Avrupa'da en fazla yaşlı nüfus İtalya’da

Avrupa'da en fazla yaşlı nüfus İtalya’da
TT

Avrupa'da en fazla yaşlı nüfus İtalya’da

Avrupa'da en fazla yaşlı nüfus İtalya’da

2019 yılı verilerine göre Avrupa’daki yaşlı nüfus ortalaması yüzde 20 olurken, Avrupa ülkeleri içinde Türkiye’deki yaşlı nüfus oranının yüzde 8,8 olduğu görüldü. En fazla yaşlı nüfusuna sahip ülkenin İtalya olduğu gözlenirken Türkiye’nin 41 ülke içinde 40’ıncı sıraya yerleştiği saptandı.
Medya takip kurumu Ajans Press, yaşlı nüfusu ile alakalı basına yansıyan haber adetlerini inceledi. Ajans Press ve PRNet’in dijital basın arşivinden derlediği bilgilere göre yaşlı nüfusu ile alakalı 2019 yılında basına yansıyan haber adedi 73 bin 884 olarak kayıtlara geçti. Son zamanlarda Koronavirüsün etkisini yaşlılarda daha çok göstermesi ve 65 yaş üzerine sokağa çıkma yasağı getirilmesiyle birlikte yaşlı nüfusuyla alakalı çıkan haber adetlerinin de arttığı gözlendi. Böylelikle sadece 3 ayda yaşlı nüfus çıkan basın haber adedi 24 bin 715 oldu.

En fazla yaşlı nüfus İtalya’da
Ajans Press’in, AB İstatistik Ofisi(EUROSTAT) verilerinden elde ettiği bilgilere göre, Avrupa’daki yaşlı nüfus ortalaması yüzde 20 oldu. Araştırma 2019 yılı verilerine kapsarken, yine Avrupa ülkelerinde içinde Türkiye’deki yaşlı nüfus oranının yüzde 8,8 olduğu görüldü. Böylelikle Türkiye’nin 41 ülke içinden 40’ıncı sıraya yerleştiği saptandı. 41’inci sırada ise yüzde 8,8 ile Ermenistan yer alırken, en fazla yaşlı nüfusuna sahip ülkenin İtalya olduğu gözlendi. Buna bağlı olarak İtalya’da 65 yaş üstü nüfus oranının yüzde 22 olduğu gözlendi. İtalya’yı Yunanistan ve Portekiz takip ederken, Almanya, Fransa, İspanya, Belçika ve İngiltere yaşlı nüfus oranının yüksek olduğu diğer ülkeler oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine bakıldığında ise geçen yıl Türkiye’deki 65 yaş üstü nüfusunun 7 milyon 550 bin 727 kişi olduğu, bununda toplam nüfusa oranının yüzde 9,1 olduğu kaydedildi.



Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
TT

Araştırmacılar sinekleri kokain bağımlısı yapmak için genetiklerini değiştirdi

Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)
Meyve sinekleri normalde kokainin tadını sevmiyor (Unsplash)

Bilim insanları meyve sineklerinin genetiğini değiştirerek kokaini sevmelerini sağladı. Çalışmanın insanlardaki kokain bağımlılığını daha iyi anlama ve tedavi etmeye katkı sunması bekleniyor. 

Meyve sinekleri ve insanlar birbirlerine sanılandan daha fazla benziyor. Örneğin bu iki türde çeşitli hastalıklardan sorumlu genlerin yaklaşık yüzde 75'inin aynı olması, bilim insanlarının ilgisini çekiyor. Sinekler üzerindeki genetik incelemeler, bu hastalıkların daha iyi anlaşılmasına katkı sağlıyor.

Bu rahatsızlıklardan biri de kokain gibi maddelere karşı gelişen bağımlılıklar. Utah Üniversitesi'nden Dr. Adrian Rothenfluh, "Son yıllarda, sinekler ve insanların birçok açıdan sandığımızdan daha fazla birbirine benzediği ortaya çıktı" diyerek ekliyor: 

Örneğin sineklerin alkole verdiği tepkiyi düzenleyen genlerin, insanlardaki alkol bağımlılığında da rol oynadığını birçok kez gösterdik. Bu durumun kokain bağımlılığıyla bağlantılı genler için de geçerli olacağını ve bunların sineklerdeki etki mekanizmasını inceleyebileceğimizi düşünüyoruz.

Ancak sineklerin kokaini sevmemesi bu çalışmaların önünde engel teşkil ediyordu. Meyve sineklerinin bacaklarındaki tat reseptörleri, böceğin bir şeyi yemeden önce zararlı olup olmadığını algılamasını sağlıyor. 

Dr. Rothenfluh ve ekip arkadaşları yeni çalışmalarında kokainin acı tadı nedeniyle bu reseptörlere yakalandığını ve sineklerin maddeden bu yüzden uzak durduğunu doğruladı. Araştırmacılar daha sonra sineklerin genetiğini değiştirerek bu reseptörleri devre dışı bıraktı.

Bulguları hakemli dergi Journal of Neuroscience'ta 2 Haziran Pazartesi günü yayımlanan çalışmada genetiği değiştirilmiş sineklerin kokaini sevdiği gözlemlendi. Düşük seviyede kokain içeren şekerli su verilen sinekler 16 saat içinde bu içeceği tercih etmeye başladı.

Dr. Rothenfluh, "Düşük dozlarda, tıpkı insanlar gibi koşuşturmaya başlıyorlar" diyor: 

Çok yüksek dozlardaysa yine insanlar gibi hareket edemez hale geliyorlar.

Bilim insanları genetiğiyle oynanmış sinekleri üretmeyi artık öğrendiği için çalışmalarını daha kolay ve hızlı yürütmeyi umuyor. Meyve sineklerinin hızlı yaşam döngüsü ve nispeten basit genetik yapıları, üzerlerinde insanlara kıyasla daha kolay deney yapılmasına imkan tanıyor. 

Makalenin yazarlarından Travis Philyaw "Daha karmaşık organizmalarda ortaya çıkması zor olan riskli genleri tespit ederek bu bilgileri memeliler üzerinde çalışan araştırmacılara aktarabiliriz" diyor.

Ekip bu sayede insanlardaki kokain bağımlılığına yönelik yeni tedaviler geliştirmeyi umuyor. Dr. Rothenfluh şu ifadeleri kullanıyor:

Kokain tercihinin mekanizmalarını gerçekten anlamaya başlayabiliriz ve mekanizmayı ne kadar iyi anlarsak, o mekanizmaya etki edebilecek bir tedavi bulma şansımız o kadar artar.

Independent Türkçe, Popular Science, IFLScience, Journal of Neuroscience