Arap Birliği'nden Lübnan’da reformların gerçekleştirilmesinin gerekliliği vurgusu

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, BM Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis ile bir araya geldi
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, BM Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis ile bir araya geldi
TT

Arap Birliği'nden Lübnan’da reformların gerçekleştirilmesinin gerekliliği vurgusu

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, BM Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis ile bir araya geldi
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, BM Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis ile bir araya geldi

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, birçok krizle karşı karşıya olan Lübnan’a verdikleri desteği duyurdu.
Arap Birliği Genel Sekreteri dün Arap Birliği Genel Merkezi’nde Birleşmiş Milletler Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis ile gerçekleştirdiği görüşmede, yeni hükümetin vaatlerini yerine getirerek gerekli ekonomik reformları gerçekleştirmesi ve Lübnan halkının taleplerini karşılaması gerektiğini vurguladı. Gayt görüşme sırasında Lübnan’ın uluslararası toplumun güvenini yeniden kazanarak, uluslararası yardımların ve yatırımların yolunu açmaya önem vermesi gerektiğini belirtti.
Arap Birliği’nden bir kaynak dün birlik tarafından yapılan açıklamada, toplantı sırasında yeni hükümetin kurulmasından bu yana Lübnan’daki önemli gelişmelerin ve ülkenin karşı karşıya kaldığı zorlukların ele alındığının bildirildiğini aktardı. Görüşmede ayrıca  Jan Kubis’in Lübnan’daki genel durumu değerlendirerek mali ve ekonomik krizi görüşme taleplerini de değerlendirdiği kaydedildi.
BM Lübnan Özel Koordinatörü Jan Kubis ayrıca Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri ile de bir araya geldi. Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ahmed Hafız, Şukri’nin görüşme sırasında ülkesinin, Lübnan’ın güvenlik ve istikrar konusunda yardıma istekli olduğunu, iki ülke halkları arasındaki tarihi bağlantılar ışığında Lübnan’ın ulusal çıkarlarının ve halkın isteklerinin karşılanmasının önemini vurguladığını söyledi. Hafız, Şukri’nin görüşmede Lübnan’ın bölgesel çatışmaların tehlikelerinden kaçınma konusunu da gündeme getirdiğini kaydetti.
Sözcü açıklamasında, BM yetkilisinin Lübnan arenasındaki son gelişmeleri gözden geçirdiğini belirterek Mısır’ın Lübnan’daki rolünü ve bölgedeki istikrarı koruma çabalarını takdir ettiğini dile getirdi. Ayrıca Kubis’in Kahire ile koordinasyon halinde istişarelere devam etmeyi istediği bilgisini verdi.



Şara: Devlet, azınlıkları korumaya ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya kararlıdır

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
TT

Şara: Devlet, azınlıkları korumaya ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya kararlıdır

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Süuveyda vilayetinde bir hafta içinde 700'den fazla kişinin ölümüne neden olan şiddet olaylarının ardından, devletin ülkedeki ‘azınlıkları koruma’ ve ‘hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutma’ konusundaki kararlılığını yineledi. Eş-Şara bugün Suriyelilere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Suriye devleti ülkedeki tüm azınlıkları ve mezhepleri korumaya kararlıdır ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya devam edecektir. Hiç kimse hesap vermekten kaçamayacak. İşlenen tüm suçları ve ihlalleri reddediyoruz... Adaletin sağlanmasının ve hukukun herkese uygulanmasının önemini vurguluyoruz.”

“Süveyda vilayetindeki son olaylar tehlikeli bir hal aldı” diyen Suriye Cumhurbaşkanı, “Suriye devleti durumu yatıştırmak için müdahale etmeseydi gruplar arasındaki şiddetli çatışmalar kontrolden çıkacaktı” ifadesini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre eş-Şara bugün yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Suriye devleti zor duruma rağmen durumu sakinleştirmeyi başardı. Ancak İsrail'in müdahalesi, güneyin ve Şam'daki hükümet kurumlarının bariz bir şekilde bombalanması sonucunda ülkeyi istikrarını tehdit eden tehlikeli bir aşamaya itti. Bu olaylar sonucunda ABD’li ve Arap arabulucular durumu yatıştırmak amacıyla devreye girdiler.”

Eş-Şara sözlerini şöyle sürdürdü: “Devlet bazı bölgeleri terk ederken, Süveyda'daki silahlı gruplar Bedevilere ve ailelerine karşı intikam saldırıları düzenlemeye başladı. İnsan hakları ihlallerinin eşlik ettiği bu intikam saldırıları, diğer kabilelerin Suveyda'daki Bedeviler üzerindeki kuşatmayı kırmak için bölgeye akın etmesine neden oldu.”

Eş-Şara, “Devlet, Suriye'nin kurtuluşundan sonra Süveyda'nın yanında durdu ve onu desteklemeye hevesliydi. Ancak bazı kişiler şehri ve ulusal istikrardaki rolünü kötüye kullandı. İçerideki bazı tarafların Süveyda'yı uluslararası çatışmalarda dış destek aracı olarak kullanması Suriyelilerin çıkarlarına hizmet etmiyor, aksine krizi daha da kötüleştiriyor” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanı, “İster Süveyda'nın içinden ister dışından olsun, işlenen tüm suçları ve ihlalleri reddediyor, adaleti sağlamanın ve hukuku uygulamanın önemini vurguluyoruz. Bu hassas noktada, aklın ve bilgeliğin sesinin galip gelmesine ve akıllı ve sağduyulu olanın önünün açılmasına ihtiyaç vardır. Gerçekler Suriye'nin bölünme, ayrılık ya da mezhepsel kışkırtma projeleri için bir deneme alanı olmadığını doğrulamaktadır” ifadelerini kullandı.

Eş-Şara, “Suriye devletinin gücü, halkının bütünlüğünden, bölgesel ve uluslararası ilişkilerinin gücünden ve ulusal çıkarlarının birbirine bağlılığından kaynaklanmaktadır” diyerek sözlerini noktaladı.