İran'dan Afganistan'a dönen yolcuların tarandığı termal kameralar. (AFP)
Başkentler/Şarku’l Avsat
TT
TT
Kovid-19 salgını Asya’da yayılmaya devam ediyor
İran'dan Afganistan'a dönen yolcuların tarandığı termal kameralar. (AFP)
Asya ülkelerinin büyük bir çoğunluğu dün, yeni tip koronavirüs salgınında kaydedilen vaka sayılarının artmaya devam ettiğini duyurdu. Çin Ulusal Sağlık Komisyonu tarafından dün yapılan açıklamada ise ülke içinde kaydedilen vakalardaki düşüşün sürdüğü, yeni vakaların yurt dışından gelenler olduğu bildirildi.
Çin’de kaydedilen vaka sayısının iki gün önce doğrulanan 78’ten 47’ye düştüğü ve bugüne kadar Çin anakarasında toplamda 81 bin 218 vaka ve 3 bin 281 ölüm kaydedildiği açıklandı.
Tayvan
Yurt dışından gelen vakaların arttığı Tayvan’da hükümet, salgın riskini azaltmak için toplantıların iptal edilmesi çağrısında bulundu. Tayvan Merkez Salgın Komuta Merkezi (CECC), kapalı mekanlarda 100 kişinin, açık mekanlarda ise en az 500 kişinin katılacağı toplanmaların iptal edilmesi gerektiğini bildirdi.
Tayvan Sağlık ve Refah Bakanı Chen Shih-chung, televizyondan yayınlanan basın toplantısında yaptığı açıklamada söz konusu önerinin toplumun ileriki zamanlarda tâbi tutulabileceği kısıtlamalara kademeli olarak hazırlanabileceği basit bir hatırlatma olduğunu belirtti. Şu anda ülkede en az 45 bin kişi, 14 günlük zorunlu ev karantinası veya izolasyon prosedürüne tâbi tutuluyor.
Güney Kore
Güney Kore’de dün 100 yeni vakanın daha doğrulanmasıyla toplamda kaydedilen vaka sayısı 9 bin 137’ye çıktı.
Endonezya
Endonezya Sağlık Bakanlığı Kontrol ve Önleme Merkezi Direktörü Ahmed Yurianto, doğrulanan 105 yeni vaka ile beraber toplamdaki vaka sayısının 790’a çıktığını bildirdi. Ülkede üç kişinin daha ölmesiyle koronavirüs salgını bilançosunun 58’e yükseldiği, 31 hastanın da iyileştiği bildirildi.
Yeni Zelanda
Gece yarısı ülkeye girişlerin tamamen kapatıldığı Yeni Zelanda, 47 vakanın doğrulandığını, aynı zamanda üç olası vakanın bulunduğunu duyurdu. Genel Sağlık Direktörü Dr. Ashley Bloomfield, vaka sayısının düşüşe geçmeden önce en az 10 gün boyunca artmasının beklendiğini söyledi
Hindistan
Sokağa çıkma yasağı ile beraber 2 milyon 6 bin kişinin evde kaldığı Hindistan’da AFP’nin verilerine göre şu ana kadar koronavirüse bağlı 519 vaka ve 10 can kaybı meydana geldiği kaydedildi.
Pakistan
Pakistan Sağlık Bakanlığı dün, doğrulanan koronavirüs vakalarının bine ulaştığını duyurdu. Bakanlık Sözcüsü son 12 saat içinde yaklaşık 100 yeni vakanın kaydedildiğini doğruladı. İlk vakanın 26 Şubat’ta görüldüğü ülkede şimdiye kadar 7 ölüm vakası meydana geldi.
Sağlık Bakanı Zafer Mirza ülkede en az 7 bin şüpheli vakanın bulunduğunu ve hükümetin salgını kontrol altına almak için gerekli tüm adımları attığını vurguladı. Sivil Havacılık Bakanlığı Sözcüsü de 26 Mart-2 Nisan tarihleri arasındaki tüm iç hat uçuşlarının askıya alındığını bildirdi.
Afganistan
Afganistan Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Vahidullah Mayar, ülkenin en kötü senaryolara dahi hazırlıklı olduğunu ancak en az 100 bin vatandaşın koronavirüs salgını nedeniyle ölebileceğini duyurdu. Mayar, önümüzdeki altı ay içerisinde nüfusun yaklaşık yüzde 80’inin salgına yakalanabileceğini söyledi.
Dün Afganistan’da virüse bağlı ikinci ölüm vakası meydana gelirken doğrulanan vakalar ise son 24 saat içerisinde iki katına çıktı. Ülkede dört NATO unsuru da dâhil toplam vaka sayısı 80'e ulaştı. Virüsün yalnızca birkaç yüz kişide test edilmesi dolayısıyla bildirilmeyen vaka sayısının çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor.
Avrupa Troykası, İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyma tehdidinde bulunduhttps://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5165346-avrupa-troykas%C4%B1-i%CC%87rana-y%C3%B6nelik-bm-yapt%C4%B1r%C4%B1mlar%C4%B1n%C4%B1-yeniden-y%C3%BCr%C3%BCrl%C3%BC%C4%9Fe-koyma-tehdidinde
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
Avrupa Troykası, İran'a yönelik BM yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koyma tehdidinde bulundu
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, bugün Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına konuştu. (Reuters)
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot dün yaptığı açıklamada, Avrupa Troykası’nın (Fransa, Birleşik Krallık ve Almanya), o tarihe kadar bir nükleer anlaşmaya varılamaması halinde ağustos ayı sonuna kadar İran'a yönelik Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarının otomatik olarak geri getirilmesine yönelik ‘snapback’ mekanizmasını harekete geçireceğini söyledi.
Brüksel'de düzenlenen Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Barrot, “Fransa ve ortakları, 10 yıl önce kaldırılan silahlar, bankalar ve nükleer ekipmanlar üzerindeki küresel yasağı yeniden uygulamaya koymakta haklılar. İran'dan güçlü, somut ve inandırıcı bir taahhüt gelmediği takdirde bunu en geç ağustos ayı sonuna kadar yapacağız” ifadelerini kullandı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ise dışişleri bakanları toplantısında ‘İran'ın ele alınacağını’ söyledi. Kallas, “Diplomatik yolu ve müzakereleri yeniden başlatmak bizim çıkarımıza” dedi.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Brüksel'de düzenlenen AB dışişleri bakanları toplantısının oturum aralarında basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. (EPA)
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce tarafından yapılan açıklamaya göre, AB dışişleri bakanları toplantısı öncesinde ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Avrupa Troykası'ndaki mevkidaşlarıyla Ortadoğu'da istikrarın desteklenmesi ve İran'ın nükleer silah geliştirememesinin sağlanması konularında telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.
Avrupa ülkeleri, ekim ayında süresi dolacak olan 2231 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararı kapsamında snapback mekanizmasını harekete geçirmekle tehdit ediyor. Bu mekanizma, karar kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde Tahran'a yönelik BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasına olanak sağlıyor.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, mekanizmayı harekete geçirmenin ‘yasal dayanaktan yoksun düşmanca bir tedbir’ olduğu uyarısında bulunarak, Avrupalıları taahhütlerini ihlal etmekle suçladı. Bekayi, Avrupalı güçlerin bu adımı atması halinde orantılı bir karşılık verileceği tehdidinde bulundu.
İran medyası, Tahran'ın Moskova ve Pekin'i nükleer anlaşmadan çekildiklerini duyurmaya ikna etmeye çalıştığını ve bu sayede BM Güvenlik Konseyi'nde yaptırımların yeniden uygulanmasına yönelik herhangi bir girişimi engellemek için yasal bir dayanak elde edeceğini belirtti.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi bugün Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ve Çinli mevkidaşı Wang Yi ile Avrupa Troykası’nın nükleer anlaşma kapsamında BM yaptırımlarına otomatik olarak geri dönüş anlamına gelen snapback mekanizmasını harekete geçirmesini engellemenin yolları üzerine istişarelerde bulundu.
Lavrov ve Wang Yi pazartesi günü Pekin'de bir araya gelerek Arakçi'nin Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dışişleri bakanları toplantısına katılmasından önce İran'ın nükleer dosyasını ele aldılar.
Arakçi bugün Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, “Mevcut durumda elbette Çin Dışişleri Bakanı ve Rusya Dışişleri Bakanı ile ikili görüşmeler yapacağız” dedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı pazar günü, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in İran'ı Washington'un istediği uranyum zenginleştirmesine izin verilmeyecek bir nükleer anlaşmayı kabul etmeye çağırdığı yönündeki haberi ‘yalan’ olarak nitelendirdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin bugün Pekin'de düzenlenen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dışişleri bakanları toplantısı çerçevesinde gerçekleştirdikleri görüşmeden (İran Dışişleri Bakanlığı)
ABD merkezli haber sitesi Axios'un dosyaya yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre Putin, İran'a ABD ile uranyum zenginleştirmesini engelleyecek bir anlaşmayı kabul etmesi çağrısında bulundu. Rusya nükleer program konusunda yıllardır İran'ın başlıca diplomatik destekçisi konumunda.
Moskova, İran'ın uranyum zenginleştirme hakkını kamuoyu önünde desteklemiş olsa da Putin, İsrail ile İran arasında 12 gün süren savaşın ardından özel oturumlarda daha sert bir tutum benimsedi.
İki kaynak Rusların İsrail hükümetine Putin'in İran'ın uranyum zenginleştirmesi konusundaki tutumu hakkında bilgi verdiğini söyledi. Üst düzey bir İsrailli yetkili, “Putin'in İranlılara bunu söylediğini biliyoruz” dedi. Putin bu tutumunu geçen hafta ABD Başkanı Donald Trump ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile yaptığı görüşmelerde de dile getirdi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın ilk döneminde İran'a yönelik ABD yaptırımlarının yeniden uygulanmasından bu yana Tahran, 20 yıllık bir stratejik anlaşma yoluyla Moskova’yla ve İran'ın petrol ihracatının yüzde 90'ını satın alan Pekin’le bağlarını güçlendirdi.
Arakçi Telegram üzerinden yaptığı paylaşımda şöyle yazdı: “ŞİÖ yavaş yavaş küresel arenaya açılıyor, yani bölgesel arenayı yavaş yavaş aşıyor… Gündeminde ekonomik, siyasi ve güvenlik alanları da dahil olmak üzere bir dizi farklı konu var.”
Diğer yandan İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, hükümetinin ‘tüm ciddiyetiyle bu barışçıl yolu izleyeceğini’ söyledi ve ek ayrıntı vermeden ‘diplomasi penceresinin halen açık olduğunu’ vurguladı.
Pezeşkiyan, “Geleceğe doğru yeni ufuklar açmak için geçmişi eleştirel gözlerle gözden geçirmeliyiz. Bizi daha iyi bir yarına götürecek olan şey, umudu yeniden inşa etmek, öğrenme ve değişme isteği ile anlayış, empati ve rasyonaliteye dayalı yeni bir yoldur... Diplomasi penceresinin açık olduğuna inanmaya devam ediyoruz ve bu barışçıl yaklaşımı kararlılıkla sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Pezeşkiyan sözlerini şöyle sürdürdü: “Savaşın dayattığı büyük sınavda, psikolojik baskılara ve halkımızın karşılaştığı pek çok zorluğa rağmen, İran'ın çağdaş tarihinde halkın katılımının, uzlaşının ve toplumsal uyumun en dikkat çekici tezahürüne tanık olduk. Ülke içinde ve dışında, her eğilimden İranlılar saldırgan düşman karşısında tek vücut oldular.”
İran Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları, İran Genelkurmay Başkanı Abdurrahim Musevi'nin İsrail ile 12 gün süren savaş sırasında ülkesinin ‘varlığının ve toprak bütünlüğünün eşi benzeri görülmemiş şekilde tehdit edildiğini’ söylemesinin ardından geldi.
Pezeşkiyan hükümeti, muhafazakâr milletvekillerinin muhalefetine rağmen Batılı güçlerle müzakerelere yeniden başlamaya hazır olduğunun sinyallerini verdi.
ABD ile İran arasında 19 Nisan'da ikinci tur görüşmelerin yapıldığı Roma'daki Umman Büyükelçiliği'nin girişinde bekleyen gazeteciler ve polis memurları (AP)
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi pazartesi günü yaptığı açıklamada, İran ve ABD arasında altıncı tur müzakereler için ‘belirli bir tarih olmadığını’ söyledi. Bekayi, “Diplomasinin ve müzakere yolunun etkinliğini doğrulamadığımız sürece böyle bir yola girmeyeceğiz” dedi.
Arakçi ve ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff nisan ayından bu yana Umman arabuluculuğunda beş tur görüşme gerçekleştirdi. Daha sonra İsrail 13 Haziran'da İran'a saldırı başlattı ve ABD'nin İran'ın üç nükleer tesisini bombaladığı 12 günlük bir savaşı tetikledi.
Tahran ve Washington arasında yeni bir müzakere turunun 15 Haziran'da yapılması gerekiyordu, ancak savaş nedeniyle iptal edildi.
İran Dini Lideri Ali Hamaney’in uluslararası ilişkiler danışmanı Ali Ekber Velayeti pazartesi günü yaptığı açıklamada, ülkesinin uranyum zenginleştirmeyi durdurma şartına bağlanması halinde ABD ile nükleer müzakerelere yer olmadığını söyledi ve böyle bir şartı Tahran'ın bağlı olduğu ‘kırmızı çizgilere’ aykırı olarak niteledi.
Şarku’l Avsat’ın İran medyasından aktardığına göre Velayeti, Pakistan İçişleri Bakanı Muhsin Nakvi ile gerçekleştirdiği görüşmede, “Müzakereler zenginleştirmenin durdurulması şartına bağlanırsa kesinlikle gerçekleşmeyecek” dedi.