Filistinlilerden Amazon'a tepki

Ramallah yakınlarındaki Abud köyünde 15 Şubat cumartesi günü göz yaşartıcı gaz kapsülü atan bir Filistinli (Reuters)
Ramallah yakınlarındaki Abud köyünde 15 Şubat cumartesi günü göz yaşartıcı gaz kapsülü atan bir Filistinli (Reuters)
TT

Filistinlilerden Amazon'a tepki

Ramallah yakınlarındaki Abud köyünde 15 Şubat cumartesi günü göz yaşartıcı gaz kapsülü atan bir Filistinli (Reuters)
Ramallah yakınlarındaki Abud köyünde 15 Şubat cumartesi günü göz yaşartıcı gaz kapsülü atan bir Filistinli (Reuters)

Halil Musa
Filistinliler, ABD merkezli e-ticaret şirketi Amazon’un Filistin topraklarına yönelik politikasını ‘ırkçı bir adım ve ulusal hakları konusunda pazarlık’ olarak nitelendirdi. ABD’li milyarder Jeff Bezos’un sahibi olduğu şirket, İsrail’e ve Batı Şeria’daki tüm yerleşim yerlerine ücretsiz, komşu Filistin şehirlerine ve köylerine ise ücretli gönderim hizmeti sağlıyor.
Şirket, Filistinlilere ücretsiz hizmet sağlamak için müşterilerinin Filistin topraklarında değil İsrail topraklarında yaşıyor olmasını şart koşuyor. Söz konusu uygulama, ‘ırk ayrımcılığı ve yerleşim yerlerine destek’ olduğu gerekçesiyle Filistinliler ve insan hakları örgütleri tarafından eleştiriliyor.
Amazon, geçen kasım ayında İsrail’deki faaliyetlerine 49 dolar üzeri siparişler için ücretsiz gönderimle başladı. Ancak adres olarak Filistin’i seçenler 24 dolardan fazla kargo bedeli ödemek zorunda kalıyor. Amazon Sözcüsü Nick Caplin, Filistinli bir müşterinin adres olarak İsrail’i seçmesi halinde aynı bedelde ücretsiz gönderim hakkına sahip olabileceğini duyurdu.
E-ticaret, emtia fiyatlarındaki düşüş nedeniyle Filistin’den dikkate değer bir talep aldı. Ancak halk çoğu küresel elektronik satış şirketinin nakliye hizmeti için finansal olarak ödeme yapmaya devam ediyor.
Küresel kampanya
Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi (BDS) Koordinatörü Mahmud Navacaa, Amazon şirketinin Batı Şeria’daki yerleşim birimlerini desteklediğini ve bu birimleri kökleştirmeye çalıştığını vurguladı.
Navacaa, ABD şirketini ‘ayrımcı hizmetlerini’ durdurmazsa, kendisini “yerleşimleri destekleme rolünü ifşa etmek üzere devasa küresel bir kampanyayla mücadele etme veya Birleşmiş Milletler’in (BM) ‘yerleşim birimlerinde faaliyet gösteren şirketler’ listesine eklenme” olmak üzere iki seçeneğin önünde bulacağı konusunda uyardı.
BM, geçen hafta İsrail’e bağlı yerleşim birimlerinde faaliyet gösteren ‘Airbnb, Expedia ve Tripadvisor’ da dahil 112 şirketin listesini yayınladı. İsrail, yayınlanmasını reddettiği listenin ‘İsrail’deki özel sektöre yönelik büyük ölçekli boykot için bir araç olarak kullanılacağını’ savundu. Filistin ise BM’nin söz konusu adımına övgüde bulunarak durumu ‘uluslararası hukuk açısından zafer’ olarak nitelendirdi.
Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki, tüm ülkelere ‘söz konusu şirketlerle olan faaliyetlerini derhal sona erdirme’ çağrısında bulundu. Bu faaliyetlerin uluslararası hukukun ve ilkelerin ihlali olduğunu vurguladı.
Bahis konusu 112 şirketten 94’ü İsrail merkezli. 18’i de dünyanın farklı ülkelerine ait.
Yasal önlemler
Filistin hükümeti, ekonomi, iletişim ve adalet bakanlıkları arasında söz konusu ABD şirketine karşı yasal ve siyasi önlemler almak amacıyla ortak bir komite kurmaya yöneldi.
Filistin Ekonomi Bakanlığı’ndan Tüketiciyi Koruma Dairesi Müdürü İbrahim el-Kadi konuya dair şunları söyledi:
“Amazon’un politikası, Dünya Ticaret Örgütü ile bağlantılı şekilde sürdürülecek. Bu politikadan geri çekilmesi amacıyla baskı yapılması için yerleşim birimlerinde faaliyet gösteren şirketler kapsamına dahil edilecek.”
İsrail Şimdi Barış Hareketi yetkilisi Brian Eve de Amazon’un söz konusu davranışını ‘kasten ya da bilmeden ırk ayrımcılığı suçu’ olarak nitelendirdi. Eve “Batı Şeria’daki yasa dışı bir İsrail yerleşim birimine ücretsiz gönderi sağlamak ve Filistin’deki köyleri ve şehirleri ücrete tabi tutmak kabul edilemez bir eylemdir” dedi.



Irak, Güney Kore ile hava savunma sistemi anlaşması imzaladı

Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
TT

Irak, Güney Kore ile hava savunma sistemi anlaşması imzaladı

Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)
Güney Kore'nin Cheongung-II hava savunma sistemi (Defence Blog)

Irak, hava ve balistik füze savunma sistemi satın almak üzere Güney Koreli bir şirketle anlaşırken, Savunma Bakanlığı, görevden alınan meclis başkanı Muhammed el-Halbusi'nin yol açtığı siyasi tartışmalara rağmen Peşmerge güçlerine ABD yapımı silahlar verilmesi kararını savundu.

Güney Koreli LIG Nex1 şirketi dün (Cuma) yaptığı açıklamada, Irak'a Kore yapımı hava ve balistik füze savunma sistemi ihraç etmek üzere bir anlaşma imzalandığını duyurdu. Gelişmiş silah sistemleri üreticisi yaptığı açıklamada, Güney Kore'nin M-SAM2 hava savunma sistemi olarak da bilinen Cheongung-II sistemini ihraç etmek için Irak Savunma Bakanlığı ile 2,78 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladığını belirtti. Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan'ın ardından Ortadoğu'da Güney Kore üretimi hava ve balistik füze savunma sistemini satın alan üçüncü ülke oldu. Güney Kore'nin füze savunma stratejisinin en önemli parçasını oluşturan sistem, öncelikle Kuzey Kore tehditlerine karşı koruma sağlamak amacıyla füze ve uçakları durdurmak üzere tasarlandı.

Füzeler ve M-SAM-2 entegre sistemi LIG Nex1 tarafından üretilmekte, Hanhwa Systems şirketi radarı sağlamakta ve Hanhwa Aerospace de füze rampaları ve araçlarını üretmektedir.

Cheongung-II, Rus füze sistemlerinde kullanılan 9M96 füzesinin teknolojisi temel alınarak geliştirilen orta menzilli bir karadan havaya savunma sistemidir.

Kürt Peşmerge güçleri Haziran 2023'te Erbil'de düzenlenen bir törende (AFP)Kürt Peşmerge güçleri Haziran 2023'te Erbil'de düzenlenen bir törende (AFP)

Peşmerge silahları

Irak Savunma Bakanlığı, ABD yapımı obüslerin Peşmerge güçlerine teslim edilmesini savundu.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, “Peşmerge güçlerine tahsis edilen 105 mm'lik obüslerle ilgili olarak medyada ve sosyal medyada dolaşan haberlere cevaben, silahların alımının Savunma Bakanı İrfan el-Hayali döneminde sözleşmeye bağlandığını ve Savunma Bakanı Cuma Anad döneminde değiştirildiğini açıklığa kavuşturmak isteriz” denildi.

Bakanlığın açıklamasına göre, meblağlar mevcut hükümetin kurulmasından önce ödendi ve silahlar 20 Kasım 2023 tarihinde Umm Kasr Limanı’na ulaştı.

Silahlar Umm Kasr Limanı’na varışlarının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Peşmerge Bakanlığı’na teslim edilmemiş. Ardından Genelkurmay Başkanı tarafından bir nota verildikten ve gerekli tüm tedbirler alındıktan sonra bu işlem gerçekleştirilmiş.

Savunma Bakanlığı, ‘Peşmerge güçlerinin Irak'a sadakatinden şüphe duyulmayan ulusal bir güç olduğunu ve daha önce bahsi geçen silahlar konusunun yedi yıldan fazla bir süre önce gerçekleştiğini, silahların ancak bu konuda tüm tedbirler alındıktan sonra teslim edildiğini’ vurguladı.

Söz konusu mesele, özellikle Tekaddum Partisi lideri Muhammed el-Halbusi'nin silahların Erbil'e teslim edilmesi anlaşmasına itiraz etmesinin ardından büyük bir siyasi tartışmaya yol açtı.

Halbusi geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, “Bu tür silahlar, yetenek ve kapasitelerine sürekli ihtiyaç duyduğumuz Irak ordusunun tekelinde olmalıdır” dedi.

Ancak Halbusi kısa bir süre önce açıklamalarını tersine çevirerek, ‘bölgedeki mevcut siyasi liderliğin varlığı göz önüne alındığında, Peşmerge güçlerine teslim edilen ABD silahlarını kullanmaktan korkmadığını’ belirtti. Halbusi bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, “IKBY liderleri mantıklı hareket ediyor ama gelecek korkuları var” ifadesini kullandı.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre siyasi partiler, özellikle de Şii Koordinasyon Çerçevesi'ndeki güçler, Mustafa Kazımi'ninki de dahil olmak üzere önceki hükümetlerin silahları IKBY'ye teslim etmeyi reddettiğini belirterek, karara itiraz ettiler.

IKBY Peşmerge Bakanı Şoreş İsmail geçtiğimiz ağustos ayında, ABD Savunma Bakanlığı'nın Irak federal hükümetinin onayıyla Peşmerge güçlerine bir dizi ağır silah verdiğini açıkladı.