​Çin Devlet Başkanı, Kovid-19’un 1949'dan bu yana yaşanan en ciddi sağlık krizi olduğunu duyurdu

Karantinaya alınan Güney Kore’nin Daegu bölgesinde görevli iki sağlık çalışanı. (AFP)
Karantinaya alınan Güney Kore’nin Daegu bölgesinde görevli iki sağlık çalışanı. (AFP)
TT

​Çin Devlet Başkanı, Kovid-19’un 1949'dan bu yana yaşanan en ciddi sağlık krizi olduğunu duyurdu

Karantinaya alınan Güney Kore’nin Daegu bölgesinde görevli iki sağlık çalışanı. (AFP)
Karantinaya alınan Güney Kore’nin Daegu bölgesinde görevli iki sağlık çalışanı. (AFP)

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping dün, koronavirüsün 1949'da Komünist rejimin kurulmasından bu yana ülkenin karşı karşıya kaldığı en ciddi sağlık krizi olduğunu belirttiği açıklamasında salgın ile mücadelede eksikler olduğunu kabul etti.
Şi Cinping, devlet televizyonunda yer alan konuşmasında virüs ile mücadelede sırasında ortaya çıkan bariz boşluklardan ders alınması gerektiğini vurguladı. 
AFP’nin haberine göre Çinli lider, ölü sayısının 2 bin 442’ye yükselmesi, vaka sayısının ise 76 bin 936’ya ulaşmasına neden olan salgının büyük bir kriz olduğuna dikkat çekti.
Komünist rejim, aralık ayında patlak veren koronavirüse karşı önlem almada geç kalındığı iddiasıyla son haftalarda yoğun bir şekilde eleştirilmişti. 
Çin, 2002-2003 yılları arasında Hong Kong da dâhil ülkede yaklaşık 650 kişinin ölümüne neden olan SARS salgının da çıkış noktasıydı.
Şi, SARS ile karşılaştırıldığında koronavirüs salgınının önlenmesi ve kontrolü açısından daha zor göründüğünü ifade etti.
Pekin hükümeti, virüsün yayılmasını önlemek için bir ay önce salgının patlak verdiği 11 milyonluk Wuhan şehrini tamamen karantina altına almıştı.
Salgının kaçınılmaz olarak ekonomi ve toplum üzerinde güçlü bir etkisi olacağını kabul eden Şi, virüsün sonuçlarının kısa vadeli ve kontrol edilebilir olacağının altını çizdi.
Güney Kore ve Japonya da virüsün yayılması nedeniyle sorunlar yaşıyor. Seul yönetimi, çoğu Hristiyan gruplardan olmak üzere 602 vakanın teşhis edilmesinin ardından alarm seviyesini en üst düzeye çıkardı. Japonya Sağlık Bakanı da Diamond Princess gemisinde yaşanan krizin yanlış idare edilmesinden dolayı özür diledi.
AFP’nin haberine göre Seul’da dün vaka sayısı 169’aölü sayısı da üç kişi daha artarak beşe çıktı. Zirâ Güney Kore, Çin’in ardından salgının en fazla yayıldığı ikinci ülke konumunda.
Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in, bir hükümet toplantısı sırasında yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Kovid-19 salgını şu an bir dönüm noktasındadır. Önümüzdeki birkaç gün belirleyici olacaktır. Hükümet, salgınla mücadele amaçlı tedbirleri güçlendirmek için uzmanların önerileri doğrultusunda alarm seviyesini en üst düzeye çıkaracak.”
Güney Kore Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezi (KCDC), 169 yeni vaka arasında Daegu’daki bir kilise cemaatinden 95 kişinin bulunduğunu duyurdu.
Virüs, şubat ayı başlarında 61 yaşındaki bir kadına bulaşmasının ardından Daegu'da 4 kilse görevlisine sıçramıştı.
KCDC Başkanı Jung Eun-kyeong’un açıklamalarına göre kilisenin yaklaşık 9 bin 300 üyesi karantina altına alındı ya da evlerinden çıkmaları yasaklandı. Yaklaşık bin 240’ında da virüs semptomları görüldü.
Söz konusu kilise dün artan endişelerin ardından özür diledi. Durumun hızlı bir şekilde kontrol altına alınması için sağlık görevlileriyle birlikte çalışılacağı kaydedildi.
Daegu Belediye Başkanı, bölgedeki vaka sayısının dün 247’ye çıktığını, yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki Cheongdo’da bir hastanede ise virüs nedeniyle bir ölüm meydana geldiğini söyledi.
Yaklaşık 2 buçuk milyon nüfuslu Daegu'daki durumu “ulusal kriz” olarak niteleyen Güney Kore Devlet Başkanı, tıbbi ekipmanların ve personelin sağlanması konusunda “tam destek” verileceğini vurguladı. Yetkililer de Daegu ve Cheong’un “özel bakım bölgeleri” olduğunu bildirdi.
Ülkedeki vakalardan 18’inin İsrail’i ziyaret ettiği, aralarından birinin de virüse seyahat öncesinde yakalandığı belirtildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, birçok ülke gibi Güney Kore'ye seyahat edenler için uyarı seviyesini artırdı. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, “yaşça büyük vatandaşların, aciliyet dışındaki yolculuklarını ertelemeleri” çağrısında bulundu. İngiltere de vatandaşlarına “zorunlu nedenler dışında Daegu ve Chengdu'ya gitmemeleri” tavsiyesinde bulundu.
Diğer yandan Japonya Sağlık Bakanlığı, koronavirüs nedeniyle iki hafta karantina altında tutulan Diamond Princess gemisindeki üçüncü bir yolcunun daha öldüğünü duyurdu. Japonya, Diamond Princess’de yayılan salgına dair gerekenlerin yapılmadığına yönelik eleştirilerle karşı karşıya. Gemiden tahliye edilen en az 20 yabancıya dün ülkelerine döndükten sonra virüs teşhisi konduğu doğrulandı.
Japonya Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, daha önce karantina altındaki gemiden tahliye edilerek hastanede tedavi altına alınan 80'li yaşlarda bir erkek hastanın öldüğü, belirtildi.
Sağlıklı oldukları tespit edilen bin yolcu geçen hafta gemiden tahliye edilmişti.
Söz konusu kişilerden 60’lı yaşlarındaki bir kadın, çarşamba günü gemiden ayrılarak Tokyo’nun kuzeyindeki Tochigi’ye gitmek üzere trene binmişti. AFP’nin haberine göre daha sonra ateşlenen kadında cumartesi günü virüs tespit edildi. Sağlık Bakanlığı da karantina döneminde bazı yolcuların kontrol edilmeden serbest bırakıldığını doğruladı. 



Trump: İran ile görüşmeler için bir tarih belirledik… Umarım başka bir saldırı yapmak zorunda kalmayız

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. (AP)
TT

Trump: İran ile görüşmeler için bir tarih belirledik… Umarım başka bir saldırı yapmak zorunda kalmayız

ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. (AP)
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Beyaz Saray'da bir araya geldi. (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, “İran'a yeni bir saldırı düzenlemek zorunda kalmamayı” umduğunu söyledi ve İsrail ile İran arasındaki savaşın sona ermesini beklediğini ifade etti.

Trump dün İranlı yetkililerin İran'ın nükleer programı konusunda görüşmeler yapmak üzere ABD ile temasa geçtiklerini belirtti. Görüşmeler geçtiğimiz nisan ayında başlamış, ancak İsrail'in geçen ay İran’a yönelik askeri operasyonlara başlamasının ardından durmuştu.

Trump gazetecilere verdiği demeçte, “İran ile görüşmeler için bir tarih belirledik. Onlar da konuşmak istiyorlar” dedi. Trump geçen hafta görüşmelerin yakında yeniden başlayacağını söylemişti.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardığına göre masada Trump'ın yanında oturan Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff görüşmenin yakında, muhtemelen bir hafta içinde gerçekleşeceğini belirtti, ancak Tahran henüz ABD ile görüşmelere yeniden başlamayı kabul ettiğini teyit etmedi.

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan dün yayınlanan bir röportajında, ABD hava saldırılarının ülkesinin nükleer tesislerinde büyük hasara yol açtığını ve İranlı yetkililerin hasarın boyutunu değerlendirmek için henüz tesislere ulaşamadığını ifade etti.

Pezeşkiyan, ABD'li yayıncı Tucker Carlson'a verdiği röportajda, İran'ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile iş birliğini sürdürmeye istekli olduğunu, ancak şimdilik uluslararası denetçilerin nükleer tesislere sınırsız erişimine izin veremeyeceğini bildirdi.

Pezeşkiyan, “Bu tür bir denetime hazırız. Ancak ne yazık ki ABD'nin nükleer merkezlerimize ve tesislerimize yönelik yasadışı saldırıları sonucunda buralardaki birçok ekipman ve tesis ciddi şekilde zarar gördü” ifadelerini kullandı.