Fotoğraflarla Avrupa ve Amerika'nın karanlık tarihi: 'İnsan Hayvanat Bahçeleri' diğer adıyla 'İnsanat bahçeleri'

905 yılında Belçika'nın Liege şehrinde bir insan hayvanat bahçesinin çekilmiş bir fotoğrafı
905 yılında Belçika'nın Liege şehrinde bir insan hayvanat bahçesinin çekilmiş bir fotoğrafı
TT

Fotoğraflarla Avrupa ve Amerika'nın karanlık tarihi: 'İnsan Hayvanat Bahçeleri' diğer adıyla 'İnsanat bahçeleri'

905 yılında Belçika'nın Liege şehrinde bir insan hayvanat bahçesinin çekilmiş bir fotoğrafı
905 yılında Belçika'nın Liege şehrinde bir insan hayvanat bahçesinin çekilmiş bir fotoğrafı

Televizyon ve internetin gibi teknolojiler ortaya çıkmasından ve dünyada turizm seferlerinin yayılmasından önce, insanların diğer kültürleri öğrenmesinin yolu yoktu. Ayrıca, kaşiflerin ve maceracıların, ilkel kabileler hakkında yazdıkları hikayeler ve kitaplar, kabilelerin gelenekleri ve yaşam tarzı ile ilgili insanlarda büyük bir merak uyandırdı.

1904’de Missouri'deki bir insan hayvanat bahçesinde gösteri sırasında birkaç Amerikan Yerli halkı ‘Kızılderililerin’ resmi / Fotoğraf: News Dog Media
O dönemde, ilkel kabilelerinden örnek kişiler alıp diğer insanlara gösterme fikri, daha fazla maddi kazanç arayan iş adamlarının ilgisini çekti. Ayrıca, antropologlar, diğer kültürler ve medeniyetler hakkında bilimsel çalışmalar ve araştırmalar yapmak için bu fikri altın bir fırsat olarak görüp destekledi.

1904 yılında Louisiana'daki bir insanat bahçesi içinde çeşitli danslarla halkı eğlendirmeye zorlanan Filipin kabilesinden bir aile / Fotoğraf: News Dog Media
19. yüzyılın ikinci yarısında, bu fikri benimseyen sömürge güçleri, Afrika kökenli insanları Avrupa ve Amerika’nın en büyük şehirlerindeki kafeslerde sergilemek için harekete geçti.
O dönemde bu fenomene ‘insan gösterileri’ adı veriliyordu. Ancak bundan on yıl sonra, bu isim ‘insan hayvanat bahçeleri’ ya da ‘insanat bahçeleri’ olarak anılmaya başlandı.

1906’da New York'ta bir insan hayvanat bahçesinde bir gösteri sırasında Filipinli bir kızın resmi / Fotoğraf: News Dog Media
Avrupa ve Amerika şehirlerinde insan hayvanat bahçelerinin ortaya çıkmasıyla birlikte Afrika, Asya, Avustralya ve Güney Amerika’dan getirilen insanları tanımak için çok sayıda ziyaretçi akın etti.
Bazı tahminlere göre, Fransa ve Belçika’daki bazı insan hayvanat bahçelerini günde 40 binden fazla ziyaretçi geziyordu. Bu tür gösteriler seyircileri, değersiz olarak görülen insanların ritüellerini, geleneklerini ve danslarını ‘nadir hayvanlarmış gibi’ izlemeye teşvik etti.

1893 yılında Chicago’daki Kolombiya Uluslararası Fuarı'nda gösteri sırasında Mısırlı bir kızın resmi / Fotoğraf: News Dog Media
İnsanat bahçeleri 19. yüzyıl Fransa’sına da yayıldı. 1870-1871 yılları arasında, Prusya Krallığı’nın ordusu tarafından Paris şehri kuşatıldı. Paris’in halkı hayvanat bahçelerinde sergilenen hayvanları avladı. Ancak Paris Belediye başkanı, onların yerine başka hayvanları getirmek yerine, Paris’i özellikle Eyfel Kulesi’nin yakınına yayılan İnsan Hayvanat bahçeleriyle doldurdu.
Aynı zamanda, insan hayvanat bahçeleri Belçika’nın en büyük şehirlerinde de ortaya çıktı. 19.yüzyılın sonlarında, Belçika sömürge yetkilileri yüzlerce Kongoluyu halka sunmak amacıyla ülkelerinden zorla aldı. 
1897 yazında, Belçika kralı II. Leopold, Başkent Brüksel’in doğusunda bir insan hayvanat bahçesi kurulmasını emretti ve yaklaşık 260 Kongolu bu bahçeye taşındı. Birçok kaynağa göre, en az 1,3 milyon Belçikalı Kongoluları görmek için Brüksel'in doğusundaki insan hayvanat bahçesini ziyaret etti.

1905 yılında Belçika'nın Liege şehrinde bir insan hayvanat bahçesinin çekilmiş bir fotoğrafı / Fotoğraf: News Dog Media
Avrupa’da insan hayvanat bahçeleri Afrikalılarla doluyken, Amerika’daki insanat bahçeleri Filipinlilerle doluydu. 1898’daki Amerikan-İspanyol savaşının döneminde, ABD’nin Filipinliler üzerindeki hakimiyetin nedeniyle Amerikalılar, en büyük eyaletlerine büyük sayıda Filipinliyi transfer etti.
ABD ve Batı Avrupa ülkelerine ek olarak, insan hayvanat bahçeleri İskandinav ülkelerinde de ortaya çıktı. 1914 yılında Norveç’te Oslo şehrinde bir insan hayvanat bahçesi kuruldu. Bu bahçe Senegal'den getirilen en az 80 Afrikalı erkek içeriyordu ve aynı zamanda gösteriler muazzam bir halk katılımı sağlanıyordu. Bazı kaynaklara göre, Norveç halkının yarısının Oslo İnsan Hayvanat Bahçesi'ni ziyaret ettiğini ve Senegal örf ve adetlerini öğrendiklerini doğruladı.

1909'da Alman İmparatoru II. Wilhelm'in, Almanya'nın Hamburg şehrinde bir insan hayvanat bahçesine yaptığı ziyarete dair bir kare / Fotoğraf: News Dog Media
Al Arabiya'da yer alan habere göre, 1889’da Fransız başkenti Paris’te düzenlenen uluslararası fuarında, insan hayvanat bahçesi de bulundu ve en az 18 milyon kişinin katıldığı bu küresel sergide 400 Afrikalı erkek sadece özgün kıyafetiyle, bazılar da çıplak olarak sergilendi.
Yirminci yüzyılın başlarında, insan hayvanat bahçeleri beyaz ırkın üstünlüğü fikrini desteklemede önemli bir rol oynadı ve birçok antropoloğun evrim teorisi hakkında araştırma yapıp ırkçı kitaplar yayınlamasına neden oldu.

Amerikalı Avukat Madison Grant / Fotoğraf: News Dog Media
Ayrıca, 1904 yılında Missouri eyaletindeki St.Louis'de yapılan uluslararası serginin sona ermesinden sonra, Amerikalı antropolog WJ McGee, evrim teorisi hakkında yeni bir fikir geliştirmeye çalıştı. Bu Amerikan dünyasının algılarına dayanarak, her insan ırkı, insanın bugünkü biçimine doğru evrildiğini ve ırk ağacının en üstünde beyazlar bulunurken bu listenin en altı kısmı ise siyahiler bulunduğunu öne sürdü.
Öte yandan, 1918’de Amerikalı avukat Madison Grant, birçok ırkçı teorileri içeren bir kitap yayınladı. Grant'in fikirlerine dayanarak, beyaz ırkın bir Aryan ırkı ve insanlık için bir üst olduğunu düşündü. Bu nedenle dünyada beyaz ırkın egemenliğini sürdürülebilmek için geri kalan ırkların yok edilmesi gerektiğini düşündü.
İnsanat bahçeleri dünya tarihinde en ırkçı ve aşağılayıcı olaylarından biri olarak kayıtlara geçti. Ancak Tarihte buna benzer birçok ırkçı ve ayrımcı olay oldu ve hala da devam etmekte. 



Trump, Gazze üzerinde “Amerikan vesayeti” planını değerlendiriyor

İsrail'in Gazze ablukasını delmek için dün Barselona limanında gemilerden oluşan bir filo yola çıktı (AP)
İsrail'in Gazze ablukasını delmek için dün Barselona limanında gemilerden oluşan bir filo yola çıktı (AP)
TT

Trump, Gazze üzerinde “Amerikan vesayeti” planını değerlendiriyor

İsrail'in Gazze ablukasını delmek için dün Barselona limanında gemilerden oluşan bir filo yola çıktı (AP)
İsrail'in Gazze ablukasını delmek için dün Barselona limanında gemilerden oluşan bir filo yola çıktı (AP)

Dün basında çıkan haberlerde, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimi içinde Gazze için bir savaş sonrası planın tartışıldığı ve bu planın Gazze Şeridi'ni en az 10 yıl süreyle ABD'nin vesayeti altına almayı içerdiği belirtildi. İsrail işgal ordusu ise Gazze Şehrini hava ve kara yoluyla bombaladı, evleri yıkarak daha fazla ailenin bölgeden kaçmasına neden oldu.

Washington Post gazetesi dün, Trump'ın şeridi devralma vaadinden esinlenerek hazırlanan taslak planın, tüm Gazze sakinlerinin ya “gönüllü ayrılma” olarak tanımlanan başka bir ülkeye ya da yeniden inşa süresi boyunca şerit içindeki “kısıtlı ve güvenli” bölgelere nakledilmesini öngördüğünü bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Gazze'deki hükümet medya ofisinden aktardığına göre, İsrail ordusu son üç hafta içinde sivillerin yaşadığı mahallelerde 80'den fazla tuzaklı robotu patlattı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'nın sözcüsü Ebu Ubeyd'in

dün Gazze'de İsrail hava saldırısında hedef alınmasının ardından hayatını kaybettiğini duyurdu.

Diğer yandan İsrail'in Gazze'ye uyguladığı "yasadışı ablukayı kırmak" amacıyla dün İspanya'nın Barselona kentinden insani yardım taşıyan bir filo yola çıktı.


İran, İsrail adına casusluk yapmakla suçlanan 100 kişiyi idam edecek

İsrail saldırılarında hayatını kaybeden İranlı komutanlar ve nükleer bilim insanlarının fotoğrafları, Tahran'ın güneyindeki Beheşt-i Zehra Mezarlığı'nda sergileniyor (Reuters)
İsrail saldırılarında hayatını kaybeden İranlı komutanlar ve nükleer bilim insanlarının fotoğrafları, Tahran'ın güneyindeki Beheşt-i Zehra Mezarlığı'nda sergileniyor (Reuters)
TT

İran, İsrail adına casusluk yapmakla suçlanan 100 kişiyi idam edecek

İsrail saldırılarında hayatını kaybeden İranlı komutanlar ve nükleer bilim insanlarının fotoğrafları, Tahran'ın güneyindeki Beheşt-i Zehra Mezarlığı'nda sergileniyor (Reuters)
İsrail saldırılarında hayatını kaybeden İranlı komutanlar ve nükleer bilim insanlarının fotoğrafları, Tahran'ın güneyindeki Beheşt-i Zehra Mezarlığı'nda sergileniyor (Reuters)

Batılı haberlere göre İran, 12 günlük savaş sırasında 23 Haziran'da İsrail'in Evin Hapishanesi'ne düzenlediği saldırının ardından İsrail adına casusluk yaptıkları iddiasıyla yaklaşık 100 kişiyi idam etmeye hazırlanıyor.

Sunday Times, İranlı yetkililerin tutuklulara karşı bir intikam kampanyası yürüttüğünü, Tahranlı bir avukatın "yargıda bir intikam ruhu hakim" dediğini aktararak, bazı hakimlerin İran liderlerinin ölümlerinin intikamını alması gerektiğine inandığını, yargının ise olağandışı bir aceleyle ve usulüne uygun yargılama yapılmadan ölüm cezalarını onayladığını ileri sürdü.

Avukat, İsrail adına casusluk yapmakla suçlanan bazı kişilerin, rejime karşı halk protestolarına katıldıkları için zaten gözaltında olduklarını, ancak şimdi “uydurma dosyalar ve işkence altında alınan itiraflar” temelinde mahkum edildiklerini belirtti.

Horasan Razavi eyaletindeki Devrim Muhafızları halkla ilişkiler departmanı, geçtiğimiz günlerde “Mossad ile bağlantılı” suçlamasıyla sekiz kişinin tutuklandığını duyurdu.


Çin, Şanghay Zirvesi'nde gücünü ve etkisini gösteriyor

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, dün Tianjin'de Rus mevkidaşı Vladimir Putin'i kabul etti (DPA)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, dün Tianjin'de Rus mevkidaşı Vladimir Putin'i kabul etti (DPA)
TT

Çin, Şanghay Zirvesi'nde gücünü ve etkisini gösteriyor

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, dün Tianjin'de Rus mevkidaşı Vladimir Putin'i kabul etti (DPA)
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, dün Tianjin'de Rus mevkidaşı Vladimir Putin'i kabul etti (DPA)

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, dün akşam, 2001 yılında kurulduğundan bu yana örgütün tarihindeki en önemli zirvenin arifesinde, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİO) liderlerini kıyı kenti Tianjin'de bir araya getirdi.

Çin, jeostratejik gerilimin tırmandığı ve ABD'nin gümrük vergilerini artırdığı bir dönemde, dünyanın en büyük ikinci ekonomisini merkezine alan yeni bir uluslararası ilişkiler modeli sunmayı amaçlayan bu zirvede, askeri gücünü ve diplomatik etkisini sergilemiş görünüyor.

Etkinlik, özellikle dün Çin Devlet Başkanı ve Rus mevkidaşı, Hindistan Başbakanı ve Türkiye Cumhurbaşkanı arasında gerçekleşen ikili görüşmelere olanak sağladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan da dahil olmak üzere bazı liderler, II. Dünya Savaşı'nın sona ermesinin ve Japonya'ya karşı kazanılan zaferin 80. yıldönümünü anmak için Pekin'de düzenlenecek büyük askeri geçit törenine katılmak üzere kalış sürelerini çarşamba gününe kadar uzatmaya davet edildi. Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, bu vesileyle müttefiki Şi'nin yanında olmak için izole ülkesinin dışına nadir bir ziyaret gerçekleştiriyor.

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı uzmanlar, zirvenin Batılıların egemen olduğu modellerden farklı, Çin tasarımı çok taraflı bir model sunduğunu belirtiyor. Geniş katılımın, Çin'in artan nüfuzunu ve ŞİO’nun Batılı olmayan ülkeleri cezbetme yeteneğini yansıttığını belirtiyorlar.