Erdoğan ve Putin, İdlib için temasları sürdürme konusunda anlaştı

Halep'in batısındaki Türk tankı (AFP)
Halep'in batısındaki Türk tankı (AFP)
TT

Erdoğan ve Putin, İdlib için temasları sürdürme konusunda anlaştı

Halep'in batısındaki Türk tankı (AFP)
Halep'in batısındaki Türk tankı (AFP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçen hafta Ankara'da heyetler arası yapılan iki görüşmenin başarısız olmasının ardından bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Erdoğan ve Putin, İdlib’deki gelişmelere ilişkin temaslara devam etme konusunda mutabık kaldı. 
Kremlin’den yapılan yazılı açıklamaya göre iki lider, 17 Eylül 2018’deki Soçi Muhtırası da dahil iki ülke arasında varılan anlaşmaların tam olarak uygulanmasının önemini vurguladı. Bu amaçlar için ilgili kurumların aracılığıyla ilave temasların yapılması konusunda mutabık kalındı.
Söz konusu görüşmenin ardından basına Türkiye'den Rusya'ya bir heyetin gideceği açıklandı.
Rusya ılımlı ve radikal grupların ayrılmasında ısrarlı
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov tarafından dün yapılan açıklamada iki taraf arasındaki en önemli ihtilaf konusunun İdlib'de halen faaliyet gösteren ve siyasi müzakerelere girmeye hazır olan ılımlı muhalif grupların, terörist listelerinde yer alan Heyetu Tahriru’ş Şam (HTŞ) gibi daha radikal gruplardan ayrılması olduğu dikkatlerden kaçmadı.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Türkiye'nin İdlib'deki teröristleri etkisiz hale getirmeyi taahhüt ettiği anlaşmalara uymadığını öne sürerek bölgede Suriye rejimi ile Rus güçlerine yönelik saldırıların devam ettiğini söylemişti.
Moskova’nın Ankara ile yapılan anlaşmalara bağlı kalmaya devam ettiğini söyleyen Peskov, İdlib'deki saldırıların kabul edilemez olduğunu ve mevcut durumun Soçi mutabakatları ile bağdaşmadığını dile getirmişti.
İdlib’deki gerginliğin artmasından muhalif gruplar sorumlu tutuldu
Rusya ve Suriye’nin koordinasyon merkezleri başkanları, Rusya Savunma Bakanlığı Ulusal Savunma Kontrol Merkezi Başkanı Mihail Mizintsev ve Suriye Şehircilik ve Çevre Bakanı Hüseyin Mahluf’un imzasının yer aldığı ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“İdlib’de militanların saldırıları neticesinde ocak ayında 150’den fazla sivil öldü. Rusya ve Suriye ordularının oluşturduğu insani koridorlardan sivillerin çıkışını engellemek isteyen militanlar, Halep, İdlib ve Hama’daki geçiş noktalarına çıkan yolları kapattı. Yollara patlayıcı yerleştirdi. Militanların devam eden provokasyonları, Suriye ordusunu kendi kontrol ettiği bölgelerde güvenliği sağlamak için karşılık vermek zorunda bıraktı. Suriye ordusunun İdlib’de Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde yürüttüğü operasyonlar nedeniyle çekilen militanların arkalarında bıraktığı çok sayıda askeri teçhizat, mühimmat ve silah ele geçirildi. Bu silahların aralarında Batı menşeli silahların da var olması, militanlara sınır ötesi yardımın sürdüğünü ortaya koydu.”
BM’ye Rukban Kampı suçlaması
Açıklamada, Birleşmiş Milletler’in (BM) Rukban Kampı’ndaki mültecilerin tahliyesine ilişkin planı uygulamayarak çeşitli bahanelerle ertelenmesinden büyük endişe duyulduğu da vurgulandı:
“Bu gerekçelerin sonuncusu, 2019 yılında kamptan ayrılan kişilerin Suriye güvenlik güçleri tarafından tutuklandığına ilişkin yalan bilginin teyit edilmesine ihtiyaç olduğunun söylenmesi oldu. Bu bilgiler, Batılı sivil toplum kuruluşları tarafından sunulan belgelerde yer almıştı.”
Moskova ve Washington, yerlerinden edilen on binlerce Suriyelinin barındığı ve Washington tarafından kontrol edilen el-Tanf Üssü’nün yakınında yer alan Rukban Kampı’ndaki durumun kötüye gitmesine ilişkin birbirlerine karşılıklı suçlamalarda bulunmuştu.
Kampın kaldırılması ve sivillerden tahliye edilmesine yönelik taraflar arasında yürütülen birkaç müzakere başarısızlıkla sonuçlanmıştı.
Moskova, Washington’ı kamptaki silahlı grupların faaliyetlerini örtbas etmekle suçlarken Washington ise rejime ve Moskova’ya acil insani yardımın kampa ulaşmasını önlediklerine ilişkin suçlama yöneltti.
Rejim ve Rusya sadece teröristleri hedef alıyor
Erdoğan, geçen salı günü Ak Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada rejimin ve Rusya’nın İdlib’de teröristleri değil, doğrudan sivil halkı hedef aldığını vurguladı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Yeni Tehlike ve Tehditler Dairesi Direktörü Vladimir Tarabrin konuya ilişkin şunları söyledi:
“Rusya'nın ve Suriye ordusunun sivil halka yönelik saldırı yapmadığını birçok kez kesin bir dille ifade ettik. Tüm hamleler, yalnızca terörist oluşumlara, ellerinde silahlarla meşru hükümete karşı savaşanlara yönelik olarak yapılıyor."



Kuzey Kore'ye sızan ABD askeri suçunu itiraf ettikten sonra serbest bırakıldı

Er Travis King, sınırdan kaçışıyla ilgili 14 suçlamayla karşı karşıya kaldı (Reuters)
Er Travis King, sınırdan kaçışıyla ilgili 14 suçlamayla karşı karşıya kaldı (Reuters)
TT

Kuzey Kore'ye sızan ABD askeri suçunu itiraf ettikten sonra serbest bırakıldı

Er Travis King, sınırdan kaçışıyla ilgili 14 suçlamayla karşı karşıya kaldı (Reuters)
Er Travis King, sınırdan kaçışıyla ilgili 14 suçlamayla karşı karşıya kaldı (Reuters)

Avukatı, geçen yıl Kuzey Kore'ye yasadışı yollardan sızan bir ABD askerinin, kendisini 12 ay hapis cezasına çarptıran mahkemeyle yaptığı anlaşmanın bir parçası olarak firar suçunu kabul ettiğini belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre avukatı, Travis King'in iyi hali ve cezaevinde geçirdiği süre nedeniyle mahkeme tarafından serbest bırakıldığını söyledi.

King, Temmuz 2023'te Kore yarımadasını ikiye bölen askerden arındırılmış bölgeden geçerek Güney Kore'den Kuzey'e kaçmasıyla ilgili 14 suçlamayla karşı karşıya idi.

Ancak dün (Cuma) askeri yargıç tarafından kabul edilen anlaşmanın bir parçası olarak sadece beş firar, bir astsubaya saldırı ve bir subayın emirlerine itaatsizlik suçlarını kabul etti.

Avukat Franklin Rosenblatt tarafından yapılan açıklamada, “Yargıç, savunma anlaşmasının şartları uyarınca Travis'i bir yıl hapis cezasına, E-1 rütbesine indirilmeye, tüm maaş ve sosyal haklardan mahrum bırakılmaya ve onursuz bir şekilde terhis edilmeye mahkûm ettiği” belirtildi.

Rosenblatt, “Cezasını çeken ve iyi halden dolayı Travis artık özgür ve evine dönecek” dedi.

Avukat Rosenblatt, “Travis King’in hayatı boyunca zor bir yetiştirilme tarzı, suç ortamlarına maruz kalma ve akıl sağlığıyla ilgili mücadeleler de dahil olmak üzere önemli zorluklarla karşılaştığını” söyledi.

Savcı Binbaşı Alison Montgomery askeri mahkemenin kararını “adil ve Er King tarafından işlenen suçların ciddiyetini yansıtan” bir karar olarak nitelendirdi.