Mark Zuckerberg, Facebook çalışanlarına koltuk altını fönletiyormuş

Facebook CEO'su Mark Zuckerberg, 23 Mayıs 2018’de Paris’teki basın toplantısında konuşuyor (AFP)
Facebook CEO'su Mark Zuckerberg, 23 Mayıs 2018’de Paris’teki basın toplantısında konuşuyor (AFP)
TT

Mark Zuckerberg, Facebook çalışanlarına koltuk altını fönletiyormuş

Facebook CEO'su Mark Zuckerberg, 23 Mayıs 2018’de Paris’teki basın toplantısında konuşuyor (AFP)
Facebook CEO'su Mark Zuckerberg, 23 Mayıs 2018’de Paris’teki basın toplantısında konuşuyor (AFP)

Yeni yayımlanan bir kitap, Mark Zuckerberg'in büyük etkinlikler ve konuşmalar öncesi Facebook iletişim ekibinde koltuk altlarını fön makinesiyle kurutacak çalışanlara sahip olduğunu öne sürüyor.
Detay, Wired'dan Steven Levy'nin bu ay çıkacak olan ve Bloomberg'ten Austin Carr tarafından incelenen "Facebook: The Inside Story" isimli kitabında yer alıyor.
Carr inceleme yazısında, Facebook CEO'sunun kitaptaki bilgiler ışığında "toplumdaki imajı" tarafından nasıl tüketilmiş göründüğünden bahsediyor.
"Bir iletişim danışmanının, toplum önünde konuşma yapacak Zuckerberg'de anksiyete terlemesi oluşmaması için fön makinesiyle koltuk altını kuruttuğunun görüldüğü" belirtiliyor.
İddiaya göre Zuckerberg bu yöntemi, CEO'nun sahnede gergin ve terli görüldüğü yönünde basında çıkan haberler sonrasında benimsedi.
Business Insider, Zuckerberg'in 2010'da gazeteci Kara Swisher'le birlikte gerçekleştirdiği bir teknoloji organizasyonunda Facebook'un gizliliğinden bahsederken terli ve rahatsız göründüğünü belirtiyor.
Koltukaltına dair son iddiaların sorulduğu Facebook sözcüsü Liz Bourgeois, Business Insider'a yaptığı açıklamada "Doğruluğundan şüpheliyim. Yine de böyle bir şey varsa dahi iletişim ekibimizin talebiyle gerçekleşmiştir. Kaldı ki gri tişört giymiş herkesin bu durumu anlayacağından eminim" dedi.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, Levy'nin Facebook hakkındaki kitabı, sitenin büyüyen sayısal dünyada karşılaştığı sorunlardan da söz ederek, sosyal ağın günümüzdeki teknoloji holdingine nasıl dönüştüğüne dair kamuoyuna bir iç görüş sunmayı amaçlıyor.
Kitaptaki bilgilerin kaynağını, Levy'nin üç yıldır hem Zuckerberg hem de Facebook COO'su (Chief Operating Officer- Operasyon Direktörü) Sheryl Sandberg'e olan erişimi oluşturuyor. Ancak yazar her iki Facebook yöneticisini betimlerken lafını esirgememiş.
Carr'ın incelemesine göre kitapta Levy'nin Zuckerberg hakkındaki tasvirleri "toy dahi" ile "robotik hırsız baron" arasında gidip geliyor.
"Mikro yönetici" ve "kamuoyundaki imajına aşırı düşkün" olarak tasvir edilen Sandberg de sert eleştirilerden nasibini almış. Kitaba göre Sandberg manipülatif ve kendini nasıl sunduğuna dair hesaplar yapan biri. Hatta, "soruları yumuşatmak için gazeteciler önünde sahte gerginlikler" sergiliyor.
Twitter üzerinden yaptığı açıklamada COO'nun gergin numarası yaptığı iddalarına değinen sözcü Bourgeois, tüm gerginlik olaylarının gerçek olduğunu ifade etti:
Bildiğiniz gibi Sheryl'le bu hususlarda çok çalıştım, büyük mülakatlar öncesindeki gerginliğinde sahte hiçbir şey yok. Çoğu zaman bunu benden başka gören olmadı. Üç yılda sadece iki kez röportajı yapacak gazetecilere gergin olduğunu söylediğini hatırlıyorum, ikisinde de (kocası) Dave'in ölümüyle ilgili konuşmak üzereydi. Zorlu Facebook mülakatları öncesi gergin olduğu düzinelerce an var. Asla ama asla hiçbirinde bunun fark edilmesine izin vermedi.
Zuckerberg ve Sandberg yeni kitaba dair kamuoyuna açık bir yorumda bulunmadı. Facebook The Independent'ın görüş talebine cevap vermedi.



146 bin yıllık kafatası Denisova insanlarının yüzünü nihayet ortaya çıkardı

146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)
146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)
TT

146 bin yıllık kafatası Denisova insanlarının yüzünü nihayet ortaya çıkardı

146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)
146 bin yıllık kafatasında Denisova insanlarına ait protein ve DNA izleri bulundu (Qiaomei Fu)

Araştırmacılar ilk kez Denisova insanlarına ait tam bir kafatası keşfetti. Bulgular bu antik insanların nasıl göründüğünün nihayet anlaşılmasını sağlıyor.

2010 gibi yakın bir tarihte keşfedilen Denisova insanları, Neandertallerle birlikte Homo sapiens'in (modern insanlar) en yakın akrabası. Sibirya'daki Denisova isimli mağarada bir parmak kemiği yoluyla keşfedilen bu insan türü bilim dünyasını şoke etmişti. 

Aradan geçen zamanda paleontolog Dr. Qiaomei Fu ve diğer araştırmacılar, Denisova mağarasından çıkarılan diş ve kemik parçalarında, Tibet'teki bir mağara zemininde ve hatta bugün Asya ve Pasifik'te yaşayan insanlarda Denisova DNA'sının izlerini bulmaya devam etti.

Ancak hakkında hâlâ çok az şey bilinen bu türle ilgili gizemlerden biri de nasıl göründükleriydi. Dr. Fu ve ekip arkadaşları bu sorunun cevabını beklenmedik bir yerden, zorlu bir süreçle bulmayı başardı. 

Çin'in Harbin kentinde 1933'te bir işçi tarafından bulunan bir kafatası, yıllar sonra bilim insanları tarafından incelendiğinde en az 146 bin yıllık olduğu tespit edilmişti.

Paleoantropolog Dr. Qiang Ji ve ekip arkadaşları kafatasının düz yanakları ve geniş bir ağzı olan, çenesiz bir erkeğe ait olduğu sonucuna varmıştı. Devasa kafatası, büyük bir vücuda sahip olduğunu ve beyninin ortalama bir modern insanınkinden yaklaşık yüzde 7 daha büyük olduğunu gösteriyor.

Araştırmacılar bütün bu özelliklere dayanarak örneğin daha önce bilinmeyen bir insan türüne ait olduğu sonucuna varmış ve 2021'de ona Homo longi adını vermişti. Fosilin bulunduğu Kara Ejderha Nehri bölgesinden dolayı bu insan türü "Ejderha Adam" diye biliniyor.

Ancak kafatasının bir Denisova insanından kaldığından şüphelenen Dr. Fu, örneği tekrar inceleyerek DNA kalıntıları aradı. 

İlk denemelerinde DNA'ya rastlamayan araştırmacılar örneği proteinler aracılığıyla kimliklendirmeye çalıştı. DNA'dan daha dayanıklı olan proteinler genetik ipuçları sağlayabiliyor.

95 protein saptayan ekip, bunlardan bazılarının Denisova insanlarındaki varyantlar olduğunu belirledi. 

fgbhju
Yeni bulgular Denisova insanlarının görüntüsünün oluşturulmasını sağladı (Chuang Zhao)

Dr. Fu yine de DNA yoluyla bu bulguları desteklemek için kafatasındaki tek dişi incelemeye koyuldu. Öte yandan diş plağı çok dayanıklı bir materyal olmasına rağmen araştırmacılar bu örneklerde genellikle dişin sahibinin değil, bakterilerin DNA'sını bulur.

Ancak dikkatli bir inceleme sonucunda kafatasının bir Denisova insanına ait olduğunu kanıtlayan çok az miktarda DNA bulmayı başardılar. Dr. Fu "Yalnızca bilinen 7 Denisova insanında bulunan 27 gen varyantı içeriyor" diyerek ekliyor: 

Bunların hiçbiri modern insanlardan bulaşmış olamaz.

Çalışmada yer almayan çeşitli uzmanlar da Ejderha Adam'ın asılında Denisova insanı olduğuna katılıyor. Max Planck Enstitüsü'nden genetikçi Janet Kelso, "olağanüstü" dediği keşfi şöyle değerlendiriyor:

Harbin bireyinin DNA'sının sertleşmiş plak tabakasında, onun Denisova insanı olduğunu başarıyla belirleyebilecek kadar iyi korunması büyüleyici.

Bulguları hakemli dergiler Science ve Cell'de dün (18 Haziran) yayımlanan yeni çalışma, bu türün tanımlanmasından yıllar sonra görünüşleri hakkında fikir vermesi açısından büyük önem taşıyor.

Pekin'deki Omurgalı Paleontoloji ve Paleoantropoloji Enstitüsü'nden Dr. Fu "15 yılın ardından Denisova insanlarının yüzünü gördük" diyor: 

Bu gerçekten çok özel bir duygu, çok mutluyum.

Ancak paleontolog bunun tek bir popülasyonu temsil edebileceğini de belirtiyor. Ekip, Harbin kafatasının, fosilleri yaklaşık 200 bin yıl öncesine tarihlenen gruba ait olduğunu saptadı. Fakat yine Denisova mağarasında bulunan 66 bin yıllık parmak kemiği, başka bir soya aitti.

Dr. Fu bütün bu genetik çeşitlilikten dolayı Harbin kafatasının tipik bir Denisova insanı yüzü olduğunu kesin bir şekilde söyleyemiyor.

Yeni çalışma bu türün ismi hakkında tartışmaları da beraberinde getirdi. Bazı uzmanlar Denisova insanlarına artık Homo longi denmesi gerektiğini düşünürken, diğerleri pek emin değil. 

Paleoantropolog Chris Stringer "Homo longi, bu grup için uygun tür adı" derken, meslektaşı John Hawks, bu türün modern insanlarla çiftleşmiş olmasının, onları Neandertallerle birlikte Homo sapiens'in bir soyu haline getirdiğini savunuyor:

Bunların hepsinin Homo sapiens olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.

Independent Türkçe, National Geographic, New York Times, Science