Suriye rejimi İdlib kırsalında Türkiye’ye ait gözlem noktasının yakınlarını hedef aldı
İdlib'de daha önce meydana gelen hava saldırısı nedeniyle yükselen dumanlar (AFP)
Beyrut/Şarku’l Avsat
TT
TT
Suriye rejimi İdlib kırsalında Türkiye’ye ait gözlem noktasının yakınlarını hedef aldı
İdlib'de daha önce meydana gelen hava saldırısı nedeniyle yükselen dumanlar (AFP)
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Suriye rejimine ait savaş uçaklarının, İdlib’in güney kırsalındaki Kansafra’da bulunan Türkiye’ye ait gözlem noktası yakınlarına hava saldırısında bulunduğunu öne sürdü.
SOHR, İdlib’in güney kırsalındaki Zaviye Dağı’nda yer alan Kansafra’da meydana gelen saldırıda can kaybı olup olmadığına ilişkin herhangi bir bilgi vermedi.
SOHR’un resmi internet sitesi üzerinden yapılan açıklamada, Türk kuvvetlerinin bu saldırının ardından İdlib’in doğu ve güney kırsalında bulunan rejim noktalarına yoğun füze saldırısı düzenlediği bildirildi.
Öte yandan, Rus savaş uçakları ve rejim güçleri, Zaviye Dağı ve Kafr Nabl bölgelerine yönelik yoğun hava saldırılarını sürdürüyor. SOHR, Rus savaş uçaklarının Zaviye Dağı’ndaki Kevkebe ve Fatira beldelerine düzenlediği hava saldırıları sonucu 5 sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Bölgede birkaç eksende, radikal gruplar ve rejim güçleri arasındaki çatışmalar da sürüyor. Rejim güçleri ise bölgede ilerleme kaydederek, kontrol ettiği alanları her geçen gün genişletiyor.
Böylelikle, geçtiğimiz ay askeri operasyonun başlamasından bu yana rejim güçlerinin İdlib bölgesinde kontrol ettiği alanların sayısı 111'e yükselmiş oldu.
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’in, ülkede muhalif grupların son kalesi olan İdlib’i kontrol altına almak için saldırılarını artırmasının ardından Türkiye, geçtiğimiz haftalarda İdlib'e çok sayıda asker gönderdi.
Esed’in İdlib’e yönelik saldırıları, yaklaşık bir milyon Suriyelinin Türkiye sınırlarına kaçmasına neden oldu.
Husiler, Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Abdulkerim el-Gamari'nin öldürüldüğünü duyurdu, (EPA)
Reuters'ın haberine göre, Yemen'deki Husi isyancıları, Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Abdulkerim el-Gamari'nin öldürüldüğünü duyurdu, ancak daha fazla ayrıntı vermedi.
Husi Genelkurmay Başkanı Muhammed el Gamari (X)
Suriye'de askeri otobüste meydana gelen patlamada 4 asker şehit oldu, 9 asker yaralandıhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5197922-suriyede-askeri-otob%C3%BCste-meydana-gelen-patlamada-4-asker-%C5%9Fehit-oldu-9-asker
Suriye'de askeri otobüste meydana gelen patlamada 4 asker şehit oldu, 9 asker yaralandı
Suriye askerleri (Arşiv- SANA- AFP)
Suriye medyası bugün, Deyrizor'un doğu kırsalında Savunma Bakanlığı'na ait bir otobüse tuzaklanan patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu 4 askerin öldüğünü, 9 askerin de yaralandığını bildirdi.
Haleb Today TV, patlamanın Deyrizor ve El-Meyadin şehirlerini birbirine bağlayan yolda meydana geldiğini bildirdi. Olayla ilgili daha fazla ayrıntı verilmedi.
Tetteh'in Libya kriziyle ilgili brifingi siyasi bölünmeleri yeniden gündeme getirdihttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5197899-tettehin-libya-kriziyle-ilgili-brifingi-siyasi-b%C3%B6l%C3%BCnmeleri-yeniden-g%C3%BCndeme
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Libya Özel Temsilcisi Hanna Tetteh, BM Güvenlik Konseyi'ne video konferans yoluyla brifing verdi. (UNSMIL)
Tetteh'in Libya kriziyle ilgili brifingi siyasi bölünmeleri yeniden gündeme getirdi
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Libya Özel Temsilcisi Hanna Tetteh, BM Güvenlik Konseyi'ne video konferans yoluyla brifing verdi. (UNSMIL)
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Libya Özel Temsilcisi ve Libya'daki BM Destek Misyonu (UNSMIL) Başkanı Hanna Tetteh, BM Güvenlik Konseyi'ne verdiği brifingde, süreci engelleyenlere alışılmadık bir şekilde uyarıda bulunup, Libyalılar arasındaki bölünmeleri yeniden gündeme getirdi. Tetteh ilk kez, Temsilciler Meclisi (TM) ve Devlet Yüksek Konseyi'nin (DYK) BM yol haritasının ilk adımlarını uygulamaması halinde ‘alternatif bir yaklaşım’ benimseneceğini ima etti.
Libyalı siyasetçiler ve analistler, BM Libya Özel Temsilcisi’nin BM Güvenlik Konseyi'ne verdiği brifing üzerine Libya'nın batısı ve doğusu arasındaki çatışmanın iki tarafı arasında mevcut bölünmenin, sadece anlık siyasi tepkilerle sınırlı olmadığını, Libya'daki gergin durumu çevreleyen uluslararası ve bölgesel dengeler ışığında, nüfuz ve meşruiyet mücadelesi olduğunu düşünüyorlar.
Trablus'ta Libya Devlet Yüksek Konseyi (DYK) ve Temsilciler Meclisi (TM) temsilcileri arasında yapılan toplantıdan (Devlet Yüksek Konseyi)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Tetteh'in brifingini memnuniyetle karşılarken, resmi tutumlarda bölünme açıkça görülüyordu. BM ile koordinasyon içinde çalışmaya kararlı olduğunu vurgulayan Menfi, bütçenin birleştirilmesi, istikrarın sağlanması ve yolsuzlukla mücadele çağrısında bulundu. Öte yandan, Trablus'taki Ulusal Birlik Hükümeti'nin (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, bu yazının yazıldığı sırada henüz bir yanıt vermemişti.
Buna karşılık, TM tarafından atanan hükümetin başkanı Usame Hammad, Tetteh’e ‘BM'nin yetkisini aştığı ve egemen kurumlara müdahale ettiği’ suçlamasıyla şiddetli bir saldırı başlattı ve ‘Libya'nın egemenliğini korumak’ için diplomatik önlemler alacağına söz verdi.
Bu olay, biri Dibeybe'nin liderliğindeki batı Libya'da, diğeri Hammad'ın liderliğindeki doğu ve güneyin bir kısmını kontrol eden iki hükümet arasında siyasi bölünmeden mustarip bir ülkede meydana geldi.
Çelişkili pozisyonlar
Libyalı siyasi analist Husam Feniş, Tetteh'in brifingindeki açıklamalarıyla ilgili bu bölünmeyi, ‘her bir yerel tarafı çevreleyen uluslararası ve bölgesel kesişim noktaları ve ortaya çıkan uluslararası ve bölgesel siyasi denklemdeki fırsatlarıyla bağlantılı pozisyonlardaki çelişki’ olarak nitelendirdi.
Şarku’l Avsat'a konuşan Feniş şu ifadeleri kullandı: “Hammad'ın hükümeti, etkisini sürdürmek isteyen aktif bir tarafın siyasi cephesini temsil ediyor. Öte yandan Muhammed el-Menfi, Trablus'taki gerginliği kontrol altına alma rolünü kullanarak uluslararası toplumu kazanmak isteyen bağımsız bir taraf olarak kendini göstermeye çalışıyor.”
Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdulhamid Dibeybe (Dibeybe'nin ofisi)
Libyalı siyaset araştırmacısı Halid el-Hicazi'ye göre bu anlaşmazlık, TM ile DYK arasında ‘hesaplı bölünme yönetimi’ olarak bilinen sürecin bir parçası olabilir. El-Hicazi, Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, her iki tarafın da ‘siyasi kazanımlarını kaybetme korkusuyla statükoyu korumaya çalıştığını’ söyledi. El-Hicazi, son birkaç ay içinde Washington'un önderliğinde iki taraf arasında yapılan önceki toplantıları örnek gösterdi.
Bu arada politikacılar, bu bölünmenin BM Libya Özel Temsilcisi’nin ‘teşvikten baskıya’ kademeli geçişinin doğal bir sonucu olduğuna inanıyor ve ‘BM'nin yol haritasını dayatmak için acil müdahalesini’ bekliyorlar. Bu görüş, eski cumhurbaşkanı adayı Fadıl el-Emin'e ait olup, ‘Libya'nın daha fazla erteleme veya engellemeye tahammülü yok’ uyarısına ve ‘başka bir yaklaşım’ izleyeceği tehdidine dayanıyor.
BM'nin bu uyarısı, BM tarafından oluşturulan Libyalı uzmanlar komitesinin daha önce önerdiği seçeneklerden birini akla getiriyor. Bu seçenek, mevcut kurumların feshedilmesini, yeni bir yürütme organı atamak için bir diyalog forumu toplanmasını ve ulusal seçimler için geçici anayasa ve seçim yasalarını onaylamak üzere 60 üyeli bir anayasa meclisi seçilmesini öngörüyor.
Güvenin yeniden tesis edilmesi çabası
İhtiyatlı bir üslup kullanmasına rağmen Tetteh brifinginde diplomatik dengeyi koruyarak, Libya liderlerine önümüzdeki ay içinde ‘yol haritasının’ ilk adımlarının uygulanmasını hızlandırmaları çağrısında bulundu. Siyasi sürece olan güvenin yeniden tesis edilmesi çabası olarak anlaşılan bu çağrıda, uzmanlar komitesinin onlarla yapıcı bir iş birliği içinde olmaya hazır olduğunu vurguladı.
Bu, iki konseyin üyeleri arasında egemenlik pozisyonlarının dağılımı konusunda devam eden istişarelerle aynı zamana denk geliyor. Aktivist Enes ez-Zeydani'ye göre siyasi aktörler arasında önemli bir ilerleme kaydedilemedi ve aktivistler bu aktörleri ‘iktidara ve paraya sarılmış’ olarak görüyor.
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Başkomutanı Mareşal Halife Hafter (LUO)
Bu noktada, analist es-Senusi İsmail, uzmanlar komitesinin ‘yeni bir geçiş sürecine zemin hazırlamasını’ bekliyor. İsmail bu sürecin, TM ve DYK’nin derhal feshedilmesini hedeflemediğini, ancak ‘birleşik bir hükümetin kurulması ve kurumların birleştirilmesini, mali çöküşün önlenmesi ve uluslararası güvenin yeniden kazanılmasıyla ilişkilendirdiğini’ belirtiyor.
Araştırmacı Muhammed el-Emin, Tetteh'in ‘uyarı ve umut arasında bir denge kurmaya çalıştığını, ancak aynı zamanda Libya'daki çıkmazın derinliğini ortaya koyduğunu’ düşünüyor. El-Emin, Tetteh'in ‘liderlerin eylemlerinin sözleriyle uyuşmadığı’ şeklindeki ifadesinin uluslararası toplumun hayal kırıklığını yansıttığını ve ‘iktidar sistemindeki yapısal bir kusuru’ ortaya çıkardığını düşünüyor.
BM yol haritası üç aşamaya dayanıyor: Libya Yüksek Seçim Komisyonu'nun yeniden yapılandırılması, yeni bir hükümet aracılığıyla kurumların birleştirilmesi ve kapsamlı bir ulusal diyalogun düzenlenmesi.
Ancak yol haritası konusundaki bölünme, Tetteh'in brifingini siyasi ivmeyi yeniden kazanmak için bir fırsat olarak görenler ile bunu uluslararası gözetim altında yeni bir geçiş aşamasının başlangıcı olarak görenler arasında, Libya'daki tarafların iktidarın geleceğine ilişkin vizyonlarındaki temel farkı yansıtıyor gibi görünüyor.
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة