Türkiye'nin koronavirüs haritası kanalizasyondan çıkartılabilecek

Türkiye'nin koronavirüs haritası kanalizasyondan çıkartılabilecek
TT

Türkiye'nin koronavirüs haritası kanalizasyondan çıkartılabilecek

Türkiye'nin koronavirüs haritası kanalizasyondan çıkartılabilecek

Türkiye’de birçok ilin atık suyundan uyuşturucu kullanım haritasının çıkartılmasına öncü olan Adli Toksikolog Doç. Dr. Nebile Dağlıoğlu, Sağlık Bakanlığının izin verdiği takdirde yeni tip korona virüs (Kovid-19) haritasının da atık sudan çıkartılabileceğini söyledi. Dağlıoğlu, “Birçok insanda korona virüsün semptomları ortaya çıkmıyor ancak atık sudan çalışma sonrası haritalama ile bölgede virüs erkenden teşhis edilebilir” dedi.
Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 virüsü 24 binin üzerinde insanın ölümüne neden oldu. Türkiye'de de 3 bin 629 kişide görülen virüs nedeniyle devlet, yayılmayı önlemek için çeşitli önlemler aldı. Türk bilim insanları da daha önce görülmemiş ancak ‘Sars' ile benzer özellikleri taşıyan virüs ile ilgili araştırmalarına hız kazandırdı.
Son 15 günde Avrupa'da da korona virüs vaka sayısının tavan yapması nedeniyle Avrupa Score grubu adı altında toplanan Türk ve yabancı adli toksikologlar ortak bir inceleme birimi oluşturdu. Grup içerisinde bulunan ülkelerden Hollanda da Ulusal Halk Sağlığı ve Çevre Enstitüsü, salgının yoğun olarak görüldüğü Tilburg kenti ile başkent Amsterdam'daki kanalizasyon suyunda korona virüs incelemesi yaptıklarında virüse atık sularda rastladıklarını açıkladı.
2017 yılında Türkiye'de ilk olarak Adana'da atık sudan kentin uyuşturucu haritasını çıkartan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Adli Toksikolog Doç. Dr. Nebile Dağlıoğlu, Türkiye'de de benzer bir çalışma ile atık sudan korona virüs haritasının çıkartılabileceğini söyledi.

“Erken uyarı sistemi”
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Dağlıoğlu, korona virüsün 4 derecedeki suda 14 gün, 20 derecedeki suda ise 2 gün yaşayabildiğini belirterek, “Çin'de 2005 yılında bir hastanenin atık suyundan ‘Sars' virüsüyle ilgili çalışma yaptılar. Biz de böyle bir çalışma yapabiliriz. Bazı hastalarda semptomlar belli olmadığı için Kovid-19 taşıyıcıları virüsü dışkılarıyla birlikte atabiliyor. Biz de bunları atık sularda takip edebilir ve bir erken uyarı sistemi oluşturabiliriz” diye konuştu.

“Bakanlık isterse analiz yapılabilir”
Dünya genelinde atık sudan korona virüs haritasının çıkartılmaya başlandığını kaydeden Dağlıoğlu, şunları kaydetti:
“Birçok insanda korona virüs semptomları ortaya çıkmıyor. Bu inceleme ile virüsü bölgelere ayrılarak bir haritalama yapılabiliriz. Şu anda dünyada arkadaşlarımız benzer çalışma içerisinde. Biz de onları yakından takip ediyoruz. Eğer bakanlığımız bununla ilgili iş birliği yapmak isterlerse biz buna hazırız. Üniversitemiz olarak bu çalışmaya ortak oluruz. Laboratuvarımız uyuşturucu konusunda deneyime sahip. 2018-2019 yıllarında atık sudan uyuşturucu analizi konusunda hem kendi hem de diğer illerin çalışmalarını yürüttük. Çalışmalarımız halen devam ediyor. Aynı çalışmaları Kovid-19 virüsü için de yapabiliriz.”

“Bilimsel çalışma yapmamız gerek”
Haritalama sistemiyle bölgedeki insanlara erkenden teşhis konulabileceğini vurgulayan Adli Toksikolog Nebile Dağlıoğlu, “Birçok semptom aslında görülmeden de biz o virüsü taşıyabiliriz. Erken tespit edilmesi önleme çalışmalarını gündeme getirecektir. Şu anda daha çok tedavi üzerinde durulmakta. Bizim bilim insanları olarak hem farklı yüzeylerde hem de atık sularda bu virüsün ne kadar kaldığıyla ilgili birçok bilimsel çalışma yapmamız gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.



MI6’in ilk kadın şefinin dedesi, “Yahudi Kasabı” çıktı

Cambridge Üniversitesi'nde antropoloji eğitimi alan Blaise Metreweli, 47 yaşında (AFP)
Cambridge Üniversitesi'nde antropoloji eğitimi alan Blaise Metreweli, 47 yaşında (AFP)
TT

MI6’in ilk kadın şefinin dedesi, “Yahudi Kasabı” çıktı

Cambridge Üniversitesi'nde antropoloji eğitimi alan Blaise Metreweli, 47 yaşında (AFP)
Cambridge Üniversitesi'nde antropoloji eğitimi alan Blaise Metreweli, 47 yaşında (AFP)

Birleşik Krallık’ın (BK) dış istihbarat teşkilatı MI6’in başına geçecek ilk kadın direktör olan Blaise Metreweli’nin dedesinin Nazi ajanı çıktığı yazılıyor.

Britanya’nın tanınmış tabloid gazetelerinden Daily Mail’ın haberinde, Almanya’nın Freiburg kentindeki bir arşivde “yüzlerce belgenin” incelendiği belirtiliyor.

Bu belgelere göre Metreweli’nin Ukrayna doğumlu dedesi Constantine Dobrowolski, II. Dünya Savaşı’nda Kızıl Ordu’dan kaçıp Naziler için casus olarak çalışmış.

Alman işgali altındaki Ukrayna’da görevlendirilen “Kasap” lakaplı Dobrowolski’nin Yahudilerin katledilmesinde rol oynadığı ileri sürülüyor.

Dobrowolski’nin 1926’da Sovyet karşıtı ve Yahudi düşmanı faaliyetler nedeniyle hapse atıldığı, 1941’de Nazilerin safına geçtiği aktarılıyor. Belgelere göre kendisiyle ilgili son kayıt 1943’te ve bu tarihte ölmüş olabileceği düşünülüyor.  

Sovyetler Birliğini’nin, Nazi Almanyası Silahlı Kuvvetleri’nde (Wehrmacht) “30 No’lu Ajan” diye de bilinen Dobrowolski’nin başına 50 bin ruble ödül koyduğu da belirtiliyor.

Habere göre Metreweli soyadı, Blaise’in dedesi Dobrowolski'nin değil, babaannesi Barbara’nın savaş sonrası Britanya’da evlendiği ikinci eşi olan Gürcü kökenli David Metreweli’ye ait.

Baba Constantine Jr., 1943'te Nazi işgali altındaki Ukrayna şehri Snovsk’ta doğmuş, annesi Barbara tarafından Britanya’ya kaçırılmış ve burada kendisine Metreweli soyadı verilmiş.

Constantine Jr. daha sonra Britanya ordusunda radyolog olarak çalışmıştı. Kızı Metrewelli ise 1977’de doğdu ve 22 yaşında MI6’e katıldı.

BK Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, 1 Ekim’de MI6’in başına geçecek Metreweli’nin “dedesiyle hiç tanışmadığı” belirtildi.

Metreweli’nin soyunun “geçmişte birçok çatışma ve bölünme yaşamış Doğu Avrupa” gibi bir coğrafyadan geldiğine dikkat çekilerek, bunun onun MI6’in liderliğini daha etkili şekilde yapmasını sağlayacağı ifade edildi.

Independent Türkçe, BBC, RT, Daily Mail