Lübnan yargısı, Amer el-Fahuri’yi ‘cinayet ve İsrail ile bağlantı’ suçlamalarından beraat ettirdi

Lübnan yargısı, Amer el-Fahuri’yi ‘cinayet ve İsrail ile bağlantı’ suçlamalarından beraat ettirdi
TT

Lübnan yargısı, Amer el-Fahuri’yi ‘cinayet ve İsrail ile bağlantı’ suçlamalarından beraat ettirdi

Lübnan yargısı, Amer el-Fahuri’yi ‘cinayet ve İsrail ile bağlantı’ suçlamalarından beraat ettirdi

Lübnan’da askeri mahkeme sürpriz bir kararla Lübnanlı-ABD’li Amer el-Fahuri hakkında yöneltilen, ülkenin güneyinin işgali sırasında İsrail tarafından kurulan el-Hayam gözaltı merkezi içerisinde ‘Lübnanlıları tutuklama, özgürlüklerine el koyma, onlara işkence etme ve iki vatandaşın ölümüne yol açma’ suçlamalarından beraat kararı verdi. ABD’den Beyrut’a gelmesinin ardından tutuklanan ve 6 aydır hapiste bulunan Fahuri söz konusu kararla özgürlüğüne kavuşmuş olacak.

Mahkeme, 16 Mart’ta öğleden sonra yayınladığı kararda şu ifadelere yer verdi:
“Güney Lübnan’ın 2000 yılında kurtuluşundan önce İsrail tarafından kontrol edilen el-Hayam Hapishanesi’nde 1998 yılında mahkumlara işkence yapıldığı yönünde Fahuri’ye atfedilen suçlar, zaman aşımına uğrayarak (yani iddia edilen suçun gerçekleşmesinden bu yana 10 yıldan fazla bir zaman geçti) düştü.”
Kararda, bir diğer davada tutukluluk hali olmaması halinde sanığın serbest bırakılacağına dikkat çekildi. Askeri soruşturma hakimi Necat Ebu Şakra, iki ay önce yayınlanan suçlama kararında Fahuri’nin İsrail ile ilişkisi bulunduğu suçlamasının zaman aşımıyla düşmesini engellemeye çalışmıştı. Fahuri’nin 2000 yılında ABD’ye gitmesi sonrasında İsrail ile olan bağlantısının bittiği belirtildi.
Fahuri’nin beraat kararı, özellikle askeri mahkemenin 16 Nisan’da duruşma için bir kamu davası oturumu beklendiği göz önüne alındığında Lübnan çevreleri açısından sürpriz olarak nitelendirildi.
Konu hakkında bilgi sahibi olan kaynaklar, Washington tarafından ABD pasaportu taşıyan Fahuri’nin serbest bırakılması için Lübnanlı yetkililer üzerine büyük bir baskı yapıldığını aktardı.
Kaynaklar, ‘Koronavirüs (Covid- 19) salgınının risklerini azaltmak için alınan bir tedbir olarak 18 Mart’ta Uluslararası Refik Hariri Havalimanı’nın kapatılması öncesinde prosedürlerin hızlandırıldığını ve Fahuri’yi birkaç saat içerisinde ABD’ye sınır dışı etmeye çalışıldığını’ vurguladı.
Fahuri, Beyrut’ta soruşturma hakimi olan Bilal Halavi tarafından el-Hayam Hapishanesi’ndeki iki eski tutuklunun kendisine karşı açtığı davada da ‘söz konusu tutukluları göz altına almak, özgürlüklerine el koymak ve işkence yapmak’ ile yargılanıyor. Ancak dava, Fahuri’nin seyahat etmesine engel teşkil etmiyor. Lübnanlı bir yargı kaynağının Şarku’l Avsat’a aktardığına göre soruşturma hakimi Bilal Halavi, Fahuri’yi henüz sorgulamadı. Halavi’nin Fahuri hakkında sağlık durumu nedeniyle henüz bir tutuklama emri çıkarmadığı belirtildi. Yargı kaynağı konuya dair yaptığı açıklamada şunları söyledi:
 “Fahuri beraat etti. Lübnan’dan ayrılmasını engellemek ve pasaportuna el koymak için adli bir karar verilmediği sürece yurt dışına seyahat etmesine yönelik herhangi bir engel bulunmuyor.”



İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm ülkeleri, İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’a katılmaya davet ediyor

TT

İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm ülkeleri, İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’a katılmaya davet ediyor

İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm ülkeleri, İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’a katılmaya davet ediyor

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), tüm ülkeleri, Suudi Arabistan tarafından başlatılan İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon adlı tarihi siyasi girişime katılmaya çağırdı. Söz konusu girişimin uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler (BM) kararları çerçevesinde iki devletli çözüm vizyonu için siyasi bir koruma ağı oluşturduğu ve İsrail işgalinin sona erdirilmesi, Filistin devletinin kurulması ve bölgede adil, kapsamlı ve kalıcı barışın sağlanması yönündeki çabaları destekleme taahhüdünü içerdiği belirtildi.

vfk
İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha (Şarku’l Avsat)

İİT Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, New York'ta düzenlenen BM 79. Genel Kurulu çerçevesinde gerçekleştirilen üst düzey toplantı sırasında Suudi Arabistan ve ortakları tarafından ilan edilen İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon'un başlatılmasının önemini vurguladı.

Taha, Filistin devletini tanımayan ülkelere, Filistin'in meşruiyetini, siyasi ve hukuki statüsünü güçlendirmek ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkı da dâhil olmak üzere devredilemez haklarının tesis edilmesine ve başkenti Kudüs olan, 4 Haziran 1967 sınırlarında bağımsız ve egemen bir devlet kurulmasına katkıda bulunmak amacıyla, Filistin'i tanıyan ve BM'ye tam üyelik hakkını destekleyen 149 ülkenin oluşturduğu uluslararası konsensüse katılmaları çağrısını yineledi.

scdvfbrgthy
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan New York'ta gazetecilere konuştu. (DPA)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, New York'ta düzenlenen BM 79. Genel Kurulu çerçevesinde, ülkesinin öncülüğünde Arap ve İslam ülkeleri ile Avrupalı ortakların katılımıyla Filistinliler ve İsrailliler arasında İki Devletli Çözümün Uygulanması için Uluslararası Koalisyon’un kurulduğunu duyurdu.

Filistin dosyasının ele alındığı toplantıda Faysal bin Ferhan, Gazze Şeridi'ne yönelik savaşın insani bir felakete yol açtığını vurguladı. İsrail işgal güçlerinin Batı Şeria'da gerçekleştirdiği ciddi ihlallere ve Mescid-i Aksa ile dini mabetlere yönelik tehdide ek olarak, işgal ve şiddet içeren aşırıcılık politikasını sürdürdüğünü belirtti. Faysal bin Ferhan, “Meşru müdafaa on binlerce sivilin öldürülmesini, sistematik yıkım uygulamasını, zorla yerinden edilmeyi ve açlığın bir savaş aracı olarak kullanılmasını haklı gösteremez” ifadesini kullandı.

Bölgedeki gerilime de değinen Faysal bin Ferhan, “Bugünlerde kardeş Lübnan Cumhuriyeti'ni etkileyen ve bizi, bölgemizi ve tüm dünyayı tehdit eden bölgesel bir savaş riskine sürükleyen tehlikeli bir gerilime tanık oluyoruz” dedi.