Arap Birliği zirvesi neden ertelendi? Sebep korona mı Esed mi?

Cezayir, Arap Birliği zirvesinde Suriye meselesi gibi konularda önemli kararlar alınmasını istiyor (AFP)
Cezayir, Arap Birliği zirvesinde Suriye meselesi gibi konularda önemli kararlar alınmasını istiyor (AFP)
TT

Arap Birliği zirvesi neden ertelendi? Sebep korona mı Esed mi?

Cezayir, Arap Birliği zirvesinde Suriye meselesi gibi konularda önemli kararlar alınmasını istiyor (AFP)
Cezayir, Arap Birliği zirvesinde Suriye meselesi gibi konularda önemli kararlar alınmasını istiyor (AFP)

Ali Yahya
Cezayir’deki Arap Birliği zirvesi korona nedeniyle mi yoksa Suriye’nin dönüşü nedeniyle mi ertelendi? Arap kamuoyu bu sorunun cevabını arıyor.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt’ın yaklaşmakta olan zirvenin Arap ülkelerinin ortak bir tavır alması için bir fırsat olacağını umduğu açıklaması, Mart 2020 sonlarında yapılması planlanan zirvenin ertelenme nedenleri hakkında soru işaretleri oluşturdu.
Birlik, zirvenin koronavirüs salgını nedeniyle ertelendiğini açıklamıştı.
Cezayir Dışişleri Bakanı Sabri Bukadum, zirvenin başkanlığını üstlenecek Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un gelecek tarihin genel sekreterlik ile koordineli olarak belirleneceğini açıkladığını söyledi.
Soru işaretlerine neden olan, Ebu Gayt’ın şu açıklamalarıydı:
“Suriye’nin Arap Birliği’ne dönüşünü destekleyen Arap ülkeleri var. Ancak böyle bir dönüş konusunda yazılı olarak açık ve net niyetler olduğuna dair genel sekreter olarak benim elimde hiçbir işaret yok. Siyasi çözümlere ya da ateşkese ulaşma yolunda Arap birleşmesi için çok çaba sarf edilmesini gerektiren durumlar var”

Beklenen etkinlikler
Şarku'l Avsat'ın Independent Arabia'dan aktardığı habere göre Suriye’nin Arap Birliği'ne dönüşüyle ​​ilgili farklı görüşlerin yanı sıra, Vahran Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Profesörü Said Velid Amir, Libya'nın önümüzdeki günlerde şahit olacağı değişikliklerin zirve tarihinin belirlenmesinde rol oynayacağı görüşünde.
Independent Arabia’ya konuşan Amir, yeni düşmanlıklardan ve sahada uygulanması mümkün olmayan kararlar alınmasından kaçınmanın gecikmenin iki sebebi olabileceğini ifade etti. Amir aynı zamanda Suriye'nin dönüşü kararının alınması için daha fazla desteği toplanması gerektiği düşüncesinde olduğunu dile getirdi.

Cezayir’den gelen talep üzerine erteleme
Aynı bağlamda gazeteci Eyüp Amziyan ise Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada, yüksek seviyedeki küresel sağlık durumu göz önüne alındığında, Arap Birliği zirvesinin ertelenmesinin Cezayir tarafından önerildiğini ileri sürdü. Diğer yandan ise Cezayir'in hem topraklarında düzenlenecek zirvenin tüm kriterlerde başarılı olmasını istediğini hem de Suriye’nin birliğe dönmesini şiddetle talep ettiği ve bu amaç için çaba sarf ettiğini söyledi.
Cezayir’in zirvede başta Libya, Suriye, Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti ve Filistin meselesindeki gelişmeler ile ilgili önemli kararlar alınmasını istediğini belirten Amziyan, Cezayir’in zirvenin ertelenmesini bazı kararlara ve tutumlara ulaşmak için lehine kullanacağına değindi.
 
Program
Arap Birliği Genel Sekreterliği'nde, Umman Sultanlığı başkanlığında daimi temsilciler seviyesinde dün birliğin 153. oturumu başladı. Bu oturum yarın ise Arap dışişleri bakanları seviyesinde Umman Sultanlığı Dışişleri Bakanı Yusuf bin Alevi öncülüğünde düzenlenecek. Daimi temsilciler, iki günlük oturumda Filistin meselesi ve Arap-İsrail çatışması, Lübnan ile dayanışma, Suriye ve Libya’daki gelişmeler, Yemen, İran’ın 3 Birleşik Arap Emirlikleri adasını işgal edişi, Türk kuvvetlerinin Irak egemenliğini ihlal edişi, İran'ın Arap ülkelerinin içişlerine müdahalesi, Arap ulusal güvenliğinin sağlanması ve terörle mücadele konularını konuşacak.

 


Sudanlı Doktorlar: Hızlı Destek Kuvvetleri Kuzey Darfur'da etnik kökene dayalı olarak 200 kişiyi öldürdü

 Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)
Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)
TT

Sudanlı Doktorlar: Hızlı Destek Kuvvetleri Kuzey Darfur'da etnik kökene dayalı olarak 200 kişiyi öldürdü

 Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)
Yerinden edilmiş Sudanlılar, Sudan'ın doğusundaki El-Kadarif şehrinde geceyi geçiriyor (AFP)

Sudan Doktorlar Ağı bugün yaptığı açıklamada, Batı Sudan'ın Kuzey Darfur Eyaleti'ndeki Ambro, Sarba ve Ebu Kumra bölgelerinde Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından etnik kökenleri nedeniyle aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 200'den fazla kişinin öldürüldüğünü duyurdu.

Ağ’ın yayınladığı basın açıklamasında, "Çad'ın El-Tina bölgesindeki mülteci kamplarına ulaşan hayatta kalanların ifadeleri, HDK'nin saldırıları sonucunda Ambro, Sarba ve Ebu Kumra bölgelerinde aralarında çocuk, kadın ve erkeklerin de bulunduğu 200'den fazla kişinin etnik kökenleri nedeniyle öldürüldüğünü ortaya koymuştur; bu, tüm insani ve uluslararası hukuk kurallarının açık bir ihlalidir" denildi.

Ağ, "bu suçların, silahlı saldırılardan kaçan ve Çad devletine doğru yaygın göç dalgalarına neden olduğunu, yerinden edilmiş kişilerin ve mültecilerin son derece karmaşık insani koşullar altında yaşadığını, bu koşulların ciddi gıda ve içme suyu kıtlığı, kötüleşen sağlık hizmetleri ve güvenli barınak eksikliği ile karakterize olduğunu, özellikle çocuklar, kadınlar ve yaşlılar olmak üzere binlerce kişinin hayatını tehdit ettiğini" vurguladı.

"Bu ihlallerin devam etmesi, binlerce sivili Çad'a doğru itecek ve bu, bu bölgelerin tanık olacağı en büyük mülteci operasyonu olacak" denilen açıklamada, "uluslararası sessizliğin ve caydırıcı önlemler alma konusundaki eylemsizliğin, bu insani trajedilere dolaylı olarak ortak olmak anlamına geldiği" belirtildi.

Sudanlı Doktorlar Ağı, bu bölgelerde kitlesel katliamlar sonucu başlayan yerinden edilmeyi sonlandırmak için saldırıların derhal durdurulması çağrısında bulundu ve yerinden edilmiş kişiler ile mültecilere acil destek sağlanarak, tıbbi ve insani yardım için güvenli ve kısıtlamasız insani erişimin sağlanmasını istedi.


Suriye'nin Hama kentinde bir adam karısını ve üç kızını öldürdükten sonra intihar etti

Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)
Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)
TT

Suriye'nin Hama kentinde bir adam karısını ve üç kızını öldürdükten sonra intihar etti

Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)
Hama'da Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin birinci yıl dönümü kutlamaları sırasında dalgalanan Suriye bayrağı (Arşiv- AFP)

Suriye'nin Hama şehrinin el-Beyad mahallesinde, dün akşam bir ailenin beş üyesi evlerinde gizemli koşullar altında öldürüldü.

İçişleri Bakanlığı'na göre, ilk incelemeler kocanın önce karısını ve üç kızını öldürdükten sonra intihar ettiğini ortaya koydu.

Suriye'nin "Al Ekhbariya " kanalında bugün yer alan habere göre, suçun nedenleri ve tüm ayrıntılarını belirlemek için soruşturmalar devam ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Yerel medyadan aktardığına göre cinayette kullanılan silah Kalaşnikov tipi bir saldırı tüfeği.


İsrail Ramallah'ın kuzeyindeki askeri kontrol noktasını kapattı

İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)
İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)
TT

İsrail Ramallah'ın kuzeyindeki askeri kontrol noktasını kapattı

İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)
İsrail'in Cenin yakınlarındaki Kabatiya kasabasına düzenlediği baskında askeri araçlar çalışıyor (Reuters)

İsrail güçleri, bu sabah Batı Şeria'daki Ramallah'ın kuzeyinde bulunan Atara askeri kontrol noktasını kapattı. Filistin Haber Ajansı (WAFA) haberinde, "işgal güçleri kontrol noktasını sabahın erken saatlerinde kapatarak, özellikle Ramallah'ın kuzeybatı ve batısındaki köylerden ve kasabalardan ve kuzeydeki vilayetlerden gelen ve giden vatandaşların hareketini aksattı" ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Duvar ve Yerleşim Direnişi Komisyonu’nun ekim ayında yayınladığı rapordan aktardığına göre, Filistin topraklarını bölen kalıcı ve geçici engellerin toplam sayısı, askeri kontrol noktaları ve kapılar da dahil olmak üzere 916'ya ulaştı.