Rus güvenlik güçleri DEAŞ’a kaynak sağlayan bir hücreyi çökertti

DEAŞ’ı finanse eden örgütten bir üyenin yakalanış anı (Rus Federal Güvenlik Güçleri’nin Medya Ofisi)
DEAŞ’ı finanse eden örgütten bir üyenin yakalanış anı (Rus Federal Güvenlik Güçleri’nin Medya Ofisi)
TT

Rus güvenlik güçleri DEAŞ’a kaynak sağlayan bir hücreyi çökertti

DEAŞ’ı finanse eden örgütten bir üyenin yakalanış anı (Rus Federal Güvenlik Güçleri’nin Medya Ofisi)
DEAŞ’ı finanse eden örgütten bir üyenin yakalanış anı (Rus Federal Güvenlik Güçleri’nin Medya Ofisi)

Rus Federal Güvenlik Güçleri, DEAŞ terör örgütünü finanse etmek için bağış toplayan bir hücrenin çökertildiğini duyurdu. Öte yandan çeşitli platformlarda kimliği belirsiz kişilerce, ‘bubi tuzakları’ ve patlayıcılar yerleştirildiğine dair uydurma mesajlar yayıldı. Rus Güvenlik Güçleri tarafından yapılan açıklamada, mesajların 3 Mart’ta gönderilmeye başlandığı ifade edilerek uçaklarda patlayıcı bulunduğuna dair uyarılar yapıldığı bildirildi. Dün uçaklara bubi tuzağı kurulduğuna dair 10 mesaj gönderildiği belirtildi. Mesaja konu uçaklardan bazılarının o sırada havada bazılarının ise Şeremetyevo Uluslararası Havalimanı da dahil olmak üzere çeşitli pistlerde olduğuna dikkat çekildi.  
Rus Federal Güvenlik Servisi tarafından dün yapılan açıklamada, DEAŞ terör örgütünü maddi kaynak sağlayan bir hücre tespit edildiği ve üyelerinin yakalandığı bildirildi. Açıklamaya göre, terör örgütünün faaliyetlerini engellemek için Federal Mali Denetim Ajansı ile işbirliği yapıldığı aktarıldı. Kırım, Rusya’nın güneyindeki Rostov ve ülkenin kuzeydoğusunda yer alan Komi Cumhuriyeti’nde de bu hücreye bağlı olduğundan şüphelenilen kişiler tutuklandı.
Elde edilen bilgilere göre şüpheliler, hayır işleri kisvesi altında fon toplayıp DEAŞ’a aktarmak üzere bölgesel bir ağ oluşturdular. Hücre yaklaşık 2 milyon Rus rublesi toplayarak teröristlere bu parayı gönderdi.
Operasyon sırasında yapılan araştırmalarda güvenlik güçleri, iletişim cihazları, para transfer araç ve belgeleri ele geçirdi. Rostov eyaletindeki güvenlik hizmetlerinden bir kaynak, TASS haber ajansına yaptığı açıklamada, terör örgütlerini finanse ettiğinden şüphelenilen bir kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Mahkeme, davanın soruşturulacağı 2 ay boyunca şahsın tutuklu yargılanmasına karar verdi.
Öte yandan Rusya’da ‘telefon ve e-posta üzerinden gerçekleştirilen terör faaliyetleri’ yeni bir aşamaya girdi. Yetkili bir kaynak TASS haber ajansına yaptığı açıklamada, çeşitli platformlarda kimliği belirsiz kişilerce, ‘bubi tuzakları’ ve patlayıcılar yerleştirildiğine dair uydurma mesajlar yayıldığını aktardı. Rus Güvenlik Güçleri tarafından yapılan açıklamada, mesajların 3 Mart’ta gönderilmeye başlandığı ifade edilerek uçaklarda patlayıcı bulunduğuna dair uyarılar yapıldığı bildirildi. Dün uçaklara bubi tuzağı kurulduğuna dair 10 mesaj gönderildiği belirtildi. Mesaja konu uçaklardan bazılarının o sırada havada bazılarının ise Şeremetyevo Uluslararası Havalimanı da dahil olmak üzere çeşitli pistlerde olduğuna dikkat çekildi. Uçaklara bomba ve bubi tuzağı yerleştirildiğine dair toplamda 30 mesaj gönderildi. En fazla uyarının 6 mesajla 17 Mart tarihinde yapıldığı kaydedildi.



ABD, askeri faaliyet riskleri nedeniyle Venezuela hava sahasında uçulmaması konusunda yeni bir uyarıda bulundu

ABD savaş uçakları Karayip Denizi'nde uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle teknelere düzenlenen saldırılara katılıyor (AFP)
ABD savaş uçakları Karayip Denizi'nde uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle teknelere düzenlenen saldırılara katılıyor (AFP)
TT

ABD, askeri faaliyet riskleri nedeniyle Venezuela hava sahasında uçulmaması konusunda yeni bir uyarıda bulundu

ABD savaş uçakları Karayip Denizi'nde uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle teknelere düzenlenen saldırılara katılıyor (AFP)
ABD savaş uçakları Karayip Denizi'nde uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle teknelere düzenlenen saldırılara katılıyor (AFP)

ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA), askeri faaliyetlerle ilgili riskleri gerekçe göstererek, dün tekrar sivil uçakları Venezuela hava sahasında uçmamaları konusunda uyardı.

FAA, "Venezuela'da veya çevresinde kötüleşen güvenlik durumu ve artan askeri faaliyetler" nedeniyle uçakların "dikkatli olmaları" gerektiğini vurguladı.

Yeni uyarı, JetBlue pilotunun uçağının Venezuela yakınlarında bir ABD Hava Kuvvetleri yakıt ikmal uçağıyla neredeyse çarpıştığını bildirmesinden günler sonra geldi; havayolu şirketi olayı ABD yetkililerine bildirdiğini söyledi.

Bu durum, ABD'nin dünyanın en büyük uçak gemisi ve birkaç savaş gemisini konuşlandırarak Karayipler'de güçlerini yığdığı ve ABD askeri uçaklarının son haftalarda Venezuela kıyıları üzerinde uçtuğu bir dönemde yaşandı.

ER
Karayipler'de ABD'nin düzenlediği baskında hedef alınan bir tekne (Arşiv- Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, askeri konuşlandırmanın uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadeleyi amaçladığını söyleyerek, Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro'yu bir kaçakçılık karteline liderlik etmekle suçladı.

Karakas ise bunu reddederek, Washington'u Venezuela'da rejim değişikliği ve petrol rezervlerinin kontrolünü ele geçirmeye çalışmakla suçladı.

CDF
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, destekçilerinden oluşan bir kalabalığa hitap ediyor (Reuters)

Amerika Birleşik Devletleri, merhum solcu lider Hugo Chavez'in siyasi mirasçısı Maduro'nun yakalanmasına yol açacak bilgi için 50 milyon dolarlık ödül teklif etti.

ABD güçleri, eylül ayının başından bu yana Karayipler ve Doğu Pasifik'te uyuşturucu kaçakçılığı yaptığından şüphelenilen 20'den fazla gemiye karşı hava saldırıları düzenledi ve bu saldırılarda en az 95 kişi öldü.


İş dünyası Trump’ın devlet kapitalizmine ayak uydurmaya çalışıyor

Trump ve Nvidia CEO'su Jensen Huang son dönemde yakınlaştı (Reuters)
Trump ve Nvidia CEO'su Jensen Huang son dönemde yakınlaştı (Reuters)
TT

İş dünyası Trump’ın devlet kapitalizmine ayak uydurmaya çalışıyor

Trump ve Nvidia CEO'su Jensen Huang son dönemde yakınlaştı (Reuters)
Trump ve Nvidia CEO'su Jensen Huang son dönemde yakınlaştı (Reuters)

ABD'deki CEO'lar Başkan Donald Trump'ın devlet kapitalizmine uyum sağlamaya çalışıyor.

Trump yönetimi, dünyadaki en iyi yapay zeka çiplerinden Nvidia H200'lerin Çin'e satışına onay verildiğini geçen hafta duyurmuştu.

Anlaşmaya göre çiplerin Çin'e ihracından elde edilecek gelirin yüzde 25'i ABD devletine ödenecek.

Wall Street Journal'ın (WSJ) analizinde, Nvidia örneğinin Trump yönetiminin getirdiği "devlet kapitalizmine" işaret ettiği belirtiliyor.

Birçok büyük firmanın ABD Başkanı'nın belirlediği ekonomik gündeme uyum sağlayarak Çin'e satış imkanından gümrük vergileri ve düzenlemelere kadar pek çok konuda daha avantajlı bir konuma geçmek istediğine işaret ediliyor.

ABD'de devletin şirketlere ortak olmasının veya üretim süreçlerine müdahale etmesinin eskiden savaş, finansal kriz ya da pandemi gibi acil durumlarla sınırlı olduğuna dikkat çekiliyor.

Ancak Trump yönetiminin bunu "standart uygulama" haline getirdiği belirtiliyor. ABD Başkanı, geçen hafta WSJ'de yayımlanan söyleşisinde şu ifadeleri kullanmıştı:

Bence şirketlere ortak olmalıyız. Bazıları bunun pek Amerikanvari olmadığını söyleyebilir. Bence Amerikanvari olan tam da bu.

Analizde, CEO'ların FED'den medya şirketlerine kadar birçok kurum ve kuruluşa müdahale eden Trump'ın öngörülemez hamlelerinden çekindiği belirtiliyor.

Diğer yandan Trump'ın selefi Joe Biden'ın şirketlere ve piyasaya yönelik yoğun düzenleme politikalarının ardından Cumhuriyetçi liderin "iş dünyasına dostane" tavrının firmalar tarafından olumlu karşılandığı yazılıyor.

Dev şirketlerle devlet arasındaki işbirliğinin en belirgin hale geldiği sektörün yapay zeka olduğuna dikkat çekiliyor. Silikon Vadisi ve Trump, ekonomik büyüme ve Çin'e karşı stratejik pozisyonun korunması için yapay zeka yarışına odaklanması gerektiğinde hemfikir.

Elon Musk, Jeff Bezos ve Mark Zuckerberg gibi Silikon Vadisi'nin önde gelen isimlerinin seçim kampanyası ve sonrasında Trump'a destek verdiği de hatırlatılıyor. ABD Başkanı da göreve geldiği gibi OpenAI, Oracle ve SoftBank tarafından yönetilecek "Stargate" adlı 500 milyar dolarlık yapay zeka altyapı projesini duyurmuştu.
Independent Türkçe, Wall Street Journal, Economist


Rusya, NATO'nun Ukrayna'daki varlığını reddediyor

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius (sağda), Alman Donanma Komutanı Koramiral Jan Christian Kac (ortada) ve Kaptan Bruder Nielsen, Berlin'deki Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen bir Sea Tiger helikopterinin teslim töreninde askeri belgeleri inceliyor... 16 Aralık 2025 (EPA)
Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius (sağda), Alman Donanma Komutanı Koramiral Jan Christian Kac (ortada) ve Kaptan Bruder Nielsen, Berlin'deki Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen bir Sea Tiger helikopterinin teslim töreninde askeri belgeleri inceliyor... 16 Aralık 2025 (EPA)
TT

Rusya, NATO'nun Ukrayna'daki varlığını reddediyor

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius (sağda), Alman Donanma Komutanı Koramiral Jan Christian Kac (ortada) ve Kaptan Bruder Nielsen, Berlin'deki Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen bir Sea Tiger helikopterinin teslim töreninde askeri belgeleri inceliyor... 16 Aralık 2025 (EPA)
Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius (sağda), Alman Donanma Komutanı Koramiral Jan Christian Kac (ortada) ve Kaptan Bruder Nielsen, Berlin'deki Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen bir Sea Tiger helikopterinin teslim töreninde askeri belgeleri inceliyor... 16 Aralık 2025 (EPA)

Moskova, Amerikan ve Ukrayna tarafları arasında Berlin'de yapılan ve Kiev'in barış anlaşmasını kabul etmesi için güvenlik garantileri verilmesine ilişkin görüşmelerden sızan bilgilerin ardından, NATO güçlerinin Ukrayna'ya konuşlandırılmasına karşı olduğunu vurguladı.

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov, ülkesinin "ABD yönetimi ile Kiev müzakerecileri arasındaki son görüşmelerin nasıl sonuçlandığını bilmediğini, ancak ABD'den mevcut durum hakkında daha fazla bilgi edinmeyi dört gözle beklediğini" belirtti. Ryabkov, "Alınabilecek tüm kararlara açığız, ancak Ukrayna topraklarında NATO güçlerinin konuşlandırılmasına veya varlığına kesinlikle onay vermeyeceğiz" dedi. Ryabkov ayrıca, "“İstekliler Koalisyonu'nun NATO ile aynı, hatta belki de daha kötü olduğunu" ifade etti.

İlgili bir gelişme olarak, üst düzey Avrupalı ​​yetkililer, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ile birlikte dün, Kiev'e on milyarlarca doları bulan tazminat ödemelerine karar verecek uluslararası bir organ kurulması konusunda anlaştılar. 35 ülke tarafından imzalanan "Ukrayna Uluslararası Tazminat Komisyonu", tazminat taleplerini değerlendirecek ve karara bağlayacak.