Trump, New York Times'ın ardından Washington Post'a da dava açtı

Senato'daki müttefikleri tarafından azil soruşturmasından aklanan Donald Trump, Beyaz Saray'da destekçilerine hitap ederken "The Washington Post" gazetesini tutuyor (AFP)
Senato'daki müttefikleri tarafından azil soruşturmasından aklanan Donald Trump, Beyaz Saray'da destekçilerine hitap ederken "The Washington Post" gazetesini tutuyor (AFP)
TT

Trump, New York Times'ın ardından Washington Post'a da dava açtı

Senato'daki müttefikleri tarafından azil soruşturmasından aklanan Donald Trump, Beyaz Saray'da destekçilerine hitap ederken "The Washington Post" gazetesini tutuyor (AFP)
Senato'daki müttefikleri tarafından azil soruşturmasından aklanan Donald Trump, Beyaz Saray'da destekçilerine hitap ederken "The Washington Post" gazetesini tutuyor (AFP)

Önce New York Times, şimdi de Washington Post, ABD'nin mevcut başkanı Donald Trump'la davalık oldu.
Başkan Trump'ın seçim ekibi, suçlamalarını iki makaleye dayandırarak, Washington Post'a Salı günü federal mahkemede dava açtı. Seçim ekibi, her ne kadar sayfanın üstünde "Yorum" etiketiyle çevrimiçi yayımlanmış olsalar da, iki makalenin de gerçek dışı iddialarda bulunduğunu öne sürüyor.
İki makaleden Paul Waldman'a ait olanında seçim ekibinin içerlediği yorum, Trump'ın yardım daveti üzerine Rusya ve Kuzey Kore'nin yeni başkanlık seçiminde "kim bilir ne tür yardımlar" vereceğini söylemesi. Başkan'ın seçim ekibi, gazetenin her iki makalesinin de karalayıcı nitelikte olduğunu iddia ediyor.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, geçen hafta New York Times makalesine dair bir soru üzerine Trump, yazı yorumdan öteye geçtiği için dava açtığını söylemişti.
Başkan'ın canını sıkması olası çok fazla pasaj arasında birkaçı öne çıkıyor.
Eski genel yayın yönetmeni Max Frankel'in New York Times için kaleme aldığı makale, "Kongre'deki büyük direnişe karşın, Başkan Trump yaptırımları sulandırarak Rus çıkarlarını Amerika'nın müttefikleri pahasına tatmin etti. İsterseniz buna anlaşma sanatı deyin" iddiasıyla bitiyor.
Zamanını rutin olarak, siyasi mitinglerde binlerce destekçisinin önünde "sahte haber" medyasına karşı söylenerek geçiren Trump, medya kuruluşlarını yetersizlikle ve Demokrat siyasilerle gizli işbirliği içinde olmakla itham ediyor.

 


Washington'dan Beyrut'a: Hizbullah’ın silahsızlandırılması sizin sorumluluğunuzda

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack Başbakan Nevvaf Selam ile görüşmeye giderken (Reuters)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack Başbakan Nevvaf Selam ile görüşmeye giderken (Reuters)
TT

Washington'dan Beyrut'a: Hizbullah’ın silahsızlandırılması sizin sorumluluğunuzda

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack Başbakan Nevvaf Selam ile görüşmeye giderken (Reuters)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack Başbakan Nevvaf Selam ile görüşmeye giderken (Reuters)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack’ın Beyrut'a yaptığı üçüncü ziyaretin ilk günü ‘gerçek bir sonuç alınamadan’ sona erdi. Barrack, Hizbullah'ın silahsızlandırılmasının sorumluluğunun bir kez daha Lübnan devletine ait olduğunun altını çizdi. Barrack, Hizbullah'ın Washington'ın müzakere etmediği bir ‘terör örgütü’ olduğunu hatırlattı.

Ülkesinin Lübnan'ın talep ettiği garantileri sağlayamayacağını ifade eden Barrack, “Tüm sorulara verecek cevabımız yok... İsrail'i herhangi bir şey yapmaya zorlayamayız. Ancak Lübnan'a istikrar ve bölgeye umut getirmeye odaklanmamız gerektiğini vurgulamalıyız ve bu yolda ilerlemeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Hizbullah'ın silahsızlandırılmasının Lübnan’ın kendi iç meselesi olduğunu vurgulayan ABD’li yetkili, silahların teslim edilmemesinin ‘hayal kırıklığı’ yaratacağını, ancak bunun ABD açısından Lübnan'a yönelik ‘hiçbir sonucu olmayacağını’ belirtti.

Öte yandan Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, ABD'nin Lübnan Büyükelçisi Lisa Johnson'ın huzurunda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul ettiği Barrack'a Lübnan devleti adına, 27 Kasım 2024 deklarasyonundan Lübnan hükümetinin bakanlar düzeyindeki açıklamasına ve yemin konuşmasına kadar Lübnan'ın taahhütlerini hayata geçirecek kapsamlı memorandum taslağını teslim etti.