Trump'tan Rusya'ya Suriye rejimini desteklemeyi bırakma çağrısı

Rus hava saldırısının ardından idlib kırsalındaki Maarat en-Nasan köyünden dumanlar yükseliyor (AFP)
Rus hava saldırısının ardından idlib kırsalındaki Maarat en-Nasan köyünden dumanlar yükseliyor (AFP)
TT

Trump'tan Rusya'ya Suriye rejimini desteklemeyi bırakma çağrısı

Rus hava saldırısının ardından idlib kırsalındaki Maarat en-Nasan köyünden dumanlar yükseliyor (AFP)
Rus hava saldırısının ardından idlib kırsalındaki Maarat en-Nasan köyünden dumanlar yükseliyor (AFP)

Beyaz Saray, ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinde, Rusya'ya Suriye rejimi tarafından işlenen 'vahşete' yönelik desteğini durdurması çağrısında bulunduğunu ve İdlib’deki şiddete ilişkin endişelerini dile getirdiğini açıkladı.
AFP’nin aktardığına göre Trump’ın söz konusu ifadeleri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile görüşmesinde, “Suriye rejiminin İdlib'deki saldırılarının durması gerekiyor” dediği bir dönemde geldi.
Çavuşoğlu, 56. Münih Güvenlik Konferansı sonrası düzenlenen basın açıklamasında, Lavrov ile görüşmesine ilişkin yaptığı yorumda, ''İdlib'de saldırganlığın durması ve artık kalıcı ateşkes tesis edilmesi gerektiğini söyledik” dedi.Türkiye'nin, 2018'de rejimin saldırısını önlemek için Soçi'de Ankara ile Moskova arasında imzalanan anlaşmanın bir parçası olarak İdlib'de 12 gözlem noktası kurdu ancak rejim güçleri bölgede ilerlemeye devam etti.
Rejim güçlerinin Türkiye’ye ait 4 gözlem noktasını kuşattığına inanılırken, Erdoğan, rejimin Şubat ayı sonuna kadar bu noktalardan geri çekilmemesi halinde askeri güç kullanacağı konusunda uyardı.
Rus heyetin geçtiğimiz hafta Ankara’yı ziyaretinde yapılan görüşmelerden somut bir anlaşma çıkmaması nedeniyle bir Türk heyeti bugün Moskova'ya gidecek.
Suriyeli muhalifleri destekleyen Türkiye ile Şam ile yakın ittifakta olan Rusya, 9 yıllık iç çatışma konusundaki farklı konumlarına rağmen Suriye konusundaki işbirliğini sürdürdü.
Suriye rejim güçleri, Rusya’nın hava desteğiyle, geçtiğimiz Pazar günü muhaliflerin elindeki son kale olan ülkenin kuzeybatısındaki İdlib bölgesine yönelik saldırılarında yeni ilerleme kaydetti.
Rejim güçleri, bu hafta sonunda ülkenin kuzeyindeki Halep şehri çevresindeki kontrolünü genişleterek, Heyetu Tahriru’ş Şam (HTŞ) ve diğer grupları buradan çıkarmayı başardı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre (SOHR), rejim güçleri 2012'den beri ilk kez Halep şehrini çevreleyen tüm köy ve kasabaların kontrolünü ele geçirdi.
Rejim güçleri, geçtiğimiz hafta M5 olarak bilinen Halep-Şam karayolunun tamamında kontrolü ele geçirmesinin ardından Halep'i çevreleyen bölgelerde yavaş yavaş ilerlemeye başladı.
Rusya, İran ve Lübnan Hizbullahı tarafından desteklenen rejim güçleri, ülkenin yüzde 70’inden fazlasını kontrol ediyor. Ancak Devlet Başkanı Beşşar Esed tüm ülkenin kontrolünü yeniden ele geçirme sözü verdi.
SOHR, rejimin Aralık ayından bu yana bölgede sürdüğü operasyonlar nedeniyle 380'den fazla sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Birleşmiş Milletler (BM) ise bu durum nedeniyle 800 binden fazla insanın evlerini terk edip kaçmak zorunda kaldığını açıkladı.



"Beni vuracaklar" diyen pilottan beklenen haber 19 ay sonra geldi

Batı Papua Kurtuluş Ordusu isimli örgüt, Mehrtens'in kullandığı uçağı ateşe verip onun pozlarını yayımlamıştı  (AP)
Batı Papua Kurtuluş Ordusu isimli örgüt, Mehrtens'in kullandığı uçağı ateşe verip onun pozlarını yayımlamıştı  (AP)
TT

"Beni vuracaklar" diyen pilottan beklenen haber 19 ay sonra geldi

Batı Papua Kurtuluş Ordusu isimli örgüt, Mehrtens'in kullandığı uçağı ateşe verip onun pozlarını yayımlamıştı  (AP)
Batı Papua Kurtuluş Ordusu isimli örgüt, Mehrtens'in kullandığı uçağı ateşe verip onun pozlarını yayımlamıştı  (AP)

Endonezya'nın Batı Papua bölgesindeki ayrılıkçı militanların 19 ayı aşkın süre önce rehin aldığı Yeni Zelandalı pilot Phillip Mehrtens, özgürlüğüne kavuştu.

Yeni Zelanda Dışişleri Bakanı Winston Peters bugün bir açıklama yayımlayarak haberi dünyaya duyurdu:

Phillip Mehrtens'in güvende ve iyi olduğunu ve ailesiyle konuşabildiğini doğrulamaktan dolayı sevinç ve esenlik duyarım. Bu haber, arkadaşları ve sevenlerini çok rahatlatacaktır.

Aynı zamanda Başbakan Yardımcısı olan siyasetçi, Mehrtens'in özgürlüğüne kavuşması için 19 aydır çok çalıştıklarını belirtirken pilotun ailesinin mahremiyet talebinde bulunduğunu ve şimdilik başka bir açıklama yapılmayacağını vurguladı. 

Radio NZ'ye de konuşan Peters, henüz Mehrtens'le bizzat temasa geçmediğini söyleyip ekledi:

Müzakerelerde başarısız olmaktan hep endişelendik. Güvenin olmadığı bir ortamda en zor şey, güven sağlamak.

Reuters haber ajansı, Mehrtens'in Endonezya polisi tarafından Nduga'dan teslim alındığını ve sağlık kontrolünden geçtiğini bildirdi. 

Görsel kaldırıldı.Özgürlüğüne kavuşan pilot, Timika'ya götürüldü (Endonezya Ulusal Polisi)
 

Mehrtens, Endonezya merkezli Susi Havayolları'na ait küçük ticari uçağı 7 Şubat 2023'te Nduga bölgesindeki Paro Havalimanı'na indirdikten sonra Ayrılıkçı Özgür Papua Hareketi'nin silahlı kolu Batı Papua Ulusal Kurtuluş Ordusu'na (TPNBP) bağlı militanlar tarafından rehin alınmıştı.

TPNBP, pilotun serbest bırakılması için Yeni Zelanda ve Endonezya yönetimleriyle barış görüşmesi yapmayı teklif etmiş fakat her iki hükümet de bunu reddetmişti. 

Sonrasında örgüt, Mehrtens'in Endonezya yönetimi tarafından yasaklanan TPNBP bayrağını tutarak açıklama yaptığı bir video paylaşmıştı.

Mehrtens, örgütün Yeni Zelanda ve Avustralya gibi ülkelerin Endonezya yönetimiyle görüşerek, Batı Papua'nın bağımsızlığını kazanmasını sağlamalarını istediğini videoda belirtmişti.

Mayıs 2023'te yayımlanan videoda, ellerinde piyade tüfeği tutan savaşçıların arasında konuşan pilot, "Görüşmeler iki ay içinde gerçekleşmezse beni vuracaklarını söylüyorlar" ifadelerini kullanmıştı.

Cakarta yönetimi tarafından "terör örgütü" olarak tanınan TPNBP, Batı Papua bölgesinin bağımsızlığını savunuyor. 

2022'de BM'ye bağlı insan hakları uzmanları, "aralarında çocuk katliamları, kaybolmalar, işkencenin de bulunduğu şoke edici eylemlerle Papua yerlilerinin hedef alınması" nedeniyle bölgeye acil insani erişim sağlanması gerektiğini duyurmuştu. 

Bölge, 1969'da yapılan tartışmalı referandumla Endonezya'nın kontrolüne girmişti. O tarihten önceyse Hollanda'nın sömürgesiydi.


Independent Türkçe, CNN, Guardian