Lübnan’da koronayla mücadele komisyonu toplu taşımayı es geçti

Lübnan’da koronayla mücadele komisyonu toplu taşımayı es geçti
TT

Lübnan’da koronayla mücadele komisyonu toplu taşımayı es geçti

Lübnan’da koronayla mücadele komisyonu toplu taşımayı es geçti

Lübnan’da yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) ihtiva aşamasından yayılma aşamasına geçmesiyle, Koronavirüsle Mücadelede Önleyici Tedbirler ve Önlemler İzleme Komisyonu virüs için önlemler aldı. Alınan tedbirlerden en sonuncu ise Lübnan Başbakanı Hasan Diyab’ın kamu idareleri ve belediyelerde çalışanlar için çalışma takvimi hazırlamanın yanı sıra toplantılar konusu oldu. Başbakan ayrıca, tüm sektörlerdeki işverenlerden gerekli tüm önlemlerin alınmasını talep etti.
Sağlık Örgütü’nün (WHO) havalimanlarına ilişkin önerilerine uyan Diyab, İtalya, Çin ve İran gibi salgının yayıldığı ülkelere seyahati askıya aldı.
Koronavirüs Lübnan’da ilk olarak geçtiğimiz Şubat ayında görüldü. Ülke genelinde virüse karşı birçok önlem alınırken, günlük olarak minimum 200 bin yolcu taşıyan toplu ulaşım konusunda tedbir almak ise unutuldu.
Lübnan Kara Ulaştırma Birliği Başkanı Beesam Talis Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, şimdiye dek sürücüler tarafından takip edilen resmi bir prosedür olmadığını belirterek, önümüzdeki Pazartesi günü Sağlık Bakanı Hamad Hassan ile görüşme yapmayı planladıklarını söyledi.
Talis açıklamasında, birliğin uzmanlaşmış bir kurum olmadığı için önlem almaktan sorumlu olmadığına dikkati çekerek, yeterli sağlık bilgisi veya sürücülerin izlemesi gereken prosedürleri belirleme kapasitesine sahip olmadıklarını vurguladı. Önlemlerin Koronavirüsle Mücadelede Önleyici Tedbirler ve Önlemler İzleme Komisyonu tarafından alınarak bakanlıkların bilgilendirildiğini, bakanlıkları ise ilgili sektörlere duyuru yaptığını bildiren Talis, sendika olarak Çalışma ve İçişleri Bakanlıklarına bağlı olduklarını ve şimdiye dek salgın hakkında haberdar edilmediklerini ifade etti.
Her ne kadar Talis, Sağlık Bakanı ile görüşerek virüsün yayılmasını engellemek için bazı tedbirlerin alınacağını belirtse de, bazı şoförler yüzlerine maske takmak, eldiven giymek gibi kendi önlemlerini kendileri aldı. Sendika ise sürücülerden araçların içini dezenfekte etmelerini talep ediyor.
Lübnan’da özellikle yasal olarak faaliyet gösteren 50 bin aracın (Otobüs, taksi, kamyon) yanı sıra yasa dışı binlerce çalıştırılan araçlar dikkate alındığında alınan bireysel tedbirlerin tek başına yeterli olmadığı görülüyor.
Bu bağlamda Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’ndan kaynaklar Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, şimdiye dek toplu taşımayla ilgili herhangi bir önlem alınmadığını, bakanlığın bu konuyla ilgili genelge çıkarmakla ilgilenen organ olmadığını, bunun Koronavirüsle Mücadelede Önleyici Tedbirler ve Önlemler İzleme Komisyonu’nun görevi olduğuna dikkat çekti.
İlgili mercilerin önlem almadığı Lübnan’da günde 50 bin şoförün yanı 200 bin yolcu çeşitli bölgelere seyahat ediyor. Sürücülerin aldığı önlemler bireysel inisiyatifler. Bazıları, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) maske kullanımının önerisini dikkate alırken, nasıl kullanıldıklarının farkında bile değiller.
Kula bölgesindeki bir otobüs şoförü, vatandaşların kendi aldığı önlemler neticesinde yolcu sayısında düşüş olduğunu dile getirdi.
Verilen talimatlar doğrultusunda otobüsü her gün temizlediğini söyleye şoför, ne sendikaların ne de bakanlıkların kendileri için uyarıda bulunmadığını ifade etti.
Konuyla ilgili Şarku’l Avsat’a konuşan şoför, vatandaşların evden çıkmaması sebebiyle günlük 200 bin olan yolcu sayısının 20 bine düştüğünü söyledi.
Bazı şoförler ise bilinçli olarak çalışmalarını durdurdu. Beyrut’tan Sayda’ya yolcu taşıyan bir şoför Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Bazı sürücüler evde. Yolcu trafiği yüzde 80 oranında azaldı. Bazı önlemlerimiz var ama kimse konuyla ilgili önlem vermedi. Belediye bir söz verdi ama uygulamaya geçmedi” dedi.
Diğer yandan Mücadelede Önleyici Tedbirler ve Önlemler İzleme Komisyonu, hava taşımacılığı konusunda önlemler aldı.



Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
TT

Lübnan Ordusu: Güneyde bir UNIFIL devriyesine saldıran altı kişi yakalandı

Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)
Birleşmiş Milletler barış gücü güçleri, Marjeyoun'un Bouayda bölgesinde UNIFIL gücüne ait araçlarla devriye geziyor (AFP)

Lübnan Ordusu bugün, Lübnan'ın güneyindeki el-Tayri-Bint Cebeli yolunda Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Gücü'ne (UNIFIL) ait bir devriyeye saldıran altı kişinin yakalandığını duyurdu.

Ordu "X" platformunda yayınlanan bir açıklamasında, UNIFIL gücüne yönelik saldırıda bir UNIFIL aracının hasar gördüğünü, ancak personel arasında herhangi bir yaralanma bildirilmediğini ifade etti.

Ordu, UNIFIL'e yönelik herhangi bir saldırının ciddiyetini vurgulayarak, olaya karışanların cezalandırılmasında hiçbir hoşgörü ve müsamaha gösterilmeyeceğini belirtti.

Ayrıca, UNIFIL'in Litani Nehri'nin güneyinde bulunan bölgedeki temel rolünü, ordu ile yakın koordinasyonunu ve istikrarın yeniden sağlanmasına aktif katkısını vurguladı.

UNIFIL dün yaptığı açıklamada, Güney Lübnan'daki devriyelerinden birine ateş açıldığını, ancak herhangi bir yaralanma bildirilmediğini duyurdu.

Bint Cubeyl yakınlarında devriye gezen üç motosikletli altı kişinin barış gücüne yaklaştığını ve içlerinden birinin aracın arkasına yaklaşık üç el ateş ettiğini açıkladı. Olayda yaralanan olmadı.


Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
TT

Arap ve İslam dünyası, İsrail'in Gazzelileri Mısır'a sürme niyetinden endişe duyuyor

Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)
Mısır ile Filistin toprakları arasındaki Refah sınır kapısı (Arşiv- Reuters)

Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Endonezya, Pakistan, Türkiye ve Katar, İsrail'in Gazze Şeridi sakinlerinin Mısır'a geçişine olanak sağlamak için Refah sınır kapısını tek yönlü açacağı yönündeki açıklamalarından derin endişe duyduklarını belirtti.

Sekiz ülkenin dışişleri bakanları yaptıkları açıklamada, Filistin halkını topraklarından çıkarma girişimlerini tamamen reddettiklerini vurgulayarak, ABD Başkanı Donald Trump'ın Refah sınır kapısının her iki yönde de açılması, bölge sakinlerine hareket özgürlüğünün garanti altına alınması, Gazze Şeridi halkından hiçbirinin ayrılmaya zorlanmaması, aksine topraklarında kalmaları ve vatanlarının inşasına katılmaları için uygun koşulların yaratılması, istikrarın yeniden sağlanması ve insani koşulların iyileştirilmesine yönelik bütünleşik bir vizyonun oluşturulması planına tam bağlılık gösterilmesi gerektiğini vurguladı.

Bakanlar, Başkan Trump'ın bölgede barışı sağlama konusundaki kararlılığına ilişkin takdirlerini yineleyerek, güvenlik ve barışın sağlanması ve bölgesel istikrarın temellerinin sağlamlaştırılması amacıyla, planının tüm yönleriyle, gecikme veya aksama olmaksızın uygulanmasının önemini vurguladılar.

Ateşkesin tam olarak sağlanması, sivillerin çektiği acılara son verilmesi, Gazze'ye insani yardımların kısıtlama veya engel olmaksızın ulaştırılmasının sağlanması, iyileştirme ve yeniden yapılanma çalışmalarına erken başlanması ve Filistin Yönetimi'nin sektördeki sorumluluklarını yeniden üstlenmesi için gerekli koşulların oluşturulması ve böylece bölgede yeni bir güvenlik ve istikrar aşamasının başlatılması gerektiğini vurguladılar.

Bakanlar, ülkelerinin, Güvenlik Konseyi'nin 2803 sayılı Kararı ve ilgili tüm Konsey kararlarının tam olarak uygulanmasını sağlamak ve uluslararası hukuk kararları ve iki devletli çözüm ilkesi uyarınca adil, kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışa ulaşmak için elverişli bir ortam sağlamak amacıyla Amerika ve tüm ilgili bölgesel ve uluslararası taraflarla çalışmaya ve eşgüdüm sağlamaya hazır olduğunu teyit ettiler. Bu, işgal altındaki Gazze ve Batı Şeria toprakları da dahil olmak üzere 4 Haziran 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasıyla sonuçlanacaktır.


Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
TT

Katar: Gazze savaşını sona erdirme müzakereleri kritik bir aşamada

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)
Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani, 23. Doha Forumu'nun ilk gününde konuşuyor (Reuters)

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Sani bugün yaptığı açıklamada, Gazze savaşıyla ilgili müzakerelerin kritik bir aşamada olduğunu açıkladı.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Katar'daki Doha Forumu'nda düzenlenen bir panelde konuşan el Sani, arabulucuların ateşkesin bir sonraki aşamasına geçmek için birlikte çalıştıklarını ifade etti.

Başbakan, Gazze'de ateşkesin, İsrail'in Gazze Şeridi'nden tamamen çekilmesi olmadan tamamlanmayacağını açıkladı.

"Şu anda kritik bir noktadayız... Ateşkes olduğunu düşünemeyiz; ateşkes ancak İsrail'in tamamen çekilmesi ve Gazze'ye istikrarın geri dönmesiyle tamamlanır" ifadelerini kullandı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gazze'ye istikrar gücü kurulmasına ilişkin müzakerelerin sürdüğünü, gücün yetki ve angajman kurallarının da ele alındığını açıkladı.

Katar'daki Doha Forumu'nda konuşan Fidan, gücün temel amacının sınır boyunca İsrailliler ve Filistinliler arasında ayrım yapmak olduğunu belirtti.

Bugün Gazze'nin kuzeyinde, İsrail İHA'sının hedef alması sonucu bir Filistinli hayatını kaybetti, üç kişi de yaralandı. Filistin Bilgi Merkezi yerel kaynaklara dayanarak, "Gazze'nin kuzeyindeki el Atatra kavşağında İsrail'e ait bir İHA tarafından hedef alınanlardan bir şehit ve üç yaralının eş Şifa Hastanesi'ne getirildiğini" bildirdi.

Merkezden yapılan açıklamada, "10 Ekim'de ateşkes anlaşmasının başlamasından bu yana çoğunluğu çocuk, kadın ve yaşlılardan oluşan 369 vatandaşımız hayatını kaybetti, 920'den fazla kişi de yaralandı" denildi.