ABD'de koronavirüs salgını nedeniyle ölü sayısı bin 711'e yükseldi

ABD'de koronavirüs salgını nedeniyle ölü sayısı bin 711'e yükseldi
TT

ABD'de koronavirüs salgını nedeniyle ölü sayısı bin 711'e yükseldi

ABD'de koronavirüs salgını nedeniyle ölü sayısı bin 711'e yükseldi

ABD’de koronavirüs (Kovid-19) salgınında vaka sayısı 104 bin 839'a yükselirken, ülke genelinde virüs kaynaklı hayatını kaybedenlerin sayısı bin 711’e ulaştı.
ABD, koronavirüs vaka sayısı ile dünya genelinde birinci sırada yerleşti. Ülke genelinde koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı bin 711'e yükselirken, tespit edilen vaka sayısı 104 bin 839'a ulaştı. ABD'de koronavirüsü tüm ülkede etkili olmaya başlarken bugüne kadar daha çok New York, Washington, California gibi sahil eyaletlerinde görülen virüs vakaları ile ilgili olarak iç eyaletlerde de sayılar artış göstermeye başladı. Chicago ve Detroit'in yeni sıcak bölgeler olması bekleniyor. Chicago Belediye Başkanı Lori Lightfoot yaptığı açıklamada “New York'ta ne olduğunu görüyorum. Bence bu hepimiz için dikkatli olmamızı söyleyen bir işarettir” dedi.
ABD Belediye Başkanları Konferansı'nın yaptığı araştırmaya göre birçok şehir yaklaşan krize hazır değil. Organizasyon Federal hükümeti acil desteğe çağırırken görüşülen 192 şehrin yüzde 90'ının yeterli miktarda koruma ekipmanına sahip olmadığı kaydedildi. Eksikliği duyulan malzemeler ile ilgili olarak “Savunma Üretim Kanununu” devreye sokan Trump yaptığı açıklamada “Kanun uyarınca General Motors'a solunum cihazı üretmek ile ilgili Federal kontratları kabul etme, uygulama ve öncelik vermesini şart koştum” dedi.
New York Valisi Andrew Cuomo virüsten şu ana kadar en çok etkilenmiş olan New York'un tek başına 30 bin solunum cihazı ihtiyacı olduğunu duyurmuştu. New York Şehri Belediye Başkanı Bill de Blasio'da solunum cihazları ile ilgili olarak “Bu iyiye gitmeden çok daha kötü bir hal alacak. Solunum cihazı olmadan doktorlar hayat kurtaramaz” dedi.
New York'ta şu ana kadar 519 kişi hayatını kaybetti. New York'ta tespit edilen vaka sayısı ise 44 binden fazla. Bin 583 kişi ise yoğun bakımda tedavi görüyor. Solunum cihazlarının maliyeti ise 25 bin ila 50 bin dolar arasında olduğu belirtildi. Cihazlar özellikle Kovid-19'u ağır geçiren ve yoğun bakıma muhtaç olan hastaların oksijen alıp vermesini ve solunum yollarındaki baskının azaltılması için hayati önem taşıyor. Bir yandan virüsün sebep olduğu hastalık ile baş etmeye çalışan eyaletler bir yandan da yayılmanın önüne geçebilmek için durdurulan ekonominin olumsuz etkilerini azaltmaya çalışıyor. Birçok eyalet ve bölgede elektrik, su ve benzeri fatura ödemelerinin aksaması durumunda hizmetin kesilmemesi yönünde karar alan yetkililer halkın üzerindeki ekonomik yükü azaltmaya çalışıyor.
Kaliforniya'da bankaların birçoğunun 90 gün boyunca mortgage ödemelerini askıya aldığını belirten Kaliforniya Valisi Gavin Newsom bin hasta kapasiteli USNS Mercy'nin Los Angeles Limanı'na gelmesi ile ilgili yaptığı konuşmada kirasını ödeyemeyenler için “Evden çıkartılma olmayacak. Kovid-19 nedeni ile yapılamayan ödemeler ile ilgili yaptırım olmayacak” dedi.

Ekonomi durma noktasına geldi
ABD'de virüs sebebi ile ekonomi durma noktasında. Bugün borsa değer kaybederken, birçoğu maaş çekinden maaş çekine yaşayan milyonlarca Amerikalı geçim endişesi içerisinde. Bu endişeleri gidermek için önce senatoda ardından temsilciler meclisinde kabul edilen 2 trilyon dolarlık destek paketi bugün akşam üstü ABD Başkanı Donald Trump tarafından imzalanarak yürürlüğe sokuldu. Oval ofiste kanunu imzalayan Trump, "Demokratlara ve Cumhuriyetçilere bir araya geldikleri için ve Amerika'yı ilk sıraya koydukları için teşekkür ederim” dedi.
Yürürlüğe giren 2 trilyon dolarlık kanun vatandaşlara kişi başı bin 200 dolara kadar direkt nakit desteği sunarken, eyaletlere, küçük, orta ve büyük firmalar ile sağlık sistemine büyük ödemeler içeriyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı yetişmiş uzman açığı nedeni ile yurt dışından doktor ve sağlık personeli alınacağını duyurdu. Doktor ve sağlık çalışanı arayışı nedeni ile meslek grupları için vize kolaylığı sağladığını duyuran ABD Dışişleri Bakanlığının Konsolosluk İşleri Birimi tarafından “Profesyonel uzman tıp personeli için vize güncellemesi ‘'adı altında bir bildiri yayınlandı. Birim, bildiri ile ABD'de çalışmak isteyen doktor ve sağlık çalışanlarını en yakın ABD Büyükelçiliğine başvurmaları istenildi.



İran'ın başkentinde aylardır ilk kez yağmur yağdı

Bugün Tahran'daki Valiasr Meydanı'nda İran bayrağı şeklinde dev bir reklam panosunun önünden geçen bir kadın (EPA)
Bugün Tahran'daki Valiasr Meydanı'nda İran bayrağı şeklinde dev bir reklam panosunun önünden geçen bir kadın (EPA)
TT

İran'ın başkentinde aylardır ilk kez yağmur yağdı

Bugün Tahran'daki Valiasr Meydanı'nda İran bayrağı şeklinde dev bir reklam panosunun önünden geçen bir kadın (EPA)
Bugün Tahran'daki Valiasr Meydanı'nda İran bayrağı şeklinde dev bir reklam panosunun önünden geçen bir kadın (EPA)

İran'ın başkentinde aylardır ilk kez bugün yağmur yağdı ve bu durum, yüzyılı aşkın süredir en kurak sonbaharını yaşayan ülke için rahatlama getirdi.

Şarku’l Avsat’ın AP’den aktardı habere göre kuraklık, Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın, başkent çevresindeki barajları dolduracak kadar şiddetli yağmur yağmazsa, İran'ın aralık ayı sonuna kadar hükümetini Tahran dışına taşıması gerekebileceği uyarısında bulunmasına yol açmıştı.

Meteorologlar bu sonbaharı ülke genelinde 50 yıldan fazla süredir yaşanan en kurak sonbahar olarak tanımladı; bu durum, 1979 İslam Devrimi'nden bile öncesine denk geliyor ve tarım için büyük miktarda suyu verimsiz bir şekilde tüketen sistemi daha da zorluyor. Ajans, su krizinin ülkede siyasi bir mesele haline geldiğini, özellikle de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, iki ülke arasında geçen haziran ayında 12 gün süren bir savaş yaşanmasına rağmen, İran'a bu konuda defalarca yardım teklifinde bulunmasının ardından bu durumun daha da belirginleştiğini belirtti.

20 Mayıs 2025'te Tahran dışındaki Lar Barajı'nın uydu görüntüsü (Planet Labs - AP)20 Mayıs 2025'te Tahran dışındaki Lar Barajı'nın uydu görüntüsü (Planet Labs - AP)

Netanyahu, 2018'de yayınlanan bir tanıtım videosunda İran halkına şahsen seslenerek, "milyonlarca insanın hayatını tehdit eden ciddi su kıtlığı" sorununu ele almak üzere Farsça bir internet sitesinin açılışını duyurdu. İranlıların su ihtiyaçlarına yardımcı olmayı amaçlayan yeni bir İsrail girişimi olan "İran Halkı İçin Yaşam"ı şahsen desteklemeye hazır olduğunu belirtti. Batı Kudüs'teki ofisinde çekilen video, Netanyahu'nun bir tuz arıtma tesisinden geldiğini iddia ettiği kaptan kendine bir bardak su doldurmasıyla başlıyor. Ardından İranlıların karşı karşıya olduğu vahim su krizinden bahsediyor.

Netanyahu, 12 günlük savaşın ardından geçen ağustos ayında İranlılara mesajını yineleyerek şunları söyledi: “Liderleriniz 12 günlük savaşı bize zorla dayattılar ve ezici bir yenilgiye uğradılar. Her zaman yalan söylüyorlar.” Sözlerine şöyle devam etti: “İran'da her şey çöküyor. Bu kavurucu yazda, çocuklarınız için temiz, soğuk su bile yok. Bu, İran halkına karşı gösterilen en büyük ikiyüzlülük ve saygısızlıktır. Bu durumu hak etmiyorsunuz.”


İran'ın sınır bölgesinde düzenlenen bir saldırıda 3 Devrim Muhafızı öldürüldü

Tahran'da bir güvenlik görevlisi (Arşiv- Reuters)
Tahran'da bir güvenlik görevlisi (Arşiv- Reuters)
TT

İran'ın sınır bölgesinde düzenlenen bir saldırıda 3 Devrim Muhafızı öldürüldü

Tahran'da bir güvenlik görevlisi (Arşiv- Reuters)
Tahran'da bir güvenlik görevlisi (Arşiv- Reuters)

İran'ın Tesnim haber ajansının haberine göre İran'ın güneydoğusundaki sınır bölgesinde "terörist gruplar" tarafından düzenlenen bir saldırıda üç Devrim Muhafızı öldürüldü.


Fransa, Hamas'ın Avrupa fonlarını kullanmış olabileceğine dair soruşturma çağrısında bulundu

Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Benjamin Haddad (AFP)
Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Benjamin Haddad (AFP)
TT

Fransa, Hamas'ın Avrupa fonlarını kullanmış olabileceğine dair soruşturma çağrısında bulundu

Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Benjamin Haddad (AFP)
Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Benjamin Haddad (AFP)

Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Benjamin Haddad, Avrupa Komisyonu’ndan, Avrupa fonlarının bazı sivil toplum kuruluşları (STK) üzerinden Hamas’a aktarılmış olabileceği iddiaları hakkında soruşturma başlatılmasını talep etti.

AFP'nin eriştiği mektup, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ile Avrupa Komisyonu üyeleri Dubravka Suica, Michael McGrath ve Magnus Brunner’a gönderildi. Haddad mektupta, “Son zamanlarda Hamas’ın 2020’den beri Filistin topraklarında faaliyet gösteren STK’lara ve uluslararası kuruluşlara kısıtlamalar getirdiğine dair şüpheler hakkında bilgilendirildim” ifadesini kullandı.

Haddad, söz konusu bilgilerin, Avrupa fonlarının bütünlüğü ve Avrupa vergi mükelleflerinin korunması açısından ciddi kaygılar yarattığını belirterek, katkıların yalnızca insani amaçlarla kullanıldığından emin olunması gerektiğini söyledi. AB’nin, Handicap International, Norveç Mülteci Konseyi (NRC) ve International Medical Corps gibi bazı insani yardım kuruluşlarına bağışçı olduğunu da hatırlattı.

Geçtiğimiz mayıs ayında Haddad, Avrupa fonlarının ‘antisemitizmle bağlantılı ya da aşırılık yanlısı gruplara’ gitmemesi için Brüksel’den denetimlerin güçlendirilmesini talep etmişti.

Haddad, mektubunda Fransa’nın Avusturya ve Hollanda ile birlikte Avrupa düzeyinde, ‘AB fonlarından yararlananların Avrupa değerlerine bağlılığını güvence altına almayı’ amaçlayan öneriler sunduğunu hatırlattı.

Haddad, “Fransa, yapıları Hamas ağlarının bir tür müdahalesi altında kalmış olabilecek insani amaçlı kuruluşlara Avrupa fonu sağlamayı kabul edilemez bulmaktadır” dedi.

Haddad ayrıca, uluslararası kuruluşların insani hizmetlerini sürdürebilmek için ‘AB düzeyinde terör örgütü olarak tanımlanan bir yapının desteğini kabul etmek zorunda bırakılmaması gerektiğini’ vurgulayarak bu iddialara ilişkin ‘tam kapsamlı bir soruşturma’ yapılması çağrısında bulundu.

Fransa, şeffaflığın artırılması ve fonların kontrolü için yeni mekanizmalar oluşturulmasının yanı sıra, daha güçlü bir fon askıya alma sistemi de talep etti.

Haddad sözlerini, “Avrupa değerleri ve haklarına yönelik bu dış manipülasyonlar karşısında, AB’nin, kurumlarının ve operatörlerinin, ayrıca üye devletlerin teyakkuzunu iki katına çıkarması gerekir” diyerek tamamladı.