Filistin hükümeti: ABD İsrail ve Filistin'i sürekli savaşın içine itiyor

Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, hükümet yetkilileriyle bir toplantıda (Wafa)
Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, hükümet yetkilileriyle bir toplantıda (Wafa)
TT

Filistin hükümeti: ABD İsrail ve Filistin'i sürekli savaşın içine itiyor

Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, hükümet yetkilileriyle bir toplantıda (Wafa)
Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, hükümet yetkilileriyle bir toplantıda (Wafa)

Filistin Hükümeti sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, başkenti Kudüs olan Filistin Devleti’nin kurulmasını kabul ettiği takdirde İsrail ile iki hafta içinde anlaşma imzalamaya hazır olduklarını açıkladı.
Rudeyne, Ramallah’ta bir araya gelen İsrailli gazetecilere verdiği demeçte, “Biz, barış fırsatını yıkan bir İsrail hükümetiyle uğraşıyoruz. Amerika Birleşik Devletleri, İsrail ve Filistinlileri sürekli bir savaşın içine itiyor” dedi.
Açıklamada, "Çatışma ABD tarafından sunulan bir anlaşmayla değil, İsrail ile Filistinliler arasındaki müzakerelerle çözülecek” dedi ve ekledi: "Bir dönüm noktasıyla karşı karşıyayız, İsrail barışı mı yoksa devam eden çatışmayı mı seçecek?" Devlet Başkanımız barış istiyor, ancak ABD şartlarını imzalamaya hazır bir lider bulmak zor. Barış isteyen bir ortak istiyoruz. Barışı destekleyen Peres ve Rabin gibi lider istiyoruz.”
“Sabırlı ve dayanıklıyız çünkü işlerin kötüye gitmesini istemiyoruz” diyen sözcü, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İsrail halkının, terörizmle mücadelede ciddi olduğumuzu bilmelerini istiyoruz farklı olsaydı halkın silahlanmasına izin verirdik.”
Rudeyne,  İsraillilere otoritenin ciddiyeti konusunda daha fazla güvence vermek amacıyla daha önce Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve diğer yetkililer tarafından açıklananların aksine İsrail ile güvenlik koordinasyonunun devam ettiğini vurguladı.
Hükümet, içinde ABD’nin de bulunduğu çok taraflı bir mekanizmayla müzakere başlatmaya çalışıyor, ancak bu projeyi kabul eden etkili bir devlet bulamıyor.
Filistin Başbakanı Muhammed İştiyye, "Amerika Birleşik Devletleri'nin BM’nin barış sürecini tekrar tekrar başarısız kılmasını önlemek ve ABD-İsrail planını tek taraflı olarak dayatma sürecine alternatif olmak için Avrupa ve süper güçlerin liderliğinde alternatif ve ciddi bir uluslararası müdahale olmalı" dedi.
İştiyye, Almanya Parlamentosu Dışişleri Komitesi Başkanı Norbert Rutgen ile yaptığı görüşmede, Münih Güvenlik Konferansı'nın 56. oturumunda şunları söyledi: “BM ve çok taraflı bir barış süreci istiyoruz.”
Başbakan ayrıca İsrail'in, Kudüs ve tüm Filistin topraklarında seçim yapılmasını engellemesine engel olmak için uluslararası ve özellikle Avrupa'nın müdahalesinin önemine vurgu yaptı.
İştiyye, Avrupa Birliği'nin, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) de dahil olmak üzere Filistin'in uluslararası referanslara başvurma hakkını desteklemek için bir strateji geliştirmesinin önemine vurgu yaptı.
Netanyahu’nun yaptığı açıklamanın “Yüzyılın Anlaşması” gerçeğini özetlediğini söyleyen İştiyye, planın bir ilhak planı olduğunu doğruladığını belirtti.
FKÖ Yürütme Komitesinin dün geç saatlerde toplandığı ve daha önce tartışılıp ertelenen bir proje olan BMGK’ye bir taslak kararın sunulması da dahil olmak üzere bir yol haritasını tartıştığı sanılıyor. Filistin bu konuda bir etki yaratmaya çalışsa da öyle görünüyor ki İsrailliler kulaklarını kapatmış durumda. Aksine Netanyahu dün yaptığı açıklamada, Batı Şeria’daki yerleşimlerin ilhakıyla ilgili bir grubun çalışmaya başladığını söyledi.
İsrail kaynaklarının belirttiğine göre, komiteler hazırlıklarına başladı zira her bir toplantı için İsrailli yetkililerin Amerika Birleşik Devletleri'ne gitmesi gerekecek. Ya da ABD'li yetkililerin İsrail’e gelmesi. Bu toplantılara uzmanların, mühendislerin ve tüm paydaşların katılımı için düzenleme yapılması gerekenler arasında.
Bu çalışmaları yürüten Amerikan komisyonu, ABD'nin Kudüs Büyükelçisi David Friedman, büyükelçinin baş danışmanı Arieh Lights Ton ve ABD Ulusal Güvenlik Konseyi'ndeki İsrail-Filistin İşleri Başkanı Scott Leith'den oluşuyor. İsrail heyeti ise, Başbakan Netanyahu’ya yakın Turizm Bakanı, Yariv Levin, İsrail'in Washington Büyükelçisi Ron Dramer ve Başbakanlık Ofisi İcra Kurulu Başkanı Ronen Peretz'den oluşuyor.
Kaynaklar, iki hafta sonra yapılacak İsrail seçimlerinden sonra komisyonun değişebileceğini belirtti. Mavi-Beyaz Koalisyonu lideri Benny Gantz’ın seçimleri kazanması durumunda komisyona İsrail ordusunun da dahil edileceği düşünülüyor.
Öte yandan Netanyahu ilhak konusunda ciddi olduğunu açıkladı. Zira yerleşimcilerin Amerika’nın ilhakın ilan edilmesini istememesi nedeniyle soru işaretleri bulunuyor. Yerleşimciler, seçimden önce ilhak gerçekleşmezse daha sonra asla gerçekleşemeyeceğini düşündüklerinden Netanyahu’nun ABD'nin tutumunu görmezden gelmesini istiyor.



Irak, Güney Kore ile hava savunma sistemi anlaşması imzaladı

Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
TT

Irak, Güney Kore ile hava savunma sistemi anlaşması imzaladı

Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)

Irak, hava ve balistik füze savunma sistemi satın almak üzere Güney Koreli bir şirketle anlaşırken, Savunma Bakanlığı, görevden alınan meclis başkanı Muhammed el-Halbusi'nin yol açtığı siyasi tartışmalara rağmen Peşmerge güçlerine ABD yapımı silahlar verilmesi kararını savundu.

Güney Koreli LIG Nex1 şirketi dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Irak'a Kore yapımı hava ve balistik füze savunma sistemi ihraç etmek üzere bir anlaşma imzalandığını duyurdu. Gelişmiş silah sistemleri üreticisi yaptığı açıklamada, Güney Kore'nin M-SAM2 hava savunma sistemi olarak da bilinen Cheongung-II sistemini ihraç etmek için Irak Savunma Bakanlığı ile 2,78 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladığını belirtti. Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan'ın ardından Ortadoğu'da Güney Kore üretimi hava ve balistik füze savunma sistemini satın alan üçüncü ülke oldu. Güney Kore'nin füze savunma stratejisinin en önemli parçasını oluşturan sistem, öncelikle Kuzey Kore tehditlerine karşı koruma sağlamak amacıyla füze ve uçakları durdurmak üzere tasarlandı.

Füzeler ve M-SAM-2 entegre sistemi LIG Nex1 tarafından üretilmekte, Hanhwa Systems şirketi radarı sağlamakta ve Hanhwa Aerospace de füze rampaları ve araçlarını üretmektedir.

Cheongung-II, Rus füze sistemlerinde kullanılan 9M96 füzesinin teknolojisi temel alınarak geliştirilen orta menzilli bir karadan havaya savunma sistemidir.

Kürt Peşmerge güçleri Haziran 2023'te Erbil'de düzenlenen bir törende (AFP)Kürt Peşmerge güçleri Haziran 2023'te Erbil'de düzenlenen bir törende (AFP)

Peşmerge silahları

Irak Savunma Bakanlığı, ABD yapımı obüslerin Peşmerge güçlerine teslim edilmesini savundu.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Peşmerge güçlerine tahsis edilen 105 mm'lik obüslerle ilgili olarak medyada ve sosyal medyada dolaşan haberlere cevaben, silahların alımının Savunma Bakanı İrfan el-Hayali döneminde sözleşmeye bağlandığını ve Savunma Bakanı Cuma Anad döneminde değiştirildiğini açıklığa kavuşturmak isteriz” denildi.

Bakanlığın açıklamasına göre, meblağlar mevcut hükümetin kurulmasından önce ödendi ve silahlar 20 Kasım 2023 tarihinde Umm Kasr Limanı’na ulaştı.

Silahlar Umm Kasr Limanı’na varışlarının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Peşmerge Bakanlığı’na teslim edilmemiş. Ardından Genelkurmay Başkanı tarafından bir nota verildikten ve gerekli tüm tedbirler alındıktan sonra bu işlem gerçekleştirilmiş.

Savunma Bakanlığı, ‘Peşmerge güçlerinin Irak'a sadakatinden şüphe duyulmayan ulusal bir güç olduğunu ve daha önce bahsi geçen silahlar konusunun yedi yıldan fazla bir süre önce gerçekleştiğini, silahların ancak bu konuda tüm tedbirler alındıktan sonra teslim edildiğini’ vurguladı.

Söz konusu mesele, özellikle Tekaddum Partisi lideri Muhammed el-Halbusi'nin silahların Erbil'e teslim edilmesi anlaşmasına itiraz etmesinin ardından büyük bir siyasi tartışmaya yol açtı.

Halbusi geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, “Bu tür silahlar, yetenek ve kapasitelerine sürekli ihtiyaç duyduğumuz Irak ordusunun tekelinde olmalıdır” dedi.

Ancak Halbusi kısa bir süre önce açıklamalarını tersine çevirerek, ‘bölgedeki mevcut siyasi liderliğin varlığı göz önüne alındığında, Peşmerge güçlerine teslim edilen ABD silahlarını kullanmaktan korkmadığını’ belirtti. Halbusi bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, “IKBY liderleri mantıklı hareket ediyor ama gelecek korkuları var” ifadesini kullandı.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre siyasi partiler, özellikle de Şii Koordinasyon Çerçevesi'ndeki güçler, Mustafa Kazımi'ninki de dahil olmak üzere önceki hükümetlerin silahları IKBY'ye teslim etmeyi reddettiğini belirterek, karara itiraz ettiler.

IKBY Peşmerge Bakanı Şoreş İsmail geçtiğimiz ağustos ayında, ABD Savunma Bakanlığı'nın Irak federal hükümetinin onayıyla Peşmerge güçlerine bir dizi ağır silah verdiğini açıkladı.