Suudi Arabistan’da 92 yeni vaka kaydedildi

Dün Riyad’da saat 15.00 itibariyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başladı (Beşir Salih)
Dün Riyad’da saat 15.00 itibariyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başladı (Beşir Salih)
TT

Suudi Arabistan’da 92 yeni vaka kaydedildi

Dün Riyad’da saat 15.00 itibariyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başladı (Beşir Salih)
Dün Riyad’da saat 15.00 itibariyle sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başladı (Beşir Salih)

Suudi Arabistan Sağlık Bakanlığı, dün 10’u yurtdışından gelenler olmak üzere 92 yeni koronavirüs vakası kaydedildiğini bildirdi. Böylece ülkede kaydedilen vaka sayısı bin 104’e çıktı. Vakalardan çocuğunun iyi durumda olduğu, 6'sının ise yoğun bakım ünitesinde tedavi gördüğü belirtildi. İki vakanın daha iyileşmesiyle, toplamda iyileşen kişi sayısı 35’e çıktı. Diğer yandan, virüse bağlı can kaybı yaşanmadı.
Vakalar, birkaç farklı Suudi şehrinde görüldü; Riyad’da 46, Medine’de 19, Katif’te 10, Cidde’de 7, Dammam’da 4, Bureyde ve Dahran’da 2’şer, Hufuf ve Habar’da ise 1’er vaka kaydedildi. Aynı zamanda koronavirüs konusunda mevcut olan en yüksek teknoloji sayılan kapsamlı genetik testten en az 45 bin adet yapıldı.
Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Dr. Muhammed el-Abdulali, koronavirüs semptomları (hapşırmak, burun tıkanıklığı, yüksek ateş gibi) gösteren her vatandaşın hızlıca iyileşmesi için çabaladıklarını ifade ederken, virüs tespit edilen kişileri akrabaları ile toplumu salgından korumak için sağlık hizmetlerine başvurmaya çağırdı.
Abdulali, Sağlık Bakanlığının sağladığı ‘randevu’ uygulaması gibi vakaların değerlendirilmesi için sağlık alanında yapay zekanın kullanıldığı ve vatandaşların bu konuda başvurabilecekleri birkaç yol olduğunu bildirdi. ‘Öz değerlendirme’ hizmeti sunan söz konusu uygulama, kullanıcıya bazı sorular sorarak durum değerlendirmesi yapıyor ve buna uygun tavsiyeler sunuyor. Bu uygulamaya her vatandaş kolayca ulaşılabiliyor.
Suudi Arabistan’da bu uygulamayı kullanan 176 bin kişiden 170 bininin sonucu tatmin ediciydi. Uygulamanın sonuçlarına göre ortalama risk seviyesinde bulunan 3 bin kullanıcı ise uzmanlara yönlendirildi. Bu kişiler arasından 20’sinin ise koronavirüse yakalandığı tespit edildi. Böylece erken tanı sayesinde tedavi sürecine geçen bu kişilerin salgın zinciri başlatması önlenmiş ve çevreleri bu riskten korunmuş oldu.
Sağlık hizmetlerine erişimde kullanıcının uygun danışmanlara yönlendirildiği ‘Sağlık’ uygulamasının kullanılabileceğine değinen Abdulali, aynı zamanda kişilerin ‘937 Sağlık İletişim Merkezi’ hattına danışabileceklerini hatırlattı.
Öte yandan, Suudi Arabistan Eğitim Bakanlığı, tüm öğrenciler için uzaktan eğitim sürecinin devam ettiğini açıkladı. Uzaktan sınavlar da dahil olmak üzere çeşitli eğitim seçeneklerinin toplantılarda masaya yatırıldığına değinen Eğitim Bakanlığı sözcüsü İbtisam eş-Şehri, “Akademik takvime göre ilerliyoruz; herhangi bir aksilik olmazsa, Ramazan'ın 10’unda sınavları gerçekleştireceğiz” açıklamasında bulundu. Önceliğin öğrencilerin akademik yıllarını tamamlamaları olduğunu dile getiren Şehri, tüm öğrencilerin uzaktan eğitimi ciddiye alması gerektiğinin altını çizdi. Aynı zamanda aileleri de çocuklarının çalışmalarını takip etmeye çağırdı.

Umrecilerin muafiyetten yararlanmaları çağrısı tekrar edildi
SPA’nın haberine göre, Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı, 23 Mart’ta yaptığı açıklamayı tâkiben, vizeleri sona eren umreciler ve yasal düzenleme süresi içerisinde ülkelerine dönmekte gecikenlerin ülkelerine dönme çağrısını Pasaportlar Genel Müdürlüğü ile işbirliği içerisinde dün bir kez daha yeniledi.
Söz konusu kişileri yasal ve mâli süreçlerden muaf olma talebinde bulunmaya çağıran bakanlık, bu kişilerin bugün (28 Mart), bakanlığın resmi internet sitesi aracılığıyla, dönüşlerini belirlenen son tarih öncesine ertelemeleri gerektiğini bildirdi. Bu muafiyet süresinden yararlanılmaması durumunda, azami sınırlardaki cezaların uygulanacağının altı çizildi.

Kuveyt
Kuveyt Sağlık Bakanlığı, son 24 saatte, 17 yeni vaka daha kaydedildiğini, böylelikle ülkede kaydedilen toplam vaka sayısının 225’e çıktığını açıkladı. Sağlık Bakanı Şeyh Basil es-Sabah, dün erken saatlerde yaptığı açıklamada, 8 vakanın daha iyileştiğini, böylece iyileşen kişi sayısının 57’ye çıktığını doğruladı. Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Abdullah es-Sened, yeni vakalardan 5’inin seyahatten dönenler olduğunu, 3’ünün ise epidemiyolojik incelemeye tâbi tutulduğunu bildirdi.

Bahreyn
Bahreyn Sağlık Bakanlığı, kaydedilen 8 yeni vaka ile beraber, şuanda 235 kişinin tedavi gördüğünü, 1 vakanın ise yoğun bakımda olduğunu bildirdi. Aynı zamanda 17 vakanın daha iyileşmesiyle, toplamda 227 kişinin iyileşmiş olduğu belirtildi.

Umman
Umman Sağlık Bakanlığı, 22 koronavirüs vakasının daha doğrulandığını, böylece toplamda kaydedilen vaka sayısının 131’e çıktığını açıkladı. Yeni vakalardan 10’unun daha önceki vakalar ile etkileşimdeki kişilerden, 8’inin ise yurtdışından gelen vatandaşlardan olduğu, 4’ünün ise epidemiyolojik incelemeye tâbi tutulduğu söylendi. Aynı zamanda toplamda 23 vakanın iyileştiği belirtildi.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)
BAE Sağlık ve Toplum Koruma Bakanlığı, ülkede 72 yeni vakanın daha kaydedildiğini doğruladı. Bakanlık, aynı zamanda 3 vakanın daha gerekli tedavileri alarak iyileştiğini, böylece toplamda iyileşenlerin 55’e çıktığını bildirdi.



Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
TT

Cidde'de Filistin'i destekleme ve İsrail'in tek taraflı adımlarını reddetme konusunda uluslararası mutabakat sağlandı

Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)
Kudüs'teki Kubbetü's-Sahra ve Mescid-i Aksa'nın uzaktan görünümü (Reuters)

Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde, işgal altında bulunan Filistin’deki gelişmelere ilişkin düzenlenen istişare toplantısının ardından ortak bir bildiri yayımlandı. Toplantıya, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreterliği, Arap Birliği ve Afrika Birliği (AfB) Komisyonu’ndan üst düzey heyetler katıldı. Toplantının, Filistin meselesinin seyri ile bölgesel ve uluslararası yansımaları konusunda üç kuruluş arasındaki siyasi eşgüdümün arttığını ortaya koyduğu belirtildi.

Bildiride, ABD Başkanı tarafından açıklanan ve Ekim 2025’te Mısır’ın Şarm eş-Şeyh kentinde Mısır-ABD himayesinde, Katar ve Türkiye’nin katılımıyla düzenlenen Uluslararası Barış Zirvesi’nde imzalanan barış planının, kan dökülmesinin durdurulması, insani yardımların engelsiz şekilde ulaştırılması, İsrail işgal güçlerinin çekilmesi ve normal hayata dönüş için gerekli koşulların hazırlanması açısından temel bir çıkış noktası olduğu vurgulandı. Planın, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin 2803 sayılı kararıyla kabul edildiği ve geri dönülmez biçimde ‘iki devletli çözüm’ yolunun açılmasını hedeflediği kaydedildi.

Bu çerçevede üç kuruluş, Gazze Şeridi’nde ya da Batı Şeria’da Filistin halkının zorla yerinden edilmesini hedefleyen her türlü girişim ve planı kesin bir dille reddettiklerini belirtti. Bildiride, bu tür adımların savaş suçu ve uluslararası insancıl hukukun açık ihlali olduğu, ayrıca bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe doğrudan tehdit teşkil ettiği ifade edildi. İsrail’in Refah Sınır Kapısı’nın tek yönlü açılmasına ilişkin açıklamaları da sert şekilde kınanarak, Gazze Şeridi’ni yaşanamaz bir bölge haline getirmeyi amaçlayan politikaların sonuçlarına karşı uyarıda bulunuldu.

Ortak bildiride, İsrail makamlarının Gazze Şeridi’ne uyguladığı kuşatma ve sistematik aç bırakma politikası kınandı. İsrail’in Refah Sınır Kapısı ile tüm kara ve deniz geçişlerini kalıcı ve güvenli şekilde açmaya zorlanması, insani yardımların herhangi bir kısıtlama olmaksızın ulaştırılmasına izin verilmesi çağrısı yapıldı. Ayrıca Doğu Kudüs dahil Batı Şeria’da yerleşim faaliyetlerinin genişletilmesi, keyfi tutuklamalar, ilhak planları, sözde İsrail egemenliğinin dayatılması, şehir ve mülteci kamplarına baskınlar, altyapının tahrip edilmesi ve nüfusun zorla yerinden edilmesi gibi uygulamaların tehlikesine dikkat çekildi.

Bildiride, tüm İsrail yerleşimlerinin hukuka aykırı olduğu vurgulanarak, bunların dağıtılması ve boşaltılması gerektiği ifade edildi. İşgal güçlerinin koruması altında artan aşırı yerleşimci şiddetine karşı uyarıda bulunulurken, uluslararası topluma bu suçların faillerinin uluslararası ceza hukuku çerçevesinde hesap vermesini sağlama ve BM Güvenlik Konseyi’nin 904 sayılı kararı uyarınca yerleşimcilerin silahsızlandırılmasını hayata geçirme çağrısı yapıldı.

Bildiride, Kudüs’e ilişkin olarak İsrail’in işgal altındaki kentte siyasi, coğrafi ve demografik yapıyı değiştirmeyi amaçlayan tüm uygulamaları reddedildi. Açıklamada, başta Mescid-i Aksa olmak üzere İslam ve Hristiyan kutsal mekânlarının tarihî ve hukuki statüsünün korunmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

Ortak bildiride ayrıca, işgal hapishanelerindeki Filistinli mahkûmlara yönelik zorla kaybetme, işkence, infaz ve kötü muamele dahil ağır ihlaller kınandı. Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in, tutuklu lider Mervan Bergusi’nin hücresini basarak hayatını tehdit ettiğine dikkat çekilerek, mahkûmların akıbetinin ortaya çıkarılması, korunmalarının sağlanması ve serbest bırakılmaları için uluslararası baskı çağrısı yapıldı.

Üç kuruluş, uluslararası toplumu İsrail’i tüm ihlallerinden dolayı hesap vermeye zorlayacak somut adımlar atmaya ve cezasızlık politikasına son vermeye davet etti. Bu çerçevede, başta Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Uluslararası Adalet Divanı (UAD) olmak üzere ulusal, bölgesel ve uluslararası yargı mecralarının devreye sokulması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, Filistin halkı için uluslararası korumanın sağlanmasının zorunlu olduğu ifade edildi. Bildiride ayrıca, Filistin Kurtuluş Örgütü’nün (FKÖ) Filistin halkının tek meşru temsilcisi olduğu teyit edilerek, Filistin hükümetinin Gazze Şeridi dahil tüm işgal altındaki Filistin topraklarında sorumluluklarını tam olarak üstlenmesinin desteklenmesi talep edildi.

Bildiride, Suudi Arabistan’ın Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nun 80’inci oturumunda açıkladığı Filistin Yönetimi’nin mali sürdürülebilirliğine yönelik acil koalisyon girişimi memnuniyetle karşılandı. Tüm ülkelere bu girişime katılma ve Filistin hükümetine mali destek sağlama çağrısı yapıldı. Ayrıca, 12 Eylül 2025’te BM Genel Kurulu’nda kabul edilen ve Filistin meselesinin barışçıl çözümü ile iki devletli çözümün uygulanmasına ilişkin konferansın sonuçlarını onaylayan karar da olumlu karşılandı. Söz konusu konferansın, Suudi Arabistan ve Fransa’nın eş başkanlığında New York’ta düzenlendiği hatırlatıldı.

Açıklamada, UAD’ın İsrail’in işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki yükümlülüklerine ilişkin danışma görüşü takdir edilirken, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) görev süresinin üç yıl uzatılması kararı memnuniyetle karşılandı. Ajansa siyasi, hukuki ve mali desteğin sürdürülmesinin gerekliliği vurgulanarak, rolünü veya yetkisini zayıflatmayı hedefleyen girişimler reddedildi.

Bildirinin sonunda, Eylül 2025’te Filistin devletini tanıyan ülkelerin tutumları takdir edilirken, diğer ülkelere de Filistin devletini tanımaları ve BM’de tam üyeliğini desteklemeleri çağrısı yapıldı. Bunun, iki devletli çözümün hayata geçirilmesinin temel unsurlarından biri olduğu belirtildi. Açıklamada, bölgede adil ve kalıcı barışın ancak İsrail işgalinin sona erdirilmesi, 4 Haziran 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devletinin uluslararası meşruiyet kararları ve Arap Barış Girişimi doğrultusunda kurulmasıyla mümkün olacağı vurgulandı.


Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
TT

Suudi Arabistan'ın Tuwaiq projesi kapsamındaki ilk savaş gemisi denize indirildi

Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)
Wisconsin'de Majesteleri Kral Saud gemisinin denize indirilme töreninden, (SPA)

ABD'nin Wisconsin eyaletinde düzenlenen özel bir törenle, Tuwaiq projesi kapsamında üretilecek dört Suudi savaş gemisinden ilki olan "Majesteleri Kral Saud" gemisi denize indirildi.

Gemi, Suudi Arabistan Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Muhammed El-Garibi tarafından, Suudi Arabistan ve Amerikan tarafından çok sayıda üst düzey subay ve yetkilinin katılımıyla denize indirildi.

Korgeneral el-Garibi, genel olarak silahlı kuvvetlerin ve özellikle deniz kuvvetlerinin Suudi liderliğinden aldığı sınırsız desteğin, modernizasyon ve kalkınmada önemli ilerlemeler kaydedilmesine katkıda bulunduğunu vurguladı. Tuwaiq projesinin, Suudi Arabistan'ın en son askeri teknolojilere dayanan, modern ve profesyonel bir deniz kuvveti oluşturma taahhüdünü ve personelinin ileri eğitim ve nitelik programlarını somutlaştırdığını ifade etti.


Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
TT

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Burhan ile görüştü

Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)
Prens Muhammed bin Salman, Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan'ı kabul etti (SPA)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman, dün Riyad'daki el-Yemame Sarayı'ndaki ofisinde Sudan Geçiş Dönemi Egemenlik Konseyi Başkanı Abdulfettah el-Burhan ve beraberindeki heyetle bir araya geldi.

Görüşmede, Sudan'daki son gelişmeler, bunların sonuçları, güvenlik ve istikrarın sağlanması için gösterilen çabalar gözden geçirildi.