde dönerken yerçekiminde meydana gelen değişimleri incelemeyi sağlayan yeni bir yerçekimi modeli geliştirerek bu sonuçlara ulaştılar.

Bu değişimler, Dünya'nın gelgit kuvveti nedeniyle Ay'ın esnemesine neden oluyor. Tıpkı Ay'ın Dünya'daki gelgitleri belirlemesi gibi, Dünya da Ay üzerinde kütleçekimsel bir kuvvet uyguluyor.

Araştırmacılar, 2011 ve 2012'de Ay'ın yörüngesinde dönen GRAIL görevinin Ebb ve Flow uzay aracının hareketine ilişkin verileri kullandı.

dfgrthyjuı
Ay'ın yakın (solda) ve uzak yüzünün bu görüntüleri NASA'nın Ay Keşif Yörünge Aracı tarafından çekildi. Uzay aracından elde edilen veriler, bilim insanlarının Jüpiter'in Io'su gibi uyduları daha iyi anlamalarını sağlıyor (NASA/JPL-Caltech)

Çalışmanın yazarları bir süper bilgisayar yardımıyla Ay'ın bugüne kadarki en ayrıntılı yerçekimi haritasını çıkardı. Yerçekimi haritası, Ay genelindeki yerçekimi ölçümlerini gösteriyor.

Elde ettikleri sonuçları inceleyen ve diğer modellerle karşılaştıran Park'ın ekibi, Ay'ın iki yarısının deformasyona uğrama derecesinde küçük ama beklenenden büyük bir fark buldu.

Ayrı bir çalışmada aynı tekniği kullanarak, Mars ve Jüpiter arasındaki Ana Asteroit Kuşağı'nda yer alan Vesta'nın iç kısmını incelemişlerdi. Önceki teorilerin aksine, Vesta'nın muhtemelen küçük bir çekirdeği olduğunu ya da hiç olmadığını bulmuşlardı. Yakın zamanda benzer bir tekniği Jüpiter'in volkanik uydusu Io'ya uygulayarak, ateşler içindeki uydunun küresel bir magma okyanusu barındırma ihtimalinin düşük olduğunu ortaya koymuşlardı.

Park, "Yerçekimi, bir gezegenin iç kısmının derinliklerini keşfetmek için kullanılabilecek eşsiz ve temel bir özellik" diyor.

Bizim tekniğimiz yüzeyden gelen verilere ihtiyaç duymuyor; içeride ne olduğuna dair küresel bir bakış açısı elde etmek için uzay aracının hareketini çok hassas bir şekilde izlememiz gerekiyor

Independent Türkçe