Game of Thrones: Ejderhaların Annesi’ni canlandırmak için kadroya alınan ilk oyuncu neden değiştirildi?

Drogon, Dany'nin hayatta kalan son ejderhasıydı (HBO)
Drogon, Dany'nin hayatta kalan son ejderhasıydı (HBO)
TT

Game of Thrones: Ejderhaların Annesi’ni canlandırmak için kadroya alınan ilk oyuncu neden değiştirildi?

Drogon, Dany'nin hayatta kalan son ejderhasıydı (HBO)
Drogon, Dany'nin hayatta kalan son ejderhasıydı (HBO)

İngiliz oyuncu Emilia Clarke, Game of Thrones’un 8 sezonu boyunca Daenerys Targaryen rolünü canlandırdı ama rol için ilk seçilen isim o değildi.
George R.R. Martin’in romanlarından uyarlanan HBO dizisinde Ejderhaların Annesi’ni canlandırmak için aslen seçilen oyuncu, Clark’ın meslektaşı İngiliz oyuncu Tamzin Merchant’tı. Gümüş saçlı kraliçeye kusursuz şekilde uyan Merchant, kadrodaki yeri değişmeden önce yalnızca dizinin pilot bölümünde yer aldı ama bu bölüm yayımlanmadı. Böylece Clarke’ın Daenerys rolüyle ilerlemesinin önü açıldı.
Rhaegar ve Viserys Targaryen’in kız kardeşi olan Daenerys, Viserys’in ittifak yoluyla gücünü arttırma hevesiyle Dothrakilerin lideri Khal Drogo’yla evlendirildi. Kocası ve ağabeyinin ölümlerinden sonra Daenerys, Westeros’un yönetimini devralmaya ant içti. Üç ejderhasıyla birlikte Daenerys çok sayıda şehri zapt etmeyi, köleleri özgürleştirmeyi ve Lekesizler ordusunu emrine almayı başardı.
Çabaları süresince Lannisterlarla karşı karşıya geldi, Tyrell ve Greyjoy hanedanlarında müttefikler buldu. Neticede Tyrion’ı Kral’ın Eli olarak atayıp Kuzey’de yaklaşan savaş için Jon Snow ve destekçileriyle bir araya geldi. Demir Taht için savaş Daenerys’in hedefi olmayı sürdürdü fakat maalesef bu onun sonu oldu.

Ejderhaların Annesi için düşünülen ilk kişi Tamzin Merchant'tı (Screen Rant)
2011’de Game of Thrones serüvenine başladığında Clarke hala tecrübesiz bir oyuncuydu. Tiyatro bölümünden henüz mezun olmuşken Clarke, HBO dizisindeki büyük çıkışından önce birkaç küçük işte yer aldı. Clarke, kendisine çokça ödül ve takdir getiren Daenerys rolünü neredeyse 10 yıl boyunca oynadı.
Game of Thrones’tan kaynaklanan popülaritesi, Terminatör: Genisys ve Han Solo: Bir Star Wars Hikayesi’nde (Solo: A Star Wars Story) rol almasının önünü açtı. Clarke, muhtemelen Game of Thrones’un yokluğunda da başarı yakalayacaktı fakat orijinal pilot bölüm ıskartaya çıkarılmasaydı kariyeri ne yöne ilerlerdi bilemiyoruz.

Daenerys karakterini canlandıracak kişi pilot bölümden sonra neden değişti?
Game of Thrones’un orijinal pilotu 2009’da çekilmiş fakat hiç yayımlanmamıştı. HBO işten neredeyse hiç etkilenmemişti. Dolayısıyla yapımcı ikilisi David Benioff ve D.B Weiss’tan çekime en baştan başlamalarını istediler. Senaryoyu yeniden yazmanın yanı sıra kanal Catelyn Stark ve Daenerys Targaryen rollerinin oyuncularını da değiştirdi. Merchant’ın diziden neden ayrıldığı, kararın kendine mi yoksa HBO’ya mı ait olduğu tam olarak netleşmedi.
Öte yandan Benioff ve Weiss, Clarke’ın karakteri taşıyabilecek tek oyuncu olduğu konusunda açık sözlüydü. Merchant’ın Daenerys’le tam uyuşmadığı ve başta Clarke yerine işe alınmasının deneyim faktöründen kaynaklandığı olası görünüyor.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre, Game of Thrones’un ilk pilotunun ıskartaya çıkarılması Benioff ve Weiss’a başta istedikleri adayı seçme fırsatı tanımış olabilir.
Her halükarda Merchant da başka yerlerde başka fırsatlar buldu. Gurur ve Önyargı (Pride and Prejudice) deneyimli oyuncu birkaç film işi daha yaptı ama temel olarak televizyona odaklandı.
Salem’e ve ardından Supergirl’e geçmeden önce The Tudors’da birkaç sezon boyunca başrol oynadı. Merchant, son olarak Carniwal Row’da Imogen Spurnrose karakterini canlandırdı.
Clarke ise artık kariyerini Westeros diyarının dışında keşfediyor.

 


Bilim insanları alkışlama sırasında nasıl ses çıktığını nihayet buldu

Fotoğraf: Pexels
Fotoğraf: Pexels
TT

Bilim insanları alkışlama sırasında nasıl ses çıktığını nihayet buldu

Fotoğraf: Pexels
Fotoğraf: Pexels

Bilim insanları el çırpma sırasında ses üretilmesini sağlayan karmaşık süreci nihayet çözdü. Bu keşif, basit eylemlerin bile fizik açısından ne kadar zengin olabileceğini gösteriyor.

Hakemli dergi Physical Review Research'te yayımlanan araştırma, el çırpmaya özgü "şak" sesinin sadece iki elin birbirine çarpmasından değil, çok daha karmaşık bir olgudan kaynaklandığını gösteriyor.

Alkışlama sırasındaki sesinin oluşmasının anahtarı, küçük bir boşlukta sıkıştırılıp dışarı itilen hava boşluğu.

Bilim insanları el çırpmayı anlamak için canlı deneyler, teorik modelleme ve insan elinin silikon replikalarını kullanarak disiplinlerarası bir yaklaşım izledi.

Hızı, ellerin şeklini ve hatta cildin yumuşaklığını değiştirerek el çırpma sesinin şiddetini ve süresini ayarladılar.

Cornell Üniversitesi'nden Yicong Fu, ortak yazarı olduğu araştırma hakkında "Her zaman el çırpıyoruz ama bunun üzerine derinlemesine düşünmüyoruz. Araştırmanın amacı da bu" diyor. 

Dünyayı daha derin bir bilgi ve anlayışla açıklamak.

Mississippi Üniversitesi'nden çalışmanın bir diğer yazarı Likun Zhang de "Amaç sadece akustiğe, akış uyarımına veya çarpışma dinamiğine bakmak değil, hepsini aynı anda incelemekti" ifadelerini kullanıyor. 

Bu, sesin el çırpmayla gerçekten nasıl ilişkili olduğunu anlamamızı sağlayan disiplinlerarası bir çaba.

Çalışma, eller alkış sırasında bir araya geldiğinde avuç içleri arasında bir hava boşluğu oluştuğunu  gösteriyor. Bu hava boşluğu, işaret parmağı ve başparmak arasındaki dar açıklıktan hızla dışarı atılarak hava moleküllerinin titreşmesine neden oluyor.

Bilim insanları bu titreşimi, boş bir şişenin ağzına üfleyince duyulan sesin arkasındaki Helmholtz rezonansı prensibine benzetiyor.

Dr. Zhang, "Geleneksel Helmholtz rezonatörleri, şişenin cam duvarları gibi sert duvarlara sahip. Bu, enerjinin çoğu akustik sinyale katkıda bulunduğu için uzun süren ve çok yavaş bir şekilde zayıflayan bir ses üretiyor" diye açıklıyor.

Ama mesela ellerimiz gibi elastik duvarlar olduğunda, katı malzeme daha fazla titreşiyor ve tüm bu hareket sesin enerjisini emiyor.

ukılo
Çalışmada kullanılan başlıca deney malzemeleri ve yöntemlerin tasviri (Physical Review Research)

Araştırmacılar alkışlamanın bu yüzden daha uzun bir ses yerine tek bir kısa "şak" sesi çıkardığını söylüyor.

Bilim insanları araştırmalarının, ritim zamanlamasında el çırpmanın sık sık kullanıldığı müzik eğitimine katkı sağlamasını umuyor.

Çalışmanın ayrıca herkesin alkışının farklı bir ses ve frekansta olduğunu göstermesi, el çırpmanın gelecekte parmak izi gibi bir kimlik belirleme yöntemi olarak kullanılabileceğine işaret ediyor.

Çalışmanın bir başka yazarı Guoqin Liu "İnsanların kimliğini belirleme, bu araştırmanın en umut verici uygulamalarından biri. Sadece sesinden kimin el çırptığını anlayabiliriz" diyor.

Independent Türkçe