​İdlib’in güneyinde rejim güçleri muhalifler arasındaki çatışmalar sürüyor

Yerinden edilmiş bir Suriyeli Dana sınır köyündeki camide kalıyor (AFP)
Yerinden edilmiş bir Suriyeli Dana sınır köyündeki camide kalıyor (AFP)
TT

​İdlib’in güneyinde rejim güçleri muhalifler arasındaki çatışmalar sürüyor

Yerinden edilmiş bir Suriyeli Dana sınır köyündeki camide kalıyor (AFP)
Yerinden edilmiş bir Suriyeli Dana sınır köyündeki camide kalıyor (AFP)

İdlib'in güney kırsalındaki el-Bara kasabasında Suriye rejim güçleri ile muhalifler arasındaki çatışmalar devam ediyor.
Suriye rejim güçlerinin el-Bara kasabasına yönelik saldırısında 5 Türk askeri yaralandı.  Yerel kaynaklara göre söz konusu saldırı, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait zırhlı araç ve tank taşıyan 65 araçlık konvoyun el-Bara’dan İdlib’in güney kırsalındaki İhsem kasabasına girdiği esnada gerçekleşti.
Kaynaklar, Rus savaş uçaklarının konvoyun hareket güzergahını hedef alması sonucu TSK’ya ait konvoyun çekildiği bilgisini de verdi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise İdlib'in doğu kırsalında rejime ait noktaların Türk kuvvetleri ve birlikte hareket ettiği Suriyeli muhalif güçlerin topçu atışına maruz kaldığını ve taraflar arasında çatışma yaşandığını bildirdi.
SOHR, Rus savaş uçaklarının İdlib’in güneyindeki Türkiye Türk yanlısı muhalif grupları hedef aldığını da belirtti.
Birkaç gün önce İdlib bölgesinde rejim güçleri tarafından atılan bomba sonucu bir asker şehit oldu.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB) saldırı sonrası bölgede tespit edilen 21 rejim hedefinin yoğun şekilde ateş altına alınarak gerekli karşılık verildiğini ve hedeflerin tahrip edildiğini açıkladı.
Şubat ayı başından bu yana İdlib'de şehit olan asker sayısı 16, yaralı ise 50'ye yükseldi.
Son zamanlarda TSK’nın girerek askeri gözlem noktası kurduğu İdlib’in güneyindeki Mastuma Kampı da birkaç gün önce hedef alındı.

Türkiye ve Rusya henüz fikir birliğine varamadı
İdlib’deki durum hakkında Türkiye ve Rusya arasındaki anlaşmazlık artıyor.
Türk ve Rus heyetler arasında son iki haftadır süren, Rusya ve İran'ın desteğiyle rejim güçlerinin saldırısına maruz kalan İdlib konulu müzakerelerde taraflar için tatmin edici bir sonuca ulaşılamadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, rejim güçlerine son zamanlarda Halep-Lazkiye (M4) ve Halep-Şam (M5) karayolları üzerindeki Serakib, Han Şeyhun ve Maarat el-Numan gibi şehirlerde kontrolü sağlamak için İdlib ve Halep kırsalında ilerledikleri alanlardan çekilmeleri için Şubat ayı sonuna kadar süre verdi. Rejim güçlerinin gözlem noktalarından çekilmemesi halinde ise askeri harekat başlatabileceği konusunda uyardı.
Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in 5 Mart’ta İstanbul’da yapılacak olan dörtlü zirvede bir araya geleceklerinin açıklanmasına rağmen, TSK olası bir askeri harekata ilişkin hazırlıkları sürdürüyor.

ÖSO Komutanı’ndan sahaya ilişkin
İdlib kırsalında, rejim güçleri ve muhalif gruplar arasında dün sınırlı çatışmalar yaşandı.
Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) Komutanı Tuğgeneral Fatih Hasun, savaş uçaklarının İdlib’in güney kırsalındaki Zaviye Dağı’ndaki Josef köyüne yönelik füzeli saldırılara ek olarak, İdlib’in güney ve doğu kırsalındaki Erbain Dağı, Sermin ve Kminas bölgelerinin Cumartesi gününden beri vurulduğunu bildirdi.
DPA’ya demeç veren Tuğgeneral Hasun, rejim güçlerinin Pazar sabahı yaptığı İdlib’in güney kırsalındaki Şeyh Dames bölgesindeki sızma girişimini püskürttüklerini dile getirdi
Hasun açıklamasına şu ifadelerle devam etti:
“Bugün (dün) bütün cephelerde sınırlı olmasına rağmen bombardıman ve çatışmalara tanıklık ediliyor. Rejim kuvvetleri, İdlib'in doğu kırsalındaki Kafr Nabl şehrini ve Hass kasabasını vurdu. Muhalif güçler de rejimin saldırıları gerçekleştirdiği noktaları hedef aldı. Rejim güçleri Türk askeri konvoyunun geçtiği esnada, Zaviye Dağı’ndaki el-Bara ve İhsam’ı da vurdu.”
Tuğgeneral Hasun, Halep’in batı kırsalında topçu atışıyla hedef alınan rejim güçlerine bağlı 10 unsurun yaralandığını da sözlerine ekledi.

Saha komutanından yorum
Rejim güçleriyle savaşan bir saha komutanı ise “Türk ordusu, rejimin Halep-Lazkiye yolunda ilerlemesi ve kontrol etmesini önlemek amacıyla askeri üs kurmak için İdlib’in güneydoğu kırsalındaki Kafr Nabl şehrine büyük askeri takviyeler gönderdi. Kafr Nabl şehrindeki muhalif gruplar ve Türk kuvvetleri rejime ait noktaları hedef aldı. Rejim de karşılık verdi” dedi.

Rejim HTŞ’yi hedef aldı
Suriye resmi haber ajansı SANA ise rejim güçlerinin, Heyetu Tahriru’ş Şam (HTŞ) ve ona bağlı terörist grupların İdlib’in güney kırsalındaki Kafr Nabl, Fatira ve Maar Zeyta köylerindeki
hareketlerini izlediğini bildirdi. Haberde, rejimin top ve füzelerle karşılık vermesi sonucu teröristlerin ikmal yollarının kesilerek kendilerine ait hücre ve barınakların imha edildiği bilgisi de verildi.



Hamas, İsrail medyasına konuştu: “Filistin devleti kurulursa silah bırakırız”

İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)
İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)
TT

Hamas, İsrail medyasına konuştu: “Filistin devleti kurulursa silah bırakırız”

İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)
İsrail'in 70 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü savaşta Hamas, Gazze Şeridi'nin neredeyse yarısını hâlâ kontrol ediyor (AP)

Hamas, ateşkesin ikinci aşamasına geçilmesini desteklediklerini ve silah bırakmaya açık olduklarını duyurdu.

Adının paylaşılmaması şartıyla Times of Israel'e konuşan Hamas yetkilisi, Filistin devletinin kurulmasını sağlayacak müzakerelerin başlatılması halinde silah bırakacaklarını söylüyor:

Bu zorla veya ültimatomlarla yapılamaz. İsrail iki yıl boyunca Hamas'ı silahsızlandırmak için tüm askeri gücünü kullandı ama işe yaramadı. Silah bırakma meselesi siyasi bir sorunla bağlantılıdır ve bu nedenle siyasi bir çözüm gerektirir.

Yetkili, Filistinlilerin 78 yıllık İsrail işgaline karşı silahlı mücadele hakkının olduğunu belirterek, 1967 sınırlarının esas alınacağı bir Filistin devleti kurulması taleplerini yineliyor.

Gazze savaşının sonlandırılması için ABD öncülüğünde hazırlanan 20 maddelik barış planı 10 Ekim'de devreye girmişti. Anlaşmanın garantörleri arasında Türkiye, Mısır ve Katar var.

Plan kapsamında Hamas'ın silah bırakması ve Gazze'nin geleceğinde söz sahibi olmaması isteniyor. Bunun yerine Gazze Şeridi'nin yönetiminin Filistinlilerin yer alacağı bir teknokratlar komitesine geçici olarak devredilmesi planlanıyor. ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlık edeceği Barış Kurulu'na ek olarak bölgeye Uluslararası İstikrar Gücü (ISF) konuşlandırılması öngörülüyor.

Anlaşmanın ilk aşamasında Hamas ve İsrail arasında rehine takası gerçekleştirilmişti. Ayrıca İsrail askerleri belirlenen "sarı hatta" geri çekilmişti. Haberde, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin yüzde 53'ünü kontrol ettiği belirtiliyor.

İsrail, Hamas'ın elindeki 28 rehinenin hepsini teslim etmeden ikinci aşamaya geçilmeyeceğini duyurmuştu. Filistinli örgüt şimdiye dek 27 rehineyi İsrail'e gönderdi. Ancak 7 Ekim saldırısında öldürülen İsrailli polis memuru Ran Gvili'nin naaşı hâlâ Gazze'de. Hamas yetkilisi, cesedin yerini bulmak için çalışmaların sürdüğünü söylüyor.

İkinci aşama kapsamında Barış Kurulu üyelerinin belirlenmesi ve Gazze'ye güvenlik gücü konuşlandırılması hedefleniyor. Bu aşamaya geçiş için Hamas'ın silah bırakmayı kabul etmesi gerekli. Bunun ardından İsrail askerleri daha gerideki bir hatta çekilecek.

Trump ikinci aşamaya "çok yakında geçileceğini" söylemiş fakat bir takvim açıklamamıştı. Ocak itibarıyla Gazze'ye ISF askerlerinin gönderilmesi planlanıyor.

Hamas yetkilisi, 7 Ekim 2023'te düzenlenen Aksa Tufanı'nda esir alınan kişileri ilk etapta operasyondan kısa süre sonra bırakmayı düşündüklerini söylüyor.

Ancak İsrail'in saldırıları durdurmaması ve arabulucular tarafından savaşın sonlandırılacağına dair garantiler sunulmaması nedeniyle bu plandan vazgeçtiklerini ifade ediyor.

ABD Başkanı Donald Trump'ın öncülüğünde hazırlanan plana göre ISF, Hamas'ın silahsızlandırılmasında da rol oynayacak.

Öte yandan Hamas yetkilisi, ISF kontrolündeki böyle bir sürece yanaşmayacaklarını belirterek, güvenlik gücü askerlerinin Gazze'de İsrail ordusuyla Filistin halkı arasında "tampon bölge" görevi görmesi gerektiğini savunuyor.

Ayrıca silahsızlanma karşılığında İsrail ordusunun tamamen Gazze'den çekilmesini talep ettiklerini aktarıyor.

7 Ekim 2023'te düzenlenen Aksa Tufanı'nın sonuçlarından pişmanlık duymadıklarını söyleyen Hamas yetkilisi, dünya kamuoyunun İsrail'in gerçek yüzünü görmesini sağladıklarını vurguluyor:

Tarihi değiştirmeyi başardık. Dünya gözlerini açtı, Filistinlilerin yaşadıklarını ve İsrail'in ne suçlar işlediğini gördü.

IDF ve Yahudi yerleşimciler işbirliği yapıyor

Diğer yandan İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF), Batı Şeria'daki Yahudi yerleşimcilerle aktif işbirliği yaptığı aktarılıyor.

İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın hazırladığı Zman Emet (Gerçek Zamanlı) programına katılan Tuğgeneral Avi Bluth, ISF'nin "sınır bölgelerinde çiftlikler kurmaları için yerleşimcilerle tam işbirliği içinde hareket ettiğini" söyledi.

Bluth, bu işbirliğinin özellikle geçen yıl temmuzda hızlandırıldığını belirtti.

Independent Türkçe, Times of Israel, Haaretz


Muhammed bin Salman ve eş-Şara Suriye ekonomisini canlandırma çabalarını görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)
TT

Muhammed bin Salman ve eş-Şara Suriye ekonomisini canlandırma çabalarını görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman, geçen şubat ayında Riyad'da Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'yı kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman bin Abdulaziz, dün Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'dan telefon aldı.

Prens Muhammed bin Salman ve Ahmed eş -Şara, Suudi Arabistan ve Suriye arasındaki ikili ilişkilerin çeşitli yönlerini ve bu ilişkileri bir dizi alanda güçlendirme fırsatlarını gözden geçirdiler.

İki taraf ayrıca ortak ilgi alanlarına giren konuları ve Suriye'de güvenlik ve istikrarın pekiştirilmesi ile ekonomik toparlanmanın sağlanması çabalarını görüştü.


Suriye’de sivillerin üzerine varil bombası atılmasını öneren komitenin üyesi olan bir pilot tutuklandı

Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Suriye’de sivillerin üzerine varil bombası atılmasını öneren komitenin üyesi olan bir pilot tutuklandı

Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye’de sivillere karşı varil bombası kullanılmasına karışan isimlerden Tuğgeneral Faik Miyase (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Lazkiye'deki iç güvenlik güçleri, Suriye’deki devrimin başlangıcında savunmasız Suriye halkına karşı varil bombalarının kullanılmasını öneren eski rejimin askeri komitesinin üyesi olan Tuğgeneral Faik Eyub Miyase’yi tutukladı.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), Lazkiye İç Güvenlik Komutanı Albay Abdulaziz el-Ahmed, Haffah bölgesindeki İç Güvenlik Müdürlüğü birimlerinin Terörle Mücadele Şubesi ile iş birliği içinde özel bir güvenlik operasyonu gerçekleştirdiğini söylediğini ve birkaç gün süren dikkatli izleme ve takip sonucunda, Lazkiye kırsalındaki Lukmani köyünden pilot Tuğgeneral Faik Eyub Miyase’nin tutuklandığını aktardı.

Albay Ahmed, Miyase'nin askeri rütbelerde yükseldiğini, teğmen pilot rütbesiyle mezun olduğunu ve 1982 yılında Hama Askeri Havaalanı’nda çalıştığını belirtti. Suriye devriminin başlangıcında Taftanaz Askeri Havaalanı'ndaki 63. Tugay'ın komutanlığına atanan Miyase, İdlib kırsalındaki Mestuma’daki hava ve kara harekât odalarıyla birlikte hedefleri belirlemekle görevlendirildi, böylece tüm bu noktalar daha sonra helikopterler tarafından hedef alınabilecekti.

Suriye rejimi tarafından Suriye'nin güneyinde bulunan Dera kentindeki İnhil beldesine atılan varil bombası (Arşiv - Reuters)Suriye rejimi tarafından Suriye'nin güneyinde bulunan Dera kentindeki İnhil beldesine atılan varil bombası (Arşiv - Reuters)

Miyase, ön soruşturmalar sırasında, devrimin başlangıcında varil bombalarının kullanılmasını öneren askeri komitenin üyesi olduğunu itiraf etti. Ayrıca, çeşitli illerde varil bombaları ve deniz mayınlarıyla hedef alınacak yerlerin belirlenmesinden de sorumluydu.

Lazkiye iç güvenlik komutanı, masumların kanıyla lekelenmiş her suçluyu adalete teslim etmek ve yasalar uyarınca hesap vermelerini sağlamak için her türlü çabayı göstereceğine dair taahhüdünü teyit etti.

Bu operasyon, İçişleri Bakanlığı ve ilgili makamların, geçiş dönemi adaletinin uygulanması, mağdurların ve ailelerinin haklarının güvence altına alınması ve hiçbir suçlunun hesap vermekten kaçmaması ilkeleri temelinde, Suriye halkına karşı işlenen suçlara ve ihlallere karışan eski rejimin simalarının peşine düşme ve hesap sorma çabaları çerçevesinde gerçekleşti.