Üç farklı medeniyetin buluştuğu nokta: Ebu Haccac Cami

Cami, turist ve sakinlerin uğrak yerlerinden (Independent Arabia)
Cami, turist ve sakinlerin uğrak yerlerinden (Independent Arabia)
TT

Üç farklı medeniyetin buluştuğu nokta: Ebu Haccac Cami

Cami, turist ve sakinlerin uğrak yerlerinden (Independent Arabia)
Cami, turist ve sakinlerin uğrak yerlerinden (Independent Arabia)

Abdurrahman Ebubekir
Mısır’ın Luksor şehrinde gezilecek birçok turistik tarihi mekan bulunuyor. Bu tarihi mekanlardan ve cazibe merkezi olan Ebu Haccac Cami ise mihrabı ve sütunlarıyla ön plana çıkıyor.
Bir turist rehberi olan Vail İbrahim, caminin Eyyubiler döneminde miladi 1286 yılında Irak’tan gelen Sünni tasavvuf önderlerinden ve soyu Hz. Hüseyin'e dayanan Ebu Haccac adına inşa edildiğini söylüyor.

Luksor ve Eyyubiler
İbrahim, İbn Battuta’nın bu camiye hayran kaldığını “Tuhfetü'n - Nuzzar Fi Garaibi'l-Emsar ve Acaibi'l Esfar” adlı seyahatnamesinde “Sonra küçük ve güzel bir şehir olan Luksor’u ziyaret ettim. Burada Ebu Haccac’ın cami ve zaviyesi vardı” yazdığını söylüyor.
Caminin imamı Haccac Muhammed, Sufi Ebu Haccac’ın Bağdat’ta Abbasi devletinde Muktefî’nin hükümdar olduğu sırada doğduğunu belirtiyor. Sünni bir yaklaşımı izleyen şeriat alimlerinden olduğunu, düşüşünün ardından Fâtımî devletinden kalan kalıntı fikirlerle mücadele edip, İslam’ı doğru bir şekilde tebliğ etmek için Mısır’a geldiğini de ifade ediyor.
Muhammed, Eyyubi devletinin güvenini kazanan Ebu Haccac’ın devlette resmi görevlerde bulunduğunu, vefatına kadar kendisini Luksor’da tebliğ ve tedrise adadığını söylüyor. O zamanlar tüm Mısır şehirlerinden birçok öğrencinin dini ilimler için Haccac’a geldiği biliniyor.
Caminin imamı, bu mescidin halkın kalbinde özel bir yere sahip olduğunu, çoğu Ebu Haccac’ın doğum ayı olan Şaban (Üç ayların başlangıç ayı çn.) ayında gerçekleşecek şekilde yılda 6 milyon ziyaretçisinin olduğunu da ekliyor.
Tarih uzmanı, aynı zamanda bir rehber olan Tayyip Abdullah, cami hakkında şunları söylüyor:
“Camiye girdiğiniz sırada kendinize acaba bir camide miyim tapınakta mı? sorusunu soracaksınız. Zirâ her yerde Mısır hiyeroglifleri bulunuyor. Mihrapta bile. Bunun sebebi, caminin Luksor Tapınağı’na ait kuzeyde bulunan kalıntıların üzerine inşa edilmiş olmasıdır. Tapınak, uzun süre kumdan dağlarla kaplı ve yalnızca üst sütunları görünür halde kalmıştı. Ebu Haccac da kendi mescidini yapmak için bu sütunları seçti. Kendisi de vefatının ardından birkaç akrabasıyla birlikte buraya defnedildi.”

Mimari bir şaheser
Arkeolog Talat el-İsnavi, caminin Şii düşüncesine karşı çıkmak için Sünni Eyyubi düşüncesiyle inşa edilmiş olmasına rağmen Fâtımî çizgiler taşıdığını söylüyor.

Luksor Tapınağı kalıntıları üzerine inşa edilmiş olması sebebiyle cami içerisinde Firavun hiyeroglifleri bulunuyor (Independent Arabia)
İsnavi, caminin Ebu Haccac zamanında inşa edilen minaresinin Yukarı Mısır’daki en güzel minarelerden biri olduğunu, daha sonradan bir minarenin daha eklendiğini dile getiriyor. İsnavi’nin belirttiğine göre, büyük bir yangında zarar görmesinin ardından 2009 yılında iki yıl süren restorasyonla genişletilen Ebu Haccac Cami, en son ise 2018’de restore edilmiş.

Medeniyetlerin birleştiği nokta
Bir kültür araştırmacısı olan Ahmed el-Bedri, Independent Arabia’ya caminin İslam, Firavun ve Kıpti olmak üzere üç medeniyetin buluştuğu nokta olduğunu dile getiriyor. Zirâ Ebu Haccac Cami’nin hem Firavun Kralı 2. Ramses tarafından yaptırılan Luksor Tapınağı sütunları ve duvarları üzerine inşa edildiğini, hem de hemen aşağısında bir Kıpti Kilisesi’nin bulunduğunu söylüyor.

Rahibe Teresa ve Luksor’daki tasavvuf
Caminin hemen yakınında Kıpti Rahibe Teresa’nın türbesi bulunuyor.

Kıpti Rahibe Teresa’nın türbesi (Independent Arabia)
Bir Mısır üniversitesinde tarih Profesörü Abdurrahman el-Asyuti, Teresa ve Haccac hakkında şöyle söylüyor:
“Rahibe Teresa ve Ebu Haccac hakkında birçok efsane ve rivayet bulunuyor. Bunlardan birinde, aslında Kıpti bir prenses olan Teresa’nın ilk başta Ebu Haccac’ın Luksor’a gelmesinden rahatsız olduğunu, ardından ona ve sofuluğuna hayran kalarak onunla evlenmek istediği anlatılıyor. Ardından Müslüman olduğu söylense de bu zayıf bir efsane. Bir diğer anlatıda ise, Teresa’nın cami yakınlarındaki bir kilisenin Kıpti rahibesi olduğu, öğrencilerinin ihtiyaçlarını karşılamada Ebu Haccac’a yardım ettiği söyleniyor. Haccac’ın ise vefatının ardından Teresa’nın bir teşekkür mahiyetinde kendi yanına gömülmesini istediği ifade ediliyor.”



Ödüllü aktör yeni James Bond olmak istemediğini açıkladı

Rocketman'de müzik efsanesi Elton John'u canlandırarak Altın Küre kazanan Taron Egerton, Netflix filmi Kabin Bagajı'nda (Carry-On) Noel arifesinde tehlikeli bir bagajı uçağa sokması için şantaj yapılan genç bir havalimanı görevlisini oynamıştı (Netflix)
Rocketman'de müzik efsanesi Elton John'u canlandırarak Altın Küre kazanan Taron Egerton, Netflix filmi Kabin Bagajı'nda (Carry-On) Noel arifesinde tehlikeli bir bagajı uçağa sokması için şantaj yapılan genç bir havalimanı görevlisini oynamıştı (Netflix)
TT

Ödüllü aktör yeni James Bond olmak istemediğini açıkladı

Rocketman'de müzik efsanesi Elton John'u canlandırarak Altın Küre kazanan Taron Egerton, Netflix filmi Kabin Bagajı'nda (Carry-On) Noel arifesinde tehlikeli bir bagajı uçağa sokması için şantaj yapılan genç bir havalimanı görevlisini oynamıştı (Netflix)
Rocketman'de müzik efsanesi Elton John'u canlandırarak Altın Küre kazanan Taron Egerton, Netflix filmi Kabin Bagajı'nda (Carry-On) Noel arifesinde tehlikeli bir bagajı uçağa sokması için şantaj yapılan genç bir havalimanı görevlisini oynamıştı (Netflix)

Kingsman: Gizli Servis (Kingsman) serisindeki ajan rolüyle casus türüne yabancı olmayan Taron Egerton, verdiği yeni bir röportajda, Amazon'un efsanevi James Bond serisine getireceği yeni yorum için doğru kişi olmadığını düşündüğünü söyledi.

Collider'a konuşan Galli oyuncuya bu rol için adını ortaya atıp atmayacağı sorulduğunda, "Hayır. Ve bence bunun için iyi bir tercih değilim. Bu rol için yeterince disiplinli biri değilim" yanıtını verdi.

35 yaşındaki Egerton, James Bond karakterini çok sevdiğini ve özellikle Daniel Craig'in dönemine hayranlık duyduğunu belirtti ancak sözlerine şöyle devam etti: 

Ama bu rol için uygun olacağımı sanmıyorum. Bence bu işi hakkıyla yapabilecek çok sayıda havalı ve genç oyuncu var. Bu rol bana verilirse ziyan olur gibi geliyor.

Henüz yeni Bond'un kim olacağı açıklanmasa da Amazon MGM'in hakları devralmasının ardından serideki ilk film yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Dune: Çöl Gezegeni'nin (Dune) yönetmeni Denis Villeneuve projeye dahil olurken, Variety geçen ay filmin 2028'de vizyona girmesinin planlandığını duyurmuştu. 

Kaynaklar, Amazon'un 30 yaş altı Britanyalı bir oyuncuyu tercih ettiğini, Jacob Elordi, Tom Holland ve Harris Dickinson gibi isimlerin öne çıktığını aktarıyor. Elordi her ne kadar Avustralyalı olsa da bu durumun sorun yaratmadığı ifade ediliyor.

Şu sıralar suç-gerilim filmi She Rides Shotgun için tanıtım turlarında olan Egerton, ileride daha "ticari" projelerde yer alma fikrine tamamen kapalı olmadığını da ifade etti. "Şu an kariyerimde, daha çok yaratıcı olarak beni etkileyen projelerin peşinden gidiyorum ama bu hissiyat sonsuza dek sürmeyecek, bundan eminim" dedi.

"James Bond çok büyük bir sorumluluk. Birincisi, bildiğim kadarıyla şu an kimse bana bu rolü teklif etmiyor" diyen Egerton, sözlerini şöyle tamamladı: 

Ayrıca, bu rolün beni en mutlu edecek şey olacağından da emin değilim. Böyle bir rol, hayatınızın her alanını etkileyen büyük bir sorumluluk.

Independent Türkçe, Variety, Collider