Gürcistan'da sokağa çıkma yasağı ilan edildi

Gürcistan'da sokağa çıkma yasağı ilan edildi
TT

Gürcistan'da sokağa çıkma yasağı ilan edildi

Gürcistan'da sokağa çıkma yasağı ilan edildi

Gürcistan hükümeti koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında ülke genelinde sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duyurdu.
Çin'de ortaya çıkan ve hızla dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgınına karşı ülkeler tedbirlerini arttırmaya devam ediyor. Gürcistan Başbakanı Giorgi Gakharia, hükümet binasında düzenlediği basın toplantısında, ülke genelinde sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duyurdu. Giorgi Gakharia, hükümetin acil durum önlemlerini yoğunlaştırmaya karar verdiğini ifade ederken, yarın saat 08.00'den itibaren ülke çapında sokağa çıkma yasağı uygulanacağını duyurdu.
Başbakan, sokağa çıkma yasağı yarın sabah 8:00'de başlayacağını bildirirken, vatandaşların 21.00'den 06.00'ya kadar sokağa çıkmalarının yasaklanacağını açıkladı. Başbakan, ayrıca sokağa çıkma yasağı kapsamında metro da dahil olmak üzere tüm toplu taşıma araçlarının kullanımının tamamen yasaklandığını duyururken, taksi ve şahsi araçla seyahat etmenin bu yasaktan muaf tutulduğunu belirtti. Gakhari, Sağlık Bakanlığının tavsiyelerinin dikkate alınması konusunda vurgu yaptı.
Öte yandan koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Gürcistan'ın güneydoğusunda bulunan Kvemo Kartli bölgesinin Marneuli ve Bolnisi kentleri karantina altına alınmış, 21 Nisan tarihine kadar ise ülke genelinde olağanüstü hal ilan edilmişti.



Küba'dan ABD'ye yaptırım tepkisi: "Soykırım savunucusu"

Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)
Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)
TT

Küba'dan ABD'ye yaptırım tepkisi: "Soykırım savunucusu"

Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)
Ülkeyi sarsan eylemler için "son 60 yılın en büyük yönetim karşıtı protestoları" denmişti (Reuters)

Temmuz 2021'de Havana yönetimine karşı düzenlenen büyük protesto eylemlerinin yankıları sürüyor.

ABD, Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel'in de aralarında bulunduğu Kübalı yetkilileri insan haklarını ihlal ettikleri gerekçesiyle yaptırım listesine aldı. 

Karayipler'deki ada ülkesinin üst düzey yöneticilerine vize kısıtlamaları uygulanacağı da duyuruldu.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, X hesabından yaptığı açıklamada "Temmuz 2021'deki protestolara katılanların haksız bir şekilde gözaltına alınıp işkenceye tabi tutulmasından sorumlu olan ya da bu olaylarda suç ortaklığı yapan" yargı ve cezaevi çalışanlarının da vize kısıtlamalarıyla karşı karşıya kalacağını söyledi. 

54 yaşındaki siyasetçi şu ifadeleri kullandı:

ABD, Küba halkının insan hakları ve temel özgürlüklerini desteklemeyi ve gayri meşru, dikta rejimlerinin yarıküremizde hoş karşılanmadığını net bir şekilde ortaya koymayı sürdürecek.

Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel'le birlikte Küba Savunma Bakanı Álvaro López Miera ve İçişleri Bakanı Lázaro Álvarez Casas'ın da yaptırım listesine alınmasına Havana'dan tepki geldi. 

Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez de X'te açıklama yaparak ABD'nin Küba halkının ya da liderlerinin iradesini ipotek altına alamayacağını vurguladı. 

Küba Dışişleri Bakanlığı'nın ABD'den sorumlu yetkililerinden Johana Tablada ise Rubio'yu "soykırım ve toplu sınırdışı savunucusu" diye niteledi. 

Elektrik kesintileri yüzünden Havana'nın defalarca karanlığa gömülmesinin ardından 11-12 Temmuz 2021'de patlak veren protestolar, tüm dünyanın dikkatini çekmişti. 

Bir kişinin öldüğü eylemlerin bazılarında protestocular devlet binalarına ve kamu malına zarar vermiş, güvenlik görevlilerine ve mağazalara taş atarak saldırmıştı.

Batı medyası, eylemlerin herhangi bir muhalif örgüt tarafından organize edilmediğini bildirirken Küba yönetimi, onlarca yıldır süren ABD yaptırımları ve propagandasını sorumlu tutmuştu.

Yönetim destekçileri, yetkililerle birlikte tepki göstererek muhalif eylemleri bastırmaya çalışmıştı. 

Ekonomik kriz, gıda ve ilaç kıtlığına karşı başlayan gösterilerin ardından ABD merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün aktardığına göre en az 1400 kişi gözaltına alınırken, yaklaşık 700 kişi hapse atılmıştı. 

2022'de Kübalı savcılar, 790 civarında kişinin bu eylemlerle ilgili olarak soruşturulduğunu açıklamıştı.

Davaları takip eden 11J adlı hak örgütü, 554 kişinin protesto gösterileriyle ilgili olarak aldıkları cezayı çektiği bilgisini 2024 sonunda vermişti. Bunlardan bazıları Papa Francis'in talebiyle şartlı tahliyeden faydalandı. Halihazırda hapiste kalan eylemci sayısının 360'la 420 arasında olduğu tahmin ediliyor.  

Independent Türkçe, France 24, AFP, AP