ABD Başkanı Trump: Önümüzdeki 2 hafta çok tehlikeli

ABD Başkanı Trump: Önümüzdeki 2 hafta çok tehlikeli
TT

ABD Başkanı Trump: Önümüzdeki 2 hafta çok tehlikeli

ABD Başkanı Trump: Önümüzdeki 2 hafta çok tehlikeli

Beyaz Saray’da Koronavirüsü Çalışma Grubu Başkan Donald Trump önderliğinde son durumu değerlendirdi: "Önümüzdeki 2 Hafta çok tehlikeli. Herkes fedakârlık yapmak zorunda ve yaşamdaki değişiklikler geleceği etkileyecek."
“Virüs ile savaşmamız toplu olarak gücümüzü, adanmışlığımızı ve sevgimiz gösterdiğimiz bir savaş” diyen Trump her şahıstan fedakârlık istendiğini, her firmanın vatanseverlik görevlerini yerine getirdiğini ve her topluluğun yaşamsal anlamda temel değişiklikler yaptığını belirtti. Yapılan bu değişikliklerin virüs tehlikesi geçtikten sonra da yaşamın bir parçası olacağını ifade etti. Trump “elleri sürekli yıkamak, birbirimizden uzak durmak, el sıkışmamak gelecekte de bizi salgınlardan koruyacak” dedi.

"Kurallar ölüm kalım meselesi"
15 gün önce yürürlüğe konan ve virüsü yavaşlatmayı amaçlayan kuralların 30 Nisan tarihine kadar uzatıldığını belirten Trump bunun Amerikan Halkı için kritik olduğunu belirtti. Trump "Önümüzdeki 30 gün boyunca konulan kuralları takip etmek ölüm kalım meselesidir” dedi.

"3 Nisan'dan itibaren yardımlar dağıtılmaya başlanacak"
En iyi ekonomi ve işsizlik oranlarına sahiptik ama bir noktada kapatmak zorunda kaldık diyen Trump, Hazine Bakanlığı'nın ve Küçük İşletmeler Başkanlığının alınan 2 trilyon dolarlık yardım paketi ile nasıl kullanılacağını açıkladığını duyurdu. İşçilerini işten çıkartmayan firmalara önümüzdeki iki ay boyunca verilecek kredilerin geri ödenmesinin istenmeyeceğini duyuran Trump “3 Nisan tarihinden itibaren başvurular başlıyor” dedi.

"50 Eyalete yardım malzemesi gönderildi. Hastane kapasiteleri arttırılıyor"
Acil durum malzemeleri hakkında da bilgi veren Trump 50 eyalete yardım edildiğini ifade etti. Ayrıca aralarında 10 bin solunum cihazı bulunan bazı kaynaklarında acil durumlarda ve ihtiyaçlarda gönderilmek üzere federal stoklarda tuttuklarını söyledi. New York'ta FEMA'nın acil durumlarda yardımcı olmak üzere 250 ambulans ve 500 ilk yardım personeli görevlendirdiğini söyleyen Trump, California'da ise Ordu Mühendislerinin hastane kapasitelerini geliştirmek için 8 yeni yer kurduğunu ve hastane yatak kapasitesinin 50 bine çıkacağını, Los Angeles Limanına gelen USNS Mercy Hastane Gemisinin ise hasta kabulüne başladığını belirtti. Michigan'a FEMA'nın solunum cihazları ile gerektiğinde iki katına çıkabilecek 250 yataklı saha hastanesi kurduğunu sözlerine ekleyen Trump, Louisiana'da 500 yataklı iki Saha Hastanesi yapıldığını ifade etti.

"İki zor hafta bizi bekliyor. Dayanıklılığın test edileceği zamanlar"
Trump Amerikalıların önümüzdeki zor zamanlara hazır olmasını isteyerek “iki zor hafta bizi bekliyor” dedi. Ölüm oranlarının çok yüksek olduğunu belirterek New Jersey'de sadece 29 kişi öldüğünü diğer yerlerde daha yüksek ölüm oranı olduğunu ifade etti. ABD Halkının dayanıklılığının test edileceğini ifade eden Trump “Bu zamanlar tüm Amerikalıların bir araya gelme zamanı” dedi. “Doktorların ve hemşirelerin hastaneye gidişlerini gördüm Savaşa gider gibiydiler ve çok cesurdular” diyen Trump “onlara sadece inanılmaz insanlar olduklarını söylemek istiyorum ifadesini kullandı.

"Kaç kişinin öleceği halkın nasıl davranacağına bağlı"
Trump'ın ardından konuşan Beyaz Saray Korona Virüsü Çalışma Grubu Koordinatörü Dr. Deborah Brix Harward, "Colombia tarafından geliştirilen istatistiksel modelleme çalışmalarında eğer hiçbir önlem alınmaz ise 1 milyon 500 bin kişi ile 2 milyon kişinin hayatını kaybedeceğinin ön görüldüğünü ifade etti.
Brix ancak insanların sosyal mesafeyi koruması, evde kalması ve kişisel hijyene önem göstermesi durumunda bu rakamın 100 bin ila 200 bin arasına düşeceğini belirtti. Brix “Bu rakam bile çok yüksek” dedi.

"Modellemelere göre günde 2 bin üzerinde ölüm bekleniyor"
Brix diğer ülkelerde yapılan çalışmalar ve salgının ABD'de seyri göz önüne alınarak yapılan çalışmalara göre tam müdahalenin devam etmesi halinde hastalığın iki hafta içerisinde zirve yapacağını ve Nisan 15'te 2bin 214 hastalığa bağlı ölüm vakası yaşanabileceğini belirtti. Bu modellerin her gün yeniden düzenlendiğini ifade etti.

"Test virüsle savaşta en önemli silah"
Virüs ile savaşta önlemler kadar testin de önemli olduğunu ifade eden Brix, testin yoğun yapıldığı California'da artışın yavaş seyretmesinin en büyük sebebinin bu olduğunu belirtti. Amaçlarının tüm eyaletlerin California gibi yayılma hızını azaltmak olduğunu ifade eden Brix, büyük şehirlerde yeni sıcak noktalar görmemeyi umduklarını belirtti. Doktorların ve diğer sağlık çalışanlarının ölüm vakalarını azaltmak için en ön safhada savaştığını söylen Brix, “Şu ana kadar hiçbir hasta geri çevrilmedi bu da ancak çalışanların yoğun çabası ile mümkün” dedi.
Brix'in dediklerini desteklediğini ve aynısını tekrar ettiğini belirten Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Başkanı Dr. Anthony Fauci'de amaçlarının hastalığın yayılma hızını azaltarak sağlık sistemi üzerinde baskı oluşmamasını sağlamak olduğunu belirterek “Müdahale bunu sağlayacak” dedi. “İtalya'da da gördüğümüz gibi her gün gerçekleşen yeni vaka sayısı azaldıkça ölüm oranı da azalacaktır” diyen Fauci “önümüzdeki günlerde yükselmeyi göreceğiz ama karamsarlığa kapılmamalıyız. Çünkü yapılanlar işe yarıyor ve yarayacak” dedi.
Salı günü yapılan bilgilendirmede Beyaz Saray'da yayınlanan veriler, Trump hükümetinin korona virüsünün halk sağlığı üzerindeki tehditti ile ilk resmi rakam açıklamasıydı.
Salı öğleden sonra itibari ile ABD genelinde 188 bin 172 virüse bağlı hastalık görülürken, hayatını virüs nedeni ile kaybedenlerin sayısı 3 bin 873. Salgının başlamasından bu yana iyileşen kişi sayısı ise 7 bin 24.



Adolf Hitler'in Afrika'daki seçimi kazanması bekleniyor

Nazi Almanyası lideri Adolf Hitler (sağda)  ve Namibyalı politikacı Adolf Hitler Onona (Solda) (Arşiv - AFP - Oshana Bölge Konseyi)
Nazi Almanyası lideri Adolf Hitler (sağda) ve Namibyalı politikacı Adolf Hitler Onona (Solda) (Arşiv - AFP - Oshana Bölge Konseyi)
TT

Adolf Hitler'in Afrika'daki seçimi kazanması bekleniyor

Nazi Almanyası lideri Adolf Hitler (sağda)  ve Namibyalı politikacı Adolf Hitler Onona (Solda) (Arşiv - AFP - Oshana Bölge Konseyi)
Nazi Almanyası lideri Adolf Hitler (sağda) ve Namibyalı politikacı Adolf Hitler Onona (Solda) (Arşiv - AFP - Oshana Bölge Konseyi)

Afrika'nın güneyindeki Namibya'da seçim heyecanı yaşanıyor.

Çarşamba yapılacak oylamada kazanması beklenenlerden biri de Adolf Hitler Uunona.

59 yaşındaki siyasetçinin 2004, 2015 ve 2020'deki seçimlerden sonra olduğu gibi, bir kere daha Oshana Bölgesi'ndeki Ompundja'nın yerel meclisine girmeye hak kazanacağı öngörülüyor.

Güneybatı Afrika Halk Örgütü (SWAPO) üyesi, son seçimlerde oyların yüzde 85'ini almıştı. 

SWAPO, Namibya'nın 1990'da Güney Afrika'dan bağımsızlığını kazanmasından beri iktidar partisi konumunda. Sol görüşlere yakın parti, geçmişte sömürge yönetimine karşı mücadelesiyle dikkat çekmişti.

Uunona, 5 yıl önce Alman gazetesi Bild'e verdiği röportajda "Babam, Adolf Hitler'in hangi değerleri sembolize ettiğini bilmiyordu. Çocukken adım bana da çok normal geliyordu. Bu adamın tüm dünyayı fethetmeye çalıştığını büyüyünce anladım. Benim bu tür şeylerin hiçbiriyle işim yok" demişti. 

Arkadaşlarının kendisine Hitler demeden Adolf diye seslendiğini söyleyen Uunona, adını değiştirmeyeceğini belirtmişti:

Tüm resmi belgelerde bu şekilde yazıyor. Artık bunun için çok geç.

Uunona, ülkesinin The Namibian gazetesine verdiği röportajda da "Ben Hitler gibi değilim" ifadesini kullanmıştı.

2020'de Uunona'nın memleketinde görülen ve arka camında “Adolf Hitler” yazısı ve gamalı haç simgesi yer alan bir otomobil dikkat çekmişti.

Ancak Uunona bu aracın kendisiyle hiçbir ilgisi olmadığını ifade etmişti. 

1884 - 1915'te Alman sömürge yönetimi altında kalan Namibya’da Alman kökenli isimler bugün de yaygın olarak kullanılıyor.

1904 - 1908'de ülkedeki Ovaherero ve Nama halklarına yönelik bir soykırım kampanyası yürüten Alman İmparatorluğu, 70 bine yakın kişiyi öldürmüştü. 

Koloni dönemi sonrasında da Alman nüfuzu sürerken II. Dünya Savaşı'nın ardından bazı Naziler, Namibya'ya kaçmıştı.

1976'da New York Times'ta yayımlanan bir haber, Alman kökenli Namibyalıların birbirlerini hâlâ "Heil Hitler" diye selamladığını bildirmişti. 

Almanya'nın Afrika'da gerçekleştirdiği bu soykırımı resmen tanıması 2021'i buldu. Namibya liderleri hâlâ istedikleri tazminatı alamadı.

Independent Türkçe, Times of Israel, New York Post


Macron: Trump'ın Ukrayna barış planı iyileştirilmeli

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AFP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AFP)
TT

Macron: Trump'ın Ukrayna barış planı iyileştirilmeli

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AFP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AFP)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bugün RTL Radyo’ya verdiği röportajda, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ukrayna için hazırladığı barış planının Kiev ve Avrupa tarafından kabul edilebilir hale gelmesi için iyileştirilmesi gerektiğini söyledi.

Öte yandan Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Rüstem Umerov, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'nin, Rusya-Ukrayna Savaşı'nı sonlandırmak amacıyla hazırlanan ‘barış planı’ için ABD Başkanı Trump ile görüşmek üzere önümüzdeki günlerde ABD'yi ziyaret edeceğini açıkladı.

Umerov, açıklamasında şunları söyledi:

“Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy’nin bu ay içinde en uygun tarihte ABD'yi ziyaret etmesini ve son adımları tamamlayarak Başkan Trump ile bir anlaşma imzalamasını sabırsızlıkla bekliyoruz.”

ABD, geçtiğimiz hafta 28 maddelik bir barış planı sunarak Ukrayna ve Avrupa'nın yanı sıra ABD yönetimi içindeki pek çok kişiyi de şaşırttı. Bu durum Trump yönetiminin Ukrayna'ya ağırlıklı olarak Rusya'nın lehine olan bir anlaşma imzalaması için baskı uygulayabileceği yönünde yeni endişeler uyandırdı.

Öte yandan Fransa Cumhurbaşkanı Macron, RTL’ye verdiği röportajda, “Bu, doğru yönde, barışa doğru atılan bir adım. Ancak bu planın tartışılması, müzakere edilmesi ve iyileştirilmesi gereken yönleri var” dedi. Ardından Macron “Barış istiyoruz, ancak gerçek bir teslimiyet anlamına gelen bir barış istemiyoruz” diye ekledi.

Topraklarını terk etmeye hazır olup olmadıklarına sadece Ukraynalıların karar verebileceğini söyleyen Macron, “Masadakiler, Rusların neyi kabul edebileceğine dair bize bir fikir veriyor. Bu, Ukraynalıların ve Avrupalıların bunu kabul etmesi gerektiği anlamına mı geliyor? Cevap hayır” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı, Rusya ile barış sağlanması durumunda Ukrayna’nın ilk savunma hattının ordusunun yenilenmesi olacağını ve bu konuda herhangi bir kısıtlama olamayacağını belirtti.

Macron, Rusya’nın dondurulan fonlarının Avrupa'da bulunduğunu ve bunların nasıl elden çıkarılacağına karar verme yetkisinin de sadece Avrupa'ya ait olduğunu vurguladı.

ABD tarafından sunulan barış planı, Ukrayna ordusuna bir kısıtlama getirilmesini öngörürken ve ABD'ye Rusya’nın dondurulan mal varlıkları üzerinde bir miktar kontrol hakkı tanıyor.


Abu Dabi’de sürpriz temas: ABD ve Rusya barış müzakerelerini hızlandırıyor mu?

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş sürerken bugün Kiev'e düzenlenen hava saldırısı sonrası binalarından üzerinden yükselen dumanlar (AFP)
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş sürerken bugün Kiev'e düzenlenen hava saldırısı sonrası binalarından üzerinden yükselen dumanlar (AFP)
TT

Abu Dabi’de sürpriz temas: ABD ve Rusya barış müzakerelerini hızlandırıyor mu?

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş sürerken bugün Kiev'e düzenlenen hava saldırısı sonrası binalarından üzerinden yükselen dumanlar (AFP)
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş sürerken bugün Kiev'e düzenlenen hava saldırısı sonrası binalarından üzerinden yükselen dumanlar (AFP)

ABD merkezli haber kanalı CBS News bugün, ABD'li yetkililer ve diplomatik kaynaklara dayandığı haberde, ABD Kara Kuvvetleri Bakanı Dan Driscoll’un şu anda Rus yetkililerle görüşmek üzere Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) başkenti Abu Dabi'de bulunduğunu bildirdi.

CBS News’e konuşan ABD’li bir yetkili, Bakan Driscoll’un dün akşam Abu Dabi’de Rus heyetiyle birkaç saat süren bir görüşme gerçekleştirdiğini ve bugün de heyetle tekrar bir araya gelerek barış sürecini görüşmesi ve müzakereleri hızla ilerletmesinin beklendiğini söyledi.

Öte yandan İngiltere merkezli günlük gazete Financial Times, iki kaynağa dayandırdığı haberinde Driscoll'un Rus heyetinin yanı sıra Ukrayna Savunma Bakanlığı İstihbarat Başkanı Kirilo Budanov ile de Abu Dabi’de görüşmelerde bulunacağını bildirdi.

Bu toplantılar, ABD Başkanı Donald Trump'ın yaklaşık dört yıldır süren Rusya-Ukrayna savaşında ateşkes sağlanması için artan baskısı ve ABD’li yetkililerin her iki ülkenin temsilcileriyle yaptığı görüşmelerle eş zamanlı gerçekleşiyor.

Bakan Driscoll, geçtiğimiz hafta sonu ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Başkan Donald Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve damadı Jared Kushner ile Ukrayna ve müttefiki Avrupa ülkelerinden diplomatlar arasında İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlenen görüşmelere katıldı. Driscoll, Rus yetkililerle görüşmesi öncesinde geçtiğimiz hafta Ukrayna'nın başkenti Kiev’i ziyaret etmişti.

CBS'nin pazar günü yayınladığı bir habere göre ABD’li ve Ukraynalı yetkililer, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin bu hafta ABD’yi ziyaret etme olasılığını görüştü, ancak henüz böyle bir ziyaret için kesinleşmiş bir plan yok. Rusya ve Ukrayna’nın bir anlaşmaya ne kadar yakın olduğu hala belirsizliğini koruyor.

Trump yönetiminin savaşı sona erdirmek için desteklediği taslak öneri, Zelenskiy'nin zaten reddettiği birkaç madde içeriyor. Bunlar arasında Ukrayna'nın Donetsk bölgesinin tamamını (Rusya’nın işgali altında olmayan kısımlar dahil) teslim etmesi ve ülkenin NATO'ya üye olma çabalarını durdurması da bulunuyor.

ABD’li ve Ukraynalı yetkililere göre güvenlik garantileriyle ilgili başka bir taslak metin daha var.

Ukrayna'nın Washington Büyükelçisi Olha Stefanishyna pazar günü bir televizyon kanalına verdiği röportajda, taslak metinin ABD'nin NATO tüzüğünün 5. maddesine benzer ‘güvenlik garantileri’ verme niyetinde olduğunu açıkça ortaya koyduğunu söyledi. Söz konusu 5. Madde, NATO üyelerine saldırıya uğrayan herhangi bir üye devleti savunma yükümlülüğü getiriyor.

Bazı NATO üyeleri ve diğer ABD müttefikleri, cumartesi günü, öneriyi ‘daha fazla çalışma gerektiren bir temel’ olarak nitelendiren ortak bir bildiri yayınlamışlardı.